mahalle çocuğu gazapizm'de uğrar mı acaba diye merak ettiğim yayın.

ama öncelikle hayırlısı olsun, kolay gelsin.
devamını gör...

bir kelime ile ilgili arama yapıldığında ve o kelime çok sayıda başlığın içerisinde geçiyorsa aşağıdaki gibi bir durum oluşuyor, pc'den girildiğinde:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

en altta görünenden sonrakileri göremiyorsunuz. ancak yön tuşlarından aşağı-yukarı tuşlarına bastığınızda, yukarıda sözcüğü ilk aradığınız arama satırı kısmında görebiliyorsunuz hepsini. oysa açılır listenin sağ tarafında aşağı yukarı kaydırılabilen bir ok olsa daha iyi olurdu gibi sanki.

anlatabildim mi derdimi bilmiyorum ama böyle bir sorun mevcut. bilginiz olsun.
devamını gör...

orijinal ismi pride and prejudice (gurur ve önyargı) olmasına rağmen inatla kitabı bile zamanında aşk ve gurur diye çevirilmiş joe wright filmi. 2005 veya 2006 yılları olması gerek, o zamanlar izlemiştim ve kitap ile arasındaki fark beni dehşete düşürmüştü. farktan ziyade eksiklik demek daha doğru olacaktır çünkü film düpedüz eksik gelmişti yine de bütün kitap uyarlamalarının temel sorunu budur o yüzden görmezden gelinebilir düzeyde. mr.darcy rolüne matthew macfadyen'i ben baya yakıştırdım, elizabeth rolünde oynayan keira knightley'de kötü bir iş çıkarmamıştı hatırladığım kadarıyla. jane austen başarılı bulsam bile severek okuduğum bir yazar değil, bunun en temel sebebi yazdığı türün bana hitap etmiyor olması ama yine de okumamak büyük bir eksiklik çünkü gerek karakterler ve iç dünyaları gerek dönemin koşullarını oldukça güzel aktarıyor ve ben bu koşulları özellikle kadınları aşağılamak üzerine kurulmuş bir dönemde yazmaya başlayan bir kadının ağzından okumanın gerekliliğine inanıyorum. film ise facia olmasa bile izlenmese de olur denilebilecek bir durumdaydı yine de uyarlandığı kitap sayesinde adını izlenmesi gerekenler listesine almayı başardı.

--! spoiler !--

mr.collins'i oynayan oyuncu rolüne tam oturmuş, dönemin kadına bakış açısını yansıtan feci can sıkıcı ve rahatsız edici bir karakterdi tom hollander bunun altından o kadar iyi kalkmış ki izlerken karakterin suratına kusmak istiyorsunuz. elizabeth ve mr.darcy kendi içgüdüleri ve fikirleri arasında derin bir çatışmaya tutuşmuş birbirini yanlış anlamayı her fırsatta beceren iki karakter. elizabeth dönemin şartlarına boyun eğmekten nefret eden ve buna tümüyle olmasa bile bir nebze karşı çıkan bir figür ki bu bana jane austen acaba kendini elizabeth yerine mi koydu diye düşündürüyor. mr.darcy ise beni en şaşkına uğratan karakter olmuştu izlerken ve okurken çünkü geçirdiği karakter değişimi beni oldukça rahatsız etti. bu figür güçlü, kısmen kaba ve entelektüel bir adamın portresiyken aniden zavallı bir aşık konumuna sürüklendi ki bu beni aslında başından beri böyle bir adam olduğu düşüncesine itti. duygusal olmakta bir sorun yok elbette ama keskin çizgileri olan bir karakteri aniden bu konuma sürüklemek izleyicide rahatsız edici bir his uyandırıyor. kitap bu konuda daha başarılıydı elbette ve bu kaçınılmaz olan bir şey çünkü daha geniş bir zaman aralığına yayarak daha detaylı bir okuma fırsatı buluyoruz bundan ötürü mr.darcy karakterinin bu keskin çizgileri törpülemesi anlaşılır geliyor ama film bu konuda sınıfta kalmış. dekor, kostümler ve mekanlar dönemi çok iyi yakalamış bu konuda şikayet edebileceğim tek bir şey bile yok. mr.bingley ve jane'in o yapış yapış aşkı hakkında yorum yapmak istemiyorum.

elizabeth bennet: ı wonder who first discovered the power of poetry in driving away love.
mr. darcy: ı thought poetry was the food of love.
elizabeth bennet: of a fine, stout love it may. but if it is only a vague inclination ı'm convinced one poor sonnet would kill it stone dead.
mr. darcy: so what do you recommend, to encourage affection?
elizabeth bennet: dancing. even if one's partner is barely tolerable.


elizabeth bennet: you are last man ı will ever prevail to marry!
elizabeth bennet: and those are the words of a gentleman. from the first moment ı met you, your arrogance and conceit, your selfish disdain for the feelings of others made me realize that you were the last man in the world ı could ever be prevailed upon to marry

--! spoiler !--
devamını gör...

"bıktım, o yok olsun, bir kere bile elim değmeyecek" dedi, yüzünü pencereye döndürdü, genç denemeyecek, bir çok seneyi peşinde üzmüş biriydi. gününde bir şeylerinin eksik olduğunu bilen kişilerden biriydi, eksiği neydi bile bilemeyen, onun izinden giden, dinlenmeden yürüyen, düşen, yeniden ölen, yeniden dirilen biri.

yüzünü bu sıkıntılı günlerinde içinden gelerek bir şeyler döktürdüğü eski denemelerine çevirdi, eksik her ne ise önündeydi, okudu, okudu, okudu...

gece iyice yeryüzüne inince oturduğu yerde su gibi içtiği viskinin de etkisiyle sızdı. eksiği her ne ise gizlenmişti, şişesi ve kendi tükenene dek üstelik.

yeni güne doğru ilerleyen gecenin içinden o eksik belirdi, onun denemelerinde en önde gitmesi gereken neferlerden biriydi, o ise bunu bilmiyordu?

eksik bir a harfiydi.
devamını gör...

oha öyle ölmez füze atsaydın esprisi yapılmasın lütfen.

sedat peker’in kaldığı yer iddiası dolaşıyor ortalıkta. göreceğiz.
devamını gör...

o dönemde sistem şöyle işliyordu;

önce öğretim görevlileri sandık başına gidiyordu. en fazla oy alan 6 aday sonuç olarak yök'e bildiriliyordu.

yök'ün değerlendirme kurulu bu adaylarla görüşmeler gerçekleştiriyor ve bir nevi mülakat statüsü ile adayları puanlıyordu.

bu değerlendirme sonucunda ise cumhurbaşkanına 3 isim gönderiliyordu.

cumhurbaşkanı da kendisi için tanımlanan hak ve yetkiler dahilinde, bu üç isimden birini rektör olarak atıyordu.

sezerin, demirel'in hatta ondan önce özal'ın 1. sırada olmayan adaylara rektörlük görevini tevdi ettikleri oldu. ama mesele bu değil.

mesele şu; adını zikrettiğimiz cumhurbaşkanları istisna olarak böyle birkaç atama yaptılar. genel olarak teamüllere uydular ve birinci olan adayı görevlendirme yoluna gittiler. yani istisnalar kaideyi bozmadı.

şimdi ise istisnanın kaide olma riski var. artı atama dışarıdan yapıldı. öğretim görevlilerin iradesine tamamen ket vurulmuş oldu.

olayı bu pencereden değerlendirirseniz daha sağlıklı ve objektif değerlendirme yapabilirsiniz diye düşünüyorum.
devamını gör...

"senin fikrinin ne önemi var vasat herif."
devamını gör...

hayvan sevgisi ancak ve ancak yüce gönüllü liderlerde bulunur. cahil cühelada rastlanmaz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ailenin, özel mülkiyeti ve devlet kökeni adlı kitabı marksizm'in daha popüler hale gelmesine yardım etmiştir.
devamını gör...

mikrobiyolojideki adı draculunculus medinensis olan bir nematotdur.
dişi ve erkek bu parazitler çiftleşirler, çiftleşme sonrası erkek parazit ölür dişi parazit göç ederek deri altı dokuya yerleşir.
bu süreç yaklaşık 1 yıl sürer.
bu yüzden deri altında gezen parazit olarak da bilinir.
devamını gör...

yağmura çok teşekkür ederim
bu gece yalnızca bu şiire yağdı

saol aşkım
saol kırık kolum, kesik bileğim, kırık yüzüm,
kesik geleceğim, kırık sonsuzluğum

her şeye rağmen
yağmura bulanmış, güzel bir yazdı.

(küçük iskender)
devamını gör...

anıtkabir'e giden herkes inandığı şekilde saygısını gösterir. mozolenin başında dua eden de vardır, kendince saygısını gösteren de. kimse de dua ediyor diye ayıplanmaz.

milli bayramlarda okunan hutbelerde atatürk adının anmayan, atatürk'ü düşman olarak gören, yok sayan zihniyetin, sevmedikleri atatürk'ün mezarında kuran okunmasını talep etmesinin tek maksadı gövde gösterisi yapmak olabilir. dini olmayan, olmaması gereken devletin* dini tören yapmaya çalışması art niyet taşır. insanları rahatsız edecek olan da budur.

hayatımızın her yerine din kavramını yerleştirmeye çalışıyorsunuz. bunu kabul etmeyenleri de kafirlikle veya size düşman olmakla suçluyorsunuz.
devamını gör...

malum pandemi sürecinin etkileri insanımızı ister istemez olumsuz anlamda fazlasıyla etkiledi. kendimizi toplumdan soyutlama, sosyal izolasyon, yaz döneminden itibaren maruz kaldığımız sokağa çıkma yasakları ve akabinde gelen eksikliğini hissettiğimiz güneş ışığının bünyelerimize tesir edememesi bizleri bedenen ve ruhen fazlasıyla yormuş vaziyettte.

önceleri hafta içi rutini olan çalışan ve okullarına devam etmek zorunda olan insanımız için hafta sonunu iple çekme durumu, cuma günü mutlululuğu ya da pazar sendromu da bu süreçle birlikte kendini unutturmuş bir vaziyette. bazı değerleri de bu süreçte anlamış ve idrak edebilmiş de olduk ayrıca. insanlarla iç içe olmanın, toplu bir şekilde buluşup sohbet edip kafa dağıtmanın yok olduğu sadece telefonlar aracılığıyla görüntülü konuşmalara sığdırılmış hayatlar yaşar olduk.

sarılmanın kıymetini anladık mesela. bilimsel olarak da kanıtlanmış olan iki insanın birbirine sımsıkı sarılmasıyla oluşan pozitif enerji aktarımı da bu süreçle birlikte bir kenara bırakılmak zorunda kaldı. fakat özellikle hafta sonlarını ve sokağa çıkma yasaklarını kişisel gelişim anlamında iyi değerlendirmek adına bolca kitap okumak ve kişiyi geliştirmeye yönelik bazı aktiviteler yapmak elzem oldu.

pandemi sürecine bir de soğuk ve kasvetli havalar eklenince psikolojilerimizi sağlam tutmak her ne kadar zorlaşsa da bu süreci de lehimize çevirmek yine kendi ellerimizde. güzel alışkanlıklar edinip, bolca kitap okuyup, online kurslara yazılıp sertifika sahibi olmayı deneyebiliriz mesela. bu sürecin en kısa zamanda bitmesi herkesin arzusu. umarım en sağlıklı ve normal bir sosyal hayat yakındır bizlere. çünkü buna çok ihtiyacımız var.
devamını gör...

yanlış anlaşılmasın fikir güzel, vegan olan arkadaşlara da büyük saygı duyuyorum. yalnız bu kasap ismi pr çalışması gibi duruyor.

gelin kasap kelimesinin kelime anlamına bir bakalım ne diyor; kasap:"etinin yenilmesi için sığır, koyun gibi hayvanları kesen kimse,
ve bu amaçla kesilmiş hayvanların etini dükkânında perakende olarak satan kimse."

fikir güzel ama kasap olmamış.
devamını gör...

izmir bayraklida tam yarim saat tuvalet ariyodum. her yer kapali ve o kadar pis ki keşke erkek olsaydim dedim bi an için..
devamını gör...

yani içimdeki anadolu kadını ruhunu asla susturamayan benim de yaptığım eylemdir. özgüven sorunum yoktur. "benden iyisini mi bulacaksın" moduna girerim hatta ilişkide. yargılama amacım da yoktur ama merak ediyorum. aşırı derecede irdelemek istiyorum.
(bkz: eeee aşkım neden ayrıldınız)
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
"başkalarını tamamlamak için kendinizden vazgeçmeyin"
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bugün ikinci kez ihtiyaç duyduğum görsel.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kastamonu-ılıca şelalesi*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim