en absürt şeylerden birisi.neden benim acım varken milletin karnını düşünmek zorundayım.onlar misafir değil,e ben de ev sahibi değilim.
konuya dönecek olursak; onlar çiğ köfteyi*benim kadar zevkle yiyemezler. onlarda ne o ağız ne de o damak tadı yoktur eminim.o yüzden yaşarken bolca yemeliyim.
devamını gör...

akp'li belediyelerdeki/kurumlardaki "makam sahibi" şahıslar da neden bana y marka araba yolladınız ancak x marka araba benim totoma layık olabilir diye ortalığı ayağa kaldırıyor. aradaki fark işte görüldüğü üzere. anlatmaya gerek yok.
devamını gör...

anket doldurmayın sizde, kafanıza telefon mu doğrultup anket doldurun diyorlar. seçimlerinizi yapmakta ve uygulamakta zorlanıyorsanız, yönetim dahi sizi bu durumdan kurtaramaz.

(bkz: her şeye itiraz etmek)
devamını gör...

en küçük teyzem diyor ki “bi evin en küçüğü olacağına, dağda keçi ol.” o kadar kötü sanırım. ben demiyorum, o diyor. ben anlamam yoksa bu işlerden. tek çocuğum ben.
devamını gör...

bugün kendimi date'e çıkaramadım çünkü ders çalışmam lazım.. mâlum zor ders. bilgisi olan portakal atabilir mesaj kutuma.. *
ayrıca akşam yiğidolarla maçımız olduğu için özellikle bu kupayı seçtim hihihihihiih. *
edit: fonda bu müzik var, unutmuşum..

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tek başına olmak kendi seçimin degilse dibine kadar yalnızsın arkadaş.
devamını gör...

mark twain kitabıdır.

mark twain, ruh halinize bağlı olmaksızın her an okunabilecek bir yazar. mark twain bambaşka bir adam. onu okumak her zaman büyük bir keyif. adını duyduğum zaman bile mutlu olduğum bir adam. o bir edebiyat kahramanı, hem de süperinden.

hadleyburg’ü yozlaştıran adam, “ lekesiz aklın sonsuz ışıltısına” bir örnek bence. mark twain’in pırıl pırıl dehasından damıtılmış bir öykü. dehasını gözümüze sokmak için uğraşmadan yazmış kitabı. gösteriş yapmadan yazmış. tevazu içinde yazmış.

kitaptaki hikaye beni çok derinden etkiledi. hadleyburg kenti namuslu, ahlaklı, dürüst olmakla övünen, önde gelen bazı ailelerin göz kamaştıran erdemleri ile ünlü bir kenttir. ve belki de sonsuza kadar öyle kalacaktır. ta ki günün birinden ordan geçen bir yolcuya yapılan bir haksızlığa, ve bu haksızlık sonrası o adam intikam almaya karar verene kadar. bu adamın intikamı kente kötülük yapmak şeklinde olmayacaktır. sadece içlerinde saklı gerçeği ortaya çıkarmakla yetinecektir intikam isteyen bu yabancı.

meraklısı için yazıyorum bu son paragrafı. herkes okumak zorunda değil elbette. bu öykü bana iki farklı yapıtı hatırlattı. bir tanesi, burgazadaya gittiğinizde adanın girişinde sizi karşılayan büyük yazar sait faik abasıyanık’ın “ sinağrit baba” öyküsü. bu öykü üniversite yıllarımda muazzam bir anıma da kaynaklık etmiştir. ( anıyı sizinle paylaşmayacağım. ) sanki iki öykü arasında derin paralellikler var gibi. ikincisi ise, ingiliz olmasına rağmen filmleriyle beni güldürebilen, dünyanın en büyük “ nerd”lerinden biri olan simon pegg’in “ hot fuzz” filmi. benzerlikler çok sevimli bence. okuyun, izleyin, keyif alacaksınız...
devamını gör...

insanların derin uykudan uyanıp palavralara inanmayı bırakması, dizlerinin üzerinde sürünmeyi bırakıp ayağa kalkması ve gerçekleri görmesi.
devamını gör...

genellikle şişmanlama kaygısı ile oluşan bir çeşit yeme bozukluğu hastalığı.
devamını gör...

"o ölürse biz ne yaparız?" dediğim tavşanımı kaybettim. yaklaşık 9 aydır bizimle beraberdi. bizimle yer içerdi. bir gün birden felç geçirdi. veterinere götürsek de o gün akşamında kaybettik. şimdi 2 hafta oldu o gideli. çok özleyeceğim.
devamını gör...

nickaltını açmış bulunuyorum. hissediyorum sağlam bir yazar geldi.hoş gelmiş... bugün de doğum günüymüş musmutlu yıllar ve sözlükte uzun uzun yazmalar diliyorum.
devamını gör...

geçen yakın bir arkadaşımla telefonda konuşurken bana : "bergen, şu an geçmişte ağladığın şeylere nasıl gülebiliyorsun?" diye sordu. ben de ona : "çünkü o zaman o dertler benim ruhuma ağır geliyordu, bunlara zamanla alıştığım için aslında şu an ki gücüm o dertlerin üstesinden geldiği için gülüyorum. bir zaman sonra başka dertler eklenecek, o zaman da o dertler ağır gelecek ruhuma. yani zamanla alışacağım o dertlere ve kaldıracağım. şu an ağlamamın sebebi o dertlerin şimdi ki gücüme ağır gelmesi. zaman geçtikçe bunlara da güleceğim. her derdin yerini daha ağırı alacak. "dedim. aynen de böyle oluyor.. insan alışıyor, alıştıkça gülüyor efendim..
devamını gör...

devlettir

devlet'i kutsal bir varlık olarak düşünmek önce birey olarak kendine sonra da gelecek nesillere yapılacak en büyük yanlıştır. devlet size beş karış suratla hizmet verdiğinde şikayet ettiğiniz memurdur, bugün git yarın geldir, politikaları nedeniyle aç kalmanız, haksız yaptırımları yüzünden ölmenizdir, başka bir şey değil. bunlara sebebiyet veren de yine sizsinizdir, kompleks bürokrasi içinde toplum olarak (birey olarak bir hiçsiniz) yanlışları düzeltmezseniz bu devasa organizma sizi böcek gibi ezmeye devam edecektir. yanlış anlaşılmasın, genel ortalama bir ülke'de (ki şu an rusya'da bile halk devletini hizaya getirmeye çalışıyor) bunu yapmanın her ne kadar agresif yöntemleri olsa da, buna gerek kalmadan gayet barışçıl yöntemlerle de hizaya getirebilirsiniz, bunun için yapmanız gereken örgütlenmektir (kulağınıza öyle geliyor ancak örgütlenmek sadece komünist bağlamda bir kavram değildir, adıyaman pınarlı köyü yardımlaşma derneğine kaydolmakta örgütlenmek olabilir, nahiftir ama örgütlenme olarak sayılabilir *gülücük*)
devamını gör...

bu şarkı sanıldığı gibi kadın ile erkeğin ayrılığının anlatıldığı aşk şarkısı değildir. güney azerbeycan ve kuzey azerbeycan' ın ayrılmasıyla yazılan siyasi bir şarkıdır. orjinal hali yasaklanınca sözlerin sahibi ferhat ibrahimi şu an dinlediğimiz haline getirmiştir. bestekârı ise; ali selimi'dir.

ınsanın sevdiklerinden, vatanından ayrı düşmesi ancak bu kadar hisli icra edilebilirdi. azerilerin kendine has o gırtlak ve ses tınısıyla birleşince, içinize daha çok işliyor. bir daha selda bağcan'dan dinleyeceğinizi sanmam.
devamını gör...

jim carrey'nin altın küre konuşması.

sunucu: yeni çıkacak film olan true crimes'dan 2 kez altın küre kazanmış jim carrey karşınızda.

jim carrey: teşekkür ederim, ben 2 kez altın küre kazanmış jim carrey'im. geceleri uyumaya giden sıradan bir adam değilim. 2 kere altın küre kazanmış jim carrey olarak biraz kestirmeye gidiyorum ve rüya gördüğümde ise her zaman ki rüyaları görmem. rüyalarımda altın küre ödülünü 3 defa kazanmış jim carrey olarak kendimi görürüm çünkü o zaman tamamlanmış olurum. sonunda gerçek olurdu, beni tamamlayacağını bildiğim bu korkunç arayışı sonlandırırdım. ama bu ödüller baya önemli! eğer güneş sistemimizi tek başınıza havaya uçurursanız, bizi ya da insanlık tarihini çıplak gözle bulamazdınız ama bakışa açımıza göre bu devasa bir şey.

devamını gör...

her gülün bir dikeni vardır.

kar insana muazzam huzur veren bir olay, baharda doğada yüzlerce renk varken renklerin hepsi sonbaharda kaybolur, kar geldiğinde ise her şeyin üstü beyaz bir örtü ile kaplanır, kar sesi emer dünya sessizleşir ışığı yansıtır, geceleri bile karanlık inmez.

bu kadar güzelliğe karşı normal bir insanın heyecan duymaması çok zordur, yapılması gereken karıncanın ağustos böceğine kapısını açtığı gibi kapıları açmaktır. kışın gelmesine sevinen insanları vatan haini ilan etmek değil.
devamını gör...

1) nefi:

asıl adı ömer'dir.

‘’yararlı, faydalı’’ anlamlarına gelen ‘’nef’i’’ mahlasını kullanmıştır.

tasavvuftan etkilenmemiştir.

‘’sebkihindi’’ akımından etkilenen ilk şairdir.
mesnevi yazmamıştır.

edebiyatımızda hiciv türünün en önemli temsilcisidir.

‘’fahriye (yazılan kişiye övgü)’’ bölümünü kasidenin vazgeçilmez bir bölümü haline getirmesinden dolayı ‘’fahriye şairi’’ olarak da bilinmektedir.

kaside türünün yapısını değiştirmiş, kasidelerine fahriye ve tegazzülle başlamıştır.

gazellerinde sade, kasidelerinde ise ağır ve süslü bir dil kullanmıştır.

‘’siham-ı kaza (kaza okları)’’ isimli eserinde hicivlerini toplamıştır.

‘’tuhfetü’l uşşak (aşıkların armağanı)’’ isimli kasidesi de önemlidir.


2) nabi:

asıl adı yusuf’tur.

hikemi (öğretici-didaktik) şiirin edebiyatımızdaki en önemli temsilcisidir.

nabi ekolü’nün kurucusudur (hikemi şiir akımı olarak bilinen akım).

devrinde ‘’şeyhü’l şuara’’ ve ‘’melikü’l şuara’’ olarak nitelendirilmiştir.

‘’hayriyye’’ isimli eserinde oğlu ebü’l hayr mehmed çelebi’ye öğütler yazmıştır.’’

şiirlerinde sade, nesirlende (düzyazı) ise ağır bir dil kullanmıştır.

‘’tuhfetü’l harameyn’’ isimli eseri edebiyatımızda süslü nesirin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.

‘’hayrabad’’ ve ‘’münşeat’’ isimli eserleri de önemlidir.


3) nevizade atai:

şair nevi’nin oğludur.

hamse (beş mesnevi) sahibidir.

mesnevilerinde didaktik (öğretici) bir üslup kullanmıştır.

atasözü, deyim ve kalıplaşmış sözlere sıkça yer vermiştir.


4) şehülislam yahya:

gazel şairlerinden biridir.

mahallileşme akımından etkilenmiştir.

şiirlerinden bazıları bestelenmiştir.

gazelde rubai veznini kullanan ilk şairdir.


5) naili (naili-i kadim):

sebkihindi akımının kurucularından ve ilk temsilcilerinden biridir.

şiirlerinde farsça kelimelere ve ağır tamlamalara bolca yer vermiştir.

telmih, mübalağa ve tezat sanatlarını sıkça kullanmıştır.

şarkılarında ise sade bir dil kullanmıştır, mahalli (yerel) söyleyişlere yer vermiştir.


6) neşati:

mevlevi şeyhi olmasından dolayı ‘’neşati dede’’ olarak da bilinmektedir.

sebkihindi akımının en önemli temsilcilerinden biridir.

gazelleriyle ünlenmiştir.

gazellerinde naili-i kadim’den, kasidelerinde ise nef’i’den etkilenmiştir.


7) azmizade haleti:

rubaileriyle tanınmıştır.

‘’divan şiirinin ömer hayyam’ı’’ olarak anılmaktadır.

‘’rubaiyyat (rubaiyyat-ı haleti)’’ isimli eserinde rubailerini bir araya getirmiştir.


tanım: 17. yüzyıl divan şairleri hakkında yükseköğretim kurumları sınavı'na yönelik bilgi içeren başlıktır.

kaynak: edebiyat notlarım.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

son 1 senedir en çok istediğim şey. umarım bir gün gerçekleşti diye editlerim bu tanımı eheh (bkz: yks 2021)
2021 editi: bu sene başaramadık
2024 edit: binlerce kilometre uzakta muhendislik okuyorum hayat 180 derece degisti
devamını gör...

eski dilde kullanılan bir sözcük olup
iki yanında sıralanmış ağaçlar veya yeşil çit bulunan oldukça geniş yola verilen isim.
gezinti yolu olarak da kullanıldığı gibi bir bahçe, orman veya parka giriş yolu olarak da kullanılır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim