normal sözlük yazarlarının karalama defteri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
başlık "makedonyalı" tarafından 08.11.2020 16:43 tarihinde açılmıştır.
1081.
sevgili sözlük yazarları, kullandığım kip emir kipi değil geniş zaman kipi.
hemen, sen de kimsin moduna girmeyin.
ben kim olduğumun farkındayım, bu da bana yetiyor.
sözlük huzur evi gibi olsun derdinde değilim ama gerilim filmi gibi de olmasın bi zahmet.
tatlı, keyifli, makul düzeyde muzur, makul düzeyde gırgır yapın birbirinize.
sınır bilin.
vişnemde dahil yönetim kimseyi bir başkasının zorbalığından kayırmıyor.
format diyorlar, bir de herkese yetişkin muamelesi yapıyorlar. ya da yiyin birbirinizi, kalan sağlar bize yeter de diyor olabilirler.
neyse, yönetim format yönetimi olduğu için, etik olanla olmayanla bir işi olmadığı için, burda yetişkin olan biz yazarlar, etik olmalı ve etik kalmalıyız.
yetişkinler etik olur etik kalırsa, çoluk çocukta belli olur.
2 eylül etik sözlük günü için milat olsun.
zor olmasa gerek herkesin sınırı ötekinin sınırına kadar.
yoksa kızacam
ziya paşa'ya uyacam ona göre.
nush ile uslanmayanı etmeli tekdir tekdirle uslanmayanın hakkı kötektir
hemen, sen de kimsin moduna girmeyin.
ben kim olduğumun farkındayım, bu da bana yetiyor.
sözlük huzur evi gibi olsun derdinde değilim ama gerilim filmi gibi de olmasın bi zahmet.
tatlı, keyifli, makul düzeyde muzur, makul düzeyde gırgır yapın birbirinize.
sınır bilin.
vişnemde dahil yönetim kimseyi bir başkasının zorbalığından kayırmıyor.
format diyorlar, bir de herkese yetişkin muamelesi yapıyorlar. ya da yiyin birbirinizi, kalan sağlar bize yeter de diyor olabilirler.
neyse, yönetim format yönetimi olduğu için, etik olanla olmayanla bir işi olmadığı için, burda yetişkin olan biz yazarlar, etik olmalı ve etik kalmalıyız.
yetişkinler etik olur etik kalırsa, çoluk çocukta belli olur.
2 eylül etik sözlük günü için milat olsun.
zor olmasa gerek herkesin sınırı ötekinin sınırına kadar.
yoksa kızacam
ziya paşa'ya uyacam ona göre.
nush ile uslanmayanı etmeli tekdir tekdirle uslanmayanın hakkı kötektir
devamını gör...
1082.
neden olmasın?
genelde başıma dert açan bir soru cümlesi, çok sık kullanırım, akıllanmam*, büyümem, normal olmam!
az önce yine kafamda dönüp durdu neden olmasın sorusu, kendime baktım, sağa sola baktım, kedilere baktım, neden olmasın?
kulaklıkta çalan şarkı zeybekiko, ben vaad edilen kutsal topraklara çok uzak olsam bile içim sarhoş; ki bu da zeybekiko için olmazsa olmazlardan, o kadın gitti, dönmeyecek, öyle dedi bana, dönmem dedi, bok varmış gibi hep doğruları söyleyen bir kadındı, kendi son doğrusunu ve bizim çok fena yanlışımızı söyledi ve gitti, ben gece uyumamışım, bazı yangınlarımı söndürmek kolay olsa da söndürmeyip ara ara o küllere üfleyip yanışımı seyretmek çok zevkli ve neden olmasın?
açtım şarkıyı, kaldırdım kolları, oh mis!
bana ne sizin dünyanızdan?
bana ne o ben bize aşığım diyen kadından, yoksa ben mi demiştim onu, neyse, öyle ise de bana ne benden?
kediler bana bakıyor, göz ucu ile görüyorum, türkanın gözleri "amanin sıyırdı benim herif" diye bağırıyor, kulaklıkta mitropanos baba benzeri sesi ile pashalidis sta ipa ola diye bağırıyor, ben doğmuş ve doğmamış tüm sabahlara küfredip bağırıyorum, sonra şarkı bitiyor, bir kez daha gidiyorum karşı kıyıya, ardımda kendimi bile bırakarak, çünkü;
neden olmasın?
genelde başıma dert açan bir soru cümlesi, çok sık kullanırım, akıllanmam*, büyümem, normal olmam!
az önce yine kafamda dönüp durdu neden olmasın sorusu, kendime baktım, sağa sola baktım, kedilere baktım, neden olmasın?
kulaklıkta çalan şarkı zeybekiko, ben vaad edilen kutsal topraklara çok uzak olsam bile içim sarhoş; ki bu da zeybekiko için olmazsa olmazlardan, o kadın gitti, dönmeyecek, öyle dedi bana, dönmem dedi, bok varmış gibi hep doğruları söyleyen bir kadındı, kendi son doğrusunu ve bizim çok fena yanlışımızı söyledi ve gitti, ben gece uyumamışım, bazı yangınlarımı söndürmek kolay olsa da söndürmeyip ara ara o küllere üfleyip yanışımı seyretmek çok zevkli ve neden olmasın?
açtım şarkıyı, kaldırdım kolları, oh mis!
bana ne sizin dünyanızdan?
bana ne o ben bize aşığım diyen kadından, yoksa ben mi demiştim onu, neyse, öyle ise de bana ne benden?
kediler bana bakıyor, göz ucu ile görüyorum, türkanın gözleri "amanin sıyırdı benim herif" diye bağırıyor, kulaklıkta mitropanos baba benzeri sesi ile pashalidis sta ipa ola diye bağırıyor, ben doğmuş ve doğmamış tüm sabahlara küfredip bağırıyorum, sonra şarkı bitiyor, bir kez daha gidiyorum karşı kıyıya, ardımda kendimi bile bırakarak, çünkü;
neden olmasın?
devamını gör...
1083.
sevgimi yaktım, küllerimden nefret doğdu.
her yerimin nefrete bulandığını gördüm.
nefret ettim her şeyden, en çok da sizden.
hatırladığım tek şey bu.
sonrası karanlık.. daha çok karanlık.
zamanla karanlığı da sevdim, hatta en çok onu sevdim.
sonrası yok, büyük bir boşluk..
her yerimin nefrete bulandığını gördüm.
nefret ettim her şeyden, en çok da sizden.
hatırladığım tek şey bu.
sonrası karanlık.. daha çok karanlık.
zamanla karanlığı da sevdim, hatta en çok onu sevdim.
sonrası yok, büyük bir boşluk..
devamını gör...
1084.
buraya sayfalarca yazmak isteyip hiçbir şey yazamayan sadece ben değilimdir inşallah.
devamını gör...
1085.
nefret ediyorum senden başka bedenlerde kalirken ölürsün umarım.
devamını gör...
1086.
bu hayat pahalılığı ne olacak yahu. nereye kadar devam edecek. garip bir şekilde millet olarak bu şartları kanıksıyor olmamız bir bana mı anlamsız geliyor. asgari ücretle çocuğunu, çocuklarını, eşini sevdiğini mutlu edebilen var mı? eğlenceden, gezmekten, tatilden vaz geçtim temel ihtiyaçlarını karşılayan var mı?
peki bu vurdumduymazlık niye ve ne zamana kadar sürecek. umuyorum ki iş işten geçmeden bir şeylerin farkına varırız.
peki bu vurdumduymazlık niye ve ne zamana kadar sürecek. umuyorum ki iş işten geçmeden bir şeylerin farkına varırız.
devamını gör...
1087.
bildiğin gibidir o,
istediğin gibi değil!
ve bazen bilmek iyi değildir...
istediğin gibi değil!
ve bazen bilmek iyi değildir...
devamını gör...
1088.
bir süredir hayatı daha çekilir kılan detaylarımı düşünüyorum. her ne kadar her gece sahip olduklarım için uzun uzun şükrediyor olsam da; çok yoruldum. artık bir şeyler için kendimi iteklemek istemiyorum. güzel şeylere çok ama çok ihtiyacım var.
hayırlısı ama. allah büyük.
hayırlısı ama. allah büyük.
devamını gör...
1089.
bazen gökyüzü parıldarken de yalnız hissederiz. ve evet bu bir özlü söz değil. sadece hava güzel, benim kafam güzel ve dünya bu yüzden daha da güzel. yeap * biraz da sen.*
devamını gör...
1090.
kimsem yok. bir defterim, sigaram ve kahvem var. o kadar çok yazacağım, anlatacağım şey var fakat kalemi elime alınca yazamıyorum, içimi tam manasıyla dökemiyorum. neden bilmiyorum ama aslında sayfalarca yazmak istiyorum. olmayınca içime atıyorum ve sanırım yavaş yavaş çekiliyorum toprağa.
devamını gör...
1091.
şimdi neden yazıyorum buraya bilemiyorum aslında. kendimi bunu okuyan - her kimsen- sana neden anlatıyorum? neden kendimi ele veriyorum? hepsi de bu yazıyı yazdığımı unutacağım gibi unutulacak sorular. her neyse. son zamanlarda üzerimde inanılmaz bir yorgunluk var. kendi kendime neyin beni bu denli yorduğunu soruyorum kezlerce kez bir cevap bulamamama rağmen. bir rüyaya dalmaya ihtiyacım var. artık cevapları bulabildiğim bir rüya olmalı bu. dahasına katlanabilecek gibi değil ruhum. nasıl bir his olduğuna gelirsek, yani bunu sana nasıl anlatmam gerektiğine, okuduğun he satırda mahvolduğunu düşün. kendini arayıp bulamamanın mahvoluşu. dinlediğin şarkıda kendine dair bir şey bulduğunda gözlerinin dolduğunu. işte öyle, daha ne denir bilmiyorum. daha ne söyleyebilirim? onu da bilmiyorum. epey yorgunum ve bunu anlatırken bile, bir o kadar yoruldum.
devamını gör...
1092.
hayatımdaki herkesi tek seferde silip bu hayattan hatta bu dünyadan defolup gitmek istiyorum. basıyor artık bu ev, içinde bulunduğum durumlar bir de her şey yetmezmiş gibi kafamın içinde zilyon tane susmayan ses var. ne var atacak lan kalbim. hı. niye bu kadar heveslisin kan pompalamak sürekli atıp durmak için. dur da kurtulayım artık. dur da rahata ereyim göçüp gideyim. neden bu eziyet. neden.
devamını gör...
1093.
çünkü dövme yaptırdım. bu şuursuzluk baska türlü açıklanamaz.
devamını gör...
1094.
umarım bir daha kimsenin sana olan sevgisini sorgulamak zorunda kalmazsın.
kendime küçük bir not.
kendime küçük bir not.
devamını gör...
1095.
çok vakit geçti
beklerken seni
vazgeçmek için
vakit çok geçti
beklerken seni
vazgeçmek için
vakit çok geçti
devamını gör...
1096.
aslında yazmak istediğim çok şey var.
kafamda hiçbirini toparlıyamıyorum sadece.
darmadağın, parça parça cümlelerim, kurmaya başladığım çoğu cümlenin sonu gelmiyor.
yazamıyorum.
aslında yazıyorum da, olmuyor, beceremiyorum, yazıp yazıp siliyorum.
kafamda hiçbirini toparlıyamıyorum sadece.
darmadağın, parça parça cümlelerim, kurmaya başladığım çoğu cümlenin sonu gelmiyor.
yazamıyorum.
aslında yazıyorum da, olmuyor, beceremiyorum, yazıp yazıp siliyorum.
devamını gör...
1097.
eğer dünya üzerine fazla gelirse yıldızlara bak ve bil ki biri başka bir yerde aynı şeyi yapıyor, bugün berbat bir gün olabilir ama bu yarın mükemmel bir gün olmayacağı anlamına gelmez.. sadece uyanmak ve evreni keşfetmek lazım, hatalardan ders aldık, acılardan bağışıklık kazandık, şu an ne olacağını asla bilmiyoruz ve hayat tam da bu. her aldığın nefesi son nefesinmiş gibi doya doya çek ve asla arkana bakma, asla pişman olma.
devamını gör...
1098.
bunaltıcı rahatlık geride kaldı
soldakini sıcak hayâl etmek
zor değil
bir imgede savrulmak
canın ne kadar isterse
zor değil
hele bir de deliyseniz
hiç zor değil
beni savuran şu rüzgar
zihnimdeki pencereleri
bir örtüyor bir kapatıyor
üşüyorum rüzgar hasta edeceksin beni
ateşim var görmüyor musun
bilmiyorum tabii
meğer ateşimi harlıyormuş
meğer ateşim sönmezmiş
meğer küllerinden doğarmış...
soldakini sıcak hayâl etmek
zor değil
bir imgede savrulmak
canın ne kadar isterse
zor değil
hele bir de deliyseniz
hiç zor değil
beni savuran şu rüzgar
zihnimdeki pencereleri
bir örtüyor bir kapatıyor
üşüyorum rüzgar hasta edeceksin beni
ateşim var görmüyor musun
bilmiyorum tabii
meğer ateşimi harlıyormuş
meğer ateşim sönmezmiş
meğer küllerinden doğarmış...
devamını gör...
1099.
özlemlerim var, diri, büyümeye hevesli her ad'ımda!
alnında büyümüşlüğü var bir de kalbimin.
alnında büyümüşlüğü var bir de kalbimin.
devamını gör...
1100.
bazen o kadar özlüyorum ki?
ama dur, özlediğim tek bir kişi ve ona duyulan özlem değil, hayatıma bir şekilde girmiş ve onlarla özdeşleşmiş bir çok şeyin karışımı, paçal, ortaya karışık, aşure kıvamında bir özlem.
niye böyle, niye böyleyim bilmiyorum, o kadının giydiği o güzel elbiseli halinin yanına başka bir kadının kokusunu ekliyorum, öbür kadının bana bakan bakışlarını koyuyorum yanına, arka planda belki de en mutlu olduğum tatilin anısı var, içinde de başka bir kadınla heyecan ve mutluluktan elimin ayağıma dolaşırken yaptığım dans.
başka insanlarda böyle olduğunu sanmıyorum, normal insanların hatıra ve özlemleri o an kimi düşünüyorsa ona ait, ben tamamen ben merkezciyim, kendimi alıyorum tam ortaya koyuyorum, işime gelen kim ve ne varsa da etrafımda dönüyor.
olmaz ki?
ama oluyor, yapıyorum.
mesela az önce dalyan'daydım, yanımda hayatımda gördüğüm en güzel gözlere sahip kadın vardı, başka bir kadının o muhteşem siyah elbiseli hali o kadının hayatta kullanmadığı bir parfümü sürmüştü, hiç duymadıkları bir şarkı çalıyordu, tarih 6 haziran 2017 idi, akşamdı ve bir kişi hariç hiçbirinin o andan haberi yoktu.
ve ben mutluydum.
ama dur, özlediğim tek bir kişi ve ona duyulan özlem değil, hayatıma bir şekilde girmiş ve onlarla özdeşleşmiş bir çok şeyin karışımı, paçal, ortaya karışık, aşure kıvamında bir özlem.
niye böyle, niye böyleyim bilmiyorum, o kadının giydiği o güzel elbiseli halinin yanına başka bir kadının kokusunu ekliyorum, öbür kadının bana bakan bakışlarını koyuyorum yanına, arka planda belki de en mutlu olduğum tatilin anısı var, içinde de başka bir kadınla heyecan ve mutluluktan elimin ayağıma dolaşırken yaptığım dans.
başka insanlarda böyle olduğunu sanmıyorum, normal insanların hatıra ve özlemleri o an kimi düşünüyorsa ona ait, ben tamamen ben merkezciyim, kendimi alıyorum tam ortaya koyuyorum, işime gelen kim ve ne varsa da etrafımda dönüyor.
olmaz ki?
ama oluyor, yapıyorum.
mesela az önce dalyan'daydım, yanımda hayatımda gördüğüm en güzel gözlere sahip kadın vardı, başka bir kadının o muhteşem siyah elbiseli hali o kadının hayatta kullanmadığı bir parfümü sürmüştü, hiç duymadıkları bir şarkı çalıyordu, tarih 6 haziran 2017 idi, akşamdı ve bir kişi hariç hiçbirinin o andan haberi yoktu.
ve ben mutluydum.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
"normal sözlük yazarlarının karalama defteri" ile benzer başlıklar
karalama
2