etimolojik köken itibariyle bir şeyin üstünü, yarasını gizleme eylemi anlamına gelir.

islamiyet öncesi dönemde, hasta ve yaralı hayvanların* üzerine zift gibi bir madde dökülerek yarası gizlenirdi. bu maddenin etkisiyle hayvan daha parlak ve canlı görünürdü. işte bu göz aldatmasının eyleme dönüştürülmesine küfür denirdi. eylemi icra edene ise kafir denirdi.

dini literatürde ise; gerçeğin üstünü örtmek, gerçeği gizlemek gibi anlamlara gelir.
devamını gör...

sedef hastalığının diğer adıdır.
gümüş renkli, iyi sınırlı eritematöz plaklarla karakterize hiperproliferatif bir deri hastalığıdır.
epidermal turnover(yenilenme) süresi kısalmıştır.genellikle ekstensör yüzleri (ör:dirsek) tutar.
(bkz: koebner fenomeni) görülür.
klinik bulguları:munro mikroabseleri
auspitz bulgusu:kabuklar kaldırılınca oluşan noktasal kanamalar
akantozis
parakeratoz
mum lekesi belirtisi
tedavisi için ilk tercih topikal steroidler kullanılır.kalsipotriol(psorcutan) d3 vitamini de kullanılabilmektedir.
fototerapi,metotreksat,retinoik asit,siklosporin kullanılmaktadır.
sistemik steroidler yüksek relaps nedeniyle kullanılmaz.
devamını gör...

kafa sözlük üniversite olsa, bu başlıkla aynı ismi taşıyan bir bölüm olabilirdi.

*dekan: (bkz: lucifer)

*halkla ilişkiler departmanı: (bkz: ermolettin)

*öğrenci işleri: (bkz: abdulseyidbincabbar)

*temizlik ve çay-çorba hizmetleri: (bkz: armullah)
devamını gör...

yalnız yaşarken, yalnızlığa ortak edilen televizyondur.
devamını gör...

dostoyevski'nin meşhur eseri suç ve ceza 'nın baş kahramanı. hatta romanı okuyanlar günlerce raskolnikov gibi dolaştım ortalıkta derler.
devamını gör...

öncelikle henüz 10 kat zam yapılması gibi bir durum söz konusu değil. başlığı açan yazar hadi heyecanla böyle açtı başlığı, tanım yazan yazarlardan hiçbiri de fark etmedi, modlar da mı ülke gündeminin ortasına düşen bu mevzuya hakim değiller? kafa sözlük için şu seviye sadece acınası, faşistlik mi değil mi diye herkes birbirine girmeye devam. sayın başkan önümüzdeki hafta 10 kat zam yapılmasını belediye meclisine teklif olarak getirecekmiş. yani ortada henüz yapılmış bir zam yok. öncelikle burdaki yanlış anlaşılmayı düzeltelim. sonrasında mülteci tartışmaları yapılmış, o da güzel. yalnız suriyeliler mülteci değildirler, geçici koruma altındadırlar. arasında ne fark var diyenler olacaktır -dağlar kadar fark var- ancak artık yazasım gelmiyor. son olarak, belediye meclisinden karar geçse dahi idare mahkemesinde önce yürütmesi durdurulacak ardından iptal edilecektir. ben hukukçuyum falan filan demiş sayın başkan ama su fiyatını yalnızca geçici koruma altındaki kişiler için artırmanın hukuki dayanağı yoktur.
bu mesele faşizanlık veya mülteci kardeşlerimiz edebiyatı ile tartışılacak bir husus değildir artık. suriyelilerin artık sosyolojik olarak bir sorun olduğu muhakkaktır. mülteci kardeşlerimiz, din kardeşlerimiz edebiyatı yapanların artık bunu anlaması gerekiyor. öte yandan bu hususun idrakinde olduğu için veya sadece suriyeli nefretine sahip olduğundan* başkanın bu kararı karşısında göbek atan sevgili yazarlar, hiçbirinizin en ufak bir hukuksuzluğa çanak tutmaya hakkınız yok. yarın bir başkası bir hukuksuzluğu ama şöyle diyerek destekliyor, öbür gün diğeri ama böyle diyerek başka bir hukuksuzluğu destekliyor. günün sonunda hukuksuzluktan dem vurup ağlıyoruz. galiba söyledim ancak yineleyeceğim, hoşunuza ne kadar giderse gitsin hukuksuzluğa çanak tutamazsınız. bir hukuksuzluğun başka bir hukuksuzlukla, bir yanlışın başka bir yanlışla bertaraf edilmesine göz yumamazsınız. bu ülke, hukuksuzluklara birileri sürekli göz yumduğu için bu haldedir. herkes işine gelen hukuksuzluğa göz yumdukça böyle kalmaya da devam edecek. neyse çok daha kalp kırıcı şeyler yazmadan uyumak en iyisi.

edit: başlık değişmiş, o kadar racon kestik kalsaydı biraz
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

klasik "tanrı" kavramının çelişkilerini esprili bir biçimde eleştiren, parodi bir dinin tanrıçasıdır. hem pembe hem görünmez olması kendi içinde bir paradoks meydana getirir.

bu parodi dinin internette bir tartışma grubunda ortaya çıktığı düşünülmektedir. ilk yazılı kaynak da 1990'da bu grupta görülmüştür. daha sonra bu konu üzerine bir manifesto da yayımlanmıştır.

bu dinin bazı temel inançları ise şu şekildedir:
-tek boynuzlu atımız pembe ve görünmezdir.
- ananaslı ve jambonlu pizzayı, pepperoni ve mantarlıya tercih eder.
- görünmez pembe tek boynuzlu at müritlerinin diğer inançların kutsal günlerinin toplamından daha fazla kutsal günleri vardır. en kutsal günleri 1 nisan'dır. bu günde yapılacak dini ibadet ise bir adet aşırı dinci insan bulup, ‘sizin tanrılarınızın varlığına dair ne kadar kanıt varsa görünmez pembe tek boynuzlu at’ın varlığına dair de o kadar kanıt var, neden gidip onun web sitesine bakmıyorsun, belki bir şeyler öğrenirsin.‘ demektir.
-görünmez pembe tek boynuzlu at müritlerinin önemli sayısı 42’dir.
--- alıntı ---

görünmez pembe tek boynuzlu at’a yürekten inananlar onun ziyaretleriyle kutsanırlar.çamaşırlarınızdaki işaretler onun sizi ziyaret etmiş olduğunun belirtisidir. bazen çoraplarınızın delinmiş olduğunu görürsünüz (bu onun kutsal boynuzunun bıraktığı iz!), bazen bütün beyaz çamaşırlarınız makineden pembe(!) olarak çıkar, bazen yıkamadan sonra çoraplarınızdan birinin tekini bulamazsınız (deyin ki, tanrıçam onu aldı çünkü o’na gerekiyordu.)

--- alıntı ---
devamını gör...

en sevdiğim çiçeğim solup, bu diyarlardan göçüp gittiğinde saatlerce solmuş ve kurumuş yapraklarına bakmıştım. saksısını incelemiş onun artık bir daha yeşermeyeceğini ve geri dönmeyeceğini anlamıştım. birkaç gün sonra da bomboş saksına sağlıklı bir çiçek ektiğimde, eski solan çiçeğimin yerini doldurmasa da sadece saksısı boş kalmasın diye saksısının içine yeni toprak koyup başka bir çiçeğimi ekmiştim. önce bu durum yanlış gelse de saksısının bomboş kalması daha yanlıştı fikrimce. boş saksı sürekli onu hatırlatıyordu çünkü. ve bu durumda beni çok üzüyordu. zamanla yeni saksısıyla buluşturduğum çiçeğim saksısını sevince ve alışınca büyümeye devam etti. eminim bu yaptığımı görse solan çiçeğimde sevinirdi. sonuçta uzaktan akrabasına yeni bir ev bulunmuş, o evde mutlu mesut yaşıyordu.

ölüm aslında çok sevdiğimiz birini kaybedince yaptıklarımızda saklıdır. solan çiçeğimin bir daha yeniden yeşermeyeceğini anlamam gibi. boş saksısına başka bir çiçek ekip hayatıma kaldığım yerden devam etmem gibi. ölüm aslında solan umutların yeniden yeşermesi gibidir. tıpkı solan çiçeğimin saksısında başka bir çiçeğin yeşermeye devam etmesi gibi. belki bir gün o da solup gidecek ama saksısı hep başka çiçekleri ağırlayacak. tıpkı saksı görevi gören hayatın içine bir sürü insan sığdırması gibi.
devamını gör...

üst edit: bu tanımda meja hakkında yazdığım kısım hatalı değerlendirmeler içermektedir. #760148
üst edit 2: aşağıda üstü kapalı eleştirdiğim bir yazar var, o eleştiri de biraz sert oldu ama sebepsiz yere yazmadım açıkçası...
biz eğleniyoruz yaa!
yaa ben sizin eğlencenizi yerim yaa! pek bi tatlışsınız!

bunlar olmasa biz neye güleceğiz?
espriler şakalar, zeka fışkırmaları falan.

yani sözlükte zaten küfür edilmiyor bu yazarlar sağ olsunlar sözlükteki o ciddiyeti alıp götürüyorlar. şöyle rahat bir nefes alıyoruz!

ne o öyle koca koca duyar kasmalar falan!

biz ciddi yazarlar; içimizde tuttuğumuz, bilinçaltımızdaki o düşünceleri dile getiremiyoruz. çünkü utanıyoruz!
ama onlar öyle mi aşmış kişilikler olarak bizim söyleyemediğimiz bir çok şeyi dile getirebiliyorlar. onlar gerçek anlamda özgürler!
bir çeşit amme hizmeti görüyorlar. nasıl böyle oldular acaba? bize de öğretseler keşke.

luciciğim bize bi kurs mu ayarlasan?
ilk ben katılırım.

ama belki de şöyle söylerler: troll olunmaz troll doğulur troll olmayan o....u çocuğudur!

dur ya yanlış oldu tribünde değilim di mi? hatlar karıştı. işte bunlar hep bilinçaltı! entellik işe yaramıyor işte!

hahahahahahhaahaaha! hiç güleceğim yoktu yaaa!

bu arkadaşlar troll kisvesi altında matah bir şey yaptıklarını zannediyorlar. evet evet zannediyorlar! koca bir zan!

oğlum alemin zekisi siz misiniz lan!

gören de ortalığı gülmekten kırıp geçiriyorsunuz sanır!

kimse de çıkıp demiyor ki aga bu ne!!!

tamam komik değiliz de neyin komik neyin bayağı olduğunu tayin edecek zekamız var çok şükür!!!

kim verdi size bu gazı!!!

meja, kusura bakma da himayene aldığın yazar şakanın dozunu ayarlayamayan biri! farkındasındır umarım. yazdığı tanımların bazısı nitelikli, güldürüyor. ekserisi sıradan.

canım senin durumun da böyle artık dikkate mi alırsın görmezden mi gelirsin orası senin bileceğin şey! ama şunu unutma verdikleri gaz seni uçurur!

gelelim daha önemli bir konuya sizin yüzünüzden bazı kaliteli yazarlar( içlerinde kadın yazarlar da var) sözlükten soğumuş durumdalar!

sizin gibi incir çekirdeğinin hacmini dolduramayacak yazarlar yaptıklarını komik bulabilir ama insan şu soruyu kendine sorar: acaba bir yanlışımız mı oldu ki yazarlar bizden sebep sözlüğü bırakıyor!!!

ama siz bu soruyu sorabilecek seviyede değilsiniz!

o yazarlar gittiler ya, hah tez zamanda klavyeniz kırılır inşallah!

moderasyon,
aklı başında yazarlarımız var biliyorsunuz değil mi? bu kadar yazar boş konuşuyor olamaz değil mi? iyi niyetinizin farkındayım ama durum iyi değil. kaliteli yazarlar sözlüğü terk ediyorlar. bunu görüp de bi şey olmaz demiyorsunuzdur herhalde



t: kabak tadı vermiş yazarlardır.
devamını gör...

"otogarlar düğün salonlarından daha samimi sarılmalar görmüştür. ve hastane duvarları da cami duvarlarından daha fazla inanan"

sözünün sahibi ve saygı duyulası insan.
devamını gör...

3-0 aldığımız maçtır. belgrad yolları açılsın.

tebrikler cânım kadınlar... *
devamını gör...

memleketimden bir kare...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

orhan veli, ömrü boyunca maddi sıkıntı çekmiş, babasının evinde oturmak zorunda kalmış. çok koyu galatasaray taraftarı olduğu için de sarı kırmızı çoraplar giymiş.
devamını gör...

taslak tanımlarımı kontrol ederken gördüm bu yazıyı ve 24 temmuz 2021’de yazmışım, yine içimi dökmek için. öyle kalsın istemedim, o yüzden de şimdi paylaşıyorum. geçmişten gelen bu yazıya dair minik bi açıklama olsun.

aslında çok mutluyum, hiçbir sıkıntım üzüntüm yok ama bi veda yaklaşıyor sözlük, biliyorum. hiç istemediğim ve sonunda çok üzüleceğim bi veda her gün daha da belirginleşiyor. ona veda etmekten hep çok korktum zaten ben. ama şimdi o korktuğum şey gerçek olmaya ilk defa bu yakın.
ama bi yandan da;
bazen çok üzülüyorum, yoruluyorum ve fazla düşünüyorum. belki de herkes için iyi olan budur diye düşünüyorum ama kabullenemiyorum pek.
zaman lazımdır belki, sadece zaman.
devamını gör...

bim açıklama yapmasaydı salı günü mağazalarda ülkenin yarısının yığılmasıyla oluşacak izdihamı engelleyemezlerdi. ben gitmezdim çünkü 2 hafta sonra a101 e daha uygun fiyatlısı gelir. beyin bedava.

t: o kadar emek vermesine rağmen anonim kalacak olmasına üzüldüğüm kişinin yaptığı trol reklamdır.
devamını gör...

şeyahmet.
salice.
asker.
maşallah.
sucuittin.
tomurcuk.
devamını gör...

genellikle yazılı metin veya çalışmalardan değiştirmeden alınmış yazıdır. o alıntıyı bilen birine kendi yazmış gibi anlatılması oldukça komik duruma düşürüyor. yazamıyorsan yazamıyorum de başkasının emeğini niye çalıyorsun ki.
devamını gör...

ben daimiyim.*
devamını gör...

sylvia plath'in bunu çok iyi açıklayan bir sözü vardır, sadece o bile başlı başına bir yanıt olabilir.


“sadece içimde susmak istemeyen bir ses olduğu için yazıyorum.”
devamını gör...

doğma büyüme minnesota'lı, bileğini kessen kanı mor-beyaz akan (bkz: minnesota vikings), lily aldrin gibi bir şırfıntıya gönlünü kaptırmış how i met your mother karakteri.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim