adnan oktar
kendileri ile tanışmam liseye yeni başladığım döneme dayanır. facebook isimli sosyal medya sitesinde; ''müslüman-ateist tartışma platformu'' gibi grupların olduğu döneme denk gelen zamanlardır.- evet, bir zamanlar insanlar en azından tartışabilecek kadar tahammüle sahipti ama konumuz bu değil- o dönemde yeni yeni teoloji bilimine merak salan ben tartışıyor, okuyor ve anlamlandırmaya çalışıyordum. bu dönem tabi ki yardım isteyebileceğimiz yegane kaynaklarımız ise öğretmenlerimiz oluyor şüphesiz. özellikle kaynak tarama noktasında felsefe öğretmenimiz başta olmak üzere birçok öğretmenimi darladığım bir dönem.
yine aynı dönem dinden çıkacağım korkusuna kapılan çok düşünceli tarih öğretmenim aracı oldu. ilk başlarda harun yahya ismi ile yazdığı(!) protein mucizesi ve evrim aldatmacası kitaplarını getirdi bana.* ilk olarak evrim aldatmacası kitabı ile başladım okumaya; '' ne anlatıyor bu adam?'' diyerek. sonra referans aldığı kaynakları taramaya başladım çünkü; '' kimdi bu adam?''. yaklaşık 2 haftalık araştırmalarımın sonucunda evrim aldatmacası isimli kitabın tamamının ortaçağ kilise metinlerinden alıntı olduğunu gördüm. adamın, bilimsel* kitabının referansı ortaçağ kiliseleri! ''dünya düzdür'' diyen kurumlar yani. içime bir kurt düştü çünkü neden düşmesin? adamın bilimsel* temelli olduğu iddiasının en büyük anti tezi olacak nitelikte siyasi ve politik yaklaşımları dikkatimi çekmeye başladı.- tabi, bu olanları tarih öğretmenim ile konuşuyorum ve onu yine darlıyorum çünkü benimle dalga geçiyor olmalı herhalde yada zekamı küçümsüyor. içten içe bileniyorum adama- ardından kurduğu oluşumun karanlık tarafları içimi ürpertti ve böylece kendisi ile ''evrim aldatmacası'' kitabı üzerinden başlayan hikayem son buldu. ilerleyen zamanlarda çok muhterem tarih öğretmenimin kendilerine yönlendirmeleri bitmeyince bende şahsına münhasır kişiliğim; nanik yapmak sureti ile kaydını farklı bir okula aldırdı. -çünkü 14 yaşındaysanız nanik yapabiliyorsunuz.-
işte bir kedicik olma hikayesi bu şekilde başlamadan bitti.
yine aynı dönem dinden çıkacağım korkusuna kapılan çok düşünceli tarih öğretmenim aracı oldu. ilk başlarda harun yahya ismi ile yazdığı(!) protein mucizesi ve evrim aldatmacası kitaplarını getirdi bana.* ilk olarak evrim aldatmacası kitabı ile başladım okumaya; '' ne anlatıyor bu adam?'' diyerek. sonra referans aldığı kaynakları taramaya başladım çünkü; '' kimdi bu adam?''. yaklaşık 2 haftalık araştırmalarımın sonucunda evrim aldatmacası isimli kitabın tamamının ortaçağ kilise metinlerinden alıntı olduğunu gördüm. adamın, bilimsel* kitabının referansı ortaçağ kiliseleri! ''dünya düzdür'' diyen kurumlar yani. içime bir kurt düştü çünkü neden düşmesin? adamın bilimsel* temelli olduğu iddiasının en büyük anti tezi olacak nitelikte siyasi ve politik yaklaşımları dikkatimi çekmeye başladı.- tabi, bu olanları tarih öğretmenim ile konuşuyorum ve onu yine darlıyorum çünkü benimle dalga geçiyor olmalı herhalde yada zekamı küçümsüyor. içten içe bileniyorum adama- ardından kurduğu oluşumun karanlık tarafları içimi ürpertti ve böylece kendisi ile ''evrim aldatmacası'' kitabı üzerinden başlayan hikayem son buldu. ilerleyen zamanlarda çok muhterem tarih öğretmenimin kendilerine yönlendirmeleri bitmeyince bende şahsına münhasır kişiliğim; nanik yapmak sureti ile kaydını farklı bir okula aldırdı. -çünkü 14 yaşındaysanız nanik yapabiliyorsunuz.-
işte bir kedicik olma hikayesi bu şekilde başlamadan bitti.
devamını gör...
kahvaltıda süt içmek
ben çocukken babam sütçü olduğundan, her sabah kahvaltıda sıcak süt içerdim. bazen ballı, bazen şekerli olurdu. sütçünün kızı olarak kutu sütlerin tadını çok merak ederdim * ama bizim eve kutu süt almak yasaktı.*
devamını gör...
kürk mantolu madonna
bugüne kadar okuduğum ve ruhumda iz bırakan nadir kitaplardandır. sabahattin ali’yi ilk bu kitap ile keşfettim ve birini böylesi sevmenin mümkün olmadığını yine bu kitap ile öğrendim. okurken de altını çizdiğim, şu çok sevdiğim alıntısını aşağıya bırakıyorum.
“tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.”
“tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.”
devamını gör...
babaya söylemek istenip de söylenemeyenler
kitap okumadığın halde benden öğrendiğin şeyleri kendi ortamlarında sanki kendin okuyup araştırıp öğrenmişsin gibi satmana hayranım sevgili babacığım ama keşke kızın da olsam kulaktan dolma bilgileri aktarmak yerine açıp bir araştırsan demek istiyorum.
devamını gör...
selçuksportshd'nin kaçakçı olması
yanlış bir söylemdir. selcuksportshd süper lig yayın haklarını elinde bulundurmaktadır. asıl kaçakçı beinsports'tur.
devamını gör...
diyelim ki o bunu okuyor
mesafenin önemi yoktur.
burnunun dibinde olsa ne olacak?
seni anlamıyorsa,
ama birisi vardır ki dünyanın öbür ucunda...
en ihtiyaç duyduğun anda,
iki satırıyla bile olsa,
bir çırpıda yanı başında...
mesafe uzaklıklarda değil,
mesafe fedakarlıkta!
özdemir asaf
burnunun dibinde olsa ne olacak?
seni anlamıyorsa,
ama birisi vardır ki dünyanın öbür ucunda...
en ihtiyaç duyduğun anda,
iki satırıyla bile olsa,
bir çırpıda yanı başında...
mesafe uzaklıklarda değil,
mesafe fedakarlıkta!
özdemir asaf
devamını gör...
pazarlama teknikleri
mesela annenizin margarini sloganı, bütün margarinlerden farklıymış algısı uyandırır. ya da bütün deterjanlar beyazlatma vaadinde bulunurken alo deterjan da beyaz ötesi vaadinde bulunur ve akılda nasıl yani? algısı uyandırır ve böylece marka, pazarlama algısında kendini bir adım üste çıkarır.
devamını gör...
nickaltına yazılınca mutlu olan yazar
neden olmasındır ki. bu; seni görüyoruz, senin farkındayız demektir.
devamını gör...
stola
antik roma'da basit bir giysi veya iç çamaşırı olarak görülen tunik'lerin (kısaca alt giysi işlevi görüyor) üzerine giyilen geleneksel bir giysidir. erkekler toga giyerken kadınlar stola giymiştir. tabii başta her iki cinsiyet de stola giymiş olsa da sonrasında hoş karşılanmadığından (nedenini bilmiyorum fakat stola giyen kadınlara hoş bakılmadığını okumuştum) daha sonrasında stola giymeye başlamışlardır.
toga, sosyal statüyü yansıtırken stola medenî hâli yansıtmıştır. bu yüzden antik roma döneminde stola evli kadınların temel giysisiydi. evlenmemiş veya boşanmış kadınların stola giymesi yasaktı. toga ise tamamıyla sosyal statüyü yansıttığından belli bir kesimdeki erkekler giyerdi. roma yurttaşı olmayanların toga giymesi yasaktı.
stola genellikle kolsuz, kadınların ayaklarına kadar uzanan uzun bir kıyafettir. kişilerin isteğine göre renkli olabilir. fibula adı verilen küçük tokalarla bağlanır. genelde yün veya pamuktan yapılsa da zengin kadınlar ipekten yapılmış stolaları tercih ediyordu.
görselde göstermiş olduğum gibi yeşil kıyafet, sarı tunik'in üzerine giyilen stola'dır. kıyafetlerin en üstünde, omuza atılan mavi kıyafet ise palla'dır.

kaynak: 5 kişilik bir grup slayt ödevimiz. ilgili arkadaşlardan habersiz ne yazık ki isimleri ve ödevi paylaşamıyorum. kendi kısmımı paylaştım.
toga, sosyal statüyü yansıtırken stola medenî hâli yansıtmıştır. bu yüzden antik roma döneminde stola evli kadınların temel giysisiydi. evlenmemiş veya boşanmış kadınların stola giymesi yasaktı. toga ise tamamıyla sosyal statüyü yansıttığından belli bir kesimdeki erkekler giyerdi. roma yurttaşı olmayanların toga giymesi yasaktı.
stola genellikle kolsuz, kadınların ayaklarına kadar uzanan uzun bir kıyafettir. kişilerin isteğine göre renkli olabilir. fibula adı verilen küçük tokalarla bağlanır. genelde yün veya pamuktan yapılsa da zengin kadınlar ipekten yapılmış stolaları tercih ediyordu.
görselde göstermiş olduğum gibi yeşil kıyafet, sarı tunik'in üzerine giyilen stola'dır. kıyafetlerin en üstünde, omuza atılan mavi kıyafet ise palla'dır.

kaynak: 5 kişilik bir grup slayt ödevimiz. ilgili arkadaşlardan habersiz ne yazık ki isimleri ve ödevi paylaşamıyorum. kendi kısmımı paylaştım.
devamını gör...
gıpta
birine yada bir duruma heves etmek anlamında olan
içinde kıskançlık olmayan beğeni anlamında kullanılır.
hırs gibi hırpalayan yoran bir kelime değildir. bolca sakinlik dinginlik içerir.
içinde kıskançlık olmayan beğeni anlamında kullanılır.
hırs gibi hırpalayan yoran bir kelime değildir. bolca sakinlik dinginlik içerir.
devamını gör...
yeni bir ilişkiye başlamanın önündeki en büyük engel
en büyük engel eski ilişkiyi atlatamamaktır.
devamını gör...
tutunamayanlar
43. sayfasında turgut'un eşiyle birlikte yaşadığı evin koordinatları ayrıntılı bir şekilde verilmiştir. koordinatlara google maps'ten bakıldığında ise istanbul anadolu yakasında emek mahallesi, onur caddesi'ne bağlı umut sokak'ta bir eve ulaşıyoruz. oğuz atay'ın bir göndermesi midir, kitabın yazıldığı tarihte yerleşimin olmadığı boş bir arsa mıdır yoksa kitabı okuyup, seven bir şehir planlamacısının jesti midir bilinmez ancak benim için ilginç bir tesadüf oldu. hele ki 30 sayfa sonra selim'le turgut'un "hayatın koordinatları" hakkında tartışması, konuyu benim için daha da önemli hale getirmiştir.
devamını gör...
kardeşi olanların bildiği şeyler
senin internetten kendin için bir şeyler bakmana gerek yoktur çünkü kardeşin kendine bakarken senin tarzın olan şeyleri bulup sana gösterecektir.
devamını gör...
kendini kandırma sözleri
böyle düşünme sen yanlış anlıyorsundur. o öyle bir şey yapmaz.
şimdi biraz uyu sonra kalkar ders yaparsın.
şimdi biraz uyu sonra kalkar ders yaparsın.
devamını gör...
cam kedibalığı
bilimsel adı kryptopterus bicirrhis olan bu balıklar glass catfish olarak da bilinir ve siluridae familyasına aittir.
barışçıl bir balık türü oldukları için “biz hem kediyiz, hem de balığız” diye kedilere mesaj vermişlerdir. ne olur ne olmaz diye saydam bir görüntü çizip “bak bizde et yok, sadece kılçık var, dişinin kovuğuna yetmeyiz” demişlerdir. kedilerin uykuya daldığı karanlığı severler. doğal yaşam alanları güneydoğu asya (hindistan, endonezya ve borneo) olan bu balıklar yaklaşık olarak 15 cm boyundadır. bu sevimli balıkların başı yukarda, kuyruğu aşağıda kendine özgü bir yüzme biçimi vardır.
barışçıl bir balık türü oldukları için “biz hem kediyiz, hem de balığız” diye kedilere mesaj vermişlerdir. ne olur ne olmaz diye saydam bir görüntü çizip “bak bizde et yok, sadece kılçık var, dişinin kovuğuna yetmeyiz” demişlerdir. kedilerin uykuya daldığı karanlığı severler. doğal yaşam alanları güneydoğu asya (hindistan, endonezya ve borneo) olan bu balıklar yaklaşık olarak 15 cm boyundadır. bu sevimli balıkların başı yukarda, kuyruğu aşağıda kendine özgü bir yüzme biçimi vardır.
devamını gör...
faydalı mobil uygulamalar
(bkz: seek)
etrafınızda görüp de ne olduğunu merak ettiğiniz tüm bitki ve hayvanların isimlerini, türlerini, sınıflarını gösteren uygulama. telefonunuzun kamerasını kullanıyor. öğrenmek istediğiniz bitki ya da hayvana kameranızı gösteriyorsunuz ve uygulama arka planda çalışan arama motoruyla size bu canlıyı tanımlıyor.
etrafınızda görüp de ne olduğunu merak ettiğiniz tüm bitki ve hayvanların isimlerini, türlerini, sınıflarını gösteren uygulama. telefonunuzun kamerasını kullanıyor. öğrenmek istediğiniz bitki ya da hayvana kameranızı gösteriyorsunuz ve uygulama arka planda çalışan arama motoruyla size bu canlıyı tanımlıyor.
devamını gör...
zarar vermeden sevmek
ahmed arif gibi sevmektir.
"şunu da bir iyi belle; benim için çok mühim olan, sana aşık olmak veya aşık olmadığımı bağırıp yırtınmak değildir. aslolan, seni kırmamak, üzmemek, kaybetmemektir. anladın mı canım?"
"şunu da bir iyi belle; benim için çok mühim olan, sana aşık olmak veya aşık olmadığımı bağırıp yırtınmak değildir. aslolan, seni kırmamak, üzmemek, kaybetmemektir. anladın mı canım?"
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
biraz gecikmeli de olsa yetiştiğim yayın *
devamını gör...
iyi geceler sözlük
uyuyamadığım bir gece daha. şimdi uyumaya çalışacağım, çünkü yoruldum ve üzgünüm de.
bana iyi geceler, sizlere günaydın. güzel bir gün geçirirsiniz umarım.
bana iyi geceler, sizlere günaydın. güzel bir gün geçirirsiniz umarım.
devamını gör...