pull marine
fransız şarkıcı-aktris isabella adjani'ye ait 1984 tarihli şarkıdır ve 'lacivert kazak' ya da 'deniz rengi kazak' olarak türkçeye çevrilebilse de klipten de farkedeceğimiz gibi aktrisin derin mavi göz rengi ile havuzun mavisi arasında benzerlik kurmamız istenmiştir.
etkileyici bir parça olmakla beraber video klibinin yönetmenliğini luc besson üstlenmiştir. buradan da anlıyoruz ki bu klip aslında bir kısa film niteliği de taşımakta.
bu arada klibin 1.50 dakikasında gördüğümüz tablo hiper-gerçekçi ressam roland cat'e aittir. bu tabloda, sular altında kalan bir paris'ten kesit görmekteyiz*.
isabella adjani'nin yorumu gayet iyi olmakla beraber sanırım bu şarkı da valentin stuff sayesinde benim için orijinalinden daha iyi olan cover'lar listesinin bir üyesidir. bunun sebebi ise stuff'ın bas sesiyle bana sanki okyanusun altındaymışım hissiyatı vermesidir*.
isabella adjani'nin yorumu;
ve valentin stuff yorumu;
etkileyici bir parça olmakla beraber video klibinin yönetmenliğini luc besson üstlenmiştir. buradan da anlıyoruz ki bu klip aslında bir kısa film niteliği de taşımakta.
bu arada klibin 1.50 dakikasında gördüğümüz tablo hiper-gerçekçi ressam roland cat'e aittir. bu tabloda, sular altında kalan bir paris'ten kesit görmekteyiz*.
isabella adjani'nin yorumu gayet iyi olmakla beraber sanırım bu şarkı da valentin stuff sayesinde benim için orijinalinden daha iyi olan cover'lar listesinin bir üyesidir. bunun sebebi ise stuff'ın bas sesiyle bana sanki okyanusun altındaymışım hissiyatı vermesidir*.
isabella adjani'nin yorumu;
ve valentin stuff yorumu;
devamını gör...
fazla samimi olunmaması gereken insanlar
hayatınızda iyi giden her şeyi kıskanma potansiyeli olan ve hakaret içermeyen yapıcı bir eleştiriyi bile gurur meselesi yapan insanlar.
devamını gör...
zuhal topal'la sofrada
fox tv'de yayınlanan yemek programı.
az önce azeri kaynana "bizim orada et ucuz olduğu için bütün yemeklerde kullanırız." dedi. bu söze, söyleyecek çok da bir şey yok.
az önce azeri kaynana "bizim orada et ucuz olduğu için bütün yemeklerde kullanırız." dedi. bu söze, söyleyecek çok da bir şey yok.
devamını gör...
boyunda oluşan morluk
kendini asarak intihar eden bireyin son anda ipin kopmasıyla boynunda oluşan hasarlardan biridir.
devamını gör...
bir idam mahkumunun son günü
(bkz: victor hugo)'un rafıma yerleştirdiğim ilk kitabıdır. hakkında hiçbir şey bilmediğimiz (gerçekten üç beş anı dışında hiçbir şey) bir beyefendinin, idam olacağını öğrenmesinden başlayıp bu hadisenin gerçekleşeceği güne kadar geçen süreyi anlatmaktadır
yazar ilk baskılarda adını kullanmamıştır, ilk baskılardan sonra da ön sözün hemen ardındaki kısmı bu baskılarda aldığı eleştirilere ithafen yazılmıştır. devrinin idama bakış açısını düşünürsek her ne kadar kendini saklamış olsa da bu durum yaptığı şeyin çok değerli ve cesurca olduğu gerçeğini değiştirmez.
suçlu kişi ile ilgili bir şey bilmediğimiz noktaya dönecek olursam: bu büyük bilinmezlik bence başlı başına bir eleştiri. olay ne esas karakterin adı ne de işlediği suç, yazarın sorgulanmasını istediği yegane şey idamın varoluşu. idam gerekli midir? idam adil midir? idam suçu azaltır mı? soruları günümüzde bile tartışılıyor ve gelecekte de tartışılacağından hiç şüphem yok, bir sonuca varamayacağız yani. bu eserde de amaç bir sonuca varmak değil, (zaten edebiyat kimseyi bir yere götürmeye çalışmaz sadece etrafına bakmasını sağlar) bakış açısı kazanmak ve belki biraz empati kurmak. evet bir katilin veya tecavüzcünün ölmesinin istenmesi çok da şaşılası bir gerçek değil, herkesin kendi kafası ve onun içinde oluşturduğu kendisiyle de çelişen onlarca ütopyası var. kitap birçoğumuza doğru diğerlerine de yanlış gelecektir elbet ama buradaki asıl mevzu her ne düşünceden olursak olalım olaya belki ilk defa mahkumun gözünden bakabilecek olmamız. çocukluğundan kalma anıları, kendisini hatırlamayan bir kızı, korkusu ve her şeyden önce gereksiz bir umudu var. sadece son madde bile suçluyu kazıyın altından insan çıkar demeye yeter de artar. şimdilerde hapis o zamanlar kürek denen cezalardan sonra hayatına devam etmesine izin vermediğimiz insanlara bir şans verin. o yüzden okuyun, biraz ürperin, biraz da düşünün sonrasını kim bilir.
yazar ilk baskılarda adını kullanmamıştır, ilk baskılardan sonra da ön sözün hemen ardındaki kısmı bu baskılarda aldığı eleştirilere ithafen yazılmıştır. devrinin idama bakış açısını düşünürsek her ne kadar kendini saklamış olsa da bu durum yaptığı şeyin çok değerli ve cesurca olduğu gerçeğini değiştirmez.
suçlu kişi ile ilgili bir şey bilmediğimiz noktaya dönecek olursam: bu büyük bilinmezlik bence başlı başına bir eleştiri. olay ne esas karakterin adı ne de işlediği suç, yazarın sorgulanmasını istediği yegane şey idamın varoluşu. idam gerekli midir? idam adil midir? idam suçu azaltır mı? soruları günümüzde bile tartışılıyor ve gelecekte de tartışılacağından hiç şüphem yok, bir sonuca varamayacağız yani. bu eserde de amaç bir sonuca varmak değil, (zaten edebiyat kimseyi bir yere götürmeye çalışmaz sadece etrafına bakmasını sağlar) bakış açısı kazanmak ve belki biraz empati kurmak. evet bir katilin veya tecavüzcünün ölmesinin istenmesi çok da şaşılası bir gerçek değil, herkesin kendi kafası ve onun içinde oluşturduğu kendisiyle de çelişen onlarca ütopyası var. kitap birçoğumuza doğru diğerlerine de yanlış gelecektir elbet ama buradaki asıl mevzu her ne düşünceden olursak olalım olaya belki ilk defa mahkumun gözünden bakabilecek olmamız. çocukluğundan kalma anıları, kendisini hatırlamayan bir kızı, korkusu ve her şeyden önce gereksiz bir umudu var. sadece son madde bile suçluyu kazıyın altından insan çıkar demeye yeter de artar. şimdilerde hapis o zamanlar kürek denen cezalardan sonra hayatına devam etmesine izin vermediğimiz insanlara bir şans verin. o yüzden okuyun, biraz ürperin, biraz da düşünün sonrasını kim bilir.
devamını gör...
tatar
benim de mensup olduğum türki alt kimliktir. türk tarihindeki en kafa karıştırıcı terimlerden biridir. bunun sebebi ise çeşitli coğrafyalarda birçok farklı amaçla kullanılmakta olan bir kelime olmasından dolayıdır.
ortaçağ'da, batı'da "tartar" şeklinde tüm göçebe orta asya kavimlerini kapsayacak şekilde yanlış bir şekilde kullanılmıştır. hatta hazar denizi'nden, maveraünnehir'i, tüm orta asya'yı ve mançurya'ya kazar uzanan geniş coğrafyayı kapsayan bölgenin tamamına "tartaria" adını vermişlerdir.
çin kaynaklarında "tatar" kelimesi moğollar'ın bir kabilesinin ismi olarak kullanılmıştır. hatta ünlü moğol kağanı cengiz han'ın babasını öldüren kabile de onlardır.
yine çin kaynaklarında, cengiz han döneminden daha önce çin'in batısında kalan tüm moğol toplumları için "ta-tar" kelimesi kullanılmakta idi. onları uygarlık düzeylerine göre: ak-tatar, kara-tatar ve yabani tatar olarak üç gruba ayırmışlardır.
cuci ulusu olarak adlandırılan altın orda devleti'nin halkı da tatar olarak adlandırılmaydı.
yine altın orda'da, ve de altın orda parçalandıktan sonra oluşan kırım, kazan hanlığı gibi devletlerde yaşayan müslüman türk halkını kastetmek amacıyla "tatar" kelimesi kullanılmıştır.
osmanlı devleti'nde resmi haberleri ulaştırmakla görevli olan, bir nevi postacılara "tatar" denmekte idi.
bugün ise temelde kırım ve kazan tatarları olarak, iki farklı türki lehçede konuşan halk için kullanılmaktadır. aynı şekilde osmanlı zamanında yapılan göçler, ve stalin zamanında yapılan tehcirle birlikte türkiye, romanya, bulgaristan, ukrayna, finlandiya ve rusya'nın muhtelif bölgelerine yerleşmiş diğer kırım tatarları da bu gruba dahildir.
kaynak: tdv islam ansiklopedisi
türklerin tarihi: pasifik'ten akdenize 2000 yıl - jean paul roux
hunların, türklerin, moğolların ve daha sair batı tatarlarının tarih-i umumisi - joseph de guignes
ortaçağ'da, batı'da "tartar" şeklinde tüm göçebe orta asya kavimlerini kapsayacak şekilde yanlış bir şekilde kullanılmıştır. hatta hazar denizi'nden, maveraünnehir'i, tüm orta asya'yı ve mançurya'ya kazar uzanan geniş coğrafyayı kapsayan bölgenin tamamına "tartaria" adını vermişlerdir.
çin kaynaklarında "tatar" kelimesi moğollar'ın bir kabilesinin ismi olarak kullanılmıştır. hatta ünlü moğol kağanı cengiz han'ın babasını öldüren kabile de onlardır.
yine çin kaynaklarında, cengiz han döneminden daha önce çin'in batısında kalan tüm moğol toplumları için "ta-tar" kelimesi kullanılmakta idi. onları uygarlık düzeylerine göre: ak-tatar, kara-tatar ve yabani tatar olarak üç gruba ayırmışlardır.
cuci ulusu olarak adlandırılan altın orda devleti'nin halkı da tatar olarak adlandırılmaydı.
yine altın orda'da, ve de altın orda parçalandıktan sonra oluşan kırım, kazan hanlığı gibi devletlerde yaşayan müslüman türk halkını kastetmek amacıyla "tatar" kelimesi kullanılmıştır.
osmanlı devleti'nde resmi haberleri ulaştırmakla görevli olan, bir nevi postacılara "tatar" denmekte idi.
bugün ise temelde kırım ve kazan tatarları olarak, iki farklı türki lehçede konuşan halk için kullanılmaktadır. aynı şekilde osmanlı zamanında yapılan göçler, ve stalin zamanında yapılan tehcirle birlikte türkiye, romanya, bulgaristan, ukrayna, finlandiya ve rusya'nın muhtelif bölgelerine yerleşmiş diğer kırım tatarları da bu gruba dahildir.
kaynak: tdv islam ansiklopedisi
türklerin tarihi: pasifik'ten akdenize 2000 yıl - jean paul roux
hunların, türklerin, moğolların ve daha sair batı tatarlarının tarih-i umumisi - joseph de guignes
devamını gör...
üniversiteyi şehir dışında okumak
bunu bir tık ileri taşıyarak liseyi şehir dışında veya hiç olmazsa aileden ayrı bir şekilde iyi bir yurtta kalarak okumak diyorum. kattığı olgunluğu ve kendine yetebilirliği üniversitede bile kazanamayan çok insan var çünkü
devamını gör...
insanın kendini çaresiz hissettiği anlar
aile üyelerinden en büyük olani yatağında acılar icinde kıvranıyorken öylece seyre durma anı.
devamını gör...
roma ordusu
tarihin en güçlü imparatorluklarından birini yaratan ordudur.
roma ordusu olağanüstü bi' disiplin ve ahenge sahipti. en ufak birliklere kadar her mensup disiplinden asla taviz vermezdi, ahenkli olmalarıysa savaşta manevra kabiliyetlerini ve başarılarını arttıran yegane şeydi.
kaos içerisinde değil, disiplin, ahenk ve taktik üzerine savaşırlardı. ordu topluca savunmaya çekilir ya da koordineli şekilde hücuma kalkardı. ve hiçbir zaman kimse hattı bozmazdı.
roma ordusu fetih edeceği yere mühendis gibi ve mühendislik eserleri oluştura oluştura varırdı. ordunun mühendisleri seferlerde yer alır, gidilecek yere yol, köprü, tünel, kemer kısacası ne gerekiyorsa onu inşaa edip savaş alanına gelirlerdi.
ordu temel olarak iyi eğitimli askerler olan lejyonlardan oluşur. en az 4.000 civarı olurlar. yani ağırlık piyade gücüdür. günlük 10-30 kilometre arası yol giderler.
m.ö 1. yy roma askeri baştan aşağı ortalama olarak şöyleydi:
ayaklarında caligae. -tabanı çivili deri sandalet-
kılıç olarak gladius -kısa kılıç-
diğer silahları pugio -hançer-
başlarında miğfer olarak gallic.
sırtlarında pillum -demir uçlu mızrak-
ve deri kaplı ahşap yuvarlak kalkan.
üsttekiler sadece silahları ve zırhları.
bir de sırtlarında marius'un katırı dedikleri eşya, kap kacak vb. şeyler taşırlardı.
gaius marius.
üç günlük kumanya.
bakır yemek kapları.
kazma kürek.
matara.
battaniye.
döşek.
kazık. -evet kazık-
marius'un katırı, 30-38 kilo civarıdır. bu yüke askerlerin taşıdıkları silah ekipmanları, zırhlar, zincir örme üst vücut korumaları vs. dahil değildir.
roma ordusu olağanüstü bi' disiplin ve ahenge sahipti. en ufak birliklere kadar her mensup disiplinden asla taviz vermezdi, ahenkli olmalarıysa savaşta manevra kabiliyetlerini ve başarılarını arttıran yegane şeydi.
kaos içerisinde değil, disiplin, ahenk ve taktik üzerine savaşırlardı. ordu topluca savunmaya çekilir ya da koordineli şekilde hücuma kalkardı. ve hiçbir zaman kimse hattı bozmazdı.
roma ordusu fetih edeceği yere mühendis gibi ve mühendislik eserleri oluştura oluştura varırdı. ordunun mühendisleri seferlerde yer alır, gidilecek yere yol, köprü, tünel, kemer kısacası ne gerekiyorsa onu inşaa edip savaş alanına gelirlerdi.
ordu temel olarak iyi eğitimli askerler olan lejyonlardan oluşur. en az 4.000 civarı olurlar. yani ağırlık piyade gücüdür. günlük 10-30 kilometre arası yol giderler.
m.ö 1. yy roma askeri baştan aşağı ortalama olarak şöyleydi:
ayaklarında caligae. -tabanı çivili deri sandalet-
kılıç olarak gladius -kısa kılıç-
diğer silahları pugio -hançer-
başlarında miğfer olarak gallic.
sırtlarında pillum -demir uçlu mızrak-
ve deri kaplı ahşap yuvarlak kalkan.
üsttekiler sadece silahları ve zırhları.
bir de sırtlarında marius'un katırı dedikleri eşya, kap kacak vb. şeyler taşırlardı.
gaius marius.
üç günlük kumanya.
bakır yemek kapları.
kazma kürek.
matara.
battaniye.
döşek.
kazık. -evet kazık-
marius'un katırı, 30-38 kilo civarıdır. bu yüke askerlerin taşıdıkları silah ekipmanları, zırhlar, zincir örme üst vücut korumaları vs. dahil değildir.
devamını gör...
kusursuz
kusur nedir ki? kusursuz ne olsun? hayatın içinde barındırdığı kusurlar gibi hayatın içinde olan bizlerde ondan parçalar taşırız. kusurlu olmak aslında kusursuzluğumuzun göstergesidir.
devamını gör...
uno
arkadaşlarımla çok keyif alarak oynadığım oyunlardan biriydi. şimdilerde kartları çok pahalı olmuş. mobil uygulaması da vardır aynı zamanda ama canlı olarak oynamanın tadını vermez.
aynı zamanda ispanyolca'da 1(bir) anlamına gelen kelimedir.
aynı zamanda ispanyolca'da 1(bir) anlamına gelen kelimedir.
devamını gör...
hapishane defterleri
türkçeye pek çok yayınevi çeviri yapmış olsa da en başarılısı kuşkusuz onur yayınları'nın 1986 basımıdır. çeviri kaan somer'e ait. bulunması neredeyse imkansız olan eseri malum ortamlarda buldum, mutluyum.
bir amme hizmeti olarak link
okuyunuz, okutunuz:
bir amme hizmeti olarak link
okuyunuz, okutunuz:
devamını gör...
2 ocak 2021 bakan soylu'nun kadın cinayetleriyle ilgili tweet'i
fakat anıt sayaç'da bu yıl 383 kadının öldürüldüğü kaydedilmiş. katillerin tutuklanmaması için büyük bir mücadele görüldü ülkemizde, özellikle ümitcan'ı hala aramızda görebiliyoruz mesela. ama kadın cinayetlerini önlemek için ne gibi bir mücadele verildi bilmiyorum. olmayan şeyi bilmem mümkün değil.
edit: bazı yazar arkadaşlarım pandemiden ötürü kadın cinayetlerinde azalmanın olabileceğinden bahsetmiş fakat ne yazık ki pandemiyle birlikte aile içi fiziksel ve psikolojik şiddet fazlasıyla arttı, istatistikler bunu gösteriyor. yani geçen seneden daha berbat bir haldeyiz, her yıl daha da yaşanılmaz bir ülke olmaya istikrarla devam ediyoruz.
edit: bazı yazar arkadaşlarım pandemiden ötürü kadın cinayetlerinde azalmanın olabileceğinden bahsetmiş fakat ne yazık ki pandemiyle birlikte aile içi fiziksel ve psikolojik şiddet fazlasıyla arttı, istatistikler bunu gösteriyor. yani geçen seneden daha berbat bir haldeyiz, her yıl daha da yaşanılmaz bir ülke olmaya istikrarla devam ediyoruz.
devamını gör...
blade runner
philip k. dick'in do androids dream of electric sheep? romanından esinlenerek çekilen ridley scott'ın yönettiği bi' film. başrolde onlarca büyük filmlerden bildiğimiz harrison ford var. ayrıca ruh katan ışıkları, gölgeleri, dış sesleri, arka planı ve daha onlarcasını yapan adam da bu. (bkz: jordan cronenweth)
film çıktığı yılda pek tutmamış. sonraki yıllar kült mertebesine erişmiş. halen daha etkisi devam ediyor. ayrıca 2017'de denis villeneuve (döni vilnov) tarafından devamı çekildi.
sonraki bütün bilim kurguları etkilediği bi' gerçek. toplumsal ve insani değerlere yönelik en önemli işi yapan da budur zannımca.
yenilenmiş hali, farklı versiyonları, director's cut'ları ve her şeyden önemlisi görülmemiş ambiyansıyla resmen eşsiz bi sanat eseri.
konusunda geçen aşk bakımından la jetee ile benzerlik gösterir. deckard'ın yolculuğu bakımından da başrol eşsiz bir serüvene sürükler bizleri.
rick'in replikant olup olmadığı da halen sır. her ne kadar scott replikant olduğunu söylese de malum sahneden dolayı. rachael
roy batty ile de final yapar.
tears in rain
video
efsane müzikleri olmazsa olmaz. soundtrack
film üzerine
derin bir inceleme
ingilizce başka bir inceleme daha. bu daha derini ama. stanford
ve favori sahnem.
finished
film çıktığı yılda pek tutmamış. sonraki yıllar kült mertebesine erişmiş. halen daha etkisi devam ediyor. ayrıca 2017'de denis villeneuve (döni vilnov) tarafından devamı çekildi.
sonraki bütün bilim kurguları etkilediği bi' gerçek. toplumsal ve insani değerlere yönelik en önemli işi yapan da budur zannımca.
yenilenmiş hali, farklı versiyonları, director's cut'ları ve her şeyden önemlisi görülmemiş ambiyansıyla resmen eşsiz bi sanat eseri.
konusunda geçen aşk bakımından la jetee ile benzerlik gösterir. deckard'ın yolculuğu bakımından da başrol eşsiz bir serüvene sürükler bizleri.
rick'in replikant olup olmadığı da halen sır. her ne kadar scott replikant olduğunu söylese de malum sahneden dolayı. rachael
roy batty ile de final yapar.
tears in rain
video
efsane müzikleri olmazsa olmaz. soundtrack
film üzerine
derin bir inceleme
ingilizce başka bir inceleme daha. bu daha derini ama. stanford
ve favori sahnem.
finished
devamını gör...
evlenmelerine izin verilmeyen gençlerin intihar etmesi
şimdi bu yaptıkları büyük aşk mı? hangi akla hizmet, yukarıda yazar arkadaşın yazdığı gibi taş patlasa 3 yıl sonra bu evlilik zaten patlar, sonrada bir birinizin boğazına sarılırsınız.
eskiden di iki gönül bir olunca samanlık seyran olur sözü.
eskiden di iki gönül bir olunca samanlık seyran olur sözü.
devamını gör...
bakire olmayan kadınla evlenmek
para karşılığında bile cinsellik yaşayan erkekler tarafından sorgulanan eylem. ama "kardeş bu ne perhiz bu ne lahana turşusu" diye sormazlar mı adama? bence sorarlar.
şimdi bu mesele bir tercihtir doğru. sen kendini bu konulardan sakınıyorsundur, eşinin de böyle biri olmasını isteyebilirsin, bunda bir sorun yok. ama her türlü naneyi yiyip sonra "işim in hilalinden tirtimiz bir hinim ulmalı" demek de ne bileyim, gerzekçe lan.
bu arada o zara çok şey etmeyin beyler, inanmayın yani. bir iğne bir iplikle dikiliyor, vallahi bak.
şimdi bu mesele bir tercihtir doğru. sen kendini bu konulardan sakınıyorsundur, eşinin de böyle biri olmasını isteyebilirsin, bunda bir sorun yok. ama her türlü naneyi yiyip sonra "işim in hilalinden tirtimiz bir hinim ulmalı" demek de ne bileyim, gerzekçe lan.
bu arada o zara çok şey etmeyin beyler, inanmayın yani. bir iğne bir iplikle dikiliyor, vallahi bak.
devamını gör...
netflix içerik önerisi
gezegenimiz belgeseli çok kaliteli görüntüler içeriyor imkanınız varsa tv açıp izleyin ışıkları da kapatın adeta terapi.
devamını gör...

