içimizden gelen, gelmekte olan belki ruhumuzun inişi çıkışı belki hislerimizin karmaşası kim bilir? yazmak istediğimiz her neyse yazdığımız ince, gösterişsiz, sır saklayabilen defter.

insan neden korkar yalnızlıktan?
hele ki şu zamanda!
samimiyetsiz vıcık vıcık insan topluluklarını elinin tersiyle itmek ve kendi masum dünyanı inşa etmek neden bu kadar zor gelir?
ismi lazım değil sınırı bir adım geçmesine izin verdiğim bir insan türü bir gün bana 'duvarların var senin ve insanları kendi hayatına dahil etmiyorsun' demişti.
ne kadar kıymetli benim için o duvarlar ah bir bilseniz.
ve sınırı bir tık geçirdiğim her insandan sonra daha da güçlenen daha da genişleyen duvarları örmem ne muazzam keyifli anlatamam...
beni dahada güçlendiren, duygularımı soyutlatan, kendisinden uzaklaştırmakla kalmayıp arkasından gelecek tüm insanları daha farklı bir gözle süzmemi sağlayan tüm yol ayrımlarıma buradan çok teşekkür ediyorum. sizler olmasaydınız ben sahtelikler içinde debelenip duracaktım. sizler olmasaydınız ben pembe gözlüklerimi belki hiç çıkaramayacaktım. sizler olmasaydınız sevginin kutsallığını ve her önüne gelene aptalca dağıtılmaması gerektiğini hiç bir zaman öğrenemeyecektim. sizler olmasaydınız insandır hata yapar özüne bakmak lazım palavralarıyla kendimi belki ömrümün sonuna kadar uyutacak her fırsatta canımı acıtanları büyüklük bende kalsın egosuyla ve ezikliğiyle affedecek kendimi gıdım gıdım küçültecektim.
insan kendine yeter mi peki?
yetmiyorsa, yetemiyorsa sıkıntı var bilin bunu. sırf yalnız kalmamak için birilerini tutuyorsa hayatında en büyük kötülüğü en önce kendine yapıyordur. kendini yetiştirememişliğin cezası olarak başka bir kapasitesizi hayatına yük ediyordur. çok acı cümleler değil mi? malesef gerçek bu arkadaşlar!
kendinizi artık kandırmayı bırakın. şöyle bir bakın bakalim etrafınıza. kimi ne için tutuyorsunuz hayatınızda?
ve en acısıda aslında kim sizi ne için tutuyor hayatında?
bazen yol ayrımları iyidir.
değerlendirin anını yakaladığınızda...
devamını gör...

(bkz: at (film)) - tek dileği çocuğunu okutmak olan bir babanın istanbul'da yaşadığı cehennemi anlatan 1982 yapımı yerli film. bonus: genco erkal.

(bkz: earthlings (film)) - dünya üzerindeki hayvan sömürüsünün aktarıldığı bir belgesel. azıcık kalbi olanın etkilenmemesi mümkün değil. bonus: joaquin phoenix.
devamını gör...

gitmesin zaten. siz sevmediğiniz hatta düşmanınız size misafirliğe gelsin ister misiniz. zorla güzellik olmaz. gitsin feslinin çukuruna. anıt da işi ne?
devamını gör...

makas alıp kaşlarımı kesmiştim.
devamını gör...

"kelime başına karma birim puanı arttırıldı (uzun tanımlar çok daha fazla karma puan vermekte)" diye bir seyden ötürü sırf sınav kağıdı dolu görünsün diye, uzun uzun anlatımların çoğalacaģını düşünüyorum. çünkü ben de şu an bu tanımda aynen bunu yapıyorum.*
kötü bir şey de değil neticede. yazalım uzun uzun. zaten konuştuğum gibi yazmaya başlarsam kimse okumaz diye yazamadıklarım, kısalttıklarım var. yapmayayım bari bundan sonra.
böyle açık kapılar bulunca da, kelimeler istemesiz dökülüyor benden. durduramıyorum. duramıyorum mesela şu an.
şimdi durmazsan, hiç duramayacağım için, atıyorum kendimi bu başlıktan.
devamını gör...

bir dedem ateist, diğer dedem cihad hocası. bir amcam komünizmden defalarca içeri alınmış, babam milli görüşçü. ablam sosyalist, abim ülkücü. annem mezheplere inanmıyor, annanem şafiî. ne zaman aile toplantısı olsa, "acaba birbirlerini öldürecekler mi?" diye merakla bekliyorum. çok gergin ve sıkıntılı bir ortam. böyle bir ailede büyümenin tek ve en iyi yanı ise kişisel görüşlerinizi savunmayı öğrenebilmenizdir. tabii bu kargaşanın tarafı olmak istemezseniz de apolitiğin allah'ı olursunuz.
devamını gör...

eksi karma puanına düşüren durum. nereden mi biliyorum?

(bkz: bir arkadaşımın başına geldi). *
devamını gör...

neyi itiraf edeyim ki, komple nakıs biriyim.*
utangaçlık bende, konuşma özürlülüğü bende, selam vermekten aciz biriyim, her türlü iletişimden utanan, çekinen biriyim.
böyle biri yalnız olmasın da kim olsun...
devamını gör...

normal bir ortamda sorun olmayacak olan ama ekşi gibi bir yerde neye yol açacağını kestiremediğim gelişme.

kulzos ve mega sözlük'te de var bu özellik ama ikisinde de ortam genel olarak nezih olduğundan sıkıntı yaratmıyor. ekşi'de hakaret edemeden konuşamayan çok kişi var. bu kişilerin yazılan herhangi bir yoruma doğrudan kişisel olarak cevap verebilmesi, en azından kendi adıma, çok da isteyeceğim bir şey değil. kendileri bilirler tabi. üye kaybetmeyi ne kadar umursa(ma)dıklarını "yenge olayı"nda görmüştük zaten.
devamını gör...

her düşünceye saygı duymak saçmadır.kişinin düşüncesini söyleme hakkına saygı duyulmalıdır.
devamını gör...

telefonumu evde unuttuğumu düşünerek evdekileri aradım... telefonumla.
devamını gör...

bir kez tanpınar okuduysanız, başka yazarları beğenmeniz çok zor oluyor.

öyle bir tad bırakıyor ki ruhumda, istemsizce her yazarda o tadı anımsatan bir şeyler arıyorum ve bulmak çok zor oluyor tabii. o yüzden içim sıkışınca tekrar tekrar okurum cümlelerini. çünkü bu aslında okuma yapmak değil usta bir ressamın elinden çıkmış bir tabloya bakmaktır. tüm duyularınızla sizi içine çeker.

başıma gelen şey lanet mi kutsanma mı bilemiyorum. belki ikisi birden. ama mutluyum, iyi ki o’nunla aynı anadili paylaşıyoruz.
devamını gör...

ben birgün tuvalette böyle işim bitmiş anlamsızca otururken kendi omzumu öperek başladım.sonralari pazularımı küçük küçük öperek ilerlettim.ayna da kendi kendime pratik yapmam çok sonralarıdır. artık 2.bir şahsa hazırdım.kendim öğrendim ben bak valla deliyim ben.
devamını gör...

çok tanım değil kaliteli tanım girin.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
tam da bu şekildedir
devamını gör...

küfür orucumu bozduracak kişidir. artık ne diyeceğimi şaşırdım lanet bu tiplere......
devamını gör...

yumoş ayı. hatta deterjanın yanında hediye edilenlerden.
devamını gör...

iyi bayramlar.*
ilk defa bu kadar yazarla bayramlaşıyorum. kendimi çok entelektüel hissettim. apaydın oldum.
devamını gör...

mavi ve mor renklerini zamanında kullandığım ve işime yaramış saç boyası markası. mavi rengi açık renkli saçtan akarken çok tatlı bir su yeşiline dönüyor. mor rengi koyu renkli saçta da tutuyor. ellerinize, dokunduğunuz her yere, banyoya, havlulara da çok güzel renk veriyor. anneniz sinirleniyor falan. güzel oluyor.
devamını gör...

kurutulmuş kurabiye. üzümlüsünü çok severim. kalan meyveli veya üzümlü keklerinizi küçük parçalar halinde dilimleyerek fırında kurutup, aynı lezzeti elde edebilirsiniz.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim