ingilizce
9 yıl dersini aldığım ama hiçbir şey anlamadığım sistemsiz eğitimin parçası.
devamını gör...
insanı en çok perişan eden durum
iyi niyet.
devamını gör...
milyon dolarlar kazanıldığında alınacak ilk şey
hiç vakit kaybetmeden bir yolunu bulup başka bir ülkeye yerleşerek katılacağım anket başlığı olurdu.*
devamını gör...
sözlük yazarı olmak
hayatımda ilk defa edindiğim unvandır. çok sevdim bu işi.
devamını gör...
mesaj alan yazar şaşkınlığı
itiraf edeyim ki mesaj simgesinin öyle turuncu turuncu yanması heyecan verici.
devamını gör...
tartarus (yazar)
yazdıklarından anladığım isyankar bir ruha sahip olduğu,
beğenilerinden anladığım, beğenirken isyanlar olmadığı.
sağolsun var olsun.
beğenilerinden anladığım, beğenirken isyanlar olmadığı.
sağolsun var olsun.
devamını gör...
deprem bölgesi afyon'da 1 km yarık meydana gelmesi
reisin biden'i dize getirmesi sebebiyle amerigalıların gece herkesler uyurkene uzaydan uydudan attığı gısgançlık ışınının oluşturduğu yarıktır.
devamını gör...
feministlik uğruna filozofları aşağılamaya kalkan cahil insan
bir kişi hangi statüye sahip olursa olsun, ne kadar büyük şeyler başarmış olursa olsun cinsiyetçi olabilirmiş demek ki. bir insan sırf belli bir statüye sahip diye yanlışlarına susamayız, söylediği her şeyi doğru kabul edemeyiz. bu daha büyük yanlışları getirir.
devamını gör...
hiçbir tanımı beğenmeyen yazar
ego kasmaktan türk milletinin ömrü kısaldı yeminle. yapmayın kasmayın bu kadar beğendiysen beğendin bitti gitti.(bkz: swh)
devamını gör...
başlık açarken dikkat edilmesi gereken kurallar
araştırmaktır.
o başlık var mı diye iyice kurcalamaktır.
aynı başlıktan varsa veya aynı başlığın farklı isimli olanı varsa başlık açmamaktır.
o başlık var mı diye iyice kurcalamaktır.
aynı başlıktan varsa veya aynı başlığın farklı isimli olanı varsa başlık açmamaktır.
devamını gör...
anın fotoğrafı


anın fotoğrafı değil de, 10-15 dakika öncesinin fotoğrafı diyelim. gecenin bir saati aklıma birden bisiklet sürmek esti*. aldım bisikletimi, kulaklığımı da taktım, hava mis gibi, gökyüzü yıldızlarla dolu,* etrafta turluyorum kendi halimde, daha sonra bu köpekçik dikkatimi çekti, ‘nasıl da mışıl mışıl uyuyor’ dedim içimden. uyumasa sevecektim de, kıyamadım be sözlük, şimdi gece gece uykunuzun en tatlı yerinde gelip birisi sizi sevse hoşunuza gider mi? benim gitmezdi herhalde.* velhasıl kelam durum böyle. ha unutmadan belirteyim yaklaşık 8,5 kilometre yol gitmişim bisikletle, ne yoruldum bir bilseniz ama değdi.*
devamını gör...
pitbull
insanın içindeki ilkel şiddet dürtüsünün vücut bulmuş hali olan canavar.
devamını gör...
ruh adam
ilk kez 1972 tarihinde yayımlanmış bir hüseyin nihal atsız romanıdır.
yazarın ideolojisini sevmediğim için başlama kararını almak oldukça zorlamıştı beni. neyse ki korktuğum başıma gelmedi ve ideolojik ögelerle dopdolu, bıktıran bir roman okumadım.
romanımızın baş kahramanı selim pusat, ordudan ihraç edilmiş bir subaydır. militarizm fetişisti bir adamdır üstelik. ordudan ihraç edilme sebebi de cumhuriyet yerine osmanlı'yı yeğlemesidir. oldukça karanlık ve depresif günler geçirmeye başlar. eşi dahil herkesi endişelendiren bir ruh hali vardır. sonra bir sevda çıkar gelir başına. buradan sonra psikolojik tahliller, gerçekle rüya arasında bir yaşam başlar. bir yanda selim pusat vardır, bir yanda osmanlı varisi olduğunu iddia eden leyla, bir yanda pusat'ın sevdalandığı, eşinin öğrencisi güntülü. ama her şey şimdiki zamanda bile yaşanmaz, orta asya'ya kadar uzanan bir kaygı vardır. sanki sevdalı olması orta asya'daki atalarını utandırmaktadır. bir ikilemde bulur kendini pusat.
iyi ki atsız'ı ideolojisinden bağımsız okumuşum dedim bitirdikten sonra yoksa ideolojisine takılıp bu kadar harika bir kitabı okumaktan eksik kalacaktım. aynı kaygıyı güden herkese kesinlikle okumaları gerektiğini söylemek isterim.
yazarın ideolojisini sevmediğim için başlama kararını almak oldukça zorlamıştı beni. neyse ki korktuğum başıma gelmedi ve ideolojik ögelerle dopdolu, bıktıran bir roman okumadım.
romanımızın baş kahramanı selim pusat, ordudan ihraç edilmiş bir subaydır. militarizm fetişisti bir adamdır üstelik. ordudan ihraç edilme sebebi de cumhuriyet yerine osmanlı'yı yeğlemesidir. oldukça karanlık ve depresif günler geçirmeye başlar. eşi dahil herkesi endişelendiren bir ruh hali vardır. sonra bir sevda çıkar gelir başına. buradan sonra psikolojik tahliller, gerçekle rüya arasında bir yaşam başlar. bir yanda selim pusat vardır, bir yanda osmanlı varisi olduğunu iddia eden leyla, bir yanda pusat'ın sevdalandığı, eşinin öğrencisi güntülü. ama her şey şimdiki zamanda bile yaşanmaz, orta asya'ya kadar uzanan bir kaygı vardır. sanki sevdalı olması orta asya'daki atalarını utandırmaktadır. bir ikilemde bulur kendini pusat.
iyi ki atsız'ı ideolojisinden bağımsız okumuşum dedim bitirdikten sonra yoksa ideolojisine takılıp bu kadar harika bir kitabı okumaktan eksik kalacaktım. aynı kaygıyı güden herkese kesinlikle okumaları gerektiğini söylemek isterim.
devamını gör...
eski kafa radyo yayını
çok hoş bir şarkıyla yayına başlamış, sözlük radyosunun taze programı. ömrü uzun, dinleyicisi bol olsun.
devamını gör...
frenk yemişi
dikenleri pek belli olmayan ama oldukça can yakan bir meyvedir.
tadını çok merak ediyordum ve bu yaz yeme fırsatı buldum.
bence gayet güzel bir tadı var ama öyle aman aman da değil yani.
tadını çok merak ediyordum ve bu yaz yeme fırsatı buldum.
bence gayet güzel bir tadı var ama öyle aman aman da değil yani.
devamını gör...
sen öğrenci misin serseri misin
devamını gör...
hikaru nakamura
我不会叫你微笑,玫瑰
ünlü bir çin atasözü şöyle der;
-sana gülüm demem, zaten neden diyeyim ki??
ünlü bir çin atasözü şöyle der;
-sana gülüm demem, zaten neden diyeyim ki??
devamını gör...
günaydın sözlük
yattık mı ki kalkalım sözlük diyerek isyan ediyorum ama yine de günaydın.
devamını gör...
karl dönitz
nazi almanyası'nın büyük amirali ve deniz kuvvetleri komutanıdır. enteresan bir çardır kendisi... çoğu insan bilmez ama kendisi birinci dünya savaşında goeben'de teğmen olarak görev almıştır. hatta eşi ile de istanbul'da tanışıp evlenmiştir. hatta ölmeden evvel şahsi anılarını türkçe'ye çevirterek türk deniz kuvvetleri'ne vermiştir.
prusya ekolü ile yetişmiş olan dönitz nazi almanyası zamanında u bot filo komutanlığı ve deniz kuvvetleri kriegsmarine'de alt komutanlık olan u boat komutanlığı yaptıktan sonra savaş sırasında deniz kuvvetleri komutanı ve büyükamiral olmuştur. nazilerin en fazla yuvalandığı yer olan luftwaffe'nin aksine kriegsmarine daha böyle kanım canım almanya modunda savaşmıştır, ss ve luftwaffe'nin yaptığı türden katliamlara pek bulaşmamıştır.
dönitz ise moderate nazi modunda takılmıştır. şöyle tarif edersem anlarsınız herhalde, ''aman canım işimiz bozulmasın diye kafa sallayıp öyleymiş gibi takılıyoruz'' anladınız siz onu kıps sdkjlgh herneyse; tabi moderate nazi dediysem de, her nazi gibi museviler ve bolşeviklerden ölesiye nefret eden bir çardı kendisi... savaş sırasında 2 oğlu da kendisi gibi u boat subayıydı ve her ikisini de savaşta kaybetmiştir. dönitz ile alakalı en tartışmalı konulardan birisi ise, sebep olduğu laconia faciasıdır ki kendisi de bu facia sonrasında ne şartla olursa olsun düşmana ait hiçbir sivil ve savaş esirinin denizden canlı kurtarılmaması emrini vermiştir. laconia faciasında da almanlar yanlışlıkla sivil ingiliz gemisini vuruyorlar daha sonra ingiliz sivilleri kurtarıp denizaltıya alıp güvertesine kızılhaç seriyorlar. bu esnada onları gören bir amerikan b24 liberator üzerinde ingilizlerin de olduğu kızılhaç serili alman denizaltılarını vuruyor falan... e ardından da almanlar ''s*kerim insanlığını da yapacağınız işi de'' deyip filikalara ingilizleri bindirip açıkdenizde bırakıyorlar falan... dönitz ise bu olayın ardından işte o meşhur laconia kararlarını alıyor. bu sebepten ötürü de savaştan sonra nürnberg'de 10 sene yatıyor...
savaştan sonra tonton dede modunda takılıp batı almanya'da uzuuunca bir süre yaşadıktan sonra da 1981'de vefat etmiştir. cenazesine aslında yasak olmasına rağmen alman deniz kuvvetleri üniformalı tam kadro olarak katılmıştır. kazandığı alman madalyalarının yanında ek olarak kendisi de subay sınıfı osmanlı gelibolu kıta harp madalyası sahibidir..
dügüdüt: yazarken ''lan goeben miydi breslau mu ?'' diye ikilemde kalmıştım altta arkadaşım düzeltmiş sağolsun. breslau'da teğmendi sözlük...
prusya ekolü ile yetişmiş olan dönitz nazi almanyası zamanında u bot filo komutanlığı ve deniz kuvvetleri kriegsmarine'de alt komutanlık olan u boat komutanlığı yaptıktan sonra savaş sırasında deniz kuvvetleri komutanı ve büyükamiral olmuştur. nazilerin en fazla yuvalandığı yer olan luftwaffe'nin aksine kriegsmarine daha böyle kanım canım almanya modunda savaşmıştır, ss ve luftwaffe'nin yaptığı türden katliamlara pek bulaşmamıştır.
dönitz ise moderate nazi modunda takılmıştır. şöyle tarif edersem anlarsınız herhalde, ''aman canım işimiz bozulmasın diye kafa sallayıp öyleymiş gibi takılıyoruz'' anladınız siz onu kıps sdkjlgh herneyse; tabi moderate nazi dediysem de, her nazi gibi museviler ve bolşeviklerden ölesiye nefret eden bir çardı kendisi... savaş sırasında 2 oğlu da kendisi gibi u boat subayıydı ve her ikisini de savaşta kaybetmiştir. dönitz ile alakalı en tartışmalı konulardan birisi ise, sebep olduğu laconia faciasıdır ki kendisi de bu facia sonrasında ne şartla olursa olsun düşmana ait hiçbir sivil ve savaş esirinin denizden canlı kurtarılmaması emrini vermiştir. laconia faciasında da almanlar yanlışlıkla sivil ingiliz gemisini vuruyorlar daha sonra ingiliz sivilleri kurtarıp denizaltıya alıp güvertesine kızılhaç seriyorlar. bu esnada onları gören bir amerikan b24 liberator üzerinde ingilizlerin de olduğu kızılhaç serili alman denizaltılarını vuruyor falan... e ardından da almanlar ''s*kerim insanlığını da yapacağınız işi de'' deyip filikalara ingilizleri bindirip açıkdenizde bırakıyorlar falan... dönitz ise bu olayın ardından işte o meşhur laconia kararlarını alıyor. bu sebepten ötürü de savaştan sonra nürnberg'de 10 sene yatıyor...
savaştan sonra tonton dede modunda takılıp batı almanya'da uzuuunca bir süre yaşadıktan sonra da 1981'de vefat etmiştir. cenazesine aslında yasak olmasına rağmen alman deniz kuvvetleri üniformalı tam kadro olarak katılmıştır. kazandığı alman madalyalarının yanında ek olarak kendisi de subay sınıfı osmanlı gelibolu kıta harp madalyası sahibidir..
dügüdüt: yazarken ''lan goeben miydi breslau mu ?'' diye ikilemde kalmıştım altta arkadaşım düzeltmiş sağolsun. breslau'da teğmendi sözlük...
devamını gör...
