sıkıldıkça değiştiriyorum sonuçta benim doğum günüm bu yüzden asıl tarihi unuttum.
devamını gör...

bu biraz da kendinizi nasıl ve ne yönde geliştirdiğinizle alakalıdır. eski sevgiliye hırs yapıp da durkheim'ın ziya gökalp üzerindeki etkisi konusunda kendinizi yetkinleştirirseniz eski sevdicek için hiç bir anlam ifade etmez.

iyisi mi ben bu konu üzerine size harika bir örnek aktarayım. benim cinsiyeti kadın olan bir arkadaşım var. bu vakti zamanında kendisini gerçekten de çok seven bir çocuğa köpek çekti. çocuk ona resmen ölüyordu. arkadaşım da o çocukla sırf çok parası yok diye, sırf iyi bir mesleği yok diye sevgili olmadı ama onun sevgisi ve ilgisi hoşuna gittiği için tamamen bırakmıyordu da. köpek etmişti anlayacağınız. derken çocuk buna ansızın postayı koyup her yerden engelledi.

aradan aylar aylar geçti. bir gün dm'den arkadaşıma bir mesaj geliyor. mesaj aklımda kaldığı kadarıyla şöyleydi:

''merhaba x. umarım her şey yolundadır. ben sana sadece teşekkür etmek için yazıyorum. seninle tamamen bittikten sonra günlerce kendime gelemedim. çok ağladım. bir gün internette önüme bir ilan düştü. türk hava yolları ikinci pilot alacakmış. tüm şartlar tutuyordu, tek eksiğim dildi. iki ayda dil puanımı getirdim. bir dizi mülakatlara ve sağlık kontrollerinden sonra eylül ayında uçuş okuluna katılmaya hak kazandım. sana ne kadar teşekkür etsem azdır. senin sayende hırs yaptım, senin sayende iki ay gibi kısa bir sürede ingilizce öğrendim. senin sayende pilot olacağım. sen kpss ile memur olup atandığında her akşam eve gelip televizyonun karşısında kocana portakal soyarken ben dünyanın en güzel kadınlarıyla dünyanın farklı farklı şehirlerinde günümü gün edeceğim. sen hayatın boyunca maksimum 5 bin lira alacakken ben iki sene sonra 25 bin lirayla mesleğe başlayacağım. bunların hepsi senin sayende oldu. sen hayatıma çıkmasaydın ben yine aynı ben olacaktım. sana hayatta başarılar diliyorum. umarım atanırsın.''

mesaj tamamen böyle değildi elbette, kendim hatırladığım kadarıyla yazdım ama anafikri buydu ve aynen böyle kol gibiydi. sonuçta arkadaşım hönküre hönküre ağladı mı? evet, ağladı. sırf üniformalı diye, sırf karizmatik diye o çocuk yerine gidip çevik kuvvet bir dallamayla sevgili olmuştu. gerçi o da onu aldattı da neyse. sonuç? köpek çektiği çocuk üniformanın, karizmanın tillahını yapıp salladı ve koydu masaya.

arkadaşıma da oh olsun. yüzüne de söylemiştim zaten. kim olursa olsun insanları rencide edenlere hiç acımam yoktur.
devamını gör...

(bkz: kanalıma hoş geldiniz)
devamını gör...

dostlarım günaydınnnnnnn. uzun zaman sonra ilk defa bu saatte uyumuyorum, uyaniyorum. bi garip geldi, bünye alışık değil tabi. çünkü normalde benim bu saatte yeni uyuyor falan olmam lazımdi amaaa beni bekleyen işlerimden dolayi 4 saatlik bir uykunun ardından buradayım. hepinize güzel günler dilerimmmm.
devamını gör...

hayret kimse yazmamış .
çekirdek yahu.bu son , bu son diyerek dağ gibi çekirdek kabuğu olur ama sen çitlemeye devam edersin.
devamını gör...

bilinçaltındaki üstünlük kurma duygusundan kaynaklanır. ben bu kadını daha kolay korurum, daha kolay doyururum iç güdüsü vardır altında, diye düşünmekteyim. hatta evrimsel bir kökeninin olduğunu bile düşünüyorum. çünkü kadınların çoğunun küçük olmasının bir anlamı olmalı.
devamını gör...

benim her cumartesi takip ettiğim yayın. bugün gereksiz bir yönlendirme yapıldı. anlayamadım. program zaten bu durumdan dolayı, her zaman ki gibi ilerlemedi. yayıncı'nın algısı dağıldı ilk defa toparlayamadı. sözlüğün yeni ismi için dinlemiyordum ben o yüzden bu ifade'ye hiç gerek yoktu benim için. flaş açıklamasıyla radyo'yu açan, mizah olarak algılamadı üzgünüm. bu niyetle açanların verdiği tepkiyi anlıyorum. iyi giden şey'leri batırma konu başlığına uygun bir gece oldu diyelim. bunlara hiç gerek yoktu. neyse yayıncı'nın toparlanıp güzel yayınlara hazırlanmasını diliyorum.
devamını gör...

umarım sabahları kalkmak için bir sebebin olur.
devamını gör...

baş karakter hep biraz hastalıklı ve iç buhranlarını sonuna kadar hissettirir
hep bir vodka aşkı
ani bayılmalar
"arzularına yenik düşmüş aciz ve basit insanlar"
"hava nasıl soğuk!"
" .. dedi ve uzaklaştı genç adam .."
destan seklindeki ad soyad ile hitaplar
sarhoş babalar, çilekeş kadınlar ve sefalet
cepte kalan üç beş ruble
upuzun psikolojik tahliler vb.
devamını gör...

çözeltilerin asitlik veya bazlık derecesini gösteren, ingilizcede "hidrojenin gücü" anlamındaki "power of hydrogen" kelimelerinin baş harflerinden kısaltma olarak gelen terimle ifade edilen ölçek.

ph değerleri 0'dan 14'e kadar sıralanır. değer küçüldükçe çözelti asit, büyüdükçe baz karaktere doğru evrilir. ph = 7 durumunda çözelti nötr olur. içtiğimiz ya da yıkandığımız suyun ph derecesinin 7'den az olmaması gerekir.

mide salgımızın ph derecesi 1,5 ile 2 arasında olduğundan bu salgıya mide asidi diyoruz. ince bağırsaklarımızda ph değeri 8 - 9 civarında olduğundan bu ortam da baziktir.

cildimizin ph seviyesi düştüğünde egzama gibi sorunlarla karşılaşma nedenimiz de ortamın asidik hale gelmesidir.
devamını gör...

allahuâlem... gönlüm honki ponkiden yana...
devamını gör...

bir kadının başarısı, bir başka kadının gururudur.

kız kardeşlik, kazanacak
devamını gör...

elinize sağlık, sabrınıza bereket dediğim harika derginin ikinci sayısı.

trevor philips ilk sayıyla bizlere diğer sayıların neler getireceğini, ne derece etkileyeceğini göstermişti. gerçekten çok fazla emek verilmiş, yorulmuş ve bir övgüyü hak etmiş kendisi. takdir ediyorum. tabii teşekkür de ederim emek vermemi sağlamış olduğu için.

darısı üçüncü sayının başına!
devamını gör...

500'e yakındı. iyi bir şey değil ama.

tek yazardan gelmesi iyi bir şey değil. beğeni sınırlamasıyla tarih oldu zaten.
devamını gör...

iktidara yakın iş adamı necmetin kesgin, yani mansur yavaş aleyhinde sahte sent suçlaması yapan iktidar yalayıcısı sahte senetten ötürü tutuklanmış. haber içeriğinde çocuk pornografisi falan da var. cidden mide bulandırıcı. hala bu aymazlara oy verenler var bu ülkede. tiksiniyorum gerçekten.


sözcü gazetesinden ismail saymaz'ın haberine göre, 31 mart yerel seçimleri dönemi boyunca ankara büyükşehir belediye başkanı mansur yavaş'a karalama kampanyasının baş aktörü olan, iktidara yakın medya tarafından “saygın iş adamı” olarak nitelendirilen necmettin kesgin hakkında ankara cumhuriyet başsavcılığı tarafından geçtiğimiz yıl yakalama kararı çıkarılmıştı. edinilen bilgiye göre, kesinleşmiş hapis cezaları bulunan necmettin kesgin kısa bir süre önce ankara'da yakalanarak cezaevine konuldu.
kaynak haber
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nasıldı
önce sevinç uyutmadı beni
sonra üzüntü nöbet tuttu bütün gece
ikiside gidince başımdan
uyudum, ama ah, her mayıs gecesi
bir kasım sabahı getirdi ardından
senin derdin benimdi
benimki senin
paylaşmazsam bir sevinci seninle
yoktu benimde sevincim.

bertolt brecht
devamını gör...

sri lanka'da gerçekleşen trajikomik hadise.
sri lanka sağlık bakanı pavithra wanniarachchi, bir büyücünün covid-19' a karşı %100 başarılı ve içenlerin bir daha bu illete korunaklı olacaklarını iddia ettiği karışımı hem içmişti hem de insanların kullanması yönünde teşvikte bulunmuştu.
büyücünün büyülü iksir diye lanse ettiği karışım bakanı covid-19'a karşı koruyamadı.
bakanlık tarafından yapılan açıklamada, wanniarachchi’nin koronavirüs testinin pozitif çıkması sonucu hastanede tedaviye alındığı bildirildi.
kaynak
devamını gör...

çağımızın köpek balıklarına kıyasla çok daha büyük bir köpek balığı türü. milyonlarca yıl önce yaşadığı, sadece bir takım diş kalıntılarına dayanılarak iddia ediliyor.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

yukarıdaki görsel de büyük beyaz köpek balığı dişleri ile bir megalodon dişi kıyaslanmış.

görsel : wikipedia.

- bilimsel olarak eksik kanıt olarak kabul edilebilir. (evrim teorisi mesela, eksik kanıtlar ile doğru kabul edilebiliyor. ancak hala yaşanış şekilleri tam olarak kanıtlarıyla birlikte şemalaştırılıp ortaya konamadı. yani evrim gerçek ancak yordamları teori pozisyonunda incelenmeye devam ediliyor.)
- megalodonun başka hiçbir kalıntısı bulunamamış. fosili bile yok. yani varlığı belli ancak dişleri dışında tüm özellikleri hayal ürünü.
- genel olarak devasa okyanus canlılarının yaşam alanı okyanus tabanları ve çukurları / çatlakları olarak kabul ediliyor. ev ya da sığınak olarak bakacak isek eğer yaşam alanı olgusuna, mantıklı bulunabilir bu görüş. ancak ben canlıların çok daha fazla politika yaptığını düşünüyorum, tıpkı insanlar gibi. yaşam alanları ve yaşama anlayışları / kültürleri her zaman tek düze olmayabilir varlıkların.
- megalodonun tüm kalıntıları mariana çukurunda keşfedildiği için yaşam alanı da mariana çukuru olarak kabul edilmiş. ( en azından on-on beş milyon yıl öncesindeki yaşam alanı.) bu çok yanlış bir varsayım ve tüm dev okyanus canlısı teorileri açısından da çok eksik bir bakış açısı.
- yine eksik bir bilimsel kanıt daha var elimizde, dev okyanus canlıları ile ilgili: yüzlerce yıldır gözümüze görünmüyorlar. bu çok ciddi bir bilgi.
- canlıların türlerinin yok olabiliyor olması, yok olmuşların fosil kanıtları bizi yanıltıyor da olabilir. canlılar politika yaparlar. görünmez olurlar, saklanırlar vs. ' göl canavarları ' , ' denizaltı batıran dev kalamarlar' tarzı hikayelerle bir yerlere gelmeye çalışan insanları da kanıtlar yok iken teorilerin fanatikliğini yapmaya vardıran zihin oyunu alışkanlıklarını da sevmem, ancak ( tekrar ediyorum, umut ve gizem aşılamayan.) okyanus canlıları küçülmek ile birlikte, tamamen yaşayış stratejilerini değiştirmiş te olabilirler. bu sebep ile onların büyüklerini göremiyor olabiliriz. okyanusta canlılar: 1- beslenmek için. 2- dolaşım sistemlerinin (kan, sinir, boşaltım vs.) adaptasyonu için. 3- diğer avcı ve canlılardan saklanmak/korunmak için. 4- çeşitli ihtiyaçları giderecek ortamları keşif için, okyanus tabanına inerler. yani tam olarak okyanus tabanı onların yaşam alanı olduğu için değil. tam olarak okyanus tabanı yaşam alanı olan ve bilimsel olarak da tespit edilmiş, kayıt altına alınmış bir çok canlı da vardır.


- megalodon saldırısı olabilecek izler, dişler ve dev balık görüntüleri yakalamalar, sinyal cihazları ile takip etmeler. olguya, - bilimsel açıdan - baş aşağı bakmak gibi oluyor bana kalırsa. bulunmak istenen şeyi değil de o büyüleyici dişlerin sahibine dair daha çok kalıntı ve kanıtı araştırmalı bilim insanları.


yeme bizi megalodon!
devamını gör...

bir emil michel cioran kitabıdır.

zaman insanoğlunun üstesinden gelemediği, tam olarak bir anlam veremediği, karşısına çıkıp hesap sormaya niyet bile edemediği ve nihayetinde, kazandığı bütün zaferlerden sonda önünde diz çöktüğü bir kavram. çok insan telef olup gitti zamanla uğraşarak ve bu insanların çoğu sona doğru zamanın kölesi olduğumuz gerçeğini kabul eğmek zorunda kaldı. ama belki tek bir çözüm geldi çoğunun aklına zamana müdahale etmek için. emil michel cioran’ı okuyan herkesin aklına eninden sonunda düşen korku veren ama rahatlatıcı bir yanı da olan bir fikir onları çözüme götürebilirdi: intihar.

emil michel cioran okudukça insan kendini düştüğü yerden kaldırma konusunda bir isteksizliğe kapılıyor. sanki orda kalıp ölmek olası tercihlerin en doğrusu gibi geliyor. kaybedilmiş bir savaşı sürdürme zorunluluğundaymış gibi yaşadığını hissediyor okuyan. sanki savaş sonunda sallayacağı beyaz bayrağa sarılıp toprak altında istirahate çekilecekmiş gibi hissediyor. ya da denize düştüğü an dibi bulanacağını emin bir şekilde kendini sonsuzluğa doğru bırakmaya niyet ediyor. cioran okuyan insanların tamamı intihar etmiyorsa eğer, bu bir virgül hatrınadır.

yine de okuyun okutun.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim