tası tarağı toplayıp gitmek istenen yerler
devamını gör...
yazarların kendini tanımlama şekli
          yıldız tozu.
      
  devamını gör...
geceye bir şiir bırak
          ay karanlık
maviye, maviye çalar gözlerin
yangın mavisine
rüzgarda asi, körsem
senden gayrısına yoksam
bozuksam
can benim, düş benim
ellere nesi?
hadi gel
ay karanlık
itten aç
yılandan çıplak
vurgun ve bela
gelip durmuşsam kapına
var mı ki doymazlığım?
ille de ille
sevmelerim, sevmelerim gibisi?
oturmuş yazıcılar
fermanım yazar
n'olur gel
ay karanlık
dört yanım puşt zulası
dost yüzlü, dost gülücüklü
cıgaramdan yanar
alnım öperler
suskun, hayın, çıyansı
dört yanım puşt zulası
dönerim dönerim çıkmaz
en leylim gecede ölesim tutmuş
etme gel
ay karanlık
ahmed arif.
  maviye, maviye çalar gözlerin
yangın mavisine
rüzgarda asi, körsem
senden gayrısına yoksam
bozuksam
can benim, düş benim
ellere nesi?
hadi gel
ay karanlık
itten aç
yılandan çıplak
vurgun ve bela
gelip durmuşsam kapına
var mı ki doymazlığım?
ille de ille
sevmelerim, sevmelerim gibisi?
oturmuş yazıcılar
fermanım yazar
n'olur gel
ay karanlık
dört yanım puşt zulası
dost yüzlü, dost gülücüklü
cıgaramdan yanar
alnım öperler
suskun, hayın, çıyansı
dört yanım puşt zulası
dönerim dönerim çıkmaz
en leylim gecede ölesim tutmuş
etme gel
ay karanlık
ahmed arif.
devamını gör...
kalbi kırılmış bir kadının yapabilecekleri
          yapabileceği en ağır şey onu kıran insanı hiç var olmamış gibi yoksaymasıdır.
      
  devamını gör...
grup vitamin
          hem dinlerdik, hem gülerdik, şimdi düşünüyorum da iyi mizah yapmışlar, iyi müzik yapmışlar, çünkü şarkı dediğin şey bir kere dinleyince işin bitmez, birde o kasetleri ileriye geriye sarmak gerekiyordu aynı şarkıyı dinlemek için, ne eziyetler, ne zahmetler, cd çıktığında istediğimiz şarkıyı seçmek bile ne büyük teknolojiydi bizim için.
ayrıca grup vitaminden rahmetli gökhan semiz in solo bir şarkısı vardı, bir şarkı hem slow, hüzünlü, hemde nasıl komik olur, çok enteresandır, başka örneği varmıdır dünyada merak ettim şimdi yazarken
bu sabah yine her sabahki gibi
sıkıldım istanbulda
moralim bozuk, cereyan kesik
hele birde sen yoksun ya
çok yazık
  ayrıca grup vitaminden rahmetli gökhan semiz in solo bir şarkısı vardı, bir şarkı hem slow, hüzünlü, hemde nasıl komik olur, çok enteresandır, başka örneği varmıdır dünyada merak ettim şimdi yazarken
bu sabah yine her sabahki gibi
sıkıldım istanbulda
moralim bozuk, cereyan kesik
hele birde sen yoksun ya
çok yazık
devamını gör...
okuyana ilaç olacak sözler
          “kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür  
gümbür bir telaş
gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne
güzel, düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!”
ataol behramoğlu
  gümbür bir telaş
gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne
güzel, düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!”
ataol behramoğlu
devamını gör...
ilginç genel kültür bilgileri
          er kuşun eti yenmez. çarpıverir valla nerden geldiğini şaşırırsın.
      
  devamını gör...
yazarların hayattaki bahaneleri
          sorular hep çalışmadığım yerden çıkıyor.
      
  devamını gör...
rum ateşi
          grejuva ve rum ateşi olarak da bilinir. game of thrones'da bulunan wildfire yunan ateşinden esinlenilmiştir. mad king ii. aerys targaryen ve cersei lannister tarafından kullanılan wildfire yunan ateşi gibi yıkıcı bir güce sahip olmakla beraber onun gibi su üzerindeki gemilere dahi hızlıca yayılarak önü alınamaz bir yangına sebebiyet verir.
      
  devamını gör...
çaya şeker atmadan içen kişi
          çayı şekerli içen insanlara dehşet dolu gözlerle bakan insandır. ne yaptık alt tarafı çaya iki küp şeker attık bu ne sinir.
      
  devamını gör...
bir öz eleştiri yap
          bazı zamanlar kendime tahammül edemiyorum. içimde beni kemiren ve söküp atamadığım karanlık bir yan var. yalnızlığım, hakedilmiş bir yalnızlık olsa gerek yine de bazen yalnızlıktan kusacak gibiyim.
      
  devamını gör...
normal sözlük için öneriler
          formatının güçlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. özellikle üç gündür gördüğüm, yanlarında parantez ile açılmış başlıkları bir bir toplayıp gaz odasında eritmek istiyorum. 
benim tavsiyem, başlıkların sonuna şu sıralar eklenen (dizi), (film), (kitap) gibi ibarelerin konulmamasıdır. mükerrer başlıklar, büyük karışıklığa yol açacaktır. şimdi değilse de belki daha sonrası için toparlanamayacak kadar fazla entry olduğunda sevgili moderatorlerimizin yetişemeyeceğini düşünmekteyim. örnek veriyorum: otomatik portakal hem bir film adı, hem de kitap adı. bunun (kitap) başlığıyla açıldığını sol frame'de gören yazar arkadaşlar, "filmi de vardır kubrick'ten" diye entry dolduracaklar. bu iki başlığı da girmemiş yazar arkadaşımız, otomatik portakal başlığını açıp "kitabı da var, filmi de var" diyerek entry dolduracaklar. bunun çözümü, sol frame'e #kitap #film şeklinde sütunlar koyulmasıyla olabilir. ama asla başlığa parantezle müdahale edilmesi değildir.
ikinci tavsiyem, bir şeyin türkçesi zaten popüler ise, gerek olmadıkça yabancı dildeki karşılığıyla başlık açılmamasıdır. misal veriyorum, eternal sunshine of the spotless mind'ın ingilizcesi bilinir. ama also sprach zarathustra, daha çok böyle buyurdu zerdüşt ismiyle bilinir. ertesi günü almanca başlığı görmeyen yazar arkadaşlarımız türkçe popüler olanının altında "böyle de bişiy var ya" diyecekler. gerek var mı salata gibi karıştırmaya?
üçüncü ve son tavsiyem, ben mobilden giriyorum. mobil uygulama güzel olur hoş olur da, şu sağ üstteki uçak ikonunun işlevini kaydolduktan üç gün sonra anladım diyebilirim. ben onu hep "çıkış yap", uç git anlamında algılamıştım. o menü ikonunu tematik bir ikonla değiştirmenizi tavsiye ederim sevgili yöneticiler.
son söz, istiklal marşı ve kapanış...
beni linç etmenizi hiç istemem, aynı geminin yolcusuyuz ve buranın gelişmesini, ilerlemesini canı gönülden istiyorum. bu yazdıklarımın bir ego tatmini gibi görünmesini asla istemem. burayı çok sevdim. entry doldurmak için sürekli araştırıyorum ve hakikaten emek veriyorum. bu yazdıklarımın en azından yönetim kurultayınızda bir masaya yatırmanızı diliyorum. öpt.
  benim tavsiyem, başlıkların sonuna şu sıralar eklenen (dizi), (film), (kitap) gibi ibarelerin konulmamasıdır. mükerrer başlıklar, büyük karışıklığa yol açacaktır. şimdi değilse de belki daha sonrası için toparlanamayacak kadar fazla entry olduğunda sevgili moderatorlerimizin yetişemeyeceğini düşünmekteyim. örnek veriyorum: otomatik portakal hem bir film adı, hem de kitap adı. bunun (kitap) başlığıyla açıldığını sol frame'de gören yazar arkadaşlar, "filmi de vardır kubrick'ten" diye entry dolduracaklar. bu iki başlığı da girmemiş yazar arkadaşımız, otomatik portakal başlığını açıp "kitabı da var, filmi de var" diyerek entry dolduracaklar. bunun çözümü, sol frame'e #kitap #film şeklinde sütunlar koyulmasıyla olabilir. ama asla başlığa parantezle müdahale edilmesi değildir.
ikinci tavsiyem, bir şeyin türkçesi zaten popüler ise, gerek olmadıkça yabancı dildeki karşılığıyla başlık açılmamasıdır. misal veriyorum, eternal sunshine of the spotless mind'ın ingilizcesi bilinir. ama also sprach zarathustra, daha çok böyle buyurdu zerdüşt ismiyle bilinir. ertesi günü almanca başlığı görmeyen yazar arkadaşlarımız türkçe popüler olanının altında "böyle de bişiy var ya" diyecekler. gerek var mı salata gibi karıştırmaya?
üçüncü ve son tavsiyem, ben mobilden giriyorum. mobil uygulama güzel olur hoş olur da, şu sağ üstteki uçak ikonunun işlevini kaydolduktan üç gün sonra anladım diyebilirim. ben onu hep "çıkış yap", uç git anlamında algılamıştım. o menü ikonunu tematik bir ikonla değiştirmenizi tavsiye ederim sevgili yöneticiler.
son söz, istiklal marşı ve kapanış...
beni linç etmenizi hiç istemem, aynı geminin yolcusuyuz ve buranın gelişmesini, ilerlemesini canı gönülden istiyorum. bu yazdıklarımın bir ego tatmini gibi görünmesini asla istemem. burayı çok sevdim. entry doldurmak için sürekli araştırıyorum ve hakikaten emek veriyorum. bu yazdıklarımın en azından yönetim kurultayınızda bir masaya yatırmanızı diliyorum. öpt.
devamını gör...
durduk yere insanı mutlu eden şeyler
          "dostlarım var kışıma renk veren*"
      
  devamını gör...
insandaki en kötüsünü ben yaşıyorum kıyaslamaları
          bir olay.
dert malum organ gibidir, herkes en buyugu kendisinde zanneder.
akil sagligini koruyabilmek adina, “en” olmak isteyen kisiye istedigini verip, usulca bulunulan yeri terk etmek gerekir. buyur agam sahne senin.
  dert malum organ gibidir, herkes en buyugu kendisinde zanneder.
akil sagligini koruyabilmek adina, “en” olmak isteyen kisiye istedigini verip, usulca bulunulan yeri terk etmek gerekir. buyur agam sahne senin.
devamını gör...
profiline kendi fotoğrafını koyan sözlük yazarı
          güzel olmak. *
      
  devamını gör...
küfreden insan
          çok şükür ki sözlüğümüzden uzak duracak olan insandır.gitsin nerede kime nasıl ediyorsa etsin,ama sözlükten uzak dursun dedirten başlık.
      
  devamını gör...
roaccutane
          akne tedavisinde 3-6 ay kadar süreyle ama benim 12 ay kullanmak zorunda kaldığım, karaciğeri üzen, cildinizi seven içinde bolca a vitamini bulunduran kırmızı reçeteli ilaç.
genelde sivilcelerini geçirmek için her türlü doğal yöntemleri denemiş, cilt doktorunun verdiği kremleri kullanmış olmasına rağmen herhangi bir iyileşme söz konusu olmadığı insanlara doktorlar tarafından son çare olarak verilir.
kullanımı sabır isteyen bir ilaçtır. bu ilacı kullanmaya başlamadan önce hem psikolojik hem fiziksel olarak bazı şeylerden fedakarlık yapacağını bilmek gerekir. yan etkisi çok fazla olmakla birlikte sonuç mükemmeldir. sabredilirse bebek gibi cilde sahip olunur.
ilaç kullanılırken ayda bir kan tahlili verilir değerledinize göre doz ya yüksektilir ya azaltılır.
kullanıma başladıktan ilk 2 ay en önemli süreçtir. çünkü ilaç deri altındaki sivilceleri yüze kusturduğundan dolayı insana "ben bu ilacı sivilcelerim geçsin diye kullanıyorum daha beter oldum" dedirtir. işte bu noktada vazgeçmemek gerekir çünkü cilt tüm sivilceyi kustuktan sonra artık onu kurutma evresine geçecektir. bununla birlikte dudaklarda feci derecede kuruluk meydana gelecek blistex ve hametan en yakın dostunuz olacaktır. eğer derinizi yok etmek istemiyorsanız ağdaya ilacı kullandıktan 1 ay sonraya kadar ara verilecektir.
ilaç özellikle yaz döneminde kullanılıyorsa en iyi arkadaş listesine 50 faktör güneş kremi eklenecek, a vitamini içerek yiyeceklerden düşman gibi kaçılacaktır.
bu zorlu sürecin sonunda ilacı bırakmadan devam edilirse mükemmel sonuç elde edilecektir.
  genelde sivilcelerini geçirmek için her türlü doğal yöntemleri denemiş, cilt doktorunun verdiği kremleri kullanmış olmasına rağmen herhangi bir iyileşme söz konusu olmadığı insanlara doktorlar tarafından son çare olarak verilir.
kullanımı sabır isteyen bir ilaçtır. bu ilacı kullanmaya başlamadan önce hem psikolojik hem fiziksel olarak bazı şeylerden fedakarlık yapacağını bilmek gerekir. yan etkisi çok fazla olmakla birlikte sonuç mükemmeldir. sabredilirse bebek gibi cilde sahip olunur.
ilaç kullanılırken ayda bir kan tahlili verilir değerledinize göre doz ya yüksektilir ya azaltılır.
kullanıma başladıktan ilk 2 ay en önemli süreçtir. çünkü ilaç deri altındaki sivilceleri yüze kusturduğundan dolayı insana "ben bu ilacı sivilcelerim geçsin diye kullanıyorum daha beter oldum" dedirtir. işte bu noktada vazgeçmemek gerekir çünkü cilt tüm sivilceyi kustuktan sonra artık onu kurutma evresine geçecektir. bununla birlikte dudaklarda feci derecede kuruluk meydana gelecek blistex ve hametan en yakın dostunuz olacaktır. eğer derinizi yok etmek istemiyorsanız ağdaya ilacı kullandıktan 1 ay sonraya kadar ara verilecektir.
ilaç özellikle yaz döneminde kullanılıyorsa en iyi arkadaş listesine 50 faktör güneş kremi eklenecek, a vitamini içerek yiyeceklerden düşman gibi kaçılacaktır.
bu zorlu sürecin sonunda ilacı bırakmadan devam edilirse mükemmel sonuç elde edilecektir.
devamını gör...
yazarların hoşuna gitmeyen şeyler
          sabah evden çıkmak için giyecek birşey bulamamak.
      
  devamını gör...


