hayatın anlamının olmaması
kişinin kendini anlamlandırmasıyla başlıyor hayatın anlamı. kendi potansiyelini keşfetmesi gerek tabi. bunun için belki iyi bir eğitim alması gerek, iyi bir duyuma sahip olması da gerekebilir. misal bir kitap ya da defterin sayfaları gibi, anladıkça anlamı artan şeyler.
kapı kolu da olabilir. kapı kolu olarak varlığını kapıları açmaya-kapamaya adamıştır misal.
ya da hiçbiri gerekmez, yaşıyordur ve yaşarken yapıp ettiklerinden mutludur, anlamını da böylece bulmuştur.
kapı kolu da olabilir. kapı kolu olarak varlığını kapıları açmaya-kapamaya adamıştır misal.
ya da hiçbiri gerekmez, yaşıyordur ve yaşarken yapıp ettiklerinden mutludur, anlamını da böylece bulmuştur.
devamını gör...
boş beleş insanların yazar olması
boş beleş olmasam gelip burda yazar olmazdım...
devamını gör...
bibliyoterapi
"biblion"(kitap ) ve "therapeo"(iyileşme ) kelimelerinin birleşmesinden oluşan "kitap yoluyla iyileşme" anlamına gelir.
bu terim ilk kez 1916'da samuel grother tarafından kullanılmış.
yalnız kitapların iyileştirici etkisi geçmişten günümüze bir şekilde fark edilmiştir.
örnek olarak nicola tesla'yı verebiliriz.
tesla, çocukluk dönemlerinde birkaç ağır hastalık geçirir.
okumaya olan düşkünlüğünden dolayı hastalık süresince kendisine bir kütüphane tarafından sürekli kitaplar gönderilir.
bu kitaplar arasında, mark twain'in romanları da bulunmaktadır.
tesla'ya göre kendisini iyileştiren mark twain'in romanlarıdır:
"bir gün elime birkaç kitap tutuşturdular. daha önce hiç böyle kitaplar okumamıştım, bana içinde bulunduğum umutsuz durumu unutturacak kadar etkileyiciydiler. bunlar mark twain'in, okumamı izleyen mucizevî iyileşme dönemimi de borçlanmış olabileceğim ilk eserleriydi."
çok sonraları bu ikili iki iyi arkadaş olurlar neyse bu da başka bir başlığın konusu.
daha da eskiye gidersek, eski yunan'da kütüphaneler okuma, dinlenme ve düşünme yeri olarak tasarlanmıştır.
kitabın iyileştirici etkisini fark eden eski yunan'lılar kütüphanelerinin girişine " ruhun şifa yeri" yazmışlardır.
peki nedir bibliyoterapinin faydaları?
bir makaleye göre bibliyoterapinin faydaları ve amaçları şunlardır:
(1) bireyin kendini tanımasına ve keşfetmesine yardımcı olabilme,
(2) kendi sorunlarına benzer sorunları olan kişilerin de olduğunu fark edebilmelerine yardımcı olabilme.
(3) kendine ve başkalarına ilişkin farkındalık sağlayabilme.
(4) bireyin daha olumlu bir benlik duygusu geliştirmesine yardım edebilme.
( 5) sorunlarının çözümüne ilişkin içgörü kazanabilmelerini sağlayabilme.
(6) duygusal boşalım ve zihinsel stresten kurtulmasını sağlayabilme.
(7) bir sorunun farklı çözüm yolları olduğunu görebilmelerini
sağlayabilme.
(8) yeni değerler, tutumlar ve davranışlar geliştirmelerini sağlayabilme.
(9) başkaları ile empati kurmalarını ve olaylara diğerlerinin gözü ile bakmalarını sağlayabilme, (10) yaşanılan toplumun değerlerine farkındalık sağlayabilme.
( 11) farklı ve yeni durumlara uyum sağlamalarına yardımcı olabilme.
(12) bireylerin kendilerini dürüstçe değerlendirmelerini sağlayabilme.
(13) anne, baba ve çocuk arasındaki çatışmaların çözü-münü sağlayabilme.
(14) çocuk ve gençlerin gelişimsel ihtiyaçlarıyla baş edebilmelerini sağlayabilme.
(15) alternatif çözüm önerileri geliştirebilme.
(16) bireylerin tutum ve davranışlarını analiz edebilmeleri için onlara yardım edebilme.
(17) danışanın kendi sorunları ile başkalarının sorunları arasındaki benzerlikleri görebilmesine yardım edebilme ve danışanın
toplumla çatışma yaşamadan uyum sağlayabilmesine yardım edebilmektir.
bu terim ilk kez 1916'da samuel grother tarafından kullanılmış.
yalnız kitapların iyileştirici etkisi geçmişten günümüze bir şekilde fark edilmiştir.
örnek olarak nicola tesla'yı verebiliriz.
tesla, çocukluk dönemlerinde birkaç ağır hastalık geçirir.
okumaya olan düşkünlüğünden dolayı hastalık süresince kendisine bir kütüphane tarafından sürekli kitaplar gönderilir.
bu kitaplar arasında, mark twain'in romanları da bulunmaktadır.
tesla'ya göre kendisini iyileştiren mark twain'in romanlarıdır:
"bir gün elime birkaç kitap tutuşturdular. daha önce hiç böyle kitaplar okumamıştım, bana içinde bulunduğum umutsuz durumu unutturacak kadar etkileyiciydiler. bunlar mark twain'in, okumamı izleyen mucizevî iyileşme dönemimi de borçlanmış olabileceğim ilk eserleriydi."
çok sonraları bu ikili iki iyi arkadaş olurlar neyse bu da başka bir başlığın konusu.
daha da eskiye gidersek, eski yunan'da kütüphaneler okuma, dinlenme ve düşünme yeri olarak tasarlanmıştır.
kitabın iyileştirici etkisini fark eden eski yunan'lılar kütüphanelerinin girişine " ruhun şifa yeri" yazmışlardır.
peki nedir bibliyoterapinin faydaları?
bir makaleye göre bibliyoterapinin faydaları ve amaçları şunlardır:
(1) bireyin kendini tanımasına ve keşfetmesine yardımcı olabilme,
(2) kendi sorunlarına benzer sorunları olan kişilerin de olduğunu fark edebilmelerine yardımcı olabilme.
(3) kendine ve başkalarına ilişkin farkındalık sağlayabilme.
(4) bireyin daha olumlu bir benlik duygusu geliştirmesine yardım edebilme.
( 5) sorunlarının çözümüne ilişkin içgörü kazanabilmelerini sağlayabilme.
(6) duygusal boşalım ve zihinsel stresten kurtulmasını sağlayabilme.
(7) bir sorunun farklı çözüm yolları olduğunu görebilmelerini
sağlayabilme.
(8) yeni değerler, tutumlar ve davranışlar geliştirmelerini sağlayabilme.
(9) başkaları ile empati kurmalarını ve olaylara diğerlerinin gözü ile bakmalarını sağlayabilme, (10) yaşanılan toplumun değerlerine farkındalık sağlayabilme.
( 11) farklı ve yeni durumlara uyum sağlamalarına yardımcı olabilme.
(12) bireylerin kendilerini dürüstçe değerlendirmelerini sağlayabilme.
(13) anne, baba ve çocuk arasındaki çatışmaların çözü-münü sağlayabilme.
(14) çocuk ve gençlerin gelişimsel ihtiyaçlarıyla baş edebilmelerini sağlayabilme.
(15) alternatif çözüm önerileri geliştirebilme.
(16) bireylerin tutum ve davranışlarını analiz edebilmeleri için onlara yardım edebilme.
(17) danışanın kendi sorunları ile başkalarının sorunları arasındaki benzerlikleri görebilmesine yardım edebilme ve danışanın
toplumla çatışma yaşamadan uyum sağlayabilmesine yardım edebilmektir.
devamını gör...
hatıra olsun diye saklanan garip nesneler
7-8 sene saç uzattıktan sonra ani bir kararla saçları kestirmeye karar vermiştim, 80-90 cm uzunluğunda saç gitti, kuaför dedi ki abi bunu öreyim saklarsın, hatıra olur anı olur dedi.. tamam gardaş dedim, güzelce sıkıca ördü, düzgünce kesti verdi elime :) 10 sene falan oldu hala durur.
devamını gör...
totem
amerikan filmlerindeki kızılderili imajından dolayı, bütün kabilelerin sahip olduğu sanılan, ailelerin ataları saydığı hayvanların sembolleri olan, ağaçtan oyulmuş yüksek direktir.
gerçekte sadece pasifik kıyısında, kuzeybatı bölgesindeki a.b.d'nin washington ve kuzeyde alaska eyaletinde ve ikisinin arasındaki kanada'nın british columbia eyaletindeki kabilelerde vardır.
gerçekte sadece pasifik kıyısında, kuzeybatı bölgesindeki a.b.d'nin washington ve kuzeyde alaska eyaletinde ve ikisinin arasındaki kanada'nın british columbia eyaletindeki kabilelerde vardır.
devamını gör...
yazarların engellediği yazarlar
beni "ateist'e kafir diyor" diyerek eleştiren ve hesapta ilahiyat mezunu(!) olan kişi engellemiş.
evet ateist birine kafir diyemez-mişiz.. bunu söyleyen ilahiyatçı.
engel için teşekkür.
evet ateist birine kafir diyemez-mişiz.. bunu söyleyen ilahiyatçı.
engel için teşekkür.
devamını gör...
geceye bir şiir bırak
seziyorum ki kaçacaksın..
yalvaramam koşamam
ama sesini bırak bende
biliyorum ki kopacaksın
tutamam saçlarından
ama kokunu bırak bende
anlıyorum ki ayrılacaksın
cok yıkkınım yıkılamam
ama rengini bırak bende
duyumsuyorum ki yiteceksin
en büyük acım olacak
ama ısını bırak bende
ayrımsıyorum ki unutacaksın
acı kurşun bir okyanus
ama tadını bırak bende
nasıl olsa gideceksin
hakkım yok durdurmaya
ama kendini bırak bende
devamını gör...
intihar girişiminde bulunan sözlük yazarı
ben yayınlarımda insanların içine düştükleri çaresizliği, intiharı , psikolojik bunalımları ve neler yapılabileceğini anlatırken bana saçma salak mesajlar atan bok böceklerini göremiyorum bu başlıkta ?
tanım: bize ulaşması gereken yazar arkadaş. çözümsüz problem asla yoktur. her şey bir şekilde hallolur.
tanım: bize ulaşması gereken yazar arkadaş. çözümsüz problem asla yoktur. her şey bir şekilde hallolur.
devamını gör...
sirke
kimyasal formülü ch3cooh olan maddedir.
işkembe ve kelle paça gibi çorbalarda oldukça güzel gider ama az sıkılması makbuldür.
ayrıca çok kaliteli bir temizlik ürünüdür.
işkembe ve kelle paça gibi çorbalarda oldukça güzel gider ama az sıkılması makbuldür.
ayrıca çok kaliteli bir temizlik ürünüdür.
devamını gör...
illere özgü şiveler
örneğin: azerbaycan türkçesi ya da nogayca şive kapsamındadır. karadeniz’de bir laz’ın konuştuğu bozuk türkçe ise “ağız” mefhumu kapsamında değerlendirilir.
devamını gör...
hukuk fakültelerinde eğitimin 5 yıla çıkarılması
hukuka siyaset bulaştığı, adelet sistemini politik olarak kullanıldığı sürece, değil eğitim süresi 5 yıl, 15 yıl olsa düzelmez.
diğer sorun ise parayı basan bu bölümü okuyor olması, okudu yasayı, hakkı hukuku yorumlayacak kapasitesi olmayan hâkim , savcı, avukat oluyor.
diğer sorun ise parayı basan bu bölümü okuyor olması, okudu yasayı, hakkı hukuku yorumlayacak kapasitesi olmayan hâkim , savcı, avukat oluyor.
devamını gör...
başarıyı engelleyen faktörler
sadece ve sadece senin kafandaki düşüncelerdir.
devamını gör...
değersizlik hissi
başınıza harika bir olay gelmiş ama anlatacak kimse olmaması gibi, tam söze başlayacakken karşınızdakinin arkasını dönüp gitmesi ve hevesinizin kursağınızda kalması gibi. kırılıp dökülüp öyle kalakalınca kimsenin görmemesi umursamaması gibi. sanki sen dünyaya kucak açıp koşmuşsun da, dünya sana sırtını dönüp “ben mi bana koş dedim” der gibi.
devamını gör...
rubik küpü
macar profesör ernö rubik tarafından icat edilen ve dünyanın en çok satan oyuncağı ünvanına sahiptir.
devamını gör...
torpille işe giren kişinin rızkımı veren hüda'dır kula minnet eylemem yazması
hüda amcasıdır. ya da dayısı. bilemeyiz.
devamını gör...
düşün ki tüm dünya bunu okuyor
yarattığımızı her şeyi yok eden
acımasız gerçeklerin bıraktığı
zulüm, ızdırap ve çileyle gölgelenmiş
insanlar gördüğün bir dünya.
acımasız gerçeklerin bıraktığı
zulüm, ızdırap ve çileyle gölgelenmiş
insanlar gördüğün bir dünya.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
dünyadan uzak insanları, hepinizi seviyorum, güzel'i çok, bu akşam belki gomercan'ı anonsumu kestiği için biraz az. *
ohhh ne güzel oldu, ne de güzel bir yayın oldu.
(bkz: miko'nun tatlı sesi)*
ohhh ne güzel oldu, ne de güzel bir yayın oldu.
(bkz: miko'nun tatlı sesi)*
devamını gör...
yazarların çocukluk travması
7-8 yaşımdayken ankara'ya ilk gittiğimde büyükçe bir avm'ye gitmiştik anneannemle. etrafa adapte olmaya çalışırken bir anda anneannemin yanımda olmadığını fark ettim. gelene geçene onu görüp görmediklerini sordum. ev çok yakındı avm'ye. dışarı çıksam eve gidebileceğim de çıkışı da bulamamıştım bir türlü. neyse ki bir güvenlik görevlisi beni fark etti de anneanneme teslim etti. adeta travma. ne zaman avm'ye gitsem muhakkak birileriyle beraber giderim.
devamını gör...
kadın sünneti
duyunca bile insanın içini kaldıran vahşi eylem.
devamını gör...
