sözlüğe girdiğimden beri ilk kez ermolettin'e hak verdim..

tartışmak konuşmak istedim, mesaj kutusunu yeşillendirmek ve ona sorular sormak istedim..

yapmaz olaydım, mesaj atmak istediğim kişi beni engellemiş.

şok oldum dumura uğradım, bir sürahi sıcak çikolata yapmaya gidiyorum şuan.

mutfak lavabosunun çeşmesini sonuna kadar açıp ağlayacağım, bunu yapmayacaktın ermolettin.*
devamını gör...

pandemi sürecinden ötürü fiziken birçok şeyden uzak olmamıza rağmen dün sim kartımı 12.sınıfta kullandığım tuşlu telefonuma takmamla bu isteği daha fazla hayata geçirdim.
devamını gör...


affetmek, bağışlamanızı gerçekten hak edip etmediklerine bakılmaksızın, size zarar veren bir kişiye veya gruba karşı kızgınlık veya intikam duygularını serbest bırakmak için bilinçli ve kasıtlı bir şekilde verilen karardır. özellikle hristiyanlıkta* çok önemli bir yer tutar. bunun altında da bizim de hata yaptığımız ve bu hataların affedilmesini beklerken bize yapılan hataları affetmememizin bencillik/kötü/anlamsız olduğu mentalitesi yatar. hatta incil'de şöyle geçer: birbirinize karşı iyi yürekli, şefkatli olun. tanrı sizi mesih'te bağışladığı gibi, siz de birbirinizi bağışlayın.

ama bence bu çok yanlış bir düşünce. bazı eylemleri affetmek insanı özgürleştirir, onun üzerine daha fazla düşünmezsiniz. ancak bazı eylemler var ki affedilmesi insana daha çok zarar verir. o yüzden eğer insanın içinden affetmek gelmiyorsa, affetmemeli.

aynı zamanda bir durumun size daha fazla zarar vermemesi için affetmek şart değildir. onun yerine sadece geçmişi geçmişte bırakmayı tercih edebilirsiniz. bu durum aşağıdaki yazıda çok güzel bir şekilde açıklanmış:

huzuru bulmak için affetmeye gerçekten ihtiyaç var mıdır?

birçok hasta, ister yakın zamanda ister uzun zaman önce meydana gelmiş olsun, önemli bir ilişkide yıkıcı bir ihanetin neden olduğu incinme ve duygusal acıdan kurtulmak için terapiye gelir.

mücadele ettikleri ve zorlandıkları konu çoğunlukla affetme meselesidir. affetme eyleminin erdemlerin en büyüğü ve sevginin en yüksek şekli olduğu söylenir. yine de bizi inciten ama bağışlamamızı hak etmeyen birini nasıl affederiz? suçlu kişi, söylediklerinizi kabullenemeyecek kadar savunmacı olduğunda, gerçekten özür dilemesi gerektiğini hissetmediğinde veya sadece olayı anlamadığında ne yaparsınız?

bunlar, müşterilerle yaptığım çalışmalarda beni zorlayan ve sık sık üzerinde düşündüğüm sorulardan bazıları. bu nedenle yakın zamanda en sevdiğim yazarlardan birinin affetme bölümü olan yeni bir kitabını bulduğumda hemen satın aldım. psikolog ve tanınmış bir ilişki uzmanı olan harriet lerner, "neden özür dilemiyorsun?" adlı bu kitapta, bizi incitenleri her zaman affetmek zorunda olup olmadığımızı ele alıyor. kitap o kadar çok bilgelik ve rehberlik sunuyor ki onun fikirlerinden bazılarını bu yazıda paylaşmak istiyorum.

affetmekle ilgili fikir ve inançlar

affetmek hakkında çok şey yazıldı. affetmenin erdemini ve gerekliliğini benimseyen ve bizi inciten insanları affetmeye teşvik eden bir kültürde yaşıyoruz. en yaygın inanışlardan bazıları, affetmeden huzur olamayacağı, yalnızca affetmenin yaralıları öfke ve nefretten kurtarabileceği ve bunun iyi bir zihinsel ve fiziksel sağlık için bir gereklilik olduğu şeklindedir.

affetmek derken, bir şeylerin artık bize yük olmamasına ve geçmişin geçmişte kalmasına izin vermekten mi bahsediyoruz?

birçok insan "affetme" kelimesini kullansa da aslında affetmekten bahsetmiyor. bunun yerine, öfke, acı ve kızgınlık gibi yoğun duyguları artık hissetmeme arzusuna atıfta bulunuyorlar. lerner'in dediği gibi: "affetmek istiyorum" genellikle "bunu aşmak ve biraz huzur bulmak istiyorum" anlamına gelir. "çözüm", "bağımsızlık", "yoluna devam etme" veya "geçmişi geçmişte bırakma" gibi kelimeler veya ifadeler aradıklarını daha iyi tanımlayabilir.

affetme ile geçmişin geçmişte kalmasına izin vermeyi birbirine karıştırmak, çoğu zaman insanların duygusal olarak takılıp kalmasına sebep olan durumdur

peki öyleyse, geçmişi geçmişte bırakmak nedir?

birincisi, geçmişi geçmişte bırakmak diğer kişinin kötü davranışını affetmek, unutmak veya hoşgörmek anlamına gelmez, suçluyu eylemlerinden kurtarmakla ilgili değildir.

çoğu insan bu sözcüğü zamanla incinmeyi bırakma deneyimi için kullanır. bu kadar çok öfke ve acı taşımaktan kendilerini yükten arındırarak huzur bulmak isterler.

bu, bir şeyin olduğu gerçeğini kabul etmekle ilgilidir, ancak suçluya ulaşılamaz ve pişmanlık duyulmamaktadır veya belki de uzun süre önce ölmüştür ve bu yanlışı omuzlarımızda taşımaya devam edip etmeme seçeneğimiz vardır.

hepimiz daha az acı çekmek istiyoruz, ancak bizim çözüme kavuşmamızı ve yüklerimizden arınmamız engelleyen şeyler yapmaya devam etme eğilimindeyiz. insanların yoluna devam etmesini engelleyen faktörler arasında adalet ihtiyacı ve işleri kişisel algılama eğilimimizi sayabiliriz.

bu nedenle, geçmişi geçmişte bırakma, geçmişte takılıp kalmanın zararlı etkilerinden kendimizi korumayı seçtiğimiz anlamına gelir. kin tutmanın yarattığı kronik öfke ve acının, şimdiki zamanda tam olarak yaşamak ve geleceği planlamak için bizden enerji çaldığını kabul etmektir.

geçmişe takılı kalmaktansa iyileşmekten yana için bir seçim yapmak

iyileşmenin tek bir yolu yoktur, bu yüzden geçmişi geçmişte bırakma, öfke ve kızgınlık yükümüzü serbest bırakmayı kolaylaştıracak şekilde yanıt vermek için bilinçli bir seçim yapmak anlamına gelir.

yaralanma konusunda takıntılı olmayı bıraktığımızda ve suçlunun geçmişteki suçunu veya incitici davranışını düşündüğümüzde, hiçbir duygusal yük olmadığını veya varsa, büyük ölçüde dağıldığını biliyoruz.

geçmişi geçmişte bırakmak bağlılık ve çalışma gerektirir, ancak affetmenin bu sürecin bir parçası olması gerektirmez. bir şeyleri geçmişte bırakmak hiçbir şekilde belirli bir eylemi affetmeniz gerektiği anlamına gelmez.

peki, affetmek geçmişi geçmişte bırakmak değilse nedir?

bazı kişiler affetme kelimesini yüksek bir manevi standartta tutar ve kelimenin en derin manevi anlamıyla tövbe etmeyen suçluyu affetmeye çalışırlar. onlar için affetmek, dini inançlarının ya da dünya görüşlerinin merkezinde olabilir.

radikal affetmeyi uygulayanlar için affetme, en iğrenç eylemler ve en korkunç durumlar için bile mümkün olan bir sevgi ve şefkat biçimidir. bu perspektiften, affetmek, suçlunun acısını tanımayı ve onun mutlu ve iyi olmasını dilemeyi içerir.

bazı insanlar affedilemez olanı affetmek için özel bir kapasiteye sahiptir, ancak herkes radikal bir affetme yeteneğine sahip değildir ve herkes bunun için çaba göstermez.

lerner'den son sözler:

* affetmeyi gerektirmeyen birçok şifa yolu vardır.
* kendinizi duygusal acıdan kurtarmak için sizi inciten bir kişiyi affetmenize gerek yok.
* affetmediğiniz belirli şeylerin ve görmemeyi tercih ettiğiniz bazı insanların olması, daha az sevecen bir insan olduğunuz anlamına gelmez.
* hatta belirli bir eylemi veya eylemsizliği affetmeden, suç işleyen için sevgi ve şefkat duyabilirsiniz.


kaynak
devamını gör...

yeni sezonlarını beklemeden hemen bitirebileceğiniz kısa, bölümlük dizilerdir. yukarıdaki önerilere 2 dizi de ben ilave edeyim:
*chernobly
*11.22.63
devamını gör...

'mavi insanlar' olarak aklımda kalmış olan harika bir filmdir.
devamını gör...

yayıncının sıcaktan bulanıp silivri serinliği aradığı yayın*
şaka bir yana memleketin her yöresinden değerlerimizin hem metinsel hem lirikal olarak dinleyenlere aktırıldığı çok keyifli bir paylaşım oluyor.
devamını gör...

kafa sözlük olarak hep kadınları gömmeyelim di mi yazar arkadaşlarım? birazda erkekleri gömelim bakalım.

hoşlandığı kadına " ya benimsin ya kara toprağın" minvalinde ki hareketleri.
devamını gör...

yayın sonrası tanım : sevgili arkadaşlar güzel geri dönüşleriniz için hepinize tek tek teşekkür ederiz. genel olarak konular biraz dağınık gibi görünsede, sizleri sıkmamak için yayının temposunu sürekli yukarıda tutmaya çalıştık. tanımlarınızı tek tek okuyor, eleştiri ve tavsiyelerinizi kulağımıza küpe ediyoruz* bizi çok motive ettiniz. gelecek yayınlarda üzerine koyarak devam etmeyi, yeri geldiğinde tıpkı araya koyduğumuz komik capslar gibi sizleri güldürmeyi ve düşündürtmeyi planlıyoruz. sonraki yayınlarımızda görüşmek üzere. *
devamını gör...

yıllar öncesinde yaşadığım olayı aklıma getiren başlık.

sanki benimle hayrına sevişmiş gibi "teşekkür ederim" demiştim. o da "rica ederim" demişti. ciddi bir ilişkimiz vardı bu arada tek gecelik bir şey değildi. şu an ayrıyız orası başka.
devamını gör...

bugün itibariyle bir tanesine sahip olmaya hak kazandığım t-shirtlerdir.

medium beden gece modu kadın t-shirt'ü rici idiciim pls.

o tişört ya gelecek ya gelecek aga!

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

topu topu 25 yazarız zaten be kardeşim; yapın bi güzellik.*
devamını gör...

gerçek anlamda "tanım" başlıkları açan müzik zevkini de çok sevdiğim yazardır kendisi.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...


duvarda ‘adalet’ yazıyor, ona gülüyorum.

- deniz gezmiş
devamını gör...

yanık ülke merlot
tomai - merlot
anfora - merlot
daha ucuzları köpek öldüren artık.
devamını gör...

sembolü "au" olan element. şuanda piyasada tabiri caizse g.tü başı ayrı oynuyor. kısa vadede aman diyim,uzun vadede kesin kazanç. yt*
devamını gör...

avusturyalı dev yazar thomas bernhard’ın yüz dört parçadan oluşan kitabıdır.

kitap hakkında yazmadan önce büyük yazar hakkında yazmak gerekir belki de. thomas bernhard okumak tam eğlenceli bulduğunuz bir şeye gülmeye başlamak üzere iken birden gelen korku ve hüznü hissetmektir. sanki yanı başınızda oturan insanları anlatmaktadır bernhard ama sizin hiç görmediğiniz, fark etmediğiniz özellikleri ile. sizin anlatmaya ve dinlemeye değer bulmadığınız şeylerin aslında insan hayatında ne kadar önemli bir yer tutabileceğini fark etmektir thomas bernhard okumak.

bu kitap müthiş bir yazar olan thomas bernhard’ın adliye muhabirliği yaptığı dönemde karşılaştığı, şahit olduğu ya da gözlemlediği olayların ve kişilerin bir dökümü. bernhard bir gözlemci olarak gördüklerini en büyük süper gücü olan kendine has üslubu ile o kadar güzel anlatmış ki kitabı okumak sanki yazarla birlikte anlattıklarını izlemek gibi.

yazar bize farklı sosyo-ekonomik altyapıları olan farklı meslek gruplarına dahil farklı insanları hiç felsefe yapmadan sakin bir üslupla anlatıyor ve okumak insana korku dolu bir huzur veriyor.
devamını gör...

--! spoiler !--

sigara zehirmiş kuzen.

--! spoiler !--
devamını gör...

bazı mecralarda para karşılığında satıldığımızdır. özellikle internetteki geçirilen zamanın artmasından ötürü sosyal medya bir iş alanına dönüştü ve insanlar bir nevi takipçilerini satarak para kazanıyorlar. öncesinde de kanallar izleyenlerini satarak para kazanıyorlardı. yani biz bize verilen sözde bedava şeylerde üründük ama bizi mutlu olduğumuz yalanına o kadar hapsettiler ki hepimiz kurbanlık koyun edasıyla buna uyduk. şimdi bizi satarak kazandıkları paralara hayran hayran bakıyor, ulan bu bu kadar parayı nasıl kazandı diyoruz.
devamını gör...

saygı göstermeyi bilmeyen insandır.
devamını gör...

şahsım eleştiriye hiç açık değil.
bu yüzden kendime kıyamıyorum.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim