arkeoloji
dilimizde kazıbilim diye yanlış bir şekilde tanımlanan sosyal bilim dalıdır. onun yerine eskibilim ya da eskiyi bilmek desek daha açıklayıcı olur.
avrupa burjuvazisinin babası olan ortaçağı reddedip dedesi olan antikçağı kucaklaması ile ortaya çıkmıştır eskiyi bilme arzusu... buna binaen de arkeoloji doğmuştur. 20. yüzyılda biraz seyyahlık, biraz kolleksiyonerlik, biraz da casusluktan türeme bir meslektir.
avrupa burjuvazisinin babası olan ortaçağı reddedip dedesi olan antikçağı kucaklaması ile ortaya çıkmıştır eskiyi bilme arzusu... buna binaen de arkeoloji doğmuştur. 20. yüzyılda biraz seyyahlık, biraz kolleksiyonerlik, biraz da casusluktan türeme bir meslektir.
devamını gör...
normal sözlük'e bir daha gelinse alınacak nickler
sigmund feridun
devamını gör...
korku
videodaki sesle iliklerime kadar hissettiğim duygu.
gerçekten korkmak istiyorsanız sesini sonuna kadar açıp tek başınıza dinleyiniz.
gerçekten korkmak istiyorsanız sesini sonuna kadar açıp tek başınıza dinleyiniz.
devamını gör...
sadece askerde karşılaşılan olaylar
-ödülü tek kişinin,cezayı herkesin alması.
-günlerdir bir damla su olmadığı bilinse de sinekkaydı tıraş zorunluluğu.
-çamur deryasına rağmen içtimada botların boyalı ve temiz istenmesi.
-üç günde toplam 6 saat uyuyabilmiş erbaşa yapılan "uyumayın" uyarısı.
-iki dakika duş alabilmek için bir saat yol gidilmesi.
-yıllardır bir kez bile yıkanmamış uyku tulumunda yatmak.
-günlerdir bir damla su olmadığı bilinse de sinekkaydı tıraş zorunluluğu.
-çamur deryasına rağmen içtimada botların boyalı ve temiz istenmesi.
-üç günde toplam 6 saat uyuyabilmiş erbaşa yapılan "uyumayın" uyarısı.
-iki dakika duş alabilmek için bir saat yol gidilmesi.
-yıllardır bir kez bile yıkanmamış uyku tulumunda yatmak.
devamını gör...
o bu ve şu olayları bir arkası yarın kuşağı
o, bu ve şu;
ejderhaların ateşli soluklarının sönüşünden epey sonraları, zümrüdüanka kuşunun hala kanat çırptığı, nuh’un gemisini tamamlamaya çalıştığı günlerden birinde, kabil’ in deli divane dolandığı günlerden önceleri, kutsal kitapların daha inmediği, antik mısır’ ın ünlü maat yasasına ölesiye bağlı olan firavunları sayesinde güneşli günler gördüğü zamanlardan önceleri, zeus’un canı oyun oynamak istediğinden, çoban paris’i truvalı helen’e aşık eden afrodit sayesinde etrafı o güne kadar görülmemiş bir kan gölüne çeviren o savaştan sonra mı önce mi bunu hatırlayamıyorum ama hindistanlı arjuva’ nın o meşhur okunu çektikten sonraları gerçekleştiğinden emin olduğum bir günde pineklerlerken,
bir yöre de, kaza süsü verilmiş bir cinayet sahnesini canlandırır gibi ve ya sinekler tanrısının çocuklarının oyunlar oynarken birden, birbirlerini neredeyse katledecek duruma getiren kaos ortamını canlandırır gibi, aniden onlar, bunlar ve şunlarla karşılaştılar. o günü dün gibi hatırlıyorum.
ejderhaların ateşli soluklarının sönüşünden epey sonraları, zümrüdüanka kuşunun hala kanat çırptığı, nuh’un gemisini tamamlamaya çalıştığı günlerden birinde, kabil’ in deli divane dolandığı günlerden önceleri, kutsal kitapların daha inmediği, antik mısır’ ın ünlü maat yasasına ölesiye bağlı olan firavunları sayesinde güneşli günler gördüğü zamanlardan önceleri, zeus’un canı oyun oynamak istediğinden, çoban paris’i truvalı helen’e aşık eden afrodit sayesinde etrafı o güne kadar görülmemiş bir kan gölüne çeviren o savaştan sonra mı önce mi bunu hatırlayamıyorum ama hindistanlı arjuva’ nın o meşhur okunu çektikten sonraları gerçekleştiğinden emin olduğum bir günde pineklerlerken,
bir yöre de, kaza süsü verilmiş bir cinayet sahnesini canlandırır gibi ve ya sinekler tanrısının çocuklarının oyunlar oynarken birden, birbirlerini neredeyse katledecek duruma getiren kaos ortamını canlandırır gibi, aniden onlar, bunlar ve şunlarla karşılaştılar. o günü dün gibi hatırlıyorum.
devamını gör...
aile yerimiz vardır
restoranlarda, kebapçılarda veya lahmacuncularda üst katlar olur. içeri eşli, kızlı, erkekli girildiği zaman garson hemen merdiveni işaret ederek aile yerimiz vardır der. aile salonunda ve etraf masadaki yalnız ve yabancı müşteriden rahatsız olmadan yemek yemenin rahatlık ve keyifliği hissedilir.
devamını gör...
annene bir şarkı hediye et
''tek bir çiçeğin açması için, ne kadar gözyaşı dökmen gerekti?''
güzel bir hayat sürmem için kendi gençliğinden vazgeçen, o çiçeği yetiştirmek ve hiç solmamasını sağlamak için yeri geldiğinde kendi gözyaşlarıyla besleyen kişiye minnettarım.
''bak bana güzelce çiçek açtım,
yere düşsem bile seni yalnızca çiçekli yollarda yürüteceğim.''
o gözyaşlarınla, gece uykusuz kaldığın zamanlarla, ben üzüldüğümde üzülmenle ve asla yalnız bırakmamanla güzelce çiçek açtım. düşsem bile çiçekli yollara düşmem ve geri sağlam kalkabilmem için çok uğraştın. umarım ben de seni çiçekli yollarda yürütebilirim. gerçi senin için, benim olduğum her yol çiçeklerle dolu bir yol oldu her zaman.
''kış geldiğinde bile kalbim bahar kokularıyla dolacak,
sevgin sayesinde hiç solmayacak.''
bu hayatı sevmemi sağlayan en büyük nedensin. bahar da, çiçekler de, kurumuş yapraklara basarken çıkan o ses de, yağmurlu hava ve kışın o soğuk günleri de sen varken güzel. hiç tükenmeyecek sevgin sayesinde, son nefesine dek yıpransa da hiç solmayacak bir yüreğe sahibim. dünyanın en büyük sorunuyla da karşılaşsa, asla korkmayacak ve senin sayende pes etmeyi düşünmeyecek bir yüreğe...
seni ilk gördüğümdeki ilk ifadeni hatırlayamıyorum fakat son anlarıma dek seni hatırlayacağım. sana hiçbir şey veremedim, tek bildiğim almak oldu. sana nasıl teşekkür edebilirim onu bile bilmiyorum. bu zamana kadar beni mükemmel bir şekilde yetiştirdiğin için teşekkür ederim. hep birlikte ve hep huzurlu olalım. seni çok seviyorum.
güzel bir hayat sürmem için kendi gençliğinden vazgeçen, o çiçeği yetiştirmek ve hiç solmamasını sağlamak için yeri geldiğinde kendi gözyaşlarıyla besleyen kişiye minnettarım.
''bak bana güzelce çiçek açtım,
yere düşsem bile seni yalnızca çiçekli yollarda yürüteceğim.''
o gözyaşlarınla, gece uykusuz kaldığın zamanlarla, ben üzüldüğümde üzülmenle ve asla yalnız bırakmamanla güzelce çiçek açtım. düşsem bile çiçekli yollara düşmem ve geri sağlam kalkabilmem için çok uğraştın. umarım ben de seni çiçekli yollarda yürütebilirim. gerçi senin için, benim olduğum her yol çiçeklerle dolu bir yol oldu her zaman.
''kış geldiğinde bile kalbim bahar kokularıyla dolacak,
sevgin sayesinde hiç solmayacak.''
bu hayatı sevmemi sağlayan en büyük nedensin. bahar da, çiçekler de, kurumuş yapraklara basarken çıkan o ses de, yağmurlu hava ve kışın o soğuk günleri de sen varken güzel. hiç tükenmeyecek sevgin sayesinde, son nefesine dek yıpransa da hiç solmayacak bir yüreğe sahibim. dünyanın en büyük sorunuyla da karşılaşsa, asla korkmayacak ve senin sayende pes etmeyi düşünmeyecek bir yüreğe...
seni ilk gördüğümdeki ilk ifadeni hatırlayamıyorum fakat son anlarıma dek seni hatırlayacağım. sana hiçbir şey veremedim, tek bildiğim almak oldu. sana nasıl teşekkür edebilirim onu bile bilmiyorum. bu zamana kadar beni mükemmel bir şekilde yetiştirdiğin için teşekkür ederim. hep birlikte ve hep huzurlu olalım. seni çok seviyorum.
devamını gör...
yemek yaparken sürekli tadına bakan insan
şeftir. ben de yıllarca mutfakta çıkan her ürünün tadına bakardım. çalıştığınız restoranda ürünlerin aynı standartta çıkma zorunluluğu vardır.
dolayısıyla bu bir huy veya davranış değil, işin gerekliliğidir.
dolayısıyla bu bir huy veya davranış değil, işin gerekliliğidir.
devamını gör...
unutulmayan aşk-ı memnu replikleri
nihal'i harcayacaklar matmazel.
devamını gör...
hem laik hem müslüman olunmaz
illa ki klişe istiyorsanız
-insanlar laik olmaz, devletler olur.
-insanlar laik olmaz, devletler olur.
devamını gör...
edebiyat ve okuma kulübü
bir grup kafadarın oluşturduğu gruptur, ben de katıldım. hep birlikte okumak ve bunu paylaşarak edebiyat aşkınızı pekiştirmek istiyorsanız gelmelisiniz.
not: yirmi kişiye ulaşıldığında alımlar kapanacak imiş.
not: yirmi kişiye ulaşıldığında alımlar kapanacak imiş.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri

insanlara hiç bir şey olmamış gibi görünmeye çalışır! lafları, sözleri kulak arkası atar 'aman be öyle demek istememiştir ,öyle yapmak istememiştirlerle' avutur kendini. moralini yüksek tutmak için bolca güler tebessüm eder dünyaya... sanarlar ki hiç derdi tasası yok. kimse bilmez göz yaşları içine akar... 'pozitif düşün pozitif olsun. evrene negatif enerji gönderme' diye diye her şeyin en berbatına layık olur! en kötüsü ne varsa onu yaşar hepte herkes yinede 'yüzün gülüyor vay be hayat sana güzel' der. yüzü hep güler içi hiç gülmez... sonra bir gün derler ki neden böyle oldu dibimizde mutlu mesut yaşardı... evet yaşardı dibinizde hâl hatırsorulmasız hüznünü içine ata ata yaşar(dı)...
12.09.2018*
depreyonu iliklerime kadar yaşadığım bir dönemde yazmışım bunu. ne kadar üzüldüm kendime. neler yaptın sen kendine böyle?
bugünlere gelebilmek için kendimden neler kurban ettim ah bir bilseniz. en masum yanlarımı bıraktım geride bugün daha huzurlu olabilmek için. birilerine güvenmeyi, inanmayı, koşulsuz sevmeyi, alttan almayı, hoş görülü olmayı, tahammül yeteneğimi, sınırsız merhametimi sınırlandırdım bir de düşünsenize.
bugün sen çok değiştin, aramıza duvarlar ördün diyenlere o tuğlaları sen verdin diyebiliyorsam. sebebi bana yaşattırdıkları ve benden götürdüklerinin yanında 'aman dikkat edeyimde kimseyi kırmayayım' endişesini benden silip atmaları olmuştur. isteyen istediği şeye kırılabilir artık beni kimsenin kıramayacağı bir hayata merhaba demişken kimse için endişe duyamayacağım.
bu hayatı hislerinizle yaşamayın derim. hele ki bunu insanlara asla belli etmeyin. kimseye yaralarınızı açmayın. kimseden ummayın mutluluğu, huzuru...

kendinizi sevin bolca. kendinize güvenin...
bunu standart bir kişisel gelişim kitabından fırlamış klişe bir söz sanmayın. hayatın tüm uçlarını yaşamış, ölümün soğuk yüzünü bir çok kere görmüş ve küllerinden doğmuş bir ablanız bir kardeşinizden bir tavsiye olarak düşünün.
bu hayatı kendiniz için yaşayın yoksa başkaları için ölürsünüz.
devamını gör...
türkiye hristiyan bir ülke olsa açılabilecek başlıklar
- çamlıca tepesine görkemli kilise açılışı
- gezicilerin ayakkabılarla kiliseye girmesi rezaleti
- gezicilerin ayakkabılarla kiliseye girmesi rezaleti
devamını gör...
hem ayranımız döküldü hem tatsız olaylar yaşandı
kafa sözlükte küfür yasak olduğu için kullanabileceğimiz söz öbeği.
bütün tersliklerin üst üste gelmesiyle istenmeyen sonuçlar vermesi halinde kullanılan cümle.
bütün tersliklerin üst üste gelmesiyle istenmeyen sonuçlar vermesi halinde kullanılan cümle.
devamını gör...
robot süpürge
sağ kolum.
işten yorgun argın geliyorsun, ev süpürülecek, yemek yapılacak, ortalık toparlanacak, yerler silinecek, tozlar alınacak vs. ve bunca işe karşılık seninle iş bölümü yapan bir teknoloji harikası. bu kadar işle mücadele etmek zorunda olmadan, sırf yorum yapmak için yorum yapmayın rica edeceğim.
bir kadın olarak ben memnunum.
eminim türk erkeklerinin yarısından çok yardım ediyordur ev işlerine.
işten yorgun argın geliyorsun, ev süpürülecek, yemek yapılacak, ortalık toparlanacak, yerler silinecek, tozlar alınacak vs. ve bunca işe karşılık seninle iş bölümü yapan bir teknoloji harikası. bu kadar işle mücadele etmek zorunda olmadan, sırf yorum yapmak için yorum yapmayın rica edeceğim.
bir kadın olarak ben memnunum.
eminim türk erkeklerinin yarısından çok yardım ediyordur ev işlerine.
devamını gör...
sketchtoy'da çizilen normal sözlük nickleri
devamını gör...
biber gazı elektro şok cihazı ve çakı taşıyan kadın
orta doğuda yaşıyordur.
devamını gör...
merdumgiriz_
o bir giriz. o sözlüğün tezer özlüsü gamlı prensesi. ama o herşeyden önce artık bir editör şak şak şak. tebrik ediyorum kız seni. bu vesileyle buradan yetkililere sesleniyorum ben de moderatör olmak istiyorum her saat buradayım. alın beni.
devamını gör...
faust
“ne güzelsin dur ey zaman!”
dr.faust çok eski bir öyküden alınarak goethe tarafından yeniden yazılmıştır. daha önce christopher marlowe tarafından da yazılan dr. faust bu öyküde şeytanla girdiği bahsi kaybetmiştir.
ancak goethe kendi faust’unun bu bahsi kaybetmesine izin vermemiştir.
öyküde bilimin derinliklerine dalmış olan dr. faust karamsar bir kişiliğe sahiptir. bir türlü mutlu olamamaktadır. başka bir boyutta ise şeytan ve tanrı faust üzerine bahse tututuşurlar. şeytan faust’u günahkar bir ruh yapabileceğini iddia ederken tanrı insanların doğaları gereği kötü olamayacaklarını söyler. bahsi kazanan faust’un ruhunu alacaktır.
daha sonra bir bahis de faust ve şeytan arasında gerçekleşir- ki bu bahsi sonunda şeytan kaybedecektir. eğer dr. faust şeytanın onu çıkardığı yolculukların bir yerinde “ne güzelsin dur ey zaman verweile doch du bist schon derse bahsi işeytan kazanacaktır ama dr. fasut öyle bir yerde kullanır ki bu sözü hem insanoğlu hem de tanrı şeytana- kitaptaki adıyla mefistoya üstün gelir.
dr.faust şeytana “zavallı şeytan bana ne verebilirsin ki?” diye sorar.
goethe bu kitabı altmış senede bitirmiştir ve kitap klasikler arasında çok önemli bir yere sahiptir.1994 yılında sürrealist yönetmen jan svankmajer tarafından beyazperdeye de aktarılmıştır.
kitabın ithaf bölümünde denir ki;
“gençlik yıllarımda bulanık olarak gördüğüm hayaller!yine nazarlarıma yaklaşıyorsunuz.acaba, bu sefer, sizi yakalamama izin verecek misinz?yoksa, vaktiylekalbimde uyandırdığınız evhamıdaha da artıracak mısınız?heyhet!işti, tahayyüller kanatlanmış etrafımda uçuşuyor.tahayyül evhamsız olur mu?peki, buharların ve sislerin içinden çıkıp etrafımda yükselin bakalım…”
kitap okunmaya ve üzerinde düşünülmeye değer bir başyapıttır.
dr.faust çok eski bir öyküden alınarak goethe tarafından yeniden yazılmıştır. daha önce christopher marlowe tarafından da yazılan dr. faust bu öyküde şeytanla girdiği bahsi kaybetmiştir.
ancak goethe kendi faust’unun bu bahsi kaybetmesine izin vermemiştir.
öyküde bilimin derinliklerine dalmış olan dr. faust karamsar bir kişiliğe sahiptir. bir türlü mutlu olamamaktadır. başka bir boyutta ise şeytan ve tanrı faust üzerine bahse tututuşurlar. şeytan faust’u günahkar bir ruh yapabileceğini iddia ederken tanrı insanların doğaları gereği kötü olamayacaklarını söyler. bahsi kazanan faust’un ruhunu alacaktır.
daha sonra bir bahis de faust ve şeytan arasında gerçekleşir- ki bu bahsi sonunda şeytan kaybedecektir. eğer dr. faust şeytanın onu çıkardığı yolculukların bir yerinde “ne güzelsin dur ey zaman verweile doch du bist schon derse bahsi işeytan kazanacaktır ama dr. fasut öyle bir yerde kullanır ki bu sözü hem insanoğlu hem de tanrı şeytana- kitaptaki adıyla mefistoya üstün gelir.
dr.faust şeytana “zavallı şeytan bana ne verebilirsin ki?” diye sorar.
goethe bu kitabı altmış senede bitirmiştir ve kitap klasikler arasında çok önemli bir yere sahiptir.1994 yılında sürrealist yönetmen jan svankmajer tarafından beyazperdeye de aktarılmıştır.
kitabın ithaf bölümünde denir ki;
“gençlik yıllarımda bulanık olarak gördüğüm hayaller!yine nazarlarıma yaklaşıyorsunuz.acaba, bu sefer, sizi yakalamama izin verecek misinz?yoksa, vaktiylekalbimde uyandırdığınız evhamıdaha da artıracak mısınız?heyhet!işti, tahayyüller kanatlanmış etrafımda uçuşuyor.tahayyül evhamsız olur mu?peki, buharların ve sislerin içinden çıkıp etrafımda yükselin bakalım…”
kitap okunmaya ve üzerinde düşünülmeye değer bir başyapıttır.
devamını gör...