back to black
bu şarkı da amy paul ile arasındaki ilişkiyi işlemiştir. paul onu hep sömürmüştür, sonunda yok oluşuna sebep olmuştur. aslında uzun bir süre ayrıydılar sonra yeniden bir araya geldiler ve sonrası bildiğiniz üzere, üzgün bir veda. rip güzel insan.
devamını gör...
geç gelen özür
koparılan bir çiçeği suya koymak kadar gereksizdi kırılan kalbe sunulan özür der şair hele geç gelmesi... gelmesin daha iyi.
devamını gör...
yoldaş bakkal rozet önerileri
dizi isteklerim:
westworld
mr. robot
person of interest
the office
oyun isteklerim:
tesv: skyrim
portal
assassin's creed
film isteklerim:
interstellar
bi tanecik film isteğim var.
anime olarak da death note. düz adamım.
edit: bi akıllı benmişim gibi istek için başlık açmıştım. taşınınca düzeltmek farz oldu.
westworld
mr. robot
person of interest
the office
oyun isteklerim:
tesv: skyrim
portal
assassin's creed
film isteklerim:
interstellar
bi tanecik film isteğim var.
anime olarak da death note. düz adamım.
edit: bi akıllı benmişim gibi istek için başlık açmıştım. taşınınca düzeltmek farz oldu.
devamını gör...
buluttan nem kapmak
deyim. en küçük bir şeyden alınmak, çok alıngan olmak.
takıntılı kişiliklerde bulunur. anlamsız sebepten ortamın havasını soğutanlara ve depresif mandalinalara söylenebilir.
takıntılı kişiliklerde bulunur. anlamsız sebepten ortamın havasını soğutanlara ve depresif mandalinalara söylenebilir.
devamını gör...
yolda yürürken kitap okuyan insan
bile isteye, göstere göstere omuz attığım, elimle kenara doğru ittirdiğim insanlardır, telefon kullananlara da aynısını yaparım. senin yalandan romantizmlerin benim yürüyüş hızımı kesmemeli. o kitapları okuyorsa başkalarına karşı saygılı olmayı öğrenmesi gereken insandır.
devamını gör...
fal
hakkında söylenenlere inanmadığım ve inanmayacağım, hurafe olarak nitelendirdiğim şeydir.
tamam ben hurafe diyorum, bazı insanlar hurafe diyor ama maalesef hurafe demekle bitmiyor ki.
bu işi profesyonel olarak yapanlar var yahu.
insanlar ciddi ciddi fal bakmak için, kahve telvesinin oluşturduğu saçma sapan şekillerden gelecek yorumu yapmak için kafeler, ofisler açıyor.
işin kötüsü binlerce hatta belki de on binlerce insan bunlara inanıp bu tür mekanlara fal baktırmaya gidiyor.
bir de bu yerlere ve bu işi yapan insanlara tonla para veriyor.
ya arkadaşım, hadi tamam o seni belki psikolojik olarak rahatlatıyor, belki keyif veriyor belki de umut veriyor olabilir ama ne bileyim gidip de o yerlere para vermeye değer mi. o parayla neler neler yapılır...
mesela fal bakan mobil uygulamalar var, falaaddin gibi, binnaz abla gibi.
yalan yok, bir ara ben de inandım bu hurafeye ama gidip de saçma sapan mekanlara tonla para vermedim.
attım falaaddin amcaya, o bana söyledi bir şeyler ben de okudum onun söylediklerini. inandım mı? hayır. ama buna vakit harcadım, kahveyi yapması, telvenin soğuması, falın resmini çekip göndermesi falan derken tonla zamanım gitti.
neden yaptım bilmiyorum, muhtemelen gençlik heyecanı falan sebep oldu bu saçmalıkla uğraşmama, şimdi olsam yapmazdım mesela. zamanın ne kadar değerli olduğunu anladım çünkü.
neyse sevgili yazarlar, genç bir kardeşiniz olarak size tavsiyem: kahvenizi yapın, keyifle yudumlayın ama bu tür saçmalıklara inanmayın, vakit harcamayın. kahve telvesinden gelecek umudu beklemeyin, ya alın yüzünüze maske falan yapın ya da direkt çöpe dökün.
zaman ve para çok değerli; zaman geri gelmiyor, para da kolay kazanılmıyor bu sebeple ikisi de gereksiz şeylere harcanmamalı.
tamam ben hurafe diyorum, bazı insanlar hurafe diyor ama maalesef hurafe demekle bitmiyor ki.
bu işi profesyonel olarak yapanlar var yahu.
insanlar ciddi ciddi fal bakmak için, kahve telvesinin oluşturduğu saçma sapan şekillerden gelecek yorumu yapmak için kafeler, ofisler açıyor.
işin kötüsü binlerce hatta belki de on binlerce insan bunlara inanıp bu tür mekanlara fal baktırmaya gidiyor.
bir de bu yerlere ve bu işi yapan insanlara tonla para veriyor.
ya arkadaşım, hadi tamam o seni belki psikolojik olarak rahatlatıyor, belki keyif veriyor belki de umut veriyor olabilir ama ne bileyim gidip de o yerlere para vermeye değer mi. o parayla neler neler yapılır...
mesela fal bakan mobil uygulamalar var, falaaddin gibi, binnaz abla gibi.
yalan yok, bir ara ben de inandım bu hurafeye ama gidip de saçma sapan mekanlara tonla para vermedim.
attım falaaddin amcaya, o bana söyledi bir şeyler ben de okudum onun söylediklerini. inandım mı? hayır. ama buna vakit harcadım, kahveyi yapması, telvenin soğuması, falın resmini çekip göndermesi falan derken tonla zamanım gitti.
neden yaptım bilmiyorum, muhtemelen gençlik heyecanı falan sebep oldu bu saçmalıkla uğraşmama, şimdi olsam yapmazdım mesela. zamanın ne kadar değerli olduğunu anladım çünkü.
neyse sevgili yazarlar, genç bir kardeşiniz olarak size tavsiyem: kahvenizi yapın, keyifle yudumlayın ama bu tür saçmalıklara inanmayın, vakit harcamayın. kahve telvesinden gelecek umudu beklemeyin, ya alın yüzünüze maske falan yapın ya da direkt çöpe dökün.
zaman ve para çok değerli; zaman geri gelmiyor, para da kolay kazanılmıyor bu sebeple ikisi de gereksiz şeylere harcanmamalı.
devamını gör...
yanlış anlaşılan şarkı sözleri
sabah sabah aydınlanmama neden olan yanlış anladığım bir şarkı sözü bırakacağım şimdi buraya.
sezen aksu'nun firuze şarkısında;
"üzüm buğusu gibisin sen firuze"
olarak geçen kısmını "hüzün buğusu gibisin sen firuze" diye anlar "vay be ne kadar güzel bir tabir "hüzün buğusu" derdim.
meğerse öyle değilmiş, şu an neden böyle şok oldum bilmiyorum ama üzüm buğusuymuş!
youtube.com/watch?v=3vntvj7dgxg
sezen aksu'nun firuze şarkısında;
"üzüm buğusu gibisin sen firuze"
olarak geçen kısmını "hüzün buğusu gibisin sen firuze" diye anlar "vay be ne kadar güzel bir tabir "hüzün buğusu" derdim.
meğerse öyle değilmiş, şu an neden böyle şok oldum bilmiyorum ama üzüm buğusuymuş!
youtube.com/watch?v=3vntvj7dgxg
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının ruh halleri
öncelikle günaydın, sonra güzel, sonra fena değil, sonra mis!
şuradayım ben, bekliyoruz. çıkıp çıkıp gelin.
dan dan dan daaannnn
edit : bu ruh halinde ürün yerleştirme vardır, kırmızı tuborg içerir ahahaah
2. edit : wertheimer allah belayı vermeye, hiç durmadan bunu dinliyorum, sen sardın başıma ahahahhahaha
şuradayım ben, bekliyoruz. çıkıp çıkıp gelin.
dan dan dan daaannnn
edit : bu ruh halinde ürün yerleştirme vardır, kırmızı tuborg içerir ahahaah
2. edit : wertheimer allah belayı vermeye, hiç durmadan bunu dinliyorum, sen sardın başıma ahahahhahaha
devamını gör...
depresyon hırkası
gün boyu o hırkayla gezilip gözler şişene kadar ağlanır.
devamını gör...
çamaşır suyu ile tuz ruhunu karıştırmak
kokteyl..
devamını gör...
kafede yalnız başına oturan insan
güzeldir, kendi halinde takılır. denk geldiğimde vay bee kimseye ihtiyacı yok mekanda oturmak için dediğim.
arada kendimde yaparım. iyi geliyor kendi kendine takılıp kendini dinlemek. bir kitap birde kahve oldu mu tadından yenmez.
arada kendimde yaparım. iyi geliyor kendi kendine takılıp kendini dinlemek. bir kitap birde kahve oldu mu tadından yenmez.
devamını gör...
evdeki böceğin bir anda kaybolması
ardından veterinerimde bir kaç adet iç parazit aşısı kaybolur.
kedili eve sinek, böcek girmesin ya çok üzülüyorum. evin içinde deli gibi koşturuyoruz. geçen bir çocuğu kaptım cokcok'un önünden balkondan bırakayım uçar aşağısı yeşillik dedim. alt komşunun balkonunda ki kovanın içine düştü.
geçtiğimiz ay bir kedi sokakta bir şeyle oynuyor yaklaştım o ne diye bakarken baktım fare kediyi oylamaya çalıştım yavrum fare baktım nefes nefese kaçıyor derken ben kedinin dikkatini çektim kedi bana bakarken fare koş koş hop bahçesinde en az 10 kedi olan bir eve daldı. kedilerin koşturmacasını gördüğüm an canım bir kere daha sıkıldı.
işin özü çevrede ben varsam o böcek, sinek, fare bir şekilde aniden kaybolur. *
kedili eve sinek, böcek girmesin ya çok üzülüyorum. evin içinde deli gibi koşturuyoruz. geçen bir çocuğu kaptım cokcok'un önünden balkondan bırakayım uçar aşağısı yeşillik dedim. alt komşunun balkonunda ki kovanın içine düştü.
geçtiğimiz ay bir kedi sokakta bir şeyle oynuyor yaklaştım o ne diye bakarken baktım fare kediyi oylamaya çalıştım yavrum fare baktım nefes nefese kaçıyor derken ben kedinin dikkatini çektim kedi bana bakarken fare koş koş hop bahçesinde en az 10 kedi olan bir eve daldı. kedilerin koşturmacasını gördüğüm an canım bir kere daha sıkıldı.
işin özü çevrede ben varsam o böcek, sinek, fare bir şekilde aniden kaybolur. *
devamını gör...
sıkça tanım yapmama sebepleri
çok klasik şeyleri yazmak istememektir.
devamını gör...
plummer-vinson sendromu
demir eksikliği anemisi,özefageal web ve splenomegali birlikteliğinin bulunması ile karakterize bir sendromdur.
bu hastalarda özofagus yassı (skuamöz) hücreli kanser riski artar.
bu hastalarda özofagus yassı (skuamöz) hücreli kanser riski artar.
devamını gör...
hayatınızın mottosu olan sözler
neye inanırsan bir gün onu yaşarsın.
devamını gör...
progressive rock
onlarca alt türü olan müzik türüdür.
canterbury scene: the soft machine, caravan, gong, egg, cos
crossover progressive (art rock): mike oldfield, dredg, supertramp, roxy music, wishbone ash
eclectic prog: king crimson, gentle giant, van der graaf generator
heavy prog: rush, uriah heep, the mars volta, atomic rooster
krautrock: can, neu, amon duul, amoon duul ii, popol vuh, ash ra tempel
neo-prog: marillion, iq
post rock: sigur ros, god is an astranout, mono, goodspeed you! black emperor, mogwai
prog folk: jethro tull, strawbs, comus
progressive metal: dream theater, queensryche, fates warning, pain of salvation, riverside, symphony x
space rock: pink floyd, eloy, ozric tentacles, nektar
rıo/avant-prog: frank zappa, thinking plague, univers zero
italian progressive rock: le orme, new trolls, banco del mutuo soccorso, premiata forneria marconi, area
symphonic rock: yes, genesis, emerson& lake palmer, camel, anglagard, focus, the moody blues, procol harum, renaissance
zeuhl: magma, eskaton, dün, universal totem orchestra
tech/extreme prog metal: opeth, atheist, death, cynic
progressive electronic: tangerine dream, brian eno, kraftwerk
experimental/post metal : tool, anathema, orphaned land, green carnation
canterbury scene: the soft machine, caravan, gong, egg, cos
crossover progressive (art rock): mike oldfield, dredg, supertramp, roxy music, wishbone ash
eclectic prog: king crimson, gentle giant, van der graaf generator
heavy prog: rush, uriah heep, the mars volta, atomic rooster
krautrock: can, neu, amon duul, amoon duul ii, popol vuh, ash ra tempel
neo-prog: marillion, iq
post rock: sigur ros, god is an astranout, mono, goodspeed you! black emperor, mogwai
prog folk: jethro tull, strawbs, comus
progressive metal: dream theater, queensryche, fates warning, pain of salvation, riverside, symphony x
space rock: pink floyd, eloy, ozric tentacles, nektar
rıo/avant-prog: frank zappa, thinking plague, univers zero
italian progressive rock: le orme, new trolls, banco del mutuo soccorso, premiata forneria marconi, area
symphonic rock: yes, genesis, emerson& lake palmer, camel, anglagard, focus, the moody blues, procol harum, renaissance
zeuhl: magma, eskaton, dün, universal totem orchestra
tech/extreme prog metal: opeth, atheist, death, cynic
progressive electronic: tangerine dream, brian eno, kraftwerk
experimental/post metal : tool, anathema, orphaned land, green carnation
devamını gör...
robins (yazar)
kuvvetli tıp bilgisini sözlüğe kazandırdığı için sözlüğün minnettar olduğu yazarlardandır. arada bir üzerine konuştuğu filmler hakkında söyledikleri de dikkate alınacak türdendir. *
devamını gör...
alt üst soy bilgisindeki tuhaf isimler
pumpul diyerek giriş yapıyorum listeye.
devamını gör...
biyoloji felsefesi
bilim felsefesinin bir alt bölümü olarak biyoloji felsefesi… kategorik olarak, bilim felsefesinin bütün alt bölümlerinden farklıdır.
‘evrim ve evrimin ürünü olarak insan’ disiplinin ilk konusudur. darwin’den bu yana bi çığ gibi büyüyen evrim dosyası, geniş kavramsal çerçevesiyle tartışılmaya henüz açılmış çok geniş bi alana haiz. kuramın kendisinden türler arası benzerliğe, seçilimin birimlerinden uyarlanımcılığa, sosyobiyolojiden evrimsel psikolojiye kadar çok geniş bir yelpaze…
en göze çarpan tartışmalardan biri, biyolojide genelgeçer yasalardan söz edilip edilemeyeceğidir. biyologlar buna williston yasasıyla* cevap vermeye çalışsalar da, felsefeciler bu yasanın bir ceteris paribus olduğunu söylerler. (bkz: ceteris paribus) aslında bilim adamlarıyla felsefeciler arasındaki en büyük farklardan biri burada ortaya çıkar. bilim adamları cateris paribus’a fazla bi önem atfetmezlerken, felsefeciler ceteris paribus yasaların, yasa olarak adlandırılamayacağını söyler. bu anlayış farkı, iki disiplinin temelindeki farktan kaynaklanır.
yeni teşekkül eden bu disiplin, yapay zeka konularıyla birlikte geleceğin felseferi arasında yerini almış vaziyette…
‘evrim ve evrimin ürünü olarak insan’ disiplinin ilk konusudur. darwin’den bu yana bi çığ gibi büyüyen evrim dosyası, geniş kavramsal çerçevesiyle tartışılmaya henüz açılmış çok geniş bi alana haiz. kuramın kendisinden türler arası benzerliğe, seçilimin birimlerinden uyarlanımcılığa, sosyobiyolojiden evrimsel psikolojiye kadar çok geniş bir yelpaze…
en göze çarpan tartışmalardan biri, biyolojide genelgeçer yasalardan söz edilip edilemeyeceğidir. biyologlar buna williston yasasıyla* cevap vermeye çalışsalar da, felsefeciler bu yasanın bir ceteris paribus olduğunu söylerler. (bkz: ceteris paribus) aslında bilim adamlarıyla felsefeciler arasındaki en büyük farklardan biri burada ortaya çıkar. bilim adamları cateris paribus’a fazla bi önem atfetmezlerken, felsefeciler ceteris paribus yasaların, yasa olarak adlandırılamayacağını söyler. bu anlayış farkı, iki disiplinin temelindeki farktan kaynaklanır.
yeni teşekkül eden bu disiplin, yapay zeka konularıyla birlikte geleceğin felseferi arasında yerini almış vaziyette…
devamını gör...