lazca bir kelimedir.

öğretmenlik için kuraya gittiğim zaman içimde hiçbir endişe yoktu aslında. iyi bir eğitim fakültesinden mezun olduğum ve baba mesleğini yapacağım için özgüvenim çok yerinde idi. neden bu kadar özgüven yüklüydüm, esasında vamişkun.

kurada ardeşen lisesini çekince şehrin en büyük ilçesinde öğretmenliğine başlayacak olmaktan da enikonu mutlu idim. sonuçta atanmış olmak bile benim için yeterli bir mutluluk nedeni idi. ama ardeşen’de geçen ilk haftaların ardından başka bir şehre değil başka bir ülkeye gelmiş gibi hissettim. bu hissin tam tanımını vamişkun.

daha ilçede ilk sokağa çıkışımda bir dilenci bana hoş geldin dedi. sonra herkes hoş geldin demeye başladı ilçede ama soru sorduğum zaman genelde aldığım cevap “vamişkun” oluyordu.

başlarda bana tuhaf gelse de zamanla dili çözmeye başladım. sürekli maruz kalmak en iyi dil öğrenme yöntemidir. ve ben de öğrendim. bağlam içinden kullanılan yapıların anlamını çözmeye başladım. ama lazcayı vamişkun.

yazdıklarıma bakarak bu sözün anlamını çıkardığınızı biliyorum, o yüzden yeniden yazmayacağım ne anlama geldiğini ama anlamını bilmediğinizi söylerseniz size şu karşılığı veririm:

muço vagişkun!
devamını gör...

genellikle ebeveynlerin yanlış davranışları sonucunda ortaya çıkan durumdur. ikinci çocuk olduğunda ilk çocuğu arka plana atarsan, kardeşler arasındaki eşitliği sağlayamazsan, adaletsiz davranışlarını çocuklarına hissettirirsen o zaman kardeş kıskançlığı duygusu çocukların içinde geçmeyen bir yara olarak kalacaktır.
devamını gör...

huzurunda, yanında, nezaretinde.

“polis nezdinde gözaltına alındı.” sık duyduğumuz cümlelerdendir kullanım olarak.
devamını gör...

bu diziyi hala izlemediniz mi? çok şey kaçırıyorsunuz.


garth ennis ile darick robertson'ın aynı isimli çizgi romanından uyarlanan dizi, eric kripke tarafından amazon prime video için geliştirilmiştir. dizi, güçlerini suistimal eden süper kahramanlara karşı savaşan the boys isimli bir ekibi konu almaktadır.


dizi, süper kahramanların vought adlı evrensel bir şirket tarafından dünya üzerinde markalaştırıldığı ve çeşitli yollarla pazarlandığı bir evrende geçiyor. dünyaya (ve ülkeleri amerika'da) halkın kahramanları, iyiliğin timsali ve tanrı tarafından gönderilen kutsal koruyucular olarak tanıtılan süper kahramanların, aslında narsist, kibirli, dejenere birkaç tip olduğunun gizlenmesi, tüm imajlarının birer illüzyondan ve pazarlama hilesinden ibaret olduğu ve bunu ortaya çıkarmaya çalışan the boys ekibini işliyor.

konusu ayrı, senaryosu ayrı hoşuma gitti ki evet, merakla izledim, klişelere düştükleri minik birkaç yer haricinde oldukça orijinal bir yapım olduğunu söyleyebilirim. çoğu sahnede beni rahatsız etmeyi, germeyi ve ters köşe yapmayı başardılar efenim.

dizi, hughie campbell adlı gencin sevgilisinin kaldırımın ortasında parçalanması ile başlıyor. kız arkadaşının a-train (seven grubu üyelerinden bir süper kahraman) tarafından öldürülmesi üzerine hayatını, inandıklarını sorgulamaya başlayan hughie'ye, billy butcher adındaki gizemli bir adam, intikam alması için yardım edeceğini söyleyerek ulaşıyor ve macera startını veriyor. the boys'un lideri ve eski bir cıa ajanı olan billy, süper güçleri olan kimseye güvenmeyen ve onlardan nefret eden, onların çoğu kirli işine şahitlik etmiş bir adamdır ve karısının kaybolmasından homelander'ı (seven grubu lideri süper kahraman, dünyadaki yenilmez güç) sorumlu tutmaktadır.

izleyin; sizi içine çekecek bir dizi. bence bayılacaksınız.
devamını gör...

sevgili yazar arkadaşlarım sanırım artık kafa sözlük'e veda vaktim geldi.
bugüne kadar sözlükte çok güzel kafalar tanıdım. çok eğlenceli ve samimi muhabbetler ettiğim yazar arkadaşlarım oldu, sağolsunlar. kimse ile bir problem yaşamadım fakat egolarından arınamamış, yaşının insanı gibi davranmayan şımarık insanlar olduğunu farkettim. tanımlarımı silip gidecek yürek var mı yahuuu bende*. ben veda diyeyim, siz nick altıma ''benim ne kadar mükemmel bir insan olduğumla ilgili'' tanım girin, beni çok özlediğinizi yazın. bir kaç saat uyumaya gideceğim fakat rüyamda, benimle ilgili yazdığınız tanımlarınızı okuyabileceğime emin olabilirsiniz.
kendinize dikkat edin, sevgiyle kalın.
devamını gör...

türküler yüreğini arıtır adamın, insanları birbirine yaklaştırır demiş,cengiz aytmatov. bu geceyi kimse kaçırmamalı..
devamını gör...

bir çok ortak kelime kullandığımız yakut türklerinin yaşadığı, başkenti yakutsk olan ülke.
devamını gör...

cep harçlığımı tarot bakarak cıkardığım için isimde gücümdeyim su anda. canım müsterilerim hepsi çok tatlılar <3
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

#1433505

gerçekten biraz alındım ya*

bay kemal
esefle kınıyorum efendim.ayıp.
devamını gör...

şebnem ferah. yıllardır hayranıyım. çok büyük hayranıyım. mesela fırtına şarkısında konser kaydı daha iyi. mesela deli kızım uyan şarkısı her üzüntüye gider. mesela ya hep ya hiç şarkısı bir direniştir.
devamını gör...

ozgurlukteki kasit, arzu edilen her eylemi gerceklestirmekse, hayir degilim/degiliz...
bundan farkli olarak zorla yaptirilan bir eyleme tabi miyiz? (ben degilim en azindan) o zaman ozgurum/ozguruz evet...
devamını gör...

otobüs bekliyorum.durakta bir minibüs durdu ve bir kadın indi.gayet normal her şey.sonra baktım minibüs girmiyor.neden? kadın minibüsün önünde ve onu tutuyor.* sonra karşı durağa bağırmaya başladı.meğer birisi ile sözleşmiş ve kadın yanlış yönde bekliyormuş.

kadın taksi gibi minibüsü tuttu ya orada.
şu kadar vurdumduymaz ve keyfine düşkün olsam belki bu garip dünyada daha mutlu olabilirdim.
devamını gör...

acun firarda programında yaşanan abi ben türküm olayı.

yine ülkenin birinde disko disko gençler çılgınca eğlenmektedir. ama bir tanesi vardır ki tam apaçi ve dans adı altında karı kıza sulanıyor. acun bunu görüyor ve bi oh çekiyor. oh be diyor, bi tek türkler böyle sanırdım, her yerde varmış meğersem, tarzı bir laf ediyor.

bunu duyan delüanlı acun'a bağırıyor: "abi ben türk'üm ya "
acun mort..
devamını gör...

kökeni maya ile aztek medeniyetine dayanan ve tanrıların yiyeceği olarak bilinen çikolatanın bitter olan türünün günüdür.**
bana göre her gün kutlanması gereken bir gün çikolata günü, orası ayrı bir konu ama madem her şeyin bir günü var bu da burada dursun.*
edit: *çikolata güzel hediyedir arkadaşlar, alın aldırın.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

benimle birlikte tekrar edin,
kadın cinayetleri politiktir.
istanbul sözleşmesi hayat kurtarır.
kadın cinayetleri politiktir.
istanbul sözleşmesi hayat kurtarır.
kadın cinayetleri politiktir.
istanbul sözleşmesi hayat kurtarır.
kadın cinayetleri politiktir.
istanbul sözleşmesi hayat kurtarır.
devamını gör...

çivi çakmak

babam sen bozarsın, hayatta ödünç veremem matkabımı dediğinden dolayı eski usul çekiç ile duvara giriştim. öncesinde bi’ kibar yaklaştım tabi yanlış anlaşılmasın.

* * * *

duvara raf monte edeceğim. rafın plastiğini açtım, içine konulmuş iki adet çivi yeterli gelmedi gözüme ve zulamdan 8 tane falan daha çivi getirdim. çekiç yanımdaki masada. simetrik olsun diye bitane çivi ile x’ler çizdim duvara. buraya kadar her şey ok. monte edeceğim demiri aldım ve x’lerin üzerinde dirseğimle tuttum. bir elimde çivi diğerinde çekiç x’in birini doldurmaya çalışıyorum. yamuldu, yumuldu, duvarda haddinden büyük delik oluştu. allah kahretmesin öyle çiviyi. pis dandik. benim suçum yok bak. ben yapacağımı yapıyorum. ellerim, kollarım hatta dirseğim bile işin içinde. daha n’apim?
neyse o x’i saldım başkasına geçtim. oda yamuk gitmeye başladı. baş parmağımla çiviyi destekliyorum ama bana mısın demeden saçma sapan bir boyutta delik açılıyor. kibarlığımın bittiği yere geldik.
sen misin yamulan? daha hızlı, şiddetli ama simetrik vuruşlarla çiviyi dövüyorum. olan bana oluyor. baş parmağımı da arada kaynatıp, bi’ kaç darbe indirdim. başka x’lere geçtim. başkalarının avuç içleri öpülürken, benimkilerde balon oluştu, patladı. şimdide yanıyor. pes ettim. yarın iş çıkışı matkap almaya gidiyorum. siz de direnmeyin kardeşlerim. bir matkap satın alın, bir de su metresi ve keyfinize bakın. zira ben çivi çakarken, özene bezene yaptığım badanayı da mahfettim. işte sonuç;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

edit: çaktığım çivi değil vidaymış ve vida çakılmayan, monte edilen bir şeymiş. aradaki farkı fark etmemi sağlayanım, canım sistam miko’ya teşekkürlerimi sunarım.
devamını gör...

dead man's bones; ryan goslingin vokalliğini yaptığı ve aynı zamanda piyanoda olduğu, bateride ise zach sields'in bulunduğu iki kişiden oluşan 2007 çıkışlı bir rock grubudur.
şarkıları dinlememe rağmen üyelere bakmamıştım, ryan goslingin grup üyesi olduğunu öğrenince baya şaşırmıştım.
şu ikisini hatrı sayılır şekilde dinlemişimdir.
lose your soul
in the room where you sleep
devamını gör...

zaman
devamını gör...

yunan mitolojisinin, karşı kıyı müziğindeki yansımalarına dair ilginç ayrıntıları keşfetmek isteyen benim gibi meraklıları için nefis bir şölene dönüşeceğine inandığım yayın. eylül'ün ilk haftasının üzerine usulca bir örtü çekerken dinleyebileceğimiz en huzur dolu masallarla rüyalara dalmamızsa kuvvetle muhtemeldir.*

ilk edit: efsanelerin en büyüğüyle, mikis theodorakis'e selam durarak açılışların en anlamlısını yapmıştır. ışıklar içinde uyu miki...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim