sömürülmüş enerjim yerine geldi. emeği geçenlere teşekkürler, yayıncılarımızın yanaklarını sıkıyorum. her pazartesi burada olacağım. önerilerimi de paragraflara sığdıramayacağım, halka seslenir gibi dile getireceğim. *
devamını gör...

amerika birleşik devletleri'nin montana eyaletinde yer alan kayalık dağlarının çukurunda oluşmuş olan bir göldür.
flathead ulusal ormanının içinde bulunan göl adını zamanında burada yaşamış olan flathead yerlilerinden almıştır.
dünyanın en temiz gölleri içerisinde yer alır. 54 metreye ulaşan derinliğine rağmen çok temiz olduğu için sığ gibi görünmektedir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

katranı eritsende şeker olmuyor. cinsine çekiyor.
devamını gör...

kudüs'te bulunan, hz. isa'nın çarmıha gerildiği yer olarak kabul edilen ve mezarının gömülü olduğuna inanılan bir tepenin üstünde inşa edilmiş kilisedir.
bu kilise katolik, rum ortodoks, ermeni apostolik ortodoks, süryani kadim ortodoks, iskenderiye kıpti ve etiyopya ortodoks tevhidi kiliselerinin ortak kullanımındadır.
devamını gör...

genelleme yapmanın yanlış sonuçlara götüreceği konu.

"ilk olarak fiziksel bazı özelliklere bakılır" kısmını geçtim. o işin aşk kısmı değil çünkü ve hemen hemen hepimiz yapıyoruz, karşımızdakinin şurasına burasına bakma işini.

herkesin aşk tanımı da, algısı da, buna değer bulduğu kıstaslar da farklı. insanların çoğu anlayışlı, doğal davranan, güler yüzlü, öz güvenli kişilere aşık olurlar. bazen yanında olmaktan huzur duyduğunuz, sizi tamamladığına inandığınız, yokluğunu kuvvetli şekilde hissettiğiniz kişilere aşık olursunuz. bazen de uğruna, manevi dünyanızda mücadeleler vermek zorunda kaldığınız (lucifer morningstar'ın chloe decker'a olan ilgisi gibi), bir şekilde onu elde etmeye "zafer" gözüyle baktığınız insanlara aşık olursunuz. tipik av-avcı olayı yani... kimisi de sohbet bakımından iyi iletişim kurabildiği kişiyle bir de tutkulu bir cinsellik yaşayabilirse, o kişiye aşık olur.

özetle; bu konu herkes için değişebilecek bir konu.
devamını gör...

bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulan karakterdir kendileri.
devamını gör...

klasik öğrenci yemeği olmakla birlikte gece vakti akla düşmüştür efenim. şeytan diyor seri biçimde kettle a suyu koy kaynasın, tencereye makarnayı boca et. aç ordan bir domates konservesi... üff...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

italyan arkadaşımla versuslaştığım maç. o kendi ülke bayrağını atıyor, ben türkiyenin. heyecanla ve merakla beklemedeyiz. aslında bu maçı yerinde izleme imkanım vardı fakat haberini geç aldığım için gidemedim. normalde maç izlemem ama bu europaweltmeisterschaften acaip ilgimi çekiyor.

yanaklarımı boyadım, türkiye tshirtümü çektim, çarşıda bira içerken tüm şehirle birlikte koskocaman bir ekrandan izliyorum.

demek isterdim.

haydi hep birlikte:

arar buluruuuuuz izini,
biliiiirsin zırdeliyiz biz.
devamını gör...

ailem mezun olur olmaz git hayatını kurtar diye amerikaya postalamıştı vaktiyle. benzin istasyonunda iş buldum, çalışıyorum. gece 11:30 civarı kapatmak üzere hazırlıklar yapıyorum; bir limuzin yanaştı. içinden en fazla 25 yaşlarında gösteren, boyu rahat 1.80 olan kilolu sarışın bir abla indi. bira, çerez aldı geldi ödeme yaparken nasıl gidiyor dedi. iyi, birazdan kapatacağım dedim. sen neredensin, kimsin muhabbeti yaptı, türküm, yeni geldim vs muhabbeti işte. sen beni tanımadın değil mi dedi, yok dedim hiçbir fikrim yok. o zamanların ünlü komedi dizisinin (3. rock from the sun) başrolüymüş; kristen johnston .ben tanımıyorum seni ama izleyeceğim söz dedim. biraz daha kounştuk, gitti. ertesi gün evde kuzenlere anlattım, çıldırdılar. fotoğraf alsaydın, imza alsaydın falan. ne bileyim, tanımayınca heyecan yapmadı dedim....
abu dhabi’de şantiyeden çıkıp al jazire futbol takımının idman sahasında futbol oynuyorum oradaki expatlar ile her çarşamba. takımın idmanı bitince futbolcular gelip bize katılırdı, maç yapardık. iki üç sene öncesinin a.c. milan efsanesi george weah oynuyordu al jazire’de. o da katılırdı bize. ben maçta onu marke ederdim. iki üç kere yere düşürmüşlüğüm, sayısız top çalmışlığım var dünya yıldızı adamdan. sonradan liberya devlet başkanı oldu adam....
oradan ingiltereye geçtik. hafta sonları londra metrosunda merdivenleri tamir ediyoruz. knightsbridge istasyonu, harrods çıkışı malum, elit mekanlar. istasyon gece birde kapanacak, bizde inip merdiven basamaklarını değiştireceğiz. tabi benim ekip iri kıyım türk işçilerden oluşuyor. kafayı bulmuş gayler yanaşırdı bizim elemanlara. bizimkiler anlamıyor tabi; “şef ne diyor bu değişik??!!” falan, siz bakın işinize boşverin derdim, takılanları da yollardım bir şekilde...
oradan libyaya geçtik. bizim şirketin bağlantısı fethi laga diye bir tip. seyfülislam kaddafinin sağ kolu. saf deli bir yarma. libyada herkesin tanıdığı, korktuğu manyağın teki. birgün bir sebeple arabasındayız. trafik var. çıktı kaldırıma bastı gidiyor manyak. ileride polis durdurdu. polise “seni burada dayaktan öldürürüm” dedi. eleman “affet abi, bilemedim, kem küm” moduna girdi, biz kaldırımdan devam ettik. sonrasında malum, kaddafiyi indirdiler. tesadüfen olaylardan bir gün önce ayrıldık trablustan. bütün eşyalarım orada kaldı. geri dönemedik almak için.
sonra bağdat’a gittik aynı şirketle. yeşil bölgeye girip çıkıyoruz, işin bir kısmı orada. 4 kısım şefi atladık arabaya yeşil bölgeye gireceğiz. girişte arama var tabi. her gün girdiğimizden bizi tanıyorlar ama prosedür aynı. neyse arama başladı, biz kenarda gırgır yapıp bekliyoruz. arama köpeği oturdu kaldı. onu götürdüler, diğer köpek geldi. o da oturdu. amerikalılar geldi. siz ne ayaksınız diyor. ulan türk şirketiyiz işte yolu yapıyoruz, biliyorsunuz bizi ya dedik. adamlar oracıkta tampon vs söktüler arabayı. iki saat bekledik. köpekler bomba kokusu almış. çıkmadı bişey tabi. geri döndük kampa. ucuz atlattınız dediler. normalde içeri alırlarmış, sorgu vs bir aydan önce çıkamazdınız dediler....
daha çok var böyle de yoruldum.
devamını gör...

tam aksine lezbiyenler kötü gayler iyi. lezbiyenler erkekler için potansiyel aday sayısını azaltırken, gayler potansiyel rakip sayısını azaltıyor.
devamını gör...

eline azıcık güç geçince insanlığı bir kenara kaldırabileceğini gösteren yazarın başlığıdır.
devamını gör...

içinde hiç bulunmadığı, nasıl olduğunu hayal dahi edemeyecek insanların bol keseden attığı başlıktır. her kadının fizyolojisi farklıdır. kimi ağrısız geçirebilirken kimi ağrıdan yataktan kalkamayacak halde olabilir. kaldı ki bu durumu daha da ağırlaştıran durumlar mevcut (bkz: polikistik over sendromu)
regl sağlıklı her kadının 28 günde bir yaşadığı kalınlaşan rahim duvarının kan ile beraber atıldığı fizyolojik bir döngüdür. rahmin kasılması, regl döngüsü boyunca salınan hormonlarla beraber hem biyolojik hem psikolojik etkilerinin olduğu kanıtlanmış bir gerçektir, göreceli değildir. tabii dediğim gibi her kadının fizyolojisi farklı olduğu için bunun derecelenmesi aydan aya bile değişmektedir. bu yüzden kesinlikle genellemenin yapılamayacağı bir konudur. empati bile yapamayacağınız durumlarla ilgili sallamayalım lütfen.
devamını gör...

birinin kesin rahatsız edeceğini önden belirttiği cümle. daha bu cümleyi kurup ardından rahatsız olmadığım bir durum yaşamadım.
devamını gör...

forrest gump
neden bu kadar geç izledim diye de ayrıca üzüldüğüm filmdir.
devamını gör...

allah korusun ve şeytan kulağına kurşun dedikten sonra kulağımı çekip dişime, birinin kafasına yada tahtaya vurmam.
devamını gör...

eee biz de karşılaşıyoruz turistle, bizi de aşılayın o zaman diye düşündürten haberdir. şaka bir yana canımız turistten değersiz, tekrardan gördük bunu.

dışişleri bakanı mevlüt çavuşoğlu, almanya’da mevkidaşı heiko maas ile bir görüşme gerçekleştirdi. ikili, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

libya’da duruma ilişkin değerlendirmeler yapan mevlüt çavuşoğlu, “iki gün önce ben de libya'daydım. libya'da yeni kurulan hükümete destek vermemiz lazım. ülkede bulunan çok sayıda yabancı ve paralı askerin çekilmesi konusunda hem fikiriz. libya'ya verilen desteğin geri çekilmesi doğru değil. yabancı savaşçı ile meşru mevcudiyet karıştırılmamalı” dedi.

bakan çavuşoğlu, koronavirüs aşısını geliştiren türkiye kökenli bilim insanlarına da değinerek, “özlem türeci ve uğur şahin'in başarıları ile türkiye ve almanya olarak gurur duyduk” ifadelerini kullandı.

çavuşoğlu, almanya ile kurulan ilişkilerle ilgili, “ikili ticaretimiz hızlı şekilde artıyor. bu sene 40 milyar doların üzerine çıkabileceğini görebiliyoruz” açıklamasını yaptı.

türkiye’de aşılama süreciyle ilgili vaatlerde bulunan çavuşoğlu, “turizm sezonuna güvenli bir şekilde girebilmek ve vatandaşlarımızın güvenliği için bazı tedbirler aldık, turistin görebileceği herkesi mayıs sonuna kadar aşılayacağız” dedi.

buradan
devamını gör...

okudukça gerçekçiliği karşısında karnınıza kramplar sokan ve sizi içten içe oyan émile zola kitabı. uzun yıllar boyunca işçi sınıfını temsil etmiştir. determinizmin kıyılarında gezen karakterleri ve sınıf çatışması hakkında en gerçekçi yorumlardan birini ortaya koyması sebebiyle okumaktan en çok keyif aldığım kitaplardan biridir aynı zamanda. zola betimlemeleri birebir çevrilebilecek bir yazar değil ne yazık ki ve bundan dolayı ana dilinde okumuyorsanız bazı durumlarda kopukluklar yaşamanız olası bir durum yine de hamdi varoğlu çevirisi oldukça güzeldir.

--- alıntı ---

les grèves ? des bêtises ! puis, au milieu du silence faché qui s'était fait, il ajouta doucement:

- en somme, je ne dis pas non, si ça vous amuse : ça ruine les uns, ça tue les autres, et c'est toujours autant de nettoyé... seulement de ce train-là, on mettrait bien mille ans pour renouveler le monde. commencez donc par me faire sauter ce bagne où vous crevez tous !

--- alıntı ---
devamını gör...

mazhar,fuat,özkan
devamını gör...

doğadan değişmeyi öğrendim. doğumdan ölüme, fırtınadan dingin gökyüzüne, çölden ormana, suskunluktan sese, ağıttan gülümsemeye, sevgisizlikten çok sevmeye anbean nasıl değişir insan ve ondan gelip ona gidecek olan bizler, toprak anamız, gökyüzü babamız, insan kardeşimiz, hala ne çok umut var bir gezegen için onu derinlerinde saklayıp durur.
devamını gör...

aysel git başımdan seni seviyorum

satırlar boyunca aysel'e git diyen ve türlü bahaneler sunan ,sana göre değilim derken bile karşısında artık dayanamayıp diz çökecek kadar aciz, o kadar aşık adama sahip nadide şiir.

ah o aysel bir baksa, dönse, gülse, bir sevse...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim