oğuz boyları tamgaları ve sembolleri
tamga, türklerin çeşitli boylarının farklı amaçlarla oluşturup kullandıkları simgelerdir. mevsim göçleri sırasında, sürülerin birbirlerine karışmaması için her boy, sürülerine kendi tamgasını vuruyordu. anadolu’da birçok motifte bu tamgalar yer alır.

aileler (oguşlar) birleşerek urug (oymak)ları, uruglar birleşerek boyları, boylar birleşerek bodunları, bodunlar da birleşerek elleri (illeri) oluşturuyordu. oğuz destanlarına göre, her boyun bir kuş sembolü vardır. göksel hâkimiyetleri ve gök tanrı’ya yakın oluşları nedeniyle kutsal sayılan bu kuşlar genel olarak kartal, doğan, şahin gibi yırtıcı kuşlardan seçilir.
kınık boyu: cürre karcığay - erkek çakırdoğan
kayı boyu: sungur - akdoğan
bayındır boyu: laçin - gezginşahin
yıva boyu: tuygun - yaşlı erkek çakırdoğan
salur boyu: bürgüt - kral kartal
afşar boyu: çure laçin - erkek şahin
begtili boyu: bahri - balıkçıl kartal
büğdüz boyu: italyu - kutsaldoğan.
bayat boyu: grandük - gecekuşu
yazır boyu: turumtay - bozdoğan
eymür boyu: delicedoğan
karabölük boyu: sarı kerkenez.
alkaevli boyu: küyenek
ığdır boyu: karcığay - çakırdoğan.
üreğir boyu: biku - gecekuşu
tudırka boyu: kızıl karcığay - kızıl çakırdoğan
ulayundluğ boyu: yağalbay - gece çakırdoğan
tüger boyu: küçügen - büyük çakırdoğan
peçenek boyu: ala toğunak - boz saksağan
çavuldur boyu : buğdayınık - buğdaykuşu
çepni boyu : humay - kar çakırdoğanı
çarukluğ boyu : sarı karcığay - sarı çakırdoğan.

aileler (oguşlar) birleşerek urug (oymak)ları, uruglar birleşerek boyları, boylar birleşerek bodunları, bodunlar da birleşerek elleri (illeri) oluşturuyordu. oğuz destanlarına göre, her boyun bir kuş sembolü vardır. göksel hâkimiyetleri ve gök tanrı’ya yakın oluşları nedeniyle kutsal sayılan bu kuşlar genel olarak kartal, doğan, şahin gibi yırtıcı kuşlardan seçilir.
kınık boyu: cürre karcığay - erkek çakırdoğan
kayı boyu: sungur - akdoğan
bayındır boyu: laçin - gezginşahin
yıva boyu: tuygun - yaşlı erkek çakırdoğan
salur boyu: bürgüt - kral kartal
afşar boyu: çure laçin - erkek şahin
begtili boyu: bahri - balıkçıl kartal
büğdüz boyu: italyu - kutsaldoğan.
bayat boyu: grandük - gecekuşu
yazır boyu: turumtay - bozdoğan
eymür boyu: delicedoğan
karabölük boyu: sarı kerkenez.
alkaevli boyu: küyenek
ığdır boyu: karcığay - çakırdoğan.
üreğir boyu: biku - gecekuşu
tudırka boyu: kızıl karcığay - kızıl çakırdoğan
ulayundluğ boyu: yağalbay - gece çakırdoğan
tüger boyu: küçügen - büyük çakırdoğan
peçenek boyu: ala toğunak - boz saksağan
çavuldur boyu : buğdayınık - buğdaykuşu
çepni boyu : humay - kar çakırdoğanı
çarukluğ boyu : sarı karcığay - sarı çakırdoğan.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
benimm canımın cireğininn ilk yayını bu akşam, ona buradan bütün güzel dileklerimi, iyi enerjilerimi yolluyorum.
mütüşlü bir yayın olacağından hiç şüphem yok, ses kayıtlarımızı attık, saatlerimizi kurduk bekliyoruz.
acaba hobaaa3434 hangi şanslı yazarımıza şarkı armağan etti?
hepsi ve daha fazlası bu akşamki "bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak" radyo yayınında.
kaçırmayın derim.
not: seviyoruumm merkeeeez*
mütüşlü bir yayın olacağından hiç şüphem yok, ses kayıtlarımızı attık, saatlerimizi kurduk bekliyoruz.
acaba hobaaa3434 hangi şanslı yazarımıza şarkı armağan etti?
hepsi ve daha fazlası bu akşamki "bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak" radyo yayınında.
kaçırmayın derim.
not: seviyoruumm merkeeeez*
devamını gör...
rimbaud
başına gelenlere çok üzüldüğüm yazar. böyle donanımlı ve yardımsever insanları hayattan soğutan bütün sebeplerde hepimizin parmağı var aslında. hayatı çekilmez yapan biraz da biziz, birbirimiziz. suratımızı astığımız o iş arkadaşı, yüzüne bakmadığımız komşu... yavaş yavaş hayatı eski güzel canlı mutluluğundan çekip kopararak maddi bir şeye dönüştürüyoruz, bir eşyalar yığınına. her intihar girişiminin arkasında psikolojik olduğu kadar, sosyal, siyasi, tıbbi, ekonomik nedenler vardır. intihar bir halk sağlığı sorunudur, öyle yüzeysel bakışlarla irdelenemez. kendisine geçmiş olsun diyorum, inşaallah en yakın zamanda sağlık ve güzelliklere kavuşur.
devamını gör...
teletubbies
tinki winki, dipsi, lala ve po adlı dört kahramanı ve gülen bir güneş bebeği vardır.
devamını gör...
türk mitolojisi
öğretilmesi ve üzerine çalışmalar yürütülmesi gereken bir alandır.
devamını gör...
hayat
engin gectan'ın metis yayinlarindan 2002 yılında yaymlanan kitabı. engin gectan iki türde kitap yazmış psikiyatrist. bir türü -ki benim henüz okumadığım- hikaye roman türü kurgu kitaplarıdir. bir de psikiyatri bilimi ile ilgili yazmış olduğu kitaplar var ki bu da onlardan biri.
ancak bu kitap tam olarak araştırma sonuçları, kuramlar, teşhis ve tedavi yöntemleri gibi bilgilerden oluşmuyor. daha çok, uzun yıllar psikanaliz ve psikoterapi uygulamaları ile çalışan yazarın, doğu ve batı uygarliklarını karsilastirdigi, son donem ülkemiz ve diger ülkelerin geleceği şekillendirme çabaları, kuantum fiziği ile insan psikolojisinin benzerliği gibi konularda görüş ve düşüncelerini anlattığı bölümlerden oluşuyor.
ilk bolumlerde batı bilimi dusuncesine göre zamanın uzun bir çizgi oluşu ile doğu dusuncesinde zamanın bir çember gibi başladığı yere geri dönen bir düşünce yapısında olması gibi karşılaştırmalara yer veriliyor. ya da kuantum fiziği gibi madde ve maddenin içeriği gibi alt başlıkların jung'ın personası, egoda şişme gibi konulara olan bağlantısından söz ediyor. ilerleyen bölümlerde türk insanının ve medeniyetinin disaridan -uzun yıllar çalıştığı ve etkileşime girdiği yabancı ülkeler tarafından - nasıl algılandığı konusuna değiniliyor. bir başka bölümde insan psikolojisinin ülke yönetimi ve kitle psikolojisi ile olan bağına yer veriliyor.
kitapta en beğendiğim özellik; yazarinda belirttiği gibi kişisel gelişim kitaplarında sıklıkla rastladigimiz mutlu ve sorunsuz hayata dair reçeteler vermek yerine durumu,olayı ve kişisel bakış açılarının değişikliğini farketmenin çok daha önemli olduğuna vurgu yapılıyor. çünkü hiç kimse bir başkasınin hayatı için reçete veremez. ancak ışığı doğru tarafa tutmasına yardımcı olabilir.
sanki bir sempozyumda açılış konuşması dinliyor, tv de bir uzmanın insan psikolojisi ve ülke gündemi hakkında goruslerini dinliyor gibi sade, basit ve avam bir tavira kaçmadan, her an bir akademisyeni okuduğunuzu farkettirecek kadar da kaliteli bir kitap diyebilirim.
insanoglu gerek doğuştan getirdiği genetik özellikleri gerekse yaşamın ilk yıllarında edindiği tecrubeler sonucu hayata karşı bir duruş, bir tavır sergiliyor. bu tavır kimi zaman oluşturduğumuz günlük rutini kolaylastirirken kimi zaman da zorlaştırıyor. hiçbirimiz hayatımız günlük rutinini her an bilinç ve bilinçaltı mekanizmalarının farkında olarak duzenlemiyoruz. bu nedenle zaman zaman kişinin kendisine zaman ayırıp bu tarz bilgi içerikli ve eleştirel kitaplar okuması gerektiğini anlamlı buluyorum.
kitaptan alıntılar ile tanımı bitirelim.
çünkü evrende siyahlar ve beyazlar
şeklinde bir iki bölüm yok, her bir varlık kendi bünyesinde beyazını ve siyahını yaşayarak büyük bütünün içindeki kendi bü-
tünlüğünü sürdürmekte
.
bana göre, hayat bir
dizi rastlantı ve bizim
o rastlantılarla birlikte
nasil varolduğumuz ya da
olmadığımiz. once günaydıin,
sonra biraz haz, biraz acı,
biraz aşk, biraz hayalkırıklıği,
biraz sicaklık, biraz yalnızlık,
biraz boyun eğme, biraz
başkaldırı ve ardından iyi
geceler....
günümüzde insanlar bilgiyi arar oldu, hikmeti değil. oysa bilgi mazidir, hikmet ise gelecek.
ancak bu kitap tam olarak araştırma sonuçları, kuramlar, teşhis ve tedavi yöntemleri gibi bilgilerden oluşmuyor. daha çok, uzun yıllar psikanaliz ve psikoterapi uygulamaları ile çalışan yazarın, doğu ve batı uygarliklarını karsilastirdigi, son donem ülkemiz ve diger ülkelerin geleceği şekillendirme çabaları, kuantum fiziği ile insan psikolojisinin benzerliği gibi konularda görüş ve düşüncelerini anlattığı bölümlerden oluşuyor.
ilk bolumlerde batı bilimi dusuncesine göre zamanın uzun bir çizgi oluşu ile doğu dusuncesinde zamanın bir çember gibi başladığı yere geri dönen bir düşünce yapısında olması gibi karşılaştırmalara yer veriliyor. ya da kuantum fiziği gibi madde ve maddenin içeriği gibi alt başlıkların jung'ın personası, egoda şişme gibi konulara olan bağlantısından söz ediyor. ilerleyen bölümlerde türk insanının ve medeniyetinin disaridan -uzun yıllar çalıştığı ve etkileşime girdiği yabancı ülkeler tarafından - nasıl algılandığı konusuna değiniliyor. bir başka bölümde insan psikolojisinin ülke yönetimi ve kitle psikolojisi ile olan bağına yer veriliyor.
kitapta en beğendiğim özellik; yazarinda belirttiği gibi kişisel gelişim kitaplarında sıklıkla rastladigimiz mutlu ve sorunsuz hayata dair reçeteler vermek yerine durumu,olayı ve kişisel bakış açılarının değişikliğini farketmenin çok daha önemli olduğuna vurgu yapılıyor. çünkü hiç kimse bir başkasınin hayatı için reçete veremez. ancak ışığı doğru tarafa tutmasına yardımcı olabilir.
sanki bir sempozyumda açılış konuşması dinliyor, tv de bir uzmanın insan psikolojisi ve ülke gündemi hakkında goruslerini dinliyor gibi sade, basit ve avam bir tavira kaçmadan, her an bir akademisyeni okuduğunuzu farkettirecek kadar da kaliteli bir kitap diyebilirim.
insanoglu gerek doğuştan getirdiği genetik özellikleri gerekse yaşamın ilk yıllarında edindiği tecrubeler sonucu hayata karşı bir duruş, bir tavır sergiliyor. bu tavır kimi zaman oluşturduğumuz günlük rutini kolaylastirirken kimi zaman da zorlaştırıyor. hiçbirimiz hayatımız günlük rutinini her an bilinç ve bilinçaltı mekanizmalarının farkında olarak duzenlemiyoruz. bu nedenle zaman zaman kişinin kendisine zaman ayırıp bu tarz bilgi içerikli ve eleştirel kitaplar okuması gerektiğini anlamlı buluyorum.
kitaptan alıntılar ile tanımı bitirelim.
çünkü evrende siyahlar ve beyazlar
şeklinde bir iki bölüm yok, her bir varlık kendi bünyesinde beyazını ve siyahını yaşayarak büyük bütünün içindeki kendi bü-
tünlüğünü sürdürmekte
bana göre, hayat bir
dizi rastlantı ve bizim
o rastlantılarla birlikte
nasil varolduğumuz ya da
olmadığımiz. once günaydıin,
sonra biraz haz, biraz acı,
biraz aşk, biraz hayalkırıklıği,
biraz sicaklık, biraz yalnızlık,
biraz boyun eğme, biraz
başkaldırı ve ardından iyi
geceler....
günümüzde insanlar bilgiyi arar oldu, hikmeti değil. oysa bilgi mazidir, hikmet ise gelecek.
devamını gör...
nato kafa nato mermer
tükçemize yunancadan giren bir deyimdir. orijinali "na to kefari,na to mermari" dir. bildiğimiz nato ile alakası yoktur.
na işte demek. kefari, kafa. mermari de mermer.
yani, "işte kafa, işte mermer"
na işte demek. kefari, kafa. mermari de mermer.
yani, "işte kafa, işte mermer"
devamını gör...
8 aralık 2020 brezilya'nın çin aşısı siparişini iptal etmesi
8 aralık'da açılıp, geçerliliğini yitirmiş başlık. brezilya aşıyı iptal etmedi, o tarihlerde bir süreliğine dağıtımını durdurdu. sonrasında 10.8 milyon doz daha sipariş verdi. üstüne 46 milyon doz aşının brezilya'da üretilmesi için sinovac ile anlaşma yaptı.
kaynak
kaynak
devamını gör...
agora meyhanesi radyo yayını
olivia dunham ve peter bishop'ın heyecanla beklediğim duygusal birlikteliği paralel evrende gerçekleşmişti. buna bağlı olarak, benim için paralel evren, mutluluğa açılan kapıdır. yanılıp yanılmadığımı öğreneceğim yayın olacaktır, heyecanla beklemekteyim.
devamını gör...
güne bir söz bırak
"onların köle olduklarını söyleyemeyiz, çünkü böyle dersek, kötü bir yaşam sürdüklerini ima etmiş oluruz"
jacques brel
jacques brel
devamını gör...
normal sözlük hunidaşlar kulübü
sevgili hunidaşlar az zamanda çok kişiye huni taktık.
koldaş ve yönetiminin her türlü imkanı sağladığı sözlük kulüplerinden bile daha çok üyemiz oldu. o kulüpler ki her yerde, onların reklamları döndü. akışta koyu koyu görünüp herkesin ilgisini çekti. buna rağmen sevgili hunidaşlar o kulüpleri yerle bir ettik.
ancak elimizde pek fazla hunimiz kalmadı. bunun için iko belediyesine yaptığımız müracaatlar her seferinde iko tarafından elinin tersiyle itildi efendim. neymiş efendim size huni veremem. neden iko? efendim yandaş hükümeti bizleri tanımıyormuş. neymiş efendim kendisi belediyeye kayyum olarak atanmış istediği her şeyi yaparmış.
sevgili hunidaşlar her türlü zorluğa karşı büyüyoruz. yüce huni deliliğimizi başımızda eksik etmesin.
huni sorunumuzu en kısa sürede çözüp deliliğimize yeni delilikler katacağımızdan eminim.
yüce huni, hunilerimizi korusun.
koldaş ve yönetiminin her türlü imkanı sağladığı sözlük kulüplerinden bile daha çok üyemiz oldu. o kulüpler ki her yerde, onların reklamları döndü. akışta koyu koyu görünüp herkesin ilgisini çekti. buna rağmen sevgili hunidaşlar o kulüpleri yerle bir ettik.
ancak elimizde pek fazla hunimiz kalmadı. bunun için iko belediyesine yaptığımız müracaatlar her seferinde iko tarafından elinin tersiyle itildi efendim. neymiş efendim size huni veremem. neden iko? efendim yandaş hükümeti bizleri tanımıyormuş. neymiş efendim kendisi belediyeye kayyum olarak atanmış istediği her şeyi yaparmış.
sevgili hunidaşlar her türlü zorluğa karşı büyüyoruz. yüce huni deliliğimizi başımızda eksik etmesin.
huni sorunumuzu en kısa sürede çözüp deliliğimize yeni delilikler katacağımızdan eminim.
yüce huni, hunilerimizi korusun.
devamını gör...
son samuray
devamını gör...
olmayacak şeylerin hayalini kurmak
inanmak başarmanın yarısıdır sözünü akıllara getiren başlık.olmayacak hayal yoktur,uğrunda uğraşmaya tenezzül etmeyen insan vardır.basaramasam bile uğrunda ölürüm yani buda bişey.
devamını gör...
yagami light (yazar)
kandırmayın hanfendiyi bishoujo japonca memati demek hayırlı olsun..
devamını gör...
camdaki kız
az önce son bölümünün birkaç sahnesini izledim ve sinirden kafamı duvarlara çarpmak istiyorum. kızının bekaretini kaşıkçı elması gibi koruyan annemiz bu bölümde de kocasıyla kızının cinsel birlikteliğini izlemek için eline dürbünü alıp kızının odasını röntgenliyor. ablacım keşke bunu yapana kadar inci sözlüğe falan girseydin sana eminim bu anları izleyebileceğin birkaç site önerisi yaparlardı. şaka bir yana kadın kızının kocasıyla birlikte olmasını kıza yarın bir gün kusurlu derler diye istiyor. ne bu fabrikadan çıkan bir mal mı? oldu olacak kızı 15 gün içinde iade de etsinler. annesinin psikolojisini bozduğu kızımız ise muhtemelen (bkz: vajinismus) olduğundan dolayı bir türlü kocasıyla ilişkiye giremiyor. bu kızımızın japon balığı gibi bakan kocası da demiyor ki karıcım senin bu konuda bir problemin olabilir gel bok gibi paramız var bir cinsel terapi alalım istersen. çünkü bu koca da evli ve kendinden yaşça büyük bir kadınla rahatça görüşebilmek için kızımızı kullanıyor. her şeyi geçtim bana kimse bunlar gerçek hayatta da var mavalını okumasın. bu diziyi küçücük çocukların rahatlıkla erişebildiği bir kanalda, aileleriyle beraber izlemesinde gerçekten hiçbir sakınca görmüyor musunuz? şerefsizim sinirden ağlamamak için kendimi zor tutuyorum.
devamını gör...
toplum baskısı
insani hayata kusturur. demeyin umursama, dinleme, onune bak diye. bir toplulukta yalnizsaniz, kendinizi savunmak zorunda birakildiysaniz ve hata yaparim diye surekli tedirgin iken sacma sapan seyler geliyorsa basiniza, umursamamak olmuyor. sac renginden piercinge, kiyafetten tavirlariniza hersey hakkinda baski varsa kucucuk hissediyor kendini insan. evet kuculuyorum. yok olmak istiyorum o dakikalarda.
devamını gör...
#muratkayatutuklansın
kesinlikle katıldığım kampanya. cumhurbaşkanına "yav he he" diyen bir kişi hapse gönderiliyor ama tecavüz eden kişi delillere rağmen elini kolunu sallaya sallaya gezebiliyor.
devamını gör...
ülkenin geri kalmışlık belirtileri
din kurumlarının, bilim kurumlarından daha fazla bütçesi olması. henüz geri kalmamışsa da kalacaktır.
devamını gör...

