akıllı insandır. bu devirde hele hay aklınla bin yaşa insandır.
devamını gör...

öncelikle "hobi" tanımının zihinlerde tam oturmayışından kaynaklanıyor olabilir. kitap okumak, film izlemek gibi eylemler muhatap olunan nesnenin entelektüel derinliğine göre "boş zaman aktivitesi"nden ziyade insanın kendini geliştirmesi yolunda attığı bir adım, apayrı bir zaman ve emek isteyen birer süreçtir. akademik dersler haricinde öğrenilen bilgilerin "gereksiz" ve "işe yaramaz" olduğu algısı ve merak nahiyesinin yetersiz olması da hobi kavramının yanlış anlaşılmasındaki yegane nedenlerdendir. bana kalırsa puzzle yapmak, boyama yapmak, bitki yetiştirmek yahut müzik dinlemek zihin dinlendiriciliği bakımından hobi olmaya daha uygun akivitelerdir. ancak gelin görün ki hızla akan sosyal medya çağında bahsi geçen aktiviteler pek de "cool" aktiviteler olarak algılanmamaktadır gençler tarafından.
devamını gör...

sana güveniyorum.

şu iki kelime o kadar çok şey ifade ediyor ki, söyleyen kişinin umudu, belki son çaresi, iyi ki'si, en sevdiği oluveriyorsun. güven öyle bir duygu ki, bu dediğim diğer hisleri ve düşünceleri de beraberinde getiriyor. bu sözü çok özel zamanlarda o kadar içten söylenen şekillerde duydum ki, ''yaşıyorum ya'' dedim. iyi ki yaşıyorum ve iyi ki söyleyen kişilerin güvenine sahibim.
devamını gör...

makbul vatandaştır.
devamını gör...

yunanca olan kelimenin iki anlamı vardır. bunlar:
bilgin ve bilgedir.
şunu da belirtmek gerekir ki, antik dönem yunanlıları için iki anlam farklı değildir: bilgin olmak aynı zamanda iyi ve doğru yaşamayı bilmektir. bilge olmak, mutlak biçimde bilgili olmaktır.
devamını gör...

hayatta gördüğüm en sinsi şeydir bu pislik. 11 aydır içmiyorum, günlük hayatta aklıma bile gelmiyor ama bir meseleye birazcık asabım bozulsun, biraz iç sıkıntısı yaşayayım, hemen derinlerimden bir yerden canım hayvan gibi sigara istiyor. içmiyorum tabii ama sinirleniyorum, o kadar sinsi ki, beni kendi ağına çekmek için yine benim irademin en zayıf olduğu anı kullanıyor... yavş*k.
devamını gör...

ismet inönü'dür. 2.dünya savaşında yanlış hatırlamıyorsam ıran'da churchill ile yaptığı ufacık diyalog'da bile görünebilir. iö - wc

iö- burayı nasıl koruyorsunuz(bulunduğu yeri kastederek)
wc- korkmanıza gerek yok, 20 uçakla koruyoruz.
iö - yani bize sadece burayı koruyacak kadar bile uçak vermeden almanya ile savaşa girmemizi istiyorsunuz.

yaman adammışsın ismet inönü, büyük adammışsın. saygıyla
devamını gör...

hayatta ‘dursun zaman’ı entellere kaptıramam. bu benim şarkım. tapusu bende. * 6 dakikalık başka dünyaya gidip geliyorum.
devamını gör...

mor kurdele ile fiyonk yapılmış, kese kağıdına sarılmış,pembe şeritler ile süslenip, fosforlu kağıda not düşülmüş 1 kiloluk bergamot çay.

hayatımda aldığım en manidar hediye. yıllar sonra bana çayı sevdirdi çünkü. bana 1 kiloluk bergamot çay alanın 40 yıl hatrı vardır ben de.

içiyorum her gece
her gece başka bir aroma
içiyorum gönlümce
hayat güzel bergamot çayla.
devamını gör...

dünyanın neresine giderlerse gitsinler bizim türkler kendilerini çok güzel şekilde rezil ederler. hem de saygısızlık yaparak.
devamını gör...

oğuzcuğum atay'ın (bkz: oğuz atay), kullandığı dili, mizahı ve zeka dolu ironisiyle, kendisine hayran bırakan muhteşem eserlerinden birisidir. dikkat verilerek okunması gereken bir kitaptır.
kendi tabiriyle türk edebiyatının mutfağından geçmeden doğrudan salonuna giriş yapmış bir yazar. bence de salonda başköşeye oturmuş. dram, mizah ve ironiyle harmanlanmış bu güzel kitabı kesinlikle tavsiye ediyorum.
"dünya çirkin, biz güzeliz albayım biz."
devamını gör...

çocuklar neden uyumak istemezler? yaşama sevinçleri yetişkinlerden daha fazladır çünkü. uyumak huzur göstergesi değildir, aksine çoğu zaman kaçıştır. ben yine de hayranım uyuyabilenlere zira her durumda en çabuk bozulan şeydir, uyku düzenim.
devamını gör...

tüm gün sol çerçevede görüp görüp sinirlerimi tepeme çıkartan başlıktır. bir insan bu kadar cani olmak için ne yaşadı acaba... delirmemek elde değil.
devamını gör...

en iyi yatırım kendinize yapacağınız yatırımdır.
ytd.
devamını gör...

aaa!*
burası nezih bir sözlük efendim, rica ediciğim yapmayın böyle şeyler.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ankara’yı bilmeyen, gerçekten tanımayan insanların hakkında yorum yapmaması gereken şehirdir.

ankara herkesin alamayacağı tarçın ve ıhlamur kokuları taşır. bunu duymak, hissetmek içinse içinizde bir ateş yanması gerekir.

ankara kendine has bir seraph’ın ateşten kanatları ile sarar gelenleri.

ve ankara’da sarılmalar uzun sürer.
devamını gör...

on dokuzuncu yüzyılda kahvehaneler çok işlevliymiş.
edmondo amicis, istanbul kitabında 1874 yılında gitmiş olduğu bir kahveyi aktarıyor:

duvarda küçük bir ayna asılıydı, hemen yanında üstünde sabit saplı tıraş bıçaklarının dizili olduğu rafa benzer bir şey duruyordu. kahvelerin büyük kısmı aynı zamanda berber dükkanıdırlar ; kahvecinin aynı zamanda bir dişçi ya da kan alma uzmanı olması kurbanlarına başka müşterilerin kahvelerini yudumladıkları odada muamele yapması, nadir görülen bir durum değildir.

#1250537 nolu tanımıyla @eniyisipencereden kitap hakkında bilgi edinebilirsiniz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
görsel için kaynak ve biraz daha bilgi
devamını gör...

game of thrones'da her çaldığında insanın içini ürperten muazzam şarkı. sözlerin altında yatan hikaye tywin lannister ismini duyduğunuzda ceketinizin önünü ilikletecek cinsten. hikayesini okurken şarkının dinlenmesini şiddetle tavsiye ediyorum, böylece dehşeti iliklerinize kadar hissedebilirsiniz. bir lannister borçlarını daima öder, bazen altınla bazen çelikle. (bkz: swh)

hikaye reyne ve tarbeck hanedanlarının isyanına dayanıyor. o zamanlar casterly kayasının lordu keskin zekası ve acımasızlığı ile tanıdığımız tywin lannister'ın babası tytos lannister. tytos lannister, kan ve kemik üzerine inşa edilmiş kalelerin, o kalelerin içinde dönen entrikaların ve gururu servetinden büyük lordların bulunduğu bir çağda; merhametli ve hırslarından arınmış bir adam olduğu için gülen aslan olarak anılan bir karakter fakat bu bir övgüden ziyade aşağılama niteliği taşıyor hatta öyle ki tywin lannister'ın bu kadar sert ve otoriter bir karakter olmasındaki en temel sebep babasının aşağılanmasına ve karakterine duyduğu tiksinti çünkü merhametin kılıç kadar keskin olmadığının farkında.

casterly kayasına bağlı olan castamere kalesi, o zamanlar reyne hanesinin yönetimindeydi. hanenin armasında ise lannister'ların altın aslanına karşı kırmızı bir aslan bulunuyor. isyanın diğer ayağı olan tarbeck hanesi ile evlilik yolu ile ittifak kuran reyne hanesi gittikçe güçlenmeye başlıyor ve bu güç zehirlenmesi zaten tytos'u küçümseyen reyne hanesinin lordu lord roger reyne'nin isyan bayraklarını çekmesine zemin hazırlıyor.

lord tytos lannister'ın, kızı genna'yı reyne veya tarbeck yerine frey hanesinden biri ile evlendirmesi ipleri iyice gerse bile asıl iplerin koptuğu nokta tywin'in lord tarbeck'i esir alması. leydi tarbeck bu hamleye karşılık üç lannister esir alıyor ve eğer lord tarbeck serbest bırakılmazsa hepsinin kılıçtan geçirileceğini söylüyor. tywin babasına lord tarbeck'i üç parça halinde geri göndermesi gerektiğini söylese bile tytos lannister lord tarbeck'i serbest bırakıp üstüne tywin adına özür diliyor. bunu zayıflık göstergesi olarak gören iki hane çok geçmeden isyan bayraklarını çekiyorlar.
isyanı bastırmak için gönderilen ordunun başındaki tywin lannister, önce reyne hanesindeki her erkek, kadın ve çocuğu diri diri yakıyor ardından tarbeck hanesini yerle bir ediyor. resmen soykırım yapan tywin, bu başarısı ile birlikte deli kral aeris'in isteği ile kral eli oluyor.

şarkının gücünü kısa bir hikaye ile göstermek gerekirse eğer; tywin lannister, yıllar sonra casterly kayasına isyan etmeye kalkışan lord farman'a yalnızca bir ud ve elçi gönderiyor. elçi kabul salonunda castamere yağmurlarını çalmaya başladığı andan itibaren isyan başlamadan son buluyor.

--- alıntı ---

and who are you, the proud lord said,
that ı must bow so low?
only a cat of a different coat,
that's all the truth ı know.
ın a coat of gold or a coat of red,
a lion still has claws,
and mine are long and sharp, my lord,
as long and sharp as yours.

and so he spoke, and so he spoke,
that lord of castamere,

and now the rains weep o'er his hall,
with no one there to hear.
yes now the rains weep o'er his hall,
and not a soul to hear.

--- alıntı ---
devamını gör...

dün dündür, bugün bugündür.
devamını gör...

bir süredir öfkeliyim. kendini geliştirmeyen, susan, görmezden gelen, vazgeçen insanlara kızıyorum. saygı duymuyorum. haketmiyorlar. hayat ellerimizin arasından kayıp giderken, an be an bilinmeze doğru yol alırken azıcık olsun sorgulamadıkları için çok kızgınım. körü körüne bağlı oldukları herşey için kızgınım. aydınlığımız sönerken bu şımarıklığa hoşgörüyle yaklaşamıyorum. sinerek yol açtıkları korkunç gerçekleri yüzlerine tükürsem yine ses etmezler. nasıl kızmıyım...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim