akp iktidarı tarafından fesh edilen istanbul sözleşmesinin haklarını hukuken koruduğu eşcinsel erkeğin dayak yemesi olayıdır.

inadına bağıracağız, inadına söyleyeceğiz. istanbul sözleşmesi yaşatır!
devamını gör...

friedrich nietzsche - namus ve ahlak şövalyeliği yapanların en namussuzlar olması
devamını gör...

tarihteki ilk medeni insan, karşısındakini mızrakla öldürmek yerine ona küfretmeyi seçendir.
devamını gör...

bilgi sarmal,345,final gibi denemelerde 90 netin altına düşmeyen ben,matematik 30 doğrudan aşağı düşmeyen ben.bugün mahvoldu.matematikte 20 soru anca işaretledim.hayatımda böyle tyt sınavı görmedim.okulda evde çözdüğümüz denemelerle alakası yok.ogm sitesindeki sorularla alakası yok. ben böyle sorı tipleri hayatımda görmedim.resmen ayt sorularını tytde sormuşlar.
devamını gör...

bir dönemin internet efsanesi. hatta ülkenin gündemine oturmuş ve bir sürü sticker oluşurulmuştu. buyrun nostaljiyi dibine kadar yaşayın*.

bu arada bu olayın belgeseli çekilmiş izlemek isteyenler için aşağı bırakıyorum.
devamını gör...

kahve insanıysanız bir fincan kahve, kullanıyorsanız da bir dal sigara ile 7 8 dakikalık bir mola sizi kendinize bir iki saat getirecektir. şayet iş saatleriniz geceli gündüzlüyse ufak bir dolaşma da iş görür.
devamını gör...

1784 yılında keşfedilen ve volfram olarak da bilinen bu metal dayanıklılığı sebebiyle eski ampul tellerinde kullanılıyordu. x ışın cihazlarında ve hava teknolojilerinde de olmak üzere pek çok sektörde kullanılmaya devam eden bu metal ayrıca erime noktası en yüksek olan metaldir. 3422°c erime noktasıdır. simgesi "w" dir.
devamını gör...

yenidoğan ve erken çocukluk döneminde görülen kas koordinasyonunda, dengede ve harekette kalıcı deformitelere yol açan bir grup bozukluktur. beş tipte serebral palsi vardır bunlar:

1) spastik tip
2) diskinetik tip
3) ataksik tip
4) hipotonik tip
5) karışık tip

-bu hastalığın anlatıldığı cammie mcgovern'ın yazdığı "kalbinden geçeni söyle" isimli kitabı okumanızı da tavsiye ederim.
devamını gör...

yine de, sevgili ve saygılı -tabii ki geneli kastetmiyorum- özellikle akp üyesi kadınlarımızın, lebaleb kongrelerde, kendini parçalayarak parti bayrakları sallayacağına, 'mabadının kılı bile olamayız' diyeceğine maalesef emin olabiliriz. yazık şu millete, yazık kadınlarımıza. toplumca bir yanımız, diğer yarımız, yine eksildi, yine kaybetti işte...
devamını gör...

oturuyorum bir bankta.
bulut marangozuyum ben.
atölyem gökyüzü.
geçip gidiyor bulutlar.
yontuyorum her birini gözlerimde.
kimisi bir hayvan kimisi bir nesne.
hayat buluyor düşlerimde.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

--- alıntı ---

"nesneler bizim onlara yüklediğimiz anlamlardan ibarettir, insanlar da öyle."

--- alıntı ---
devamını gör...

6 bölümlük yeni netflix türk dizisi. burcu biricik'in rolünün hakkını fazlasıyla verdiği, kâh hüzünlendirip kâh sevindirdiği dizi. hem senaryosu hem konusu hem de oyunculuklar oldukça iyiydi. kesinlike izlenmeli. bir bölüm diye açıp tümünü bitirdim.


sonu üzdü.
devamını gör...

sürekli yaşadığım olaydır.kibarlıklarından beğeniyorlar ama muhtemelen tanımlarımı okumuyorlar.*
edit : okuyorlarmış,vay be mutlu etti.
devamını gör...

tamamen gereksiz bir olay.reklam engelleyici kullanı bedavaya gelir.
devamını gör...

balığa çağırılan arkadaşa ton balığı çıkarmak gibidir.
devamını gör...

insanlar herşeyden ama herşeyden önce "değer görmek" ister...
burada kişiyi besleyecek olan şey, değer görmesi beklenen şey, sadece kişinin kendisidir, sahip olduğu fiziksel güzellik, somut varlıklar, para, mülk den bağımsız olarak, değerli olanın kişinin kendisi olduğunu hissetmenin peşinden koşar insan,

bunun için yaşar, bunun için çalışır, bunun için para kazanır, bunun için komiklik yapar, bunun için sever, bunun için fedakarlık yapar, bunun için evlenir, bunun için sözlükte yazar vs....

ve bunu göremediği için küser, bunu göremezse sevgilisinden/eşinden ayrılır, bunu göremezse bırakır, bunu göremezse sevmez, bunu göremezse fedakarlığı bırakır, bırakması da gerekir, sevmemesi gerekir, konuşmaması gerekir, gitmesi gerekir... bir insan değer görmeyen hiçbir emeğini, gram sevgisini, ilgisini, vaktini, sesini bile kimseye karşılıksız bedavaya vermemeli, bedavaya derken aldığının ne kadar kıymetli olduğunun farkında olmayan birine vermemeli, farkında olup görüp, imkanı varken (*....... den) karşılığını vermeyen kadına/erkeğe hiç vermemeli, ama maalesef bizim toplumumuzda herkes ezbere yaşıyor, ezberlediklerini çocuklarına öğretiyor, ve dolayısıyla değer görmenin de, vermenin de, nasıl birşey olduğunu bilmiyoruz, öğrenmiyoruzda, hep bir şeyler olmuyor ilişkilerde, güya yürümüyor, var birşey, var bir sıkıntı hissediyoruz ama bulamıyoruz, çünkü ezberletilen rolleri oynuyor herkes, diyaloglar bile aynı...

bazen bu sokaklardaki şarapçılara bakıyorum, yada youtube da filan izliyorum, o kadar bilge konuşuyorlarki, genelde bu insanlar, hayatlarında öngörmedikleri şanssızlıklar yaşamışlar, ve o halde olmalarından da anlayacağınız üzere, kimsede hiçbirşeyini paylaşmamış onlarla, paylaşmak istememiş, bknz. değer verdiği için kimse yardım etmemiş, ihtiyacı olduğunda iyilik (karşılıksız ve gizli olan) yapmamış (maddi karşılığını alamayacağı için karşılıklı da yardım etmemiş) bu insanlara, velhasıl +-0 belkide - ye düşmüşler, mücadeleyi bırakmışlar, o günki şarabın ekmeğin hesabına indirgemişler hayatlarını, pes etmişler türkçesi, işte o pes etmekten sonra gelişiyor bence insan, o aşama öyle bir noktada ki, yenilgini kendin ilan ediyorsun, bakıyorsunki ölmüyorsun, ölünmüyormuş yani, işte bu insanların bakışlarında ortak bir derinlik görüyorum, hüzünlü değil ama, etraflarında koşturan insanların, ne için tırmaladığını çözmüş olmanın rahatlığını görüyorum, ve o bilince ulaşmak için de gerçekten insanın hayatında bir defa da olsa köşeye sıkışması gerekiyor, net.

ve değer görüp görmediğini anlaması için de, neyin "ne için" olduğunu anlayabilecek farkedebilecek bilince ulaşması gerekiyor... zaten oraları aşıp buralara geldiğinde de, geçmişte olan herşeyle ilgili bütün jetonlar, bozuk para döken atm gibi şakır şakır düşecektir

edit 1 : (*..... den) burayı siz doldurun,

edit 2 : jeton; eskiden telefon kulübelerinde görüşme yapmak için kullanılan madeni para benzeri birşey, 90 ları görmüş kişilerin klişe esprisidir, geç anlamak anlamında kullanılır, söylemek istediğim şeyi daha iyi anlatabilecek birşey gelmedi aklıma :)
devamını gör...

buradan güzel kıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. acın acımızdır.

öncelikle kendini güzel buluyor bak nasıl yol yapıyor diye düşünecekler için söylüyorum, gay ya da translar hakkında yazınca bunu kendinizden mi bilip yazıyorsunuz? bakın gerildim görüyorsunuz. hiç yoktan aramız bozuldu. keşke böyle düşünmeseydiniz.

kısa çoğu erkek ondan daha uzun boylu bir kadınla beraber olmanın son derece gurur vereceğini iddia eder ancak o kadınların yanında yaklaşık 5 cm falan daha kısalır. kendine güvenmediği için duruş bozukluğu oluşur çoğunda. ancak sorsan yine uzun kadın tercih edeceğini iddia eder, yiğitliğe herhangi bir madde sürmez.

aynı şey güzel kadınlar ile beraber olmakla ilgili yine vardır. erkeğe göre bu gurur verici bir durumdur. bunu iddia eder.

ancak sonra sokağa çıkarlar. kadın sahiden güzelse çoğu erkeğin sevgilisine baktığını görür. adamlar ile kıyaslar kendini, ondan daha yakışıklı ya da daha uzun o erkekler ile. sonra karşıdan karşıya geçmek isterler, o güne kadar hep kaldırım kenarında dakikalarca beklemiş çirkin erkeğimiz yeni bir şey fark eder. sevgilisi kaldırım kenarında durduğu an araba yol vermek için nefessiz durmuştur. sevgilisi ise duran o arabanın içindeki kişilere baş ile teşekkür etmiştir. ne oluyordur?

o an kadının kıyafetlerine bakar. eteği mi kısadır sanki? vücut hatları bellidir, evet, çok bariz şekilde. bu nedenle dikkat çekiyordur. oooo ne biçim kıvırtırıyordur ayrıca.

sonra toplu taşımaya binerler ve sevgilisi adımını attığı at iki erkek aynı anda kalkıp yer vermek ister.
tanıyor mudur acaba sevgilisi bu abazanları? kesin tanıyordur çünkü o zaman neden onu görür görmez ayağa fırlasınlardır?

sonra zaman geçer, bir bakar taksici dikiz aynasindan izliyor. bir bakar yanında sevgilisine laf atıldı. bir başka zaman duyar ofise isimsiz çiçekler gelmiş. az zaman sonra kız arkadaşı beni akşamları biri takip ediyor der, çok korkuyorum.

ve sonra kopuş gerçekleşir. koruma içgüdüsü ile aldatıldığına dair şüpheler çatışmaya başlar. sonra o büyük sevgisi ile aşağılık duygusunun verdiği nefret çarpışır. olan hem ona hem de hayatı dar ettiği sevgilisine olur.

ve oturur düşünür. benim bu kadından üstün olan neyim var? maaşım daha yüksek. o 3 bin alıyor ben 7 bin alıyorum. kadının olduğu her ortamda ezilen erkeğimiz kadına maddi şiddet uygulamaya başlar. benimle param için beraber oluyorsun der ve terk edilir.

canım benim bu nasıl bir bakış açısı, bu nasıl bir genellemedir diyecekler vardır. haklılar. ancak dilerseniz biz bu durumu sahiden güzel kadınlara soralım. çirkin bir erkekle beraber olup bu psikolojik şiddete uğramayan oldu mu? ancak rica ediyorum bu durumu ortalama güzelliğe sahip olup monica bellucci havasına sahip olan kişiler yalanlamasın. müthiş haklı çıkasım var şu an. bu keyfimin elinden alınmasını istemiyorum.

böyle saçını atışı ile milletin aklını alabilecek birkaç güzel kadın tanıyorum, çirkin erkekler tarafından sahiden çok üzüldüler. yakışıklı erkekler üzmedi mi? onlar aldatarak üzdü.

evet şu an erkek düşmani haline geldim yine. erkekler ölsün çığlıkları atarak gidiyorum buradan.
devamını gör...

yine can gox. allah affetsin. *

yalnız dükkan sahibinin kaçak yayın yaptığı nerede görülmüş? sahura kadar eşlik ederiz.

ekleme: ooo kamber. hoş geldin.
devamını gör...

sağlıklı insan, ödem ve pastirmalicorek (işte kendi nickaltımı bile gkbzlıyorum işler bu noktaya kadar geldi) karşıtı kişi*

oysa ki sen de burger king'i mcdonalds'ı sevseydin çok farklı olabilirdik.



şaka maka seviyorum kız seni be. çok konuşmadık etmedik ama ısındım ben sana. dedim ki limonlum bu kızı savunduysa vardır bir bildiği dedim. sana bir çemen uzatıyorum zeytin dalı niyetine. al kokla kokla birazcık sağlıksız beslen. come to the dark side.
devamını gör...

kendi yediği çikolatasından sonra gözlerini ablasınınkine dikmiş kardeşe "al ye bunu da ben zaten sevmiyorum bu çikolatayı" demek.
anne babası çalışan bir ablaysanız ablalığın bir rol/görev olduğunu erken yaşta öğrenmek, belki de erkenden büyümek.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim