diğer adıyla dissosiyatif kimlik bozukluğu olan bu hastalıktaki kişi, birden çok kimlik ve kişiliğe sahip olabiliyor.

1955 doğumlu billy milligan bu hastalığa verebilecek en güzel örneklerden olabilir. milligan, zamanında 3 farklı tecavüz davasından yargılanırken çoklu kişilik bozukluğunu savunmasında kullanarak işlediği suçlardan aklanmıştır.

billy’nin hayatından esinlenerek uyarlanmış split filminde bu hastalığı daha yakından tanıyacağınıza eminim.

başrol karakteri kevin liseye giden üç genç kızı kaçırarak kendi evine getiriyor ve onlara hazırladığı odaya kilitleyip kızları tutsak ediyor. bu genç kızlarımız bir süre sonra kevin’in odaya her gelişinde farklı kimliğe bürünmesinden problemlerini anlayıp kaçmaya çalışsa da pek fayda etmiyor.

24 farklı karakteri barındıran kevin, filmde sadece 8 tanesini bize gösteriyor; dennis, patricia, hedwig, the beast, kevin wendell crumb, barry, orwell ve jade.

24. karaktere gelecek olursak filmin sonunda ortaya çıkıyor ve kevin bu karakterde bir canavar olduğuna inanıyor. filmde en çok ilgimi çeken olay kevin’in sadece tek bir kişiliğinde şeker hastalığının bulunması. daha fazla spoiler vermeden keyifle izlemenizi öneriyorum.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

(bkz: ah ulan)

konu neydi radyo yayınından sonra tutkuyla takip ettiğim yayın bitti mi şimdi? ara verdik demeyin, yemem. ara verilen ilişkiler bitmeye mahkumdu, her bakarız diye cevaplanan sorular kadar. bitmesin isterim ama elden de bir şey gelmiyor. yolunuz daim olsun, karşılaşırız elbet bir dönemeçte yeniden.

neyse gelmişken bir şarkı bırakayım cenku balıma *

devamını gör...

insanı utandıracak görüntülerdir. kendi koydukları yasakları takmazlar, vatandaşın sefaletini ve çaresizliğini iliklerine kadar sömürürler.. hep bir mizansen. koca bir memleketi simülasyona gömüp ilüzyonlara hapsettiler. bu görüntü özelinde masa hepinizin dikkatini çekecektir..
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

havluyu unutmayın sonra cıbıl cıbıldak gezersiniz ortada dediğim başlık.
devamını gör...

evren

milyar galaksinin olduğu tahmin ediliyor ve her galaksinin milyarlarca yıldızı olduğu düşünülüyor.
gözlemler devam ettikçe sayı da artış gösteriyor.

yıldızlar arasında gaz ve toz bulutlu olan''sagittarius b'' nin içinde milyarlarca litre alkol bulunmaktadır.
''sagittarius b '' nin dünyadan 26.000 ışık yılı uzakta olduğu düşünülüyor.

nasaya göre, evrenin % 25'i ya da daha fazlası ''karanlık madde'' den oluşmuştur.
''karanlık madde'' nin varlığı kanıtlanmamıştır ,sadece var olduğu düşünülmektedir ve ne olduğu konusunda yeterli bilgi yoktur.
çünkü ''karanlık madde'' görülmüyor, sadece evrende bir etkisinin olduğu düşünülüyor.

zaman dünyanın ekseni etrafında daha yavaş geçmektedir.
bu demek oluyor ki, dünyaya dönen astronotlar dünyadaki insanlara kıyasla daha az yaşlanmış olarak dönüyorlar.

astronomlar, evrenin giderek artan bir hızla genişlediğini keşfettiler.
kuran' da evrenin genişlemesi zariyat suresinin 47. ayetinde geçmektedir.
bu genişlemenin nedeni hala bilinmiyor.

''nötron yıldız'' ları kendi etrafında inanılmaz hızla dönerler ve aşırı yoğundurlar .''nötron yıldız' ' larının küçücük parçaları bile milyarlarca ton ağırlıklara sahiptirler.

atomların %99.9999999999999'u boştur ve dolu olan kısımları çekirdek ve elektronlardan meydana gelmektedir .yani dünyadaki bütün insanları oluşturan maddelerin hepsi bir küp şekere sığabilir.


şu ana kadar evrende bilinen en büyük patlamalar gama ışını patlamalarıdır .yakınımızda meydana gelebilecek bir gama ışını patlaması ozon tabakasını yok ederek yeryüzündeki yaşamı ortadan kaldırabilir.


kuantum fiziğine göre, gelecekte yapacağımız bir seçim geçmişi etkileyebilir.


hızımız arttıkça zaman daha yavaş geçer .ışık hızına ulaşınca zaman durur.
ışık saniyede 299.792.458 metre yol kat eder , insanoğlunun yaptığı en hızlı cisim olan '''helios 2'' ise saniyede 70.220 metre yol kat eder.





kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çok zor. bir paketi yükseltmediğime sevineceğim nerdeyse. bırakmak isteyenlere başarılar.
devamını gör...

kariyerine ilk önce black metal yaparak başlayan ve sonrasında death metal yapmaya karar veren polonyalı death metal grubudur. 1991 yılında kurulmuştur aynı zamanda. yine geniş tarihi olan bir gruptur. grupta zaman zaman ayrılıklar yaşanmıştır çünkü bazı anlaşmazlıklar olmuştur. grupta kalan şu an tek isim nergal’dir. grup zamanında öyle güzel şarkılar yapmış ki black metalden vazgeçip death metal yapmaları bile göze batmamış. hayranları behemoth’u hiçbir zaman bırakmamışlar.

yalnız azizim grubun aşırı güzel albümleri var, her birisi adeta el emeği göz nuru gibi. grubun müzisyenleri profesyonel olunca haliyle albüm yaparken de ince eleyip sık dokumuşlar. misal bazı albümleri şöyledir; the satanist, demigod, the apostasy, ı loved you at your darkest, chaotica-the essence of the underworld, demonica gibi gibi. daha bir sürü albümü var fakat ilk aklıma gelenler bunlar. çünkü bu albümler metal dünyasında ses getiren behemoth albümleridir.

gruptan çok ayrılanlar olmuş zaten black metalden death metale kaymalarının sebebi de budur kanımca. ilk başta sağlam ekiple başlayıp ekip dağılınca grup da amacının dışına çıkmış oldu. yalnız bu grubun verdiği her konserde muhakkak olaylar olurmuş hayranları biraz sayko tipler galiba. gerçi hangi metalci sayko değil ki kendimi de dahil ediyorum bu duruma ne yazık ki. * neyse derinlere inmeyelim yoksa çıkamayız.

grubun şarkı sözleri de satanizm ve thelema üzerine kuruluymuş bundan sebeple konserlerinde değişik makyaj yapıp değişik kıyafetlerle gösteri yaparlarmış adeta. canlı canlı izlemek ne şahane olurdu onları dimi? var bi hayalimiz işte. saygılar sevgiler bu amcalara benden. *
devamını gör...

öğrenciyi savunanların argümanına bak, neymiş sabah cevap verebilirmiş. aynı şeyi öğrenci yapamaz mıydı acaba? sabah atamaz mıydı sorusunu? aklıma takıldı diyor yani cevap bekliyor gönderdiği saatte.
bir görgü kuralı olarak acil değilse eğer kimseyi 22.00'den sonra rahatsız etmemek gerekir.
özelden mesaj atıyorsan da karşılaşacağın cevap umduğun gibi olmayabilir.
saygı bekleyen saygı göstermeli çok net.
insanlar öğrenecek bu görgü kurallarını,çocukken öğrenecek,gençken öğrenecek,orta yaşta,yaşlılıkta öğrenecek ama sonunda öğrenecek.
tamamen kasabalı zihniyeti.
devamını gör...

museviler 17. yüzyılda doğu avrupa'da büyük baskı görmüşler ve sıkıntıya düşmüşlerdir. museviler, kendi mesihlerini beklemekteydiler. iyi bir hatip ve musevi teolojisine hakim biri olan sabetay sevi, bu durumu kendi lehine kullandı ve peygamberliğini ilan etti. onları sıkıntılarından kurtaracağına ilişkin sözler verdi. tutuklanıp istanbul'a getirildiğinde istanbul'a büyük bir yahudi göçü oldu. onu ziyaret etmek isteyen ardı ardına arttı.
rivayet odur ki şeyülislam yahya efendi'nin karşısına çıkarken koltuğunun altına bir güvercin sıkıştırmıştır. mesih olduğunu ispatlayamayınca korkudan "bu can kuşu bu kafeste durduğu sürece müslüman olacağım" demiş ve aziz mehmed ismini almıştır. şeyülislamın yanından ayrıldıktan sonra koltuğunun altındaki kuşu salıvermiştir. bunu gören sabetay sevi'nin taraftarları onu yalancılıkla suçlamışlardır. küçük bir zümre sabetay sevi'ye inanarak müslüman olmuştur. sabetay sevi'den nefret eden diğer yahudi hahamları bu durumu sevinçle karşılamışlardır. ne de olsa dinden çıkmıştır. sabetay sevi, kendisine inananan bu küçük zümreye de müslüman olduklarını öğütlemiştir. bu kesim de müslüman olmuştur. fakat gizli yaptıkları ayinlerde halen tevrat okunduğu ve musevi ibadet biçimlerinin gizliden gizliye yerine getirildiği bilinmektedir. bu yüzden bu küçük zümre zamanla bir cemaat yapısına kavuşmuş ve selanik'te örgütlenmiştir. kendilerine "dönme" denmiştir. dikkat edilmelidir ki bu dönme müslümanlıktan değil, bilakis yahudilikten dönmedir.
not: museviler, halen mesih beklemeye devam ederler. hz. isa ve hz. muhammed'i peygamber olarak kabul etmezler. sabetay sevinin ölümünden sonra cemaatin bir kısmı museviliğe geri dönmüştür.
devamını gör...

kan yoluyla bulaşan en çaresiz hastalıktır, akrabalık.
devamını gör...

fikirlenizden, düşüncelerinizden utanmayın yazın, fazla goy goy yapmayın(sonra alışkanlık yapıyor).

unutmayın her girdiğiniz tanım sizide tanımlıyor.
devamını gör...

"insan için önüne çıkan bütün yollar "yürünebilir" yol ise, o insan artık kaybolmuştur."
şiir değildir ancak en sevdiğim cümlesidir.
devamını gör...

alper çağlar'ın bu işi gerçekten yapabildiğini düşünüyorum. müthiş işler çıkarıyor. ben dağ serisiyle tanıştım kendisiyle, börü müthiş iş. börü 2039 ve göktürk üçlemesini de heyecanla bekliyorum. ülke sineması adına umut verici.
devamını gör...

demet evgar başarılı bir oyuncu,onu, aile arasında filmiyle bir assolisti (solmaz) canlandırdığında güçlü sesiyle de tanıdık.bu film, oyuncu kadrosu ve onların çizmiş olduğu sağlam karakterlerle tekrar tekrar izledikçe daha bir sevdiklerimden.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bir kadın bir erkek bence evgar’ın performansını sergilemek açısından yeterli değil; 39 basamak oyununu izlerken karar verdim buna.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
onu oyunun dur durak dinlemeyen hızına yetişmiş karakterden karaktere girerken bir yandan da diğer oyuncularla birlikte seyircinin gözü önünde dekoru değiştirirken görebilirsiniz.diğer oyunlarını da mutlaka takip etmek isterim.
*kocaman gözlerini devire devire cips yemesi bile reklamı izlettiriyor, öyle değil mi :) .
devamını gör...

“sevgilim, bir günün ortası şimdi
taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
uzat bana uzat ellerini
izinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
istanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
güvercinler güneşten bir sessizliği biriktiriyor

ben seni düşünüyorum seni
hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
kalbim diyorum kalbim
daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
aşkı anılar besliyor düşler kadar
bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
sevgi eskidikçe sevgi.

günümüz ekmeğimiz, türkümüz
çoluğumuz çocuğumuz
binalar yan yana yükselip gidiyor
vapurların ağzı köpük içinde
uzaklarda ne kapılar açılıyor
trenin biri bir istasyona varıyor
ordan çıkıyor biri.

her şey biliyor her şey
sen biliyor musun bakalım
seni nice sevdiğimi?
üstüne titrediğimi?
geldiğimi?
gittiğimi
hadi!“

cemal süreya şiiri.
devamını gör...

orda takipçileri görme gibi bir özellik varken yapmayacağım olaydır . şu tanımlarımı beğeninde şu özelliği bi açem.
devamını gör...

21 aralık'tan 31 ocak'a kadar devam eden, soğuk kış günlerine denir. zemheri de, arapça kırk sözcüğünden kaynaklanan erbain günleri olarak anılır. kışın en soğuk kırk günü anlamına gelir.
devamını gör...

beslenme çantasının olmazsa olmazları
devamını gör...

bütün yazarların yılbaşını kutluyorum. umarım istediğiniz gibi bir sene olur. öpüyorum hepinizi. *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

deniz tekin- yıldızlar
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim