dinlerin şekil alması konusunda önemli rol oynamıştır.
devamını gör...

kişiden bağımsız olarak gerçekten de ülke için bir şeyler yapıldığını gördüğümde. ülkenin hangi yerini tutsak elimizde kalıyor. adalet yok, eğitim yok. eşitlik ve özgürlük zaten yok. bunlar için gerekli ve göz doldurucu adımlar atılıp gerçekten de yürürlüğe konulursa veririm oyumu.
devamını gör...

'ben ona dedim ki
suyun üç hali var
dördüncüsü sensin.

taşların saltanatında
bir gönül iklimiyim
ağzımda esensin.

rüzgârla yaprağın aşkı
neyse dört mevsim
öyle süreceksin.

eşiğinde duracağım
yıpranmış ve kirli
kirpiğinle sileceksin.

insan adım atmazsa
gidemez ki iyiliğe
hüznümü düzeltensin

benim geldiğim geçmiş
çok açık bir yazıdır
parmağınla okuyansın.

zamanı saymayı
yeniden öğreniyorum
ibresin çekisin yelkovansın.

kalbim
uzun menzilim benim
yolumu karşılayansın.

ben ona dedim ki
bütün kuşlar tünedi
göğsümdeki tek kanatsın.'
devamını gör...

ne yazık ki ülkemizde "deli olmak" ile eşdeğer tutulan eylem. oysa nasıl ki elimiz kolumuz, kafamız gözümüz hasta olunca bunların doktoruna gidiyorsak, ruhumuz da yaralanıp berelendiğinde bunun doktoruna gitmek son derece normal.

yalnız dikkatimi çeken şey şu ki, son yıllarda hemen hemen herkesin yolu bir şekilde buraya düşüyor. biz eski toprak olduğumuzdan mı bilinmez, hiç böyle bir ihtiyaç hissetmedim, hisseden pek fazla tanıdığım da yok. belki de ülkenin içinde bulunduğu durum nedeniyle umutsuzluk ve karamsarlık boyutları çok yükseldiğinden durum bu hale geldi, bilmiyorum. yani şimdi bu doktorların da işsiz, aç kalmasını istemeyiz tabi ama umarım ihtiyaç duyan fazla insan kalmaz demekten de kendimi alamıyorum.
devamını gör...

klibine ayrı sözlerine ayrı şarkının bütününe ayrı düşüyorum.

oh no i've said too much
i haven't said enough
devamını gör...

üst edit: uzunluk uyarısı.
zamansız bir denk gelme oldu.
kendi denklaşörümden en genci 5 yaşında olan 100 adetlik minik bir arşiv için yer ayırtmış olayım.
editlenecek.
bir
iki
üç
dört
beş favorilerimdendir
altı
yedi
sekiz yine enlerimden biri
dokuz
on
onbir
oniki
onüç
ondört
onbeş
onaltı denizden 1800 metre
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
edit: hani şu şimşekler ile ilgili bi konu geçmiş şurada #317828
devamını gör...

#494907’a cevap: cephede tüm gücümüzde savaşmaktaydık. yerimizden an olsun kıpırdamadık. her şey sözlük için dedik. *

#494913‘a cevap : arkamızda süber über güçler var. *

#494916‘a cevap : diş ağrısı zordur, yönetim olarak geçmiş olsun der tuzlu bir gargara sonrası doktorunuza danışmanızı tavsiye ederiz. *

#494921‘a cevap : siz evlenin, biz ekip olarak gerekeni yaparız. çocuk olunca bi daha konuşalım deriz. *

#495025‘a cevap : radyo programları tamamen sözlük yazarlarımızın gönüllükleri ve onlarla yapılan görüşmelerle oluşmakta, varsa sizinde isteğiniz sevgili gomercan ve uykusuzkahve size konuyla ilgili destek verecektir. *
sözlük bizim evimiz, yok öyle şeyler. *
devamını gör...

tacizci çocuğun adı cemil'miş. yahu gitmişsin çoğu insanın gidemediği ülkeye, rahat dursana cemil.
bu ismi duyunca aklıma cemil'in iffet'i müjde ar sıkıştırması geliyor.
devamını gör...

bir rivayette thomas edison adlı şahıs tarafından fikrinin çalındığına inanılmaktadır.
devamını gör...

iğne koluma zaplanmadan inanmayacağımdır. bizi bu hale siz getirdiniz sorry!
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bernard pomerance tarafından 1977'de yazılan tiyatro oyunu.

sonrasında 1980 yılında, david lynch tarafından beyaz perdeye aktarılmıştır.

fil adam, toplumun bize en küçük yaşlarımızdan itibaren dayattığı estetik, güzellik, şekilcilik kavramlarına vurgu yapıyor. hatta tabiri caizse bu kavramları, muhammed ali clay gibi sağlı sollu kroşelerle, ringin köşesine sıkıştırıyor. böylece izleyiciye de ayna tutmuş oluyor.

küçük yaşlardan itibaren, genel kabullerimizin ve önyargılarımızın esiri olduğumuz bu mevzu, filmin ilerleyen her karesinde, izleyici de havlu atma isteği doğuruyor.

insanın içinden ''tamam artık yeter! vurma! nakavt!'' diye bağırmak geliyor.

toplum tarafından ötekileştirilen, hor görülen, sırf görüntüsü sebebiyle yalnızlığa itilen ''ucube'' ''çirkin'' ''deli'' vesaire kavramlarla yaftalanan insanlara karşı yapılan haksızlık, filmi bitirip yerinizden kalktığınızda içinize bir yumru gibi oturuyor. istediğiniz kadar vicdan sahibi olun, istediğiniz kadar iyi davranmaya çalışın, bu gerçekliğin önüne geçemiyor olmanız dahi bu hisleri iliklerinize kadar hissetmeniz için kafi.

işin garip tarafı dr. frederick treves karakterinin, john marrick'e yardımcı olmaya çalışırken yaşadığı ruhsal dalgalanmaların, seyirci de oluşan dalgalanmalarla benzerlik göstermesi... bu da filmin hedeflediği şeyin ne olduğunu anlamamıza ziyadesiyle yardımcı oluyor. yani o yumruğu illaki yiyeceğiz.

tabi doktor treves'i anthony hopkins'in canlandırıyor oluşu da, bu duyguyu iyice yukarılara taşıyor.

filmde üzerinde durulması gereken çok fazla şey var. lakin bunları yine filmi izlemeyenler açısından ipucu oluşturacağı düşüncesi yazmamayı tercih ediyorum. toplumsal katmaların etik dışı hareketleri, farklı sınıfsal kesimlerin sınıfta kalan ahlaki anlayışları, vicdanları susturmak için atılan türlü türlü taklalar...

fil adam muhakkak izlenmesi gereken bir film.

izleyecek olanlara şimdiden iyi seyirler dilerim.

izlemiş olanlar içinse söyleyeceğim şey şu ; belki o aynayı kendimize tutmanın zamanı yeniden gelmiştir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

hayatımın rengi mor.
insan gözü tarafından görülebilen en yüksek renktir mor ve oldukça titreşimlidir.
negatif enerjiler düşük titreşimler olduğundan yüksek titreşime sahip olan bu renkte barınamazlar.
devamını gör...

allah'tan az yediler. çok yeselerdi de bir kase daha çorba isteyene yok demek zorunda kalsaydım. fazlasıyla kötü. *
devamını gör...

ilaç, sigara ve alkol kullanmıyorum diyip damardan vuran insandır,net.
devamını gör...

çok kısa ve küçük bir işlem. kan bağışı sonrası dahi verebileceğiniz kadar az miktarda (üç tüp) kan alınıyor verilerinizin bankaya eklenmesi için. havuzun büyümesi eşleşme ihtimali çok çok düşük olduğu için oldukça önemli.

kök hücre bağışı ve kök hücre bağışı için kan örneği vermek karıştırılıyor bazen. ilk etapta sadece kan örneği veriliyor ve verileriniz bir hasta ile uyum gösterirse de yeni testler yapılıyor, bazı testler tekrarlanıyor. bağışçı olabilmek için 50 yaşını aşmamış ve 18 yaşın üstünde olmak gerekiyor. zaten gönüllü olmaya karar verildiğinde bilgilendirme yapılıyor.

ayrıca bağışçı kişi, istediği bir zaman diliminde bağışçı olmaktan vazgeçme hakkına sahip.
devamını gör...

kafacıların hayat felsefesini merak eden başlıktır.
benim şahsen hayat felsefem ciddiyetsiz olmaktır.
hayatta bir şeyleri ciddiye aldığın an kendini manyak edersin.
hayatımda kurallarım vardır çizgilerim vardır o çizgiyi aşanları hayatımdan silerim ölene kadar.
çizginin üstünü tarumar eden bir kişi silemedim onu da yakında silerim içimden.
ama hayattı ciddiye almamak ciddiyetsiz olmak bence çok önemli bir konudur.
yaşayıp defolup gideceğiz işte kıymetli olan yaşarken bol bol öğrenmek bilmek sevişmek yeni tatlar keşfetmek ruhani hazlar kovalamaktır.
filozof değiliz lakin bizimde kendi çapımızda boş beleş felsefelerimiz var.
devamını gör...

para.
devamını gör...

annemlere küstüğümde kardeşimi de alıp kendi odama gitmiştim ve "artık burda yaşayacağız onlara ihtiyacımız yok" demiştim.
devamını gör...

"mütüşlü" esprilerinden beni mahrum bırakmayan, kafa sözlük'ün kaliteli yazarlarından.
espri yapmasa iyi insan aslında.
bunu bir düşünsün derim.
onun hatrına bol enterli
bir tanım
yazıyorum
sever
o.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim