250 yıllık güneş saatinin badanayla boyanması
galata kulesi'ne hilti ile giren adamlardan ne beklenir ki. şile kalesi'ni restore edeyim derken sünger bob'a benzetenler de bunlar değil miydi zaten.
devamını gör...
mükemmeliyetçilik
david burns (bkz: iyi hissetmek) mükemmeliyetçiliği:
”ulaşılabilir olanın ötesinde yüksek standartlara sahip olma, imkansız hedeflere ulaşabilme uğruna takıntılı ve sürekli bir şekilde çabalama, yalnızca üretkenlik ve kazanılan başarılar doğrultusunda kendine değer biçme” olarak tanımlıyor.
kendinden çok dışa yönelik mükemmeliyetçi tavır geliştiren kişi, esasen barındırdığı -inandığı- kusurları(!) ve özgüvensizliği örtme çabası, mükemmelin nasıl olacağına dair şüpheli ve çelişkili kavram kargaşaları içinde debelenecek tavrı ve bu tavrın altında da çeşitli travmaları barındırıyor olabilir.
”ulaşılabilir olanın ötesinde yüksek standartlara sahip olma, imkansız hedeflere ulaşabilme uğruna takıntılı ve sürekli bir şekilde çabalama, yalnızca üretkenlik ve kazanılan başarılar doğrultusunda kendine değer biçme” olarak tanımlıyor.
kendinden çok dışa yönelik mükemmeliyetçi tavır geliştiren kişi, esasen barındırdığı -inandığı- kusurları(!) ve özgüvensizliği örtme çabası, mükemmelin nasıl olacağına dair şüpheli ve çelişkili kavram kargaşaları içinde debelenecek tavrı ve bu tavrın altında da çeşitli travmaları barındırıyor olabilir.
devamını gör...
sabah yapılan ilk iş
kahve suyu koyup lavaboya gitmek.
devamını gör...
sarılmak
en güzel iletişim şeklidir.illa birine sarılmak zorunda değiliz kendi kendimize de sarilabiliriz.sarilin kendinize,başkalarının sarilmasini beklemeyin,sizi siz iyilestirebirsiniz ancak başkası değil.
devamını gör...
kafa dengi arkadaş bulmanın zorluğu
cidden ya eskiden ne güzel "arkadaş olalım mı?" diyorduk ya da birinin annesi "hadi kardeşle oynayın" diyordu. şimdi kimse kimsenin yüzüne bakmıyor. yaklaşık 3 aydır oturduğum apartmanda selam bile veren yok.
devamını gör...
gezelligheid
hollandaca sosyal ve rahat bir durumu tanımlamak için kullanılan bu kelime zaman içinde sosyal medyada farklı anlamlarda kullanılmaya başlanmıştır.
gezelligheid sevdiğin şeylerle beraber geçirilen keyifli zamanı ifade eder.
sevdiğin yerde olmanın yaşattığı mutluluk ve huzura da denir.
dışarda kar yağmıştır, buz gibi soğuk bir hava vardır ama evinizde şömine başında sevdiğiniz ile sıcak bir sohbete başlamışsınızdır… gezelligheid bozulmasın diye telefonu sessize alırsınız.*
yurdum medyası ise önce gezellig diye kelimeyi kısaltmış, sonra "ha gezellig ha güzellik, uzatmaya ne gerek var, bırakın bu gavur kelimelerini" demiştir. *
gezelligheid yaşamışsanız şu şarkıda olduğu gibi sevdiğinizi bırakmak istemezsiniz.
seninle tattım ben her mutluluğu
bırakıp gidersen bil ki yaşamam
ömrümden canımdan ne istersen al
gülü susuz seni aşksız bırakmam
üşüdüm diyorsan güneş olurum
yanarım sevginle, ateş olurum
dolarım havaya, nefes olurum
gülü susuz seni aşksız bırakmam
gönlündeki derdi siler atarım
ümit pınarıyla coşar akarım
kış göstermem sana ben hep baharım
gülü susuz seni aşksız bırakmam.
sözlüklerde birbirine atar yapıp huzur bozan ergenler gezelligheid nedir bilmez. yerler birbirini, ete para vermezler.
arizona kertenkeleleri bile gezelligheid nedir bilir. * kendileri belgesel çekip internete koyarlar ki seyredenler neşelensin.
“sevinci öğrenirsek başkalarına acı vermeyi unuturuz” – nietzsche.
gezelligheid sevdiğin şeylerle beraber geçirilen keyifli zamanı ifade eder.
sevdiğin yerde olmanın yaşattığı mutluluk ve huzura da denir.
dışarda kar yağmıştır, buz gibi soğuk bir hava vardır ama evinizde şömine başında sevdiğiniz ile sıcak bir sohbete başlamışsınızdır… gezelligheid bozulmasın diye telefonu sessize alırsınız.*
yurdum medyası ise önce gezellig diye kelimeyi kısaltmış, sonra "ha gezellig ha güzellik, uzatmaya ne gerek var, bırakın bu gavur kelimelerini" demiştir. *
gezelligheid yaşamışsanız şu şarkıda olduğu gibi sevdiğinizi bırakmak istemezsiniz.
seninle tattım ben her mutluluğu
bırakıp gidersen bil ki yaşamam
ömrümden canımdan ne istersen al
gülü susuz seni aşksız bırakmam
üşüdüm diyorsan güneş olurum
yanarım sevginle, ateş olurum
dolarım havaya, nefes olurum
gülü susuz seni aşksız bırakmam
gönlündeki derdi siler atarım
ümit pınarıyla coşar akarım
kış göstermem sana ben hep baharım
gülü susuz seni aşksız bırakmam.
sözlüklerde birbirine atar yapıp huzur bozan ergenler gezelligheid nedir bilmez. yerler birbirini, ete para vermezler.
arizona kertenkeleleri bile gezelligheid nedir bilir. * kendileri belgesel çekip internete koyarlar ki seyredenler neşelensin.
“sevinci öğrenirsek başkalarına acı vermeyi unuturuz” – nietzsche.
devamını gör...
boş yapma
son zamanların en kıl kullanımlarından biri.
devamını gör...
marka giyme derdi olmayan kendi marka olan insan
uzcuz pahalı ayırmayan, her markayı giyen, herşeyin yakıştığı insandır.
cebinin düşmanı olmayan, bolca özgüveni olan insandır.
hayat ona güzeldir.
cebinin düşmanı olmayan, bolca özgüveni olan insandır.
hayat ona güzeldir.
devamını gör...
ben hame sorularınızı yanıtlıyorum
etkinliğimiz sona ermiştir. yoğun (1) katılımlarınızdan ötürü teşekkür ediyoruz.
devamını gör...
sözlük radyosunun yayına başlaması
wooov. hem sözlükte yazıp, hem dinliyorum şu anda. açılışı kaçırdım, tarihi ana tanıklık edemedim belki, olsun yukarıdaki tanımlarla o anı yaşamış kadar mutlu oldum.
devamını gör...
bülent ecevit
20 yy türkiyesinin en kalabalık mitingini gerçekleştirmiş (1977 taksim) ülkenin dört bir yanında suikast girişimleri ile karşılaşmış, gençlik döneminde amerika isteği ile ekilemeyen afyon tarlalarını büyük bir rest ile tekrar ekilebilir hale getirmiş, ondan önceki hiçbir hukumetin cesaret edemediği kıbrıs zulmüne karşı dur diyerek hareket düzenlemiş ve 80 darbesi ile önü kesilerek siyasi yasak yemiş nur içinde yatmasını dilediğim lider.
devamını gör...
iowa
baxoje. ıowa eyaletine adını veren, siouan dili konuşan bir kızılderili kabilesidir.
isimleri sioux dilinde ayuhwa "uykucular" demektir. kabilenin kullandığı bir diğer isim ise baxoje'dir.
eskiden wisconsin civarında yaşarken önce minnesota'ya, sonra ıowa'ya yerleştiler. beyazlar geldikten sonra antlaşma yapıp, a.b.d güçleriyle hiç savaşmadılar ve topraklarını bırakıp bugün hala yaşadıkları oklahoma, kansas ve nebraska'daki rezervasyonlara göç ettiler.
isimleri sioux dilinde ayuhwa "uykucular" demektir. kabilenin kullandığı bir diğer isim ise baxoje'dir.
eskiden wisconsin civarında yaşarken önce minnesota'ya, sonra ıowa'ya yerleştiler. beyazlar geldikten sonra antlaşma yapıp, a.b.d güçleriyle hiç savaşmadılar ve topraklarını bırakıp bugün hala yaşadıkları oklahoma, kansas ve nebraska'daki rezervasyonlara göç ettiler.
devamını gör...
sonsuzluk yolcusu
yazdıklarının okunacağı bilincinde olan ve bu bağlamda özenli bir yazma stili geliştirmiş saygıdeğer yazardır. yazılarını pek keyifle okuyup, beğenirim. gönülden tebrik eder ve daim olmasını dilerim. *
devamını gör...
momo
kaybetmeden farkına varamadığımız "zaman" ın, önemini derin bir hikayeyle ve akıcı bir dil ile anlatıyor kitap. ayrıca momo gibi, insanları yargılamadan dinleyen bireylere olan hasreti gösteriyor.
devamını gör...




