lan bu ne kadar su....
devamını gör...

hedef kitlesi yalnız ve parası olan erkekler olan yetişkinler için kurulmuş web sitesi. bu web sitesindeki bir içeriği görmek için içerik sahibine abone olmanız yani para ödemeniz gerekiyor.
devamını gör...

kız ve kadın iki ayrı olgudur. kadının zevkleri ile kızın zevkleri çocuk ile olgun insan arasındaki farklar gibidir.
kadın güvenilirlik, düzgün bir ilişki, fiziksel psikolojik ve ruhsal olarak kendini tatmin edecek kısacası 'erkek gibi erkek' figürü isterken (ki bu da sübjektiftir) bu kız olgusunda çok fazla değişiklik gösterir..
işin fiziksel beğenilme boyutu ise binlerce varyasyonu vardır. her topalin bir kör alıcısı vardır o yüzden böyle salak saçma konulara aklınızı zihninizi yormayın. iri yapılı bir insanım, pek çok kadın bunu itici bulurken pek çok kadın da sever. açıkçası diğer pek çoğunun beğenmesi de alemimde bir şey değiştirmez. all about subjective comrade!
devamını gör...

jono dry'dan gelsin:

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

alkol almak. allah belamızı versin ki biz de tekelden bir şişe bira alabiliriz arkadaşlar 360 derece her yerinden biranızı görecek kadar fotoğrafınızı çekmenize, alkol aldığınızı, içtiğiniz her kadehi paylaşmanıza gerek yok. alkollü şeyler de neticede bir içecektir.

meyve suyu fotoğrafı atsak dalga geçecek insanların bir biranın 5 storysini atması çok ironik.
devamını gör...

ayrılın arkadaşlar, bir tane hayatınız var. kimsenin sizi kötü hissettirmek gibi bir lüksü yok bu hayatta. kan bağın olan insanlara bile bi noktadan sonra mesafe koyabiliyorsan, ayrılırsın. bir süre ağlar, ömür boyu kafan rahat yaşarsın.
devamını gör...

hickirik. evet arkadaşlar bunu okumuştum saçma demiştim. sonra bende uzun zamandır hickirik tutması olmamıştı. o akşam oldu. ertesi gün hafif ateş ve boğaz ağrısıyla uyandım. bir de göz yanması. nasıl uzun süre tv izler pc başında oturur telefonu elinden bırakmazsın sonrasında gözünde bir yanma batma acı olur ya işte öyle bir durum oluyor. koku ve tat bende 8. gunde gitti. burada hemen teste gitmeyin diyenler olmuş, yapmayın arkadaşlar iyiyim corona değilim diye geziyorsunuz sonra her yere bulaştirip kendiniz son safhaya gelince gidip test yatırıyorsunuz sonra nasıl 50 bin oluyor e senin yüzünden.
devamını gör...

baykuş
devamını gör...

karizmatik alfalar ferasetiyle anlatıyor.

anaam nasıl manyak oldu ama. *
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yalan söylemek.

her yalan en nihayetinde ortaya çıkıyor.

beni kandırıyorsun, kendini kandırıyorsun.

bunu neden yaparsın, e be karşımdaki kişi?
devamını gör...

sherlock holmes'un bir tane kitabı adını hatırlamıyorum.
devamını gör...

29 ocak 2021 günün ünlüsü yazarımız gandalfgillerden oldu.

instagram postumuz
twitter postumuz
devamını gör...

telefon kafa sözlük bildiri haberlerini artılara boğan yazardır, elleri dert görmeyesecidir. sahi eksi butonu olsaydı, neler gönderirdi , kim bilir ? :)
devamını gör...

orhan pamuk’un 40 yıl düşünüp 5 senede yazdığım dediği romanıdır.
pamuk okuyuculara hayali bir ada olan minger adasında geçen “veba gecelerini” anlatıyor.
1901 yılında osmanlının minger adası’nda veba salgını ve salgının getirdikleri ustalıkla anlatılmış severek okudum.

öncelikle kitabın 2017 yılında çıkması bekleniyordu ama bir türlü çıkmadı ve ertelenip durdu herkes merakla bekliyordu ve sonunda 2021 yılında okuyucularla buluştu.
orhan pamuk harika bir dünya yaratmış hayranlıkla okudum minger adası ve içinde yarattığı dünya acayip lezzetli.
dönemi bütün gerçekliğiyle anlatması her kısmına özenmesi kitabın arkasında büyük bir emek olduğunu gösteriyor.
yarattığı dünyayı bu kadar iyi tasvir etmiş olması kitaptan alınan keyfi büyük miktarda arttırıyor. ayrıca ada için harita çizmesi fotoğraflar oluşturması okurken romanı daha anlaşılır yapıyor.

kitapta anlatıcı kişi mina mingerli adında bir kişi orhan pamuk yazarken daha iyi bir konfora sahip olmak için böyle bir şey tercih etmiş olmalı sanırım romanı yazarken kendisini daha özgür hissetmek için anlatıcı pozisyonunda mina mingerli adında bir hanımefendi bulunuyor.

orhan pamuk bu kitabında okuyucuya hem tarihi hem masalsı bir hikâye vadediyor. kitabı eline alan kişi zırhlı bir landoya atlayıp minger adasında hoş bir gezintiye çıkıyor. (bkz: lando)

ayrıca orhan pamuk’un bu kitabında kendisinden beklendiği üzere sık sık hatalar bulunuyor. devrik cümleler ve eksik virgüller bolca karşımıza çıkıyor. ben şahsen pek umursamam öyle şeyleri ama dikkat edip kitaptan soğuyacak kişiler olduğunu biliyorum ve tahmin ediyorum.

tabii orhan pamuk kitabı denince akla gelen bir başka mevzu ise siyasi göndermeler.
kitapta sık sık siyasi göndermeler bulunuyor ama orhan pamuk’un bir söyleşide bahsettiği gibi bu durum romanın dengesini bozmamış.
ben şahsen okuyucu olarak 100 yıl önce bulunan cahillikle şu an hala devam eden cahillik arasında bir fark göremedim ve bu duruma çok üzüldüm.

kitapta hoşuma en çok giden kısım ise yaratılan karakterlerin çok fazla detaylı olmasıydı. dediğim gibi karakterler üzerine çok düşünülerek yaratılmış ve hepsi okuma iştahını arttırıyor.
kitapta beğenmediğim kısımları spoiler bölümünde anlatacağım.
sonuç olarak orhan pamuk demlenmiş hatta yeterince demlenmiş güzel bir roman ortaya çıkarmış ben keyif alarak ve severek okudum.

kitaptan hoşuma giden bir kaç alıntıyı ekleyeyim.

karantina, halka rağmen halkı eğitip onlara kendi kendini koruma hünerini öğretme işidir.


bir tarih kitabındaki kişileri sevmemiz ya da onlardan nefret etmemiz zordur. ama romanları okurken bu duygulara kapılabilirsiniz.

insanların birbirleriyle ilişkileri zayıflamıştı, dostlukları ve yeni bir şeyleri öğrenme, yeni söylentilere öfkelenme isteği de azalmıştı. herkesin yeterince korkusu, yarası, telaşı vardı.

insan felaketin daha büyümeyeceğine, en sonunda bütün salgınlar gibi bunun da sönüp gideceğine, kimsenin görmediği bir köşede, hiç dışarı çıkmadan bir süre oturup beklerse başına bir şey gelmeyeceğine kendini inandırabilirdi.

tarihi hikayeler ne kadar “romantik” iseler, o kadar doğru değildirler ve ne kadar “doğruysalar” -ne yazık ki- o kadar da romantik değildirler.



kitapta geçen doktor nuri ve pakize sultan aşkı bu kitabı birçok bakış açısıyla değerlendirmemi sağladı. pakize sultan 1901 döneminde kadın olmanın ve sultan olmanın zorluklarını çekerken doktor nuri bilgili, namuslu ve mesleğine aşık biri olmanın zorluklarını çekiyor.
dönemin gelenekleri, yaşam koşulları, dini inançlar, ırk ayrımı, milliyetçilik, tarikatlar gibi konular arasında ve minger adasında sıkışıp kalan doktor nuri ve eşi pakize sultan romanda en sevdiğim karakterler oldular.

orhan pamuk’un bu kitabında sevmediğim kısımlar ise karakterlerin az oluşuydu. harika bir ada yaratmışsın çok güzel betimlemelerle anlatmışsın ama karakter sayısı bir elin parmağını geçmiyor bu durum beni büyük hayal kırıklığına uğrattı.
bir başka konu ise veba konusuydu yazar veba konusunu yeterince detaylı anlatmamış veya anlatmayı tercih etmemiş. ayrıca adada yaşayan insanların yaşadığı ürkü (topluluğu saran korku) çok iyi yansıtılmamış.

yazarın sık sık parantez içine bir şeyler eklemesi bir başka canımı sıkan konuydu sanırım bunları yapmak istediği için anlatıcıyı başka birisi yapmış bilmiyorum hoşuma gitmedi.
ayrıca tarihi bir kitap diye yapıldı sanırım ama kitap size spoiler veriyor çok rahatsız oldum 100. sayfada kim ölecek kim kalacak öğrenmiş oldum.

kitabın arkasında bulunan gösterişli ifadeler hoşuma gitmedi (satış mevzusuyla alakalı ticari bir konu sanırım) “pamuk yaşayan en büyük yazar” orhan abi bu cümleyi keşke koydurmasaydın yahu.
kitapla ilgili sevmediğim son olay ise kitapta bulunan yıllar sonra kısmıydı bence biraz gereksiz ve fazla olmuş.

kitapta sevdiğim kısımlar ise az bulunan karakterlerin mükemmele yakın şekilde oluşturulmasıydı.
öncelikle orhan pamuk’un bu romanında aşk kavramı çok güzel ve gerçek şekilde anlatılıyor. ölüm korkusu ve ölüm korkusunun insana neler yaptıracağı çok başarılı şekilde anlatılıyor.

minger adasının başlarda cennet gibi tasvir edilip zamanla cehenneme dönmesi bence bu romanın en başarılı kısmıydı.
dönemin tarihinin her iki bakış açısıyla ele alınması hoşuma giden bir başka detaydı.
anlatılan minger adasının kitapta harita şeklinde bulunması gerçekten çok hoşuma gitti haritayı incelemek incelerken hikâyeyi okumak çok keyifliydi.
bir başka konu orhan pamuk’un ölüme bakış açısıydı kitapta ölen karakterlerin ölümü abartılmadan gerçek şekilde anlatılmış. pamuk ölenle ölünmez niyetiyle ölümleri anlatmış ve anlamsızca çok hoşuma gitti.




büyük emek verilmiş bu romanı bizlerle geç de olsa buluşturduğu için orhan pamuk abiye buradan teşekkürlerimi iletiyorum. minger adasında çok güzel gezintilere çıkardın beni sağ ol orhan abi
not: 537 sayfalık bir kitabı hızlı şekilde okuduğum için unuttuğum veya yanlış değerlendirdiğim kısımlar olmuş olabilir kusura bakmayın.
devamını gör...

bıçak kemiğe dayandı! her gece yeminler ediyorum her gece!

devamını gör...

"imamoğlu hakkını arayan kadını ezdi"

-a haber
devamını gör...

mihrimah
devamını gör...

şener şen yazmamak bu memlekete ihanettir.
devamını gör...

sözlükte "herbokolog" sayısının düşük olduğunu gösteren tespit.

herkes her konuda bilgi sahibi olunca açılan her başlığa katılım yüksek olur haliyle. ama insanların güzel başlık denilen ya da gündem olan başlıklara ilgi göstermemesi söyleyecek sözü olmadığından ya da söylemek istememesinden kaynaklıdır. açıkçası sırf entry olsun diye bir şeyler yazılmasındansa yeterli sayıdaki bilgi içerikli girdiler kafidir bana göre.

diğer sosyal medya uygulamalarından alışılagelen hızlı akış burada olmayınca biraz sıkılıyor sanırım yazar arkadaşlar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim