3301.
bir yazı gördüm, üstünden çok geçmedi. "bu yılı bana kilometrelerce koşmuşum, nefes nefese kalmışım ama bir arpa boyu yol alamamışım gibi hissettirdi" şeklindeydi ve okurken aynı olduğunu hissettim. bildiğim şeyi tekrardan kavradım. hiçbir konuda önümün açıldığı, çabalarımın yerini bulduğu olmadı. hevesle başladıklarım, düşündüklerim çarptı yüzüme. öğrendim mi evet çok şey öğrendim. peki değiştirdi mi ya da katkısı ne oldu bana kısmına gelince yine bomboş elim. dönüp bakınca çıkarıp kenara koyacaklarım elbette var ufak tefek oluşuna bakmadan. çoğunluk farkı olunca ama arkaya atılıyor birden onlar. akşam haberlerinde de özet geçti 2022 yılını ve iyi şeyler yoktu. hep bir sıkıntı, zorluk, mutsuzluk. nerede ipin ucu koptu bilemiyorum. yenilikler, güzellikler istiyorum elbette ve umutlu olmaya bunu düşünmeye de çalışıyorum. hani iyi düşün iyi olsun felsefesinden. bakınca ise bir şeyleri tekrarlayıp aynı umutlarla aynı tutumla devam etmeye çalışıyor gibiyim hep. bir döngüye girmiş gibiyim ama döngüyü kırmakla olmuyor. döngünün iyi taraflarını yansıdığı yerden taşıyıp eklemem gerekiyor. bir yenilik lazım nasıl olacağını bilmediğim. bakalım, iyi olur umarım her şeyin en iyisi.
devamını gör...
3302.
her ye yılda olduğu gibi bu yıla da ağlayarak girdim filan. şaşmadı yine. demekki 2023 de ağlayarak krizlenerek kitlenmelerle geçecek. anlaşıldı. beni yerden yere vuran hayat size neler yapmaz arkadaşlar.
devamını gör...
3303.
anladım ki çok detaycıyım. bir arkadaşım benimle konuşur. onun konuştuğu cümlelerden anlarım. aslında çoğu yere gittiğini birçok yeri bildiğini ve en önemlisi bana her gün evdeymiş çok yoğunmuş gibi davranmasının anlamsızlığını. birini kötüler yorum ister ve sonucunda, aslında öyle biri değil de derse dururum. bana daha çok yeni tanıdığı birini savunması çok yersiz gelir. hiçbir şeye hiç tepki vermem ama bu küçük detaylar ona tutumumu şekillendirir. mesela bana aldığı aynı tip ürünle kendine aldığını kıyas ederim. kendine özendiği kadar özenmemesi aksine zevksiz seçimler yapması da tuhaf gelir. minicik olaylara takılırım.
devamını gör...
3304.
koşa koşa kaydıraklara giden bir çocuk heyecanı istiyorum yine
bir park göreyim, bastırsın heyecan
benim salıncağa ihtiyacım kalmamış henüz
zirâ başım dönmekte şimdiden
başım dönüyor, ah
başım dönüyor yaşamaktan
yaşamak, şimdi başımı alıp götüren bir eylem
merakı bitmiş içimdeki çocuğun
giderken onun da elinden tutup götürmüş gibi sevdiğim
şaşkınlıktan kaybolduğumu unutmuşum
yine de sözlükleri karıştırmaktayım
istiyorum yine su birikintileri bir şey anlatsın bana
kapıların açıp kapanmasına ilham denilsin
devamını gör...
3305.
bugün rüyanın sonuna geldim çok acı oldu çok yıkıldım kırıldım ama bitti artık zaman her şeyin ilacı.
devamını gör...
3306.
ay düşündükçe bana sinir krizleri geçirten bir olay anlatıcam. artık kurye fobim var en sevdiğim dönerciden döner söyleyemiyorum.
neyse olay şöyle oldu ben perşembe gününden beri o kadar hastayım ki anlatamam daha bugun böyle yarım tas çorba yiyebildim o kadar soyleyeyim size. neyse yilbasi akşamı odada bayılıyorum hastalıktan kızlar ambulans çağırıyor ambulans diyo gelemeyiz acile basvursun ? neyse kızlar beni ayiltiyo falan taksi cagiriyoruz ben de taksiye binmek icin yurdun dış kapısının önüne çıkıyorum bir kurye bana seslendi ,bakar misiniz bakar misiniz, ben de buyrun dedim tanisabilir miyiz dedi ben de dedim ki yok teşekkürler istemiyorum ilerledim şöyle az ileri de taksiyi bekliyorum bu elimden telefonu alıp kaçmasın mı motorla ben bağırdım hemen hirsiz var imdat diye bu indi motordan üstüme saldirmaya basladi hemen baskalari girdi araya bu kuryeyi falan tuttular ben sinir krizleri geçiriyorum zaten hastalıktan ölüyorum polis geldi ifadeler alındı sagolsun polis abiler beni hastaneye götürdü beklerken bir daha bayilmaca ben simdi boyle anlatiyorum ama anlattikca sinir krizleri geciriyorum aslında bir de it herif diyor ki biz hirsiz miyiz bunun gibiler böyle anlıyor diyor beni nasil yine sinirlendirdi ya gercekten hastaligim yetmiyormus gibi yeni yila boyle basladim
devamını gör...
3307.
karaladığın satırlar
suya değil kanadır ....yapma
kovaladığın hatırlar
allah değil manadır.... tapma

hadi git şimdi gidebilirsen...
devamını gör...
3308.
karaladığın satırlar
gün gelir tırmalar

olmadı galiba.
devamını gör...
3309.
tarih 4 ocak 2008 günlerden cuma bundan tam 15 yıl öncesi , her zamanki gibi sabah erkenden uyanıp kahvaltımı yaptım, işe gitmek için bisikletime bindim ve yola çıktım. hava buz gibi hafif hafif de kar atıyor. her zamanki gibi çalıştım ve 20:00'da mesai saati bitti. tekrar bisiklete binip eve gitmek üzere yola çıktım, hava daha da soğumuştu. yolu yarılamıştım ki arkamdan sert bir darbe aldığımı hatırlıyorum, ondan sonrası yok. gözümü açtığımda kendimi hastanede buldum, kafamın içi çorba kadar karışıktı. sağ bacağımda alçı vardı, ona dokunmak için elimi uzattım, elim karnıma da dokundu ancak karnımı hissetmiyordum bir an dünya başıma yıkıldı. sonra tekrar tekrar dokundum his yoktu, göbeğimden yukarıya doğru dokunarak geldim, göğüs boşluğumdan aşağısını hissetmiyordum, bu bir rüya galiba dedim gözlerimi kapadım bekledim bekledim ve tekrar dokundum ama his yoktu. hemşireye bana ne oldu dedim "araba çarpmış" dedi. o an için hiçbir şey hatırlamıyordum hangi şehirde olduğumu bile bilmiyordum. 43 gün yoğun bakımda yattım ve hasta bakımından habersiz temizlik görevlileri yüzünden yatak yarası oluştu. sonra ortopedi servisine çıktım 17 gün de orada kaldım. o yatak yarası 2 yılda ancak düzeldi. o kadar zor günlerdi ki hastanelerden hep nefret ettim o zamanlar,. bu gün 15 yıl oldu ve ben iyileşemedim. beni bu hale getiren adam da elini kolunu sallayarak geziyor. araba çarptığında 19 yaşındaydım en güzel geçmesi gereken yıllar maalesef çok berbat geçti.
devamını gör...
3310.
ayrı başlığa gerek yoktu.
zaten bütün sözlüğü bu amaçla kullanıyoruz.
devamını gör...
3311.
kadıköy'ün yeni keşfettiğim sokak labirentlerinin birinde bulduğum cafeden bozma, meyhaneden hallice bir mekanda oturmuş içiyorum. ufak tefek birkaç meze ve bir 50'lik rakı. neyi düşündüğümün bile farkında değilim. onca şeye rağmen, hala umursadığım birkaç şeyden biri de içmek için daha erken olması...

hakan günday'ın piç'i idi sanırım, şöyle yada şuna yakın bir yer vardı: "piçler akıllarını parçalara böler ve öyle yönetirler. ancak zamanla her parça bağımsızlığını kazanır ve merkezî sinir sistemi iflas eder. bombardıman artığı harabelere benzeyen düşünce kemikleri birbirine karışır ve hiç var olmamış hayvanların iskeletlerini oluşturur. birbiriyle çelişen akıl parçaları tarafından paylaşılmış ruhsal dünyaları dünya adındaki gezegenden milyonlarca ışık yılı uzaktadır." işte aynen bu durumdayım.

einstein'ın çalışma masasını düşünüyor/hayal ediyorum. çok mu dağınıktı acaba yada titizlik derecesinde toplu muydu?*
devamını gör...
3312.
bugün odtü de intihar eden birisinin haberini gördüm. ve aklıma uzun süredir gelmeyen bir anı geldi. yazmalıyım bunu daha çok hatırlamak için. bir gün metrobüste yanlış yerde indim dalgınlıkla, metrobüs şoforude durak içinde bırakmak yerine durak dışında bıraktı yenibosnada. ve lisede olduğum için çok nakit yoktu üstümde bozuk para vardı sadece. ve evimde 2 durak ötedeydi. otobanda yürüyerek gitmekten başka çarem yoktu ya da babamı arayıp bi ton azar yiyip konumuma getirtmeye çalışacaktım, gece 11 de. dur bi rica edeyim dedim, birisine tam abi .. demeye kalmadan dıt diye ses geldi ve ücretsiz geçiş hakkını gördüm. bozuk parayı uzatmadan omzuma eyvallah diye 2 kez dokundu yüzünü bulanık gördüm. belki o an o abi ordan geçmese ben otobanda yürürken kaza geçirecektim ya da x birşey olacaktı. zihnime karşılıksız iyiliğin ilk tohumunu sen ektin belki de abi. iyi ki varsın, allah razı olsun senden. böyle böyle dark side'ı yok edeceğiz inşallah
devamını gör...
3313.
benim de gücüm bu kadarmış la
yel değirmenlerine kafa atarsan olacağı bu.

gogol'un dar paltosunu bile eğlendirememişim.

bir daha ki sefere kirinçlemeyiz ehehe
devamını gör...
3314.
bu sabah rüyamda ümit özdağı gördüm. başka şeylerde gördüm ama ümit özdağı niye gördüm. kendisine yada siyasetine pozitif yada negatif değilim. ama insan neden rüyasında görür. ve en son geçen yıl rüya görmüş biri. deliriyorsun dandik bey. çok belli.
devamını gör...
3315.
bir daha karalamayacak, itiraf etmeyecek ve hatta hissetmeyecektim. en son hissettiğimde sarhoştum ve yazdıklarım beni zayıf gösterdiği için o hisleri silip parçalayıp siber uzaydaki byte çöplüğüne yolladım.
bugün gelin evi izlerken şeyi farkettim. kadının avizesi çok büyüktü.
yok tabi ki bu değil.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

insanların ne kadar farklı dertleri olduğunu fark ettim. oradaki kadınların derdi, iyi bir ev hanımı olmak evi çekip çevirmek, bir örnek yemek takımları , misafire sunum yapmak gibi şeyler.

benim derdim, sabaha kadar uyumadan durabilmek, ay sonuna para yettirebilmek, bir elimi kardeşimin hep üzerinde tutabilmek, gözlerimin garip şekilde bulanıklaşmasına anlam verebilmek, evdeki 75 yaş üstü iki insanı kırmadan istediğim hayatı yaşayabilmek.

kiminin derdi, ay sonunu getirebilmek ama getiremezse çoluğuna çocuğuna yine de ihtiyacı olanı sağlayabilmek ...gibi gibi gibi.


o sildiğim tanımdaki gibi duygusal konulara gelirsek, sevdiğimiz kadar sevilebilmek, saygı görmek, iyi hissetmek ,iyi görünmek.

hayat bunları hep sağlamıyor hatta akşamın yedisinde verdiği hisleri saat 21.14 de alıveriyor.

saatler hayali.

işte o zaman kendine yeni iyilikler .durun gözlerim yine bulanık gördü.

işte o zaman kendine mutlu olmak için yeni iyilikler bulman gerekiyor. elma soymak, kabuğunu eme eme portakal yemek, kahve yapmak ve sigarayla lüpletmek...

bir kıvılcım arıyorsun işte iyi hissetmek için. yine gideceğini bile bile o kıvılcımı yakalamaya çalışıyorsun.

anlık bir şey.
ah olmadı. telefon çalıyor. sevdiceğin arıyor. evet bu oldu. ama iki saat.

tüm bunları neden yazdım?

onu da başka bir tanımda anlatmam. çünkü bilmiyorum. uzun süren uykusuzluk hali sarhoşluk etkisi yapıyor.
devamını gör...
3316.
" t:başka sorunuz var mı efendim?
j: var efendim.
gözleriniz doğuyor gecelerime çaresi var mıdır?.. "
*
devamını gör...
3317.
bugün bir insan aracılığıyla insanlığa kırıldım. kızgınım.

kardeşim niye bu kadar çıkarcısınız? gülerek laf sokmalar falan? rahatsız edici. hem de çok. bir de ben sana arkadaşım diyorum ya. anlayamıyorum insanları, kalbim sizleri kaldırmıyor bazen. sonra gelip yine size döküyorum içimi. şu garip döngünün garipliğinde bir noktada sallanıyorum.

insan kırılabilen bir canlıdır, bilirim. kırıldığı gibi kırar da. ya ama gönül de alır, almalıdır.

kimse kimse için küçücük bir şeyi bile feda edemez olmuş. bu bireysellik, bu aman benim ayağıma taş değmesin de öbürüne koca kaya düşsün umrumda değil minvalinde yaklaşımlar ne kazandırıyor size? mutlu musunuz? vicdanınız ne durumda mesela?

yok yok, uzaklık iyi. çevremden uzaklaştıramadığımı da düşüncemden uzaklaştıracağım. yoksa kalbim sizinkine benzesin hiç istemem.
devamını gör...
3318.
bugün sosyal medyada okuduğum bir yazıyı bende sözlükte paylaşmak istedim. konumuz kudurmak. hatta öyle bir kudurma ki, kudurmanında afedersiniz b.kunu çıkarmak.


bir kudurmuştuk bir kudurmuştuk ki sorma...
evlenme teklif etti yes-i said partisi.
sözümüz olacak ayyy organizasyon lazım.
nişan yapacağız ayyy mekanlar dolu hep.
düğünümüz var dış cekim için mekan bakıyoruz paraşütle mi atlasak? ağaca mı çıksak? denize mi dalsak? yok en değişik bizim ki olsun canım.
ayrıca düğün öncesi kredi çekelim evimiz instagramın en pembik evi, düğünümüz herkesin ağzını açık bırakacak bir düğün olsun da gelecek yirmi yıl kredi ödeyelim olsun varsın.
ayyy hamileyim cinsiyeti belli oldu partisi.
ayyy doğurmadan bebek geliyor partisi.
ayy sancım geldi, çabuk organizasyon şirketi ben doğurana kadar odayı versailes sarayına çevirsin.
bakin annesinin paşası,babasının varisi, evimizin prensi kaka yaptı, aaa babası şeyini kopardı şehzademizin.
dişi çıktı, yaş günü geliyor, altı ay var ama konsept yetişir inşallah o güne kadar.
bakınnn börek yaptım. bakınnn tatildeyiz.bakın kahvaltı keyfisi. bakınnn kumsalda ayaklarım. bakınnn makyaj yapıyorum.



çok kudurduk çok. allah bize otur evde sade bir hayat yaşa da şükretmeyi unuttuğun sağlığının, gösteriş yapmaktan kaçırdığın zamanın, hayatında abarttığın her mananın muhasebesini bir yap dedi vakti zamanında. yaptık mı? yapsakta belli ki çabucak unuttuk. yine aynı terrane. yapılan her manasız işi bu sosyal mecrada paylaşmakta mallıktır artık net. banane lan senin aldığın eşyadan, gittiğin geldiğin yerden tıkındığın şeyden. hepsini kapatıyorum. hayatımdan da gereksiz insanları çıkarıyorum ki burası önemli bunu tavsiye ederim.
devamını gör...
3319.
karakter yumuşaması yaşıyorum ve bu hiç hoşuma gitmiyor.
bana ne oldu ya?
birini özlediysem sıkıntı büyük demektir...
bende böyle şeyler yoktu.
kaç nida...
devamını gör...
3320.
özen göstererek kullandığım defterlerimin gördüğü muameledir. yazı o kadar güzel yani.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük yazarlarının karalama defteri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim