staj
iş bulmaktan daha fazla torpilin gerekli olduğu lanet ötesi bir başvuru süreci gerektiren nane.
ama güzel bir yerde, özellikle de çalışmak istediğiniz alanla ilgili bir kuruma nokta atışı bir şekilde yerleşirseniz dünyanın en güzel ve eğitici süreci olabilir.
ama güzel bir yerde, özellikle de çalışmak istediğiniz alanla ilgili bir kuruma nokta atışı bir şekilde yerleşirseniz dünyanın en güzel ve eğitici süreci olabilir.
devamını gör...
yazarların sevdiği ön yargıları
bütün aşklar bitmeye mahkumdur.
devamını gör...
depresyona giren kişiye söylenmemesi gerekenler
bunları söyleyen insanla ilişiğinizi kesin. çünkü net cahildir.
- haline şükret
- seninki de dert mi?
- psikiyatrinin verdiği ilaçlar işe yaramaz.
- haline şükret
- seninki de dert mi?
- psikiyatrinin verdiği ilaçlar işe yaramaz.
devamını gör...
roman okumanın faydaları
kişisel gelişimin temelini atmak için oldukça önemlidir. okumak zihnimizi geliştirip, yeni bilgiler yeni kelimeler öğrenmemizi sağlarken diğer yandan empati yeteneğimizi, algımızı ve diksiyonumuzu önemli ölçüde geliştirir.
devamını gör...
corsairsgold
vajende hijyene son derece önem veren, kola seven samimi adam.
devamını gör...
barok
barok kelimesinin anlamı “çarpık inci”dir. rönesans sonrasında başlayıp 18. yy ortalarına kadar etkisini gösteren sanat dönemine barok ismini, onu sonrasında takip eden klasik dönem sanatçıları vermiştir. dönemde ortaya konan eserler çok karmaşık, gösterişli ve abartılı olduğu düşünüldüğünden dolayı, klasik dönem sanatçıları bu ismi uygun bulmuşlardır.
devamını gör...
kafa sözlük
yerimizi aldık bekliyoruz. küfürlerin havada uçuştuğu ve tek gündemin futbol olduğu bi yerden uzakta olmak dileğiyle...
devamını gör...
zırnık koklatmamak
genel olarak harçlık istenen ebeveynlerin, ya da miras bırakma ihtimali olan ihtiyar kimselerin, vermek ya da bırakmak istemediklerinde kullandıkları bir deyim.
devamını gör...
19 nisan 2021 gri pasaportla almanya'ya giden işçi röportajı
türkiye kurulduğundan beri bu kadar itibar kaybı yaşamadı. adamlar devletin verdiği özel pasaportla ülkeden kaçıyor üstelik devlet eliyle. devlet insan kaçakçılığı yapıyor bildiğin. gözüm çıksaydı da bu ülkeyi şu şekilde rezil rüsva halde görmeseydim.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının okumakta olduğu kitaplar
khaled hosseini - uçurtma avcısı.
devamını gör...
beğeni yapmayan yazarlar
herkesin kendine göre sebepleri olabilecek başlık. ben begendiğim her yazarı oylamaya gayret ediyorum. çünkü: cidden emek verilmiş entry'ler var , eğer beğenmezsem o emek yerini bulmazmış gibi geliyor. emek verip yazdığınız bir şeyin oylanmaması kırıcı çünkü. afedersiniz bok yazsa 20 beğeni gelecek yazarlar var trajik biçimde. herkesin kendi keyfi bilir. sözlükler etkileşim ile varlığını saģlar ancak bu etkileşim vücüttaki damarlar gibi herkese ulaşmalı ama hakkını vererek.
edit: sizleri allah ıslah etsin diyenleri de gördüğümüz başlık(bkz: swh) . püü ne kötü insanız* aynı zamanda size ne ben kimseyi oylamam diyen yazarları gördüğümüz başlık. haklı bir eleştireye din sömürüsü yapmak trajik. etkileşim her sosyal mecra için önemlidir. sonra pişti oynarsınız kendi kendinize.
edit: sizleri allah ıslah etsin diyenleri de gördüğümüz başlık(bkz: swh) . püü ne kötü insanız* aynı zamanda size ne ben kimseyi oylamam diyen yazarları gördüğümüz başlık. haklı bir eleştireye din sömürüsü yapmak trajik. etkileşim her sosyal mecra için önemlidir. sonra pişti oynarsınız kendi kendinize.
devamını gör...
ne olmak istiyordunuz ve ne oldunuz sorusu
hemsire olmak istiyordum hemsire oldum. ya keske baska seyler isteseydim cunku neyi kafaya koysam elde ediyorum, basariyorum.
devamını gör...
sevgili yapma kriteri olarak imla kuralları
imla hatasının doğrusunu öğretirim sevdiğime.
yeter ki karakterde hata olmasın..
yeter ki karakterde hata olmasın..
devamını gör...
hızlı sevme sonucunda hızla soğumak
(bkz: çok muhabbet tez ayrılık getirir)
ilişki ve arkadaşlıklar, özen gerektiren süreci hızla atlarsanız, üzerinde fazla düşünmeden, tartmadan yapılan her iş gibi sarpa sarar. çağımızın en büyük hastalıklarından biri bu aslında. tüketim toplumu olduk deriz ya hani, en hızlı tükettiğimiz şey de duygular oldu.
tanışalım, hemen yatağa girelim, birlikte yapılacak her şeyin tadını kısacık süre içerisinde çıkarıp birbirimizden hemen bıkalım. ilişkilerin özeti bu oldu artık. neredeyse uzun ilişkiler yaşayan, birbirini aldatmayan insanları kınamaya başlayacak bir kesim türedi. kendi yaptıklarını normal, normal olanı anormal görüyorlar.
ilişki ve arkadaşlıklar, özen gerektiren süreci hızla atlarsanız, üzerinde fazla düşünmeden, tartmadan yapılan her iş gibi sarpa sarar. çağımızın en büyük hastalıklarından biri bu aslında. tüketim toplumu olduk deriz ya hani, en hızlı tükettiğimiz şey de duygular oldu.
tanışalım, hemen yatağa girelim, birlikte yapılacak her şeyin tadını kısacık süre içerisinde çıkarıp birbirimizden hemen bıkalım. ilişkilerin özeti bu oldu artık. neredeyse uzun ilişkiler yaşayan, birbirini aldatmayan insanları kınamaya başlayacak bir kesim türedi. kendi yaptıklarını normal, normal olanı anormal görüyorlar.
devamını gör...
anneler günü
ârif nihat asya'nın ;
''bir yıl geçer gider, düşünülmez ne olduğum
bir gün nasılsa akla gelir anne olduğum!'' dizeleriyle andığı vefâkâr, fedâkâr kadınlara kapitalist düzenin lûtfettiği bir gündür. cennet'in bile ayakları altına serildiği o kadınlara keşke senenin tüm günleri hizmetçi olabilsek, gönüllerini hep hoş tutabilsek, bütün üzgünlükleri kendimize bütün sevinçleri de onlara yaşatabilsek... ama yine de haklarını edâ edemeyiz. annelerinin hayır duâlarını alabilenler için bu nimet, ne büyük bir bahtiyarlık ne büyük bir devlettir. başta cefâkâr annem olmak üzere elleri öpülesi tüm annelerin hatırlandığı bu günlerini kutluyorum, onların çocuklarının haylazlık ve yaramazlıklarını, kusurlarını, hatalarını bağışlamalarını, güzel duâlarını evlât ve torunlarından esirgememelerini, allah'ın onlara sevdikleriyle birlikte uzun ve sağlıklı ömürler nasip etmesini diliyorum.
''bir yıl geçer gider, düşünülmez ne olduğum
bir gün nasılsa akla gelir anne olduğum!'' dizeleriyle andığı vefâkâr, fedâkâr kadınlara kapitalist düzenin lûtfettiği bir gündür. cennet'in bile ayakları altına serildiği o kadınlara keşke senenin tüm günleri hizmetçi olabilsek, gönüllerini hep hoş tutabilsek, bütün üzgünlükleri kendimize bütün sevinçleri de onlara yaşatabilsek... ama yine de haklarını edâ edemeyiz. annelerinin hayır duâlarını alabilenler için bu nimet, ne büyük bir bahtiyarlık ne büyük bir devlettir. başta cefâkâr annem olmak üzere elleri öpülesi tüm annelerin hatırlandığı bu günlerini kutluyorum, onların çocuklarının haylazlık ve yaramazlıklarını, kusurlarını, hatalarını bağışlamalarını, güzel duâlarını evlât ve torunlarından esirgememelerini, allah'ın onlara sevdikleriyle birlikte uzun ve sağlıklı ömürler nasip etmesini diliyorum.
devamını gör...
okuduğun bir kitabı pudra şekerine uyarla
köşkteki pudra şekeri (bkz: köşkteki esrar)
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
"bazen prometheus oldum çarmıha gerilircesine
bazen spartaküs oldum aslanlara yem olurcasına
bazen cem sultan, ilmiği boynunda pir sultan oldum yar
bazen şems'ini arayan mevlana
bazen mevlana'yı arayan şems
dinginlerde yunus, yokluğa kanat geren bir garip
mutlu bir yusufçuk gibi sana özgürlüğüne koşarcasına geldim yar..."
devamını gör...
demirkırat
27 mayıs darbesinin bizzat yaşamış tanıklarıyla anlatıldığı mehmet ali birand'ın sunuculuğunu yaptığı belgeseldir.
belgesel adını o dönemler demokrat parti'nin halk arasında bilinen adından almıştır. (demokrat diyemeyen halk, demirkırat diye biliyormuş.)
çok partili hayata geçişin hemen öncesinden yassıada yargılamalarına kadar tüm sürecin anlatıldığı, herkesin mutlaka izlemesi gerektiğini düşündüğüm, dönemin şartları göz önünde tutularak izlenmesini salık verdiğim objektif belgeseldir.
belgeselde karşıt görüşlerden insanların demeçlerini dinleyeceksiniz. ben asla demokrasinin darbe ile sakatlanmasını savunmadım, savunmam. bununla birlikte adnan menderes'i de günahım kadar sevmem. ama tarih, hepimizin tarihi...
ek olarak belgeselde dikkatimi çeken hususlardan biri de celal bayar'ın teslim oluşu ve yassıada'da hükümlü olduğu süreçte gardiyanlardan "havyar" istemesi olaylarıdır.
belgesel adını o dönemler demokrat parti'nin halk arasında bilinen adından almıştır. (demokrat diyemeyen halk, demirkırat diye biliyormuş.)
çok partili hayata geçişin hemen öncesinden yassıada yargılamalarına kadar tüm sürecin anlatıldığı, herkesin mutlaka izlemesi gerektiğini düşündüğüm, dönemin şartları göz önünde tutularak izlenmesini salık verdiğim objektif belgeseldir.
belgeselde karşıt görüşlerden insanların demeçlerini dinleyeceksiniz. ben asla demokrasinin darbe ile sakatlanmasını savunmadım, savunmam. bununla birlikte adnan menderes'i de günahım kadar sevmem. ama tarih, hepimizin tarihi...
ek olarak belgeselde dikkatimi çeken hususlardan biri de celal bayar'ın teslim oluşu ve yassıada'da hükümlü olduğu süreçte gardiyanlardan "havyar" istemesi olaylarıdır.
devamını gör...