farazi v kayra
          yeşilçam havaları, sokak jargonu, 2000'ler, mahalle aşkları, mahalle abileri, eski dostluklar, unutulmaz maç günleri, radyo ve plaklar, eski türkçe, geçmişteki sefil günler, bilardo, gri, karabük sokakları, kaset, sigara, çanak uydu, atakan, pazar günleri, rakı masaları, trt, soba, halısaha, kareli gömlek, çay, paydos, kahvehane, beyaz atlet, iş hanları, üç kitap, mertel kasetçilik, akmar, kovboy filmleri, memleket, bekar evinde kör sinekler, tutmayan kuponlar, mevsim olmayan mekanlar, farazi ve kayra.
öyle maziyiz ki kimse görmez.
  öyle maziyiz ki kimse görmez.
devamını gör...
geceye bir şiir bırak
bir yerden aşağı,
çok aşağı düştüm
zaman:
solgun ve gri bir koridordu
orada çok üşüdüm.
birhan keskin, zaman
devamını gör...
birbirleriyle çelişen atasözleri
          iyilik et komşuna iyilik gelsin başına.
besle kargayı oysun gözünü.
  besle kargayı oysun gözünü.
devamını gör...
mesajı kelime kelime gönderen arkadaş
          bu batağa ben de düştüm, kimseye de kızamıyorum şimdi.
      
  devamını gör...
hayat pahalılığını en çok hissettiren ürün
          ürünlerin hepsi arkadaş. her ürün alınırken kendini hissettiriyor.
      
  devamını gör...
birden fazla kitabı beraber okumak
          bir şeyler yazacaktım. şurada kitap okuyan kaç kisiyiz. okuyun da ister kitapları meksika dalgası gibi yapın farketmez. yeter ki okuyun.
not:verim,performans düşer.
  not:verim,performans düşer.
devamını gör...
son nefeste söylenecek söz
          bu kadar sevildiğini bilmiyordum.
      
  devamını gör...
özel mesajda küfreden yazar
          az önce ettim içimin yağları eridi. arsızlıkta nirvana yapmışların hak ettiği muamele bundan aşağısı değil çünkü. yedi ceddine küfür için totosunu yırtanların küfür yiyince ağlamaları da eğlenceli oluyor.
      
  devamını gör...
blasphemy
          satanik bir ibadet biçimidir. kişinin kendisini dinsel baskıdan ve sahte ahlak kurallarından özgürleştirip kendi gerçek benliğine yakınlaştırması amacıyla söylediği, düşündüğü, ya da yaptığı her şeye verilen bir genel addır. the satanic temple'ın kurucu ortaklarından olan lucien greaves, blasphemy'i şu şekilde tanımlar; 
blasphemy direkt olarak, diğerlerine yöneltilip onları rencide etmek için yapılmaz. blasphemy daha çok kişisel bağımsızlığın ilan edilmesidir, ve elbette insanlar alındığında bunu umursamıyorum."
blasphemy şu sebeplerden ötürü satanizmle yakından ilişkilidir, çünkü içerisinde isyan etme, başkaldırma, otoriteyi ve kalıplaşmış olanı sorgulama gibi nitelikler taşır. bunlar direkt şeytan'ın temsil ettiği düşünce ve davranış kalıplarıdır. dini hikayelerde şeytan'ın tanrı'ya, ya da allah'a olan isyanı aslında kulluk bilincine karşı bireyselliğin temsili olmuştur. şeytan, ilk "neden" sorusunu sorandır. "neden ibadet edeyim? neden tapınayım? neden sen istedin diye adem'e secde edeyim? ya da sana secde edeyim? secde etmek kişinin kendisini değersizleştirmesi, öz saygı ve sevgisini kendi benliğinden alıp putlaştırdığı dış objeye yüklemesidir. öyleyse ben bunu yapmayacağım. çünkü ben değerliyim. kendime duyduğum saygı beni bunu yapmaya men ediyor." işte kişiyi bu bilince ulaştıran her düşünce ve davranış blasphemy olarak kabul edilir ve satanizmde kutsaldır.
  blasphemy direkt olarak, diğerlerine yöneltilip onları rencide etmek için yapılmaz. blasphemy daha çok kişisel bağımsızlığın ilan edilmesidir, ve elbette insanlar alındığında bunu umursamıyorum."
blasphemy şu sebeplerden ötürü satanizmle yakından ilişkilidir, çünkü içerisinde isyan etme, başkaldırma, otoriteyi ve kalıplaşmış olanı sorgulama gibi nitelikler taşır. bunlar direkt şeytan'ın temsil ettiği düşünce ve davranış kalıplarıdır. dini hikayelerde şeytan'ın tanrı'ya, ya da allah'a olan isyanı aslında kulluk bilincine karşı bireyselliğin temsili olmuştur. şeytan, ilk "neden" sorusunu sorandır. "neden ibadet edeyim? neden tapınayım? neden sen istedin diye adem'e secde edeyim? ya da sana secde edeyim? secde etmek kişinin kendisini değersizleştirmesi, öz saygı ve sevgisini kendi benliğinden alıp putlaştırdığı dış objeye yüklemesidir. öyleyse ben bunu yapmayacağım. çünkü ben değerliyim. kendime duyduğum saygı beni bunu yapmaya men ediyor." işte kişiyi bu bilince ulaştıran her düşünce ve davranış blasphemy olarak kabul edilir ve satanizmde kutsaldır.
devamını gör...
beğeni sınırlaması
          işin aslına bakarsanız bu tarz mevzulara çok takılmamak lazım. özellikle sosyal medya egemenliğinin her geçen gün arttığı internet ortamında, bu tarz hareketler davranış biçimi haline gelmiş durumda.
insanlardaki kendini görünür kılma çabası, beğenilme ve onaylanma isteği had safhada, karşınızda gürül gürül akan bir coşku seli var. bunun önüne yasaklarla geçebilmeniz mümkün değil. zira bunun başka sonuçları olacaktır.
şöyle ki; insanların yoğun olarak bir arada bulunduğu mecralarda, herkes kendine yakın olana doğru meyleder. küçük gruplaşmalar başlar. bu gruplaşmalar bir çembere dönüşür ve bu bağlamda kimse o çemberin dışına çıkmak istemez. kendinize yakın olanı ileti kalitesi çok da önemli olmadan beğenmeye başlarsınız. mevzu zaten al gülüm ver gülüm olayına dönmüştür.
sözlüklerde durum böyledir ve ne yazık ki, siz ne kadar kendinizi parçalasanız da bu durum değişmeyecektir. bu mevcut gerçekliğe yasaklama ve sınırlama getirdiğinizde, ilk tercih her zaman çemberin içerisine olacaktır ve sonrasında limit dolduğunda, sizin ya da başkalarının değerli gördüğü iletilerin bırakın oylanmasını, okunması durumu bile ortadan kalkacaktır. ki bu daha kötü
ayrıca bu tarz ortamlarda sözlüğün kalitesini düşürecek, insanları kin ve düşmanlığa sevk edecek ayrıştırıcı hareketler dışında, insanların ne yaptığı çokta umurunuzda olmasın derim. zira herkes kendi meşrebince bir şeyler yazıyor, çiziyor. seri artı almak sizin benim, onun, bunun hoşuna gitmiyor olsa da, bundan hoşlanan ve keyif alan insanlar var. bırakınız yapsınlar, bırakınız butonlara bassınlar.
asıl önemli olan sizin kendi tavrınızdır. durduğunuz yerdir. kendi paylaşımlarınızı kimsenin paylaşımları ile kıyaslamanıza lüzum yoktur. neyi nasıl yaptığınızı zaten biliyorsunuzdur. sizin emeğinizin hakkını verenler var olduğu müddetçe de, diğer tarafta akan gürül gürül coşku selinin umurunuzda olmaması gerekir.
serzenişinizde sonuna kadar haklı olsanız dahi bunları göz önünde bulundurun derim. okumak isteyen, keyifli ve bilgilendirici iletilere ulaşmak isteyen bir şekilde bunu başarıyor. kendi adıma söyleyeyim, her gün keyifli ve kaliteli iletileri olan yazarları bulup, yazılarının inciğini cıncığını çıkarıyorum. okuyorum ve hak ettikleri beğeniyi, o iletileri cidden beğendiğim için bırakıp ortadan kayboluyorum. bundan mahrum kalıp, iletileri okumayıp, seri artılama çılgınlığına kapılanlar aslında kendileri kaybediyorlar. çünkü sözlükte cidden kaliteli pek çok paylaşım var. bundan mahrum kalmak, onlara odaklanmamak sizin/bizim sorunumuz değil. bizatihi onların sorunu.
o yüzden bu sorunu onlara bırakalım, isterlerse kendileri çözsünler...
  insanlardaki kendini görünür kılma çabası, beğenilme ve onaylanma isteği had safhada, karşınızda gürül gürül akan bir coşku seli var. bunun önüne yasaklarla geçebilmeniz mümkün değil. zira bunun başka sonuçları olacaktır.
şöyle ki; insanların yoğun olarak bir arada bulunduğu mecralarda, herkes kendine yakın olana doğru meyleder. küçük gruplaşmalar başlar. bu gruplaşmalar bir çembere dönüşür ve bu bağlamda kimse o çemberin dışına çıkmak istemez. kendinize yakın olanı ileti kalitesi çok da önemli olmadan beğenmeye başlarsınız. mevzu zaten al gülüm ver gülüm olayına dönmüştür.
sözlüklerde durum böyledir ve ne yazık ki, siz ne kadar kendinizi parçalasanız da bu durum değişmeyecektir. bu mevcut gerçekliğe yasaklama ve sınırlama getirdiğinizde, ilk tercih her zaman çemberin içerisine olacaktır ve sonrasında limit dolduğunda, sizin ya da başkalarının değerli gördüğü iletilerin bırakın oylanmasını, okunması durumu bile ortadan kalkacaktır. ki bu daha kötü
ayrıca bu tarz ortamlarda sözlüğün kalitesini düşürecek, insanları kin ve düşmanlığa sevk edecek ayrıştırıcı hareketler dışında, insanların ne yaptığı çokta umurunuzda olmasın derim. zira herkes kendi meşrebince bir şeyler yazıyor, çiziyor. seri artı almak sizin benim, onun, bunun hoşuna gitmiyor olsa da, bundan hoşlanan ve keyif alan insanlar var. bırakınız yapsınlar, bırakınız butonlara bassınlar.
asıl önemli olan sizin kendi tavrınızdır. durduğunuz yerdir. kendi paylaşımlarınızı kimsenin paylaşımları ile kıyaslamanıza lüzum yoktur. neyi nasıl yaptığınızı zaten biliyorsunuzdur. sizin emeğinizin hakkını verenler var olduğu müddetçe de, diğer tarafta akan gürül gürül coşku selinin umurunuzda olmaması gerekir.
serzenişinizde sonuna kadar haklı olsanız dahi bunları göz önünde bulundurun derim. okumak isteyen, keyifli ve bilgilendirici iletilere ulaşmak isteyen bir şekilde bunu başarıyor. kendi adıma söyleyeyim, her gün keyifli ve kaliteli iletileri olan yazarları bulup, yazılarının inciğini cıncığını çıkarıyorum. okuyorum ve hak ettikleri beğeniyi, o iletileri cidden beğendiğim için bırakıp ortadan kayboluyorum. bundan mahrum kalıp, iletileri okumayıp, seri artılama çılgınlığına kapılanlar aslında kendileri kaybediyorlar. çünkü sözlükte cidden kaliteli pek çok paylaşım var. bundan mahrum kalmak, onlara odaklanmamak sizin/bizim sorunumuz değil. bizatihi onların sorunu.
o yüzden bu sorunu onlara bırakalım, isterlerse kendileri çözsünler...
devamını gör...
mayonez
          tadı ketçaptan çok daha güzel olan ama değeri bilinmeyen her türlü yemeğe yakışan ekonomi dostu sostur.
      
  devamını gör...
ev işi yapan erkek
          yıl olmuş 2021 hala böyle  başlıklar var, çünkü hala bunun normal olmadığını ve ev işi yapan erkeklerin olması gerekenden farklı 
mükemmel bir iş yaptığını düşünen insanlar var.
kadının çalışma hayatına girmesiyle beraber erkeklerden daha az bir iş yükü olmadığını, en az erkekler kadar yorulduğunu ve yıprandığını göz önüne alırsak, ha bir de buna ev işinin sadece kadının görevi olmadığını eklersek bence çok normal olan erkektir.
  mükemmel bir iş yaptığını düşünen insanlar var.
kadının çalışma hayatına girmesiyle beraber erkeklerden daha az bir iş yükü olmadığını, en az erkekler kadar yorulduğunu ve yıprandığını göz önüne alırsak, ha bir de buna ev işinin sadece kadının görevi olmadığını eklersek bence çok normal olan erkektir.
devamını gör...
ölmeyecek meslekler
          din tüccarlığı.
      
  devamını gör...
kadınlardan kadınlara tavsiyeler
          ekonomik özgürlüğünüzü mutlaka kazanın, bunun için gerekirse mücadele edin.
iş hayatında kişi, olaylardan çok sonuçlara odaklanmaya çalışın, daha direkt olun, polemiklerden uzak durun.
birisi için sakın eğitiminizi, mesleğinizi bırakmayın, unutmayın insan değişir, duygular değişir, şartlar değişir; kendi ayaklarınız üzerinde durmak zorundasınız.
  iş hayatında kişi, olaylardan çok sonuçlara odaklanmaya çalışın, daha direkt olun, polemiklerden uzak durun.
birisi için sakın eğitiminizi, mesleğinizi bırakmayın, unutmayın insan değişir, duygular değişir, şartlar değişir; kendi ayaklarınız üzerinde durmak zorundasınız.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
          bir sınırım olsun istiyorum. daha açıklayıcı olması için pazarkule sınır kapısı gibi iptidai, ama samimi, içten, kontrollü,  bir yandan incitmeden bir soluk aldıran bir sınır. çünkü benim için önemlisin sen ile umurunda bile değilsine hızla ışınlanmaktan mütevellit başım dönüyor.
hangisi benim, bendim, ben kimim gibi karmaşalar benliğimi tarumar ediyor. hiçbir zaman önemli değilmişim meğer simitine sarılsam, ıssız bir adaya beni sürükleyeceğine eminim.
nasıl güzel bir mavi o?
  hangisi benim, bendim, ben kimim gibi karmaşalar benliğimi tarumar ediyor. hiçbir zaman önemli değilmişim meğer simitine sarılsam, ıssız bir adaya beni sürükleyeceğine eminim.
nasıl güzel bir mavi o?
devamını gör...
çaresizliği anlatan en iyi cümle
          "sonra çıkıyorsun dışarı, bakıyorsun güneş hala tepede. bir cigara yakıyorsun ve yıllardır kurduğun cümleyi bilmem kaçıncı kez kuruyorsun: napalım kısmet değilmiş..."
      
  devamını gör...
geceye ilginç bir bilgi bırak
          latince isimlerdeki -ianus eki o kişinin evlatlık olduğunu ifade eder.
örn. octavius - octavianus
  örn. octavius - octavianus
devamını gör...
rammstein
          bu gruba overrated diyen birinin ağzının yüzünün yamulması olası.* ben müzikten anlayan biri olarak çok rahatlıkla diyebilirim ki bu grubun şarkıları çok iyi. insanı uçuruyor bence. geçen deutschland şarkısını dinledim 100 kere falan. bir an kendimi üstün alman ırkına mensup biri gibi hissettim. o derece bir ambiyans, o biçim bir etki.
ekleme: sakin ol şampiyon. müziğe devam.
  ekleme: sakin ol şampiyon. müziğe devam.
devamını gör...
gölgeyele
          lol'ün ukdesi.
the lord of the rings (kitap)'de gandalf'ın büyüleyici güzelliğe sahip dostu. aynı zamanda yılkı atlarının reisidir.
gölgeyele rohan'ın en iyi atıdır ama kimse bu ata binmeyi başaramaz ta ki gandalf'la karşılaşana kadar. gölgeyele dinginlenemez ve eyer vurulamaz bu sebepten dolayı gandalf eyersiz biner. çok hızlı, ,görenlerin gözlerini bir türlü alamadıkları muhteşem bir yılkıdır. gandalf'ın yoldaşı olmuştur. büyücünün her ıslık çalışında yanına gelir. nazgulların karşısında durabilen tek orta dünya atıdır.
  the lord of the rings (kitap)'de gandalf'ın büyüleyici güzelliğe sahip dostu. aynı zamanda yılkı atlarının reisidir.
gölgeyele rohan'ın en iyi atıdır ama kimse bu ata binmeyi başaramaz ta ki gandalf'la karşılaşana kadar. gölgeyele dinginlenemez ve eyer vurulamaz bu sebepten dolayı gandalf eyersiz biner. çok hızlı, ,görenlerin gözlerini bir türlü alamadıkları muhteşem bir yılkıdır. gandalf'ın yoldaşı olmuştur. büyücünün her ıslık çalışında yanına gelir. nazgulların karşısında durabilen tek orta dünya atıdır.
devamını gör...
