selamün aleyküm dostlar, günaydın değerli sözlük neferleri. haftanın en sevimsiz ikinci gününde ne kadar iyi olabilirse insan, o kadar iyiyim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

alışması zaman isteyen bir meret. bu teknolojik zamazingo yüzünden odada 15-20 dakika fare aradım.

efenim cibinlikli, kuş tüyü yastıklı yatağımda, hülya avşar'lı yatak reklamı tadında "yaşasın yatağım" edasıyla uzanıp siz değerli arkadaşlarımın tanımlarını okuyor ve mesajlaşıyordum. derken odada stereo bir tıkırtı, ciyaklama benzeri tiz sesler duymaya başladım. bir oldu, iki oldu dedim ki ya böcek bu ya da fare. eğildim karyolanın altına baktım, şifoniyeri çektim arkasına baktım, yok lanet olasıca hayvan. uzandım telefonu elime aldım, yine aynı ses. dolaba tekme savurdum, içinde beni alanın yaşayacaği çeyizim bulunan eski sandığı yumrukladım, yok, hiçbir canlı korkudan panikleyip kaçmadı etrafa. bir daha uzandım, youtube anasayfamdaki avrupa yakası kesitlerini izleyeyim dedim, burhan'ın sesi yanımdaki komodinin üstündeki kulaklıktan geldi. püh! meğer telefon da bu alete bağlıymış, duyduğum tıkırtılar da telefonun klavye ve dokunmatik ses efektleriymiş. ne kadar malım yarabbim.
devamını gör...

bu ülkede bir kadın tecavüze uğradığı için erkeğinin içi kaldırmıyor ve terk ediliyor ama erkek lütfedip duyguya girmediği için elinin kiri mi oluyor ! elinin kiri olan da başka bir kadın ..
teşekkürler ya! biz kadinlara verdiğiniz deger için gerçekten teşekkürler..
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

lens takarken kişinin çevresi tarafından gözünü deşiyormuş muamelesi görmesi olağandır. lensi takan kişi alıştığı sürece bu tepkiye şaşırmaya başlayacak hatta lens tabusu olan kişilerin abidik gubidik mimiklerini görünce sinirlenmeye bile başlayacaktır

tavsiye:
-elinizi asla peçeteyle, tüylenme yapan havluyla ya da kalitesiz kağıt havluyla kurutup lens takmayın. lensinizin gözünüze takmadan kör olursunuz yoksa..
-lensinizi takarken elinizde ya da parmaüınızda sabundan bir milim iz bile bırakmamış olmaya dikkat edin. aksi halde eroinciler gibi kıpkırmızı gözlere sahip olup cehennemi ultra hd gözlemleyebilirsiniz
-lensinizi maksimum 6 saatlik takmaya özen gösterin. 6 saati geçti mi, çıkarın yarım saat ya da bir saat gözünüzü dinlendirip tekrar takabilirsiniz.
-lens solüsyonunuzu da 24 saatte bir yenilemeniz lazım yoksa lensi temizleme ve havalandırma özelliğini kaybediyo. sonra vay efendim temiz ellerle taktım ama gözüme batıyo bi şeyler diye ağlamayın
-lens takmak için bazı küçük ucu plastikli aparatlar oluyo. onları kullanmanızı da tavsiye etmiyorum. lensi takıcam derken korneama çubuk sokuşturduğum çok oldu valla. aklı selim insan sayarım kendimi ama bu çin malı icatların elinde dumura döndüğüm olmuştur yani. bir tost tavsiyesi, işi doğal yollarla çözün
devamını gör...

bayat çay içmek.
devamını gör...

bu programın yayın günü çok kötü oldu. * keşke şöyle perşembe ya da cuma falan olabilseydi de dinleyebilseydim. merak etsem bile kaçırmaya devam edeceğim ne yazık ki. halbuki sözlük radyosu başlığına tam da buna benzer bir program önerisinde bulunmuştum daha önce ve sevgili gomercan benzer formatta bir programın başlayacağını söylediğinde sevinmiştim.

neyse efendim iyi yayınlar yine de. belki bir gün diyelim ve konuk olacaklara, eğer varsa heyecanlarını bastırmaları dileklerimizi iletelim.
devamını gör...

şiir okumaktan zevk alan, her kötü hissettiği anda şiirle deşarj olan yazar.
istek üzerine itinayla şiir okur..
devamını gör...

kimse kendinde olduğuna inanmaz bi sekilde kapattıklarını düşünürler.
babasız veya annesiz ki iyi ihtimalle boşanmış dahi olsalar yaşadıklarıi bu eksikliği azıcık gözlemle fark edebilirsiniz.
her turlu aile sevgisi alan insanlar icinse genelde sevgililik vs gibi olaylardan eksiklik hissedebilir bu eksiklik karşi tarafta asabiyet, kendini değersiz görme, fiziksel eksiklik gibi ortaya çıkar.
bunların yanında sevip söyleyemeyen, tripler atarak hayati zehredenler var ama onlar başka inceleme konusu ki umarım onları uzaylılar kaçırıp inceler.
devamını gör...

gelen olumsuz eleştirilerden gerçekten de haklı olanları dikkate almak. ve eleştirildiği tarafları düzeltmek için gayret göstermesi.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

15 temmuz gecesi neredeydin?
devamını gör...

işe gitmek zorunda olmam. güzel günlerin geleceğine dair inancı kaybetmemek için çalışmaktan başka çare yok.
devamını gör...

ımdi yürek yırtılır.
devamını gör...

değilim ama senin bildiğin kadınlara da benzemem gibi bir yanıt alacak cümle tanesi.
varsa konuşmak istedikleriniz bekleriz yayına efenim*.
devamını gör...

ötekileştirilmiş leblebilerin de haklarını savunabileceğimiz başlık.
devamını gör...

aynı zamanda (bkz: stefan zweig)' in bir romanı
tek başına bir odada (hücre de olabilir okuyalı uzun zaman oldu), kendiyle satranç oynayan bir adamı anlatır. satranç oynayacak kimse bulamadığı için rakibi yine kendisi olur.
devamını gör...

o kadar üzüldüm ve gerildim ki maç boyunca anca bir şeyler yazabilecek duruma geldim.

teknik, taktik, beceri, tecrübe her anlamda fersah fersah üstün olduğumuz bir takıma karşı tek set voleybol oynayabildik; gerçekten inanılmaz... çok, çok üzücü...

4 sene lisanslı voleybol oynadım. türkiye'de voleybol altyapısının, kültürünün ne kadar doğru yönetildiğinin de gayet farkındayım. biz voleybol ülkesiyiz son derece doğru, yerinde bir slogan. zaten takımlarımızın aldığı sonuçlar da ortada uluslararası liglerde...

ancak gelin görün ki milli takım için iş başka.
voleybol iyi savunma yapanın, soğuk kanlı olanın kazandığı bir branş. biz takım olarak hem elemelerde, hem gruplarda ne kadar iyi savunma yapabildiğimizi defalarca kez kanıtlamış bir takımız. işler yolundayken bir sıkıntımız yok. olamaz da. iyiyiz abi. bitti, bu kadar basit. bu kızlar çok rahat bir şekilde madalyaya yürüyecek kadar yetenekli ve donanımlı sporcular. ancak ne yazık ki stres yönetimi, spor psikolojisi, konsantrasyon bunlar çok başka dinamikler gerektiriyor ve bizde de bu dinamikler doğru işletilemiyor. hal böyle olunca çeyrek final stresi, ülke gündemi, baskı, atipik bir voleybol anlayışı karşısında manşet alamayan, servis karşılamayan bir türkiye izledik. akdeniz insanları sizi! ne gezer bizde soğuk kanlılık abi... istatistiklere bakmadım, ama 2 set güney kore 50 sayı eder, tie break ile 65 diğer setlerden de 40 desek; 105 sayı'nın çok eminim ki en az 30'u bizim hata sayılarımızdır. etkili servis bile olmayan atışlardan ace verdik, inanılmaz... bizim en iyi yaptığımız şey savunma arkadaşlar. bu kızların oynadığı oyun kendi oyunları olmadı/olamadı maç boyunca. çok, çok yazık.

bakın çok net bir şey söyleyeyim, kuradan güney kore çıkmamış olsaydı dünkü oyunla o sahada rezil rüsva olurduk. allah korudu. bu, kızların rakipleriyle aralarındaki güç farkından, kötü yönetimden falan sebep değil. çünkü böyle bir güç dengesizliği yok takımlarla aramızda. biz stresi yönetmedik. çok yetenekli, iyi yetiştirilmiş ama sporcu gibi yaşatamadığımız oyuncularımız olduğu sürece de yönetememeye devam edeceğiz. sonuçlar da bu şekilde gelmeye devam edecek takım sporlarında.

hepimize geçmiş olsun. ne diyebilirim ki. gerçekten çok yazık oldu.
devamını gör...

mustafa kemal'den sonra askeriyle yan yana çatışmaya giren tek komutanımız osman paşa'nın kitaplarından biridir. zamanın koşullarını ve doğunun halini kendi gözlemleri ve tespitleriyle, göreve nasıl geldiğinden başlayarak sonuna kadar anlatır. maalesef kendisinin günümüzde askeri tesislere girmesi yasaktır. başımızdaki hainliği varın siz hesaplayın..

''analar evlatlarını askere leş toplatmak için göndermedi. geberdikleri yerde kalırlar, askere leş toplatmam. biz imha eder, geçeriz. askerlerime bir kurşun atana beş kurşun atarım.''

''hakkari'de 23.000 asker var.
herkesin anne, baba, ağabey, kardeş, amca, dayı gibi yirmiye yakın akrabası olsa, şu anda sırf buradaki askerler için yarım milyonun kalbi; gece ve gündüz bizden kötü bir haber gelecek diye endişeyle atıyor.''

"cumhuriyet denilen şey onu ilan edenlerin canlarıyla, kanlarıyla imzalanır. ve kuranlar hangi bedeli ödediyse, ancak o bedel ortaya konularak savunulabilir."

''kimse türk ulusuna silah zoruyla bir şeyler kabul ettiremez, kendi vatanımızda türk ordusuna kabadayılık yapıp, caka satamaz.''
devamını gör...

yazarlığını ve yönetmenliğini michael mohan’ın yaptığı; başrollerini de sydney sweeney, justice smith, ben hardy ile natasha liu bordizzo’nun paylaştığı filmdir. filmin konusundan bahsetmek gerekirse pippa ve thomas ilişkilerine farklı bir boyut kazandırmak üzere birlikte bir eve çıkmaya karar verirler. yeni evlerine taşınıp yavaş yavaş alışmaya başlarlar ki karşı binanın camdan duvarlarından insanların ne yaptıklarını izleyebildiklerini fark ederler. dikkatlerini tam karşılarında oturan çift çeker seb ve julia. seb ve julia’nın cinsel hayatları da pippa ve thomas’ın ilgisini çeker ve böylece bu izlemeler bir saplantıya dönüşür. bu saplantı bazı hayati sonuçlara neden olur. onları da artık izleyip görün. çerezlik bir film kendisi. izlenir mi izlenir ama izlenmese de bir şey olmaz. oyuncular yeni yeni parlayan oyunculardan. maalesef ben oyunculuklardan pek etkilenmedim, kesinlikle kötü değildi, bazı duygu geçişleri daha iyi verilebilirdi sadece. genel anlamda bir puan vermek gerekirse 5-5.5/10 verilebilir. +18 için uygun, yine uyarımızı da yapmış olalım.

sonunda yapılan ters köşe filmi bi tık güçlendirmiş.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim