at gitsin, şansını denemelisin. olumsuz yanıt gelirse ikinciyi atmazsın. aklında kalacağına yap gitsin.
devamını gör...

merhaba, nabersiniz?

can sıkıntılarını uzun uzun anlatan insanların arasına ufacık pozitiflik katmaya geldim.

evet monika cennete düşen son pozitiflik taneciği anlamına geliyor.
devamını gör...

fransa'ya özgü küflü bir peynirdir. yapımı oldukça zahmetlidir. çavdar ve buğday unundan yapılan ekmekler küflenmesi için 90 gün süreyle bir mağaraya bırakılır. küflenen ekmekler öğütülüp mayalandırılmış larzac koyunu sütüyle birleştirilir ve 6 gün boyunca günde 3 kere ters çevrilerek soğuk bir zeminde bekletilir. café de paris gibi sosların yapımında da rokfor peyniri kullanılır.
devamını gör...

madem hep birlikte sözlüğün içinden geçiyoruz ben de eksik kalmayayım dedim ve bu zor günlerde, birbirimize moral vermek için bu başlığı huzurunuza getirdim, buyrun efendim.

ekleme: alttaki yazarın iltifattan anladığı buysa, ilişkilerinde partnerlerine sabırlar dilerim.*
devamını gör...

ingilizce underfitting olarak geçer. makine öğrenmesi sırasında elde edilen modelin train için kullandığımız veriyi tam tanıyamaması durumudur. test verisinde vetahmin için verilen verilerde büyük hatalar ile tahminler yapmaktadır. bunun birinci sebebi yetersiz miktardaki bağımsız değişken olabilir. genelde bu sonuca ulaşılan modeller basit model olarak adlandırılabilir çünkü model, girdiler ile çıktılar arasındaki temel ilişkiyi öğrenemez.
devamını gör...

türkçesi " zihin, doğuştan üzerinde hiçbir harf bulunmayan, hiçbir ide barındırmayan boş bir kağıttır" sözünün latincesi.
devamını gör...

birbirini çok seven iki kişi mi? var mıydı böyle şeyler ya?* şu yaşımıza geldik şöyle şeyler göremedik bee. devam edin gençler. düğününüze davet ederseniz çeyreğimi alır gelirim.
devamını gör...

sevmediğim gereksiz gün.hafta,altı gün olsa da olurdu.
devamını gör...

lucifer ilk engellediğim yazar. merak dahi etmiyorum ne yazıyor ne çiziyor. öylece boşluğa gidiyor benim için yazdığı herşey. belki düzeldi, artık bilgi verici entry ler giriyordur ama inanın gerek görmüyorum ondan gelecek bilgiyi.

bakınca baya nefret söylemi gibi oldu ama durum bu.
devamını gör...

hayat standardım diğer insanlara göre biraz yüksek diyebilirim, yüksekten kastım uçurum değil en azından her yaz 5 yıldızlı bir otelde tatilimi yapıyor,kısa aralıklarla lüks bir restaurant da yemek yiyebiliyorum. gel gelelim asıl konuya,
ben özel bir finans kurumunda pazarlama müdürüyüm, 15 yıldan beri satış hedeflerini tutturmakla mükellefim. sonuç olarak yaptığım iş çok stresli. bu stresin üstüne biraz daha stres eklemek gerekirse , mesela erken yaşta evlenmiş olmam, sosyal ortamımda hareket kabiliyetimin kısıtlı olmasi,annemin ciddi sağlık problemleri olması, bunlar üst üste gelince insan kendini yalnız hissediyor,en ilginç olanı da kalabalığın içindesin ama yalnızsın....
tek istediğim ne biliyormusun karalama defteri?
yüksek tavanlı,eşyası olmayan eski bir evde uykuya dalıp,ertesi sabah çantamı sırtlayıp, bilmediğim bir ülkenin sokaklarında kaybolmak.......
devamını gör...

aklımda birçok şeyi kodluyorum, birbiri ile alakası olmayan şeyleri bile aralarinda bağlantı kurarak aklımda uzun süreler tutabiliyorum. derslerden tutun da pazardaki elmanın fiyatına kadar zaman zaman yapıyorum bunu. çoğu zaman da işime yariyor ama nedense arkadaşlarim kurduğum bağlantılara pek anlam veremiyorlar.
devamını gör...

herhalde ssk'sız çalıştırdıgı için bunu yaptı diye düşünüyorum.
devamını gör...

ankara üniversitesi dil ve tarih coğrafya fakültesinin kısaltması. gerçi dil tarihte okuyan hiçbir insan evladı "nerede okuyorsun?" sorusuna ankara üniversitesi demezdi. dtcf yahut en kötü dil tarih der geçerdi.
devamını gör...

kız isteme şeysi, bayram ziyaretleri, ve diğer gelenek adı altında insanların niye yaptıklarını bilmeden yaptığı bütün ortamlar.
devamını gör...

ne zaman ki onlara onlar gibi yaklaşmaya başladım ve bıraktım, çabanın sadece benim tarafımdan zorla yürütüldüğünü fark ettiğim an çoğu şey için geç kalmıştım. üzgünüm. artık görüşmeyip geride bırakarak önümüze bakmak en doğrusu.
devamını gör...

aylar öncesine kadar asla yapamam dediğim ilişkidir.
çünkü sevginin fiziksel olduğuna inanıyordum hep.
ama biri girdi hayatıma ve onu sevdim. çok sevdim.
çok sevdiğim kadar da çok acı çektim.
özledim kelimesinden nefret edecek kadar delirdiğim bir noktada bitirmek istedim.
elbette bunun yanında telefonla çok vakit geçiriyor olmam da etkiliydi ki uzak durmam gereken bir dönemdeydim yani mecburdum.
''fırsat buldukça yaz bana, sorun değil'' demesine rağmen yapamadım çünkü aklım hep onda kalıyordu.
gerçekten bana mükemmel duygular yaşattı. hiç pişman değilim ona hissettiklerimden.
tek pişmanlığım onu üzerek bırakmış olmam.
hayat işte... bazen ruh eşiniz sizden saatlerce uzaktadır ve maalesef sırf bu yüzden yapamazsınız.

dipnot: teşekkür ederim kafa sözlük... sen olmasan onu asla tanıyamazdım.
devamını gör...

istemeden yapmak zorunda kalınan herşeydir.

bazen sevmediğiniz bir insana merhaba demek, bazen sevmediğiniz işte ömrünüzün en güzel zamanlarını heba etmektir. sizi yıpratan boşanamadığınız eşiniz, bağını koparamadığınız aileniz bazen de aralarında olmayı çok da istemeyeceğiniz arkadaş grubunuzdur.

yanlış zamanda ve yanlış coğrafyada doğduğunuzu düşündürten herşeydir. başka bir bedende, başka bir çevrede, daha farklı sosyo-ekonomik durumda yaşamın hayalidir. içinde bulunduğunuz durumun veya genel olarak dünyanın sahteliğidir. siz bir olgunluk ve doğallık beklerken vıcık vıcık insanların laçka tavırları, samimiyetsiz oluşlarıdır.

pişmanlıklarınızdır veya vicdan azaplarınızdır. gelecek kayglarıdır, geçmişin derinlerde açtığı yaralarıdır. bazen de beynizin içinde devamlı dönüp duran, sizi kıskıvrak yakalayan, kaçamadığınız düşüncelerdir. razı geldiğiniz kaderinizdir. çabalamaktan vazgeçtiğiniz anlarda hissettiklerinizdir. pes etmek zorunda kalmaktır.

belki de ruhu yoran en ağır şey, dünya üzerinde farklı coğrafyalarda, farklı hayatların birbir türlü acı çektiğini bilerek, buna engel olabilecek hiçbir şey yapmadan/yapamadan güzel vakit geçirmeye çalışmaktır.
devamını gör...

leyla ile mecnun dizinin bir bölümde söylenen şarkıda geçen bir sözdür.

ben dertlenince, bunalıma girince, melankolik hissedince, acı çekerken, canım yanarken arabesk dinleyip derdine dert katan bir insan değilim. hiçbir zaman da olmadım. bana hep komik geldi bu durum. ben kendimi kötü hissettiğim zaman bu hissi geçirecek bir şeyler yapma taraftarıyım.

ben sözlükte sıkça adı geçen fularlı entellerden biriyim. duke ellington dinleyip şarap içerek derinlere dalarım kötü his kaybolup gidene kadar. bazen pipomu tüttürüp fularımı düzeltirim azizim.

ama bazen kendimi o kadar güçsüz hissederim ki elim ayağım tutmaz olur. vapurda yalnız başına seyahat edip saçları bambaşka yerlere savrulan bir kadın sureti dolar içime. işte o zaman tutunacak tek dal ferdi tayfur’un dalgalı sesi olur.

mesela bu ara gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki ferdi’den başka gücüm yok. sabahçı kahvesinin bayat çay ve her yere sinmiş izmarit kokusunu duyuyorum her yerde.

hiçbir şey olmuyor belki, fularım gevşedi ama hala aynı kırmızı. içim soğumuyor ama ferdi var. hatırası yeter.
devamını gör...

içinde olduğum guruptur. hiç ihtiyaç duymadım kartı değiştirdim sadece.
devamını gör...

bununla ilgili bir dosya hazırlıyoruz. yakında ayrıntıları ile paylaşacağız. çok fazla bilgi ve doküman taraması yaptığımız için biraz vaktimizi alıyor lakin bu mevzuyu aydınlatacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim