bazı yazarların bot kullanıyor olması
inanmadığım tespit.
kimlerin beğendiğini görüyoruz çünkü.
birbirini beğenen yazarlar da genelde aynı kafada olan insanlar.
ironik bir beğeni'ye fav'a denk gelmedim ben.
kimlerin beğendiğini görüyoruz çünkü.
birbirini beğenen yazarlar da genelde aynı kafada olan insanlar.
ironik bir beğeni'ye fav'a denk gelmedim ben.
devamını gör...
normal sözlük'ü yöneten 5 aile
yönettiklerinden kendilerinin de haberi olmayan kişiler.
ben bilmiyordum mesela benim de yönettiğimi.
nerde yetkilerim? getirin hemen! kötü bir şeyler yapmam gerekiyor, vücudum titriyor, çabuk!
bu arada, genç yazar ve çaylaklardan da seçin birkaç tane bana hemen! kanlarını içerek genç görünmeye devam etmeliyim.
ben bilmiyordum mesela benim de yönettiğimi.
nerde yetkilerim? getirin hemen! kötü bir şeyler yapmam gerekiyor, vücudum titriyor, çabuk!
bu arada, genç yazar ve çaylaklardan da seçin birkaç tane bana hemen! kanlarını içerek genç görünmeye devam etmeliyim.
devamını gör...
en ilginç whatsapp durumları
listemdeki birisi 23.23, 22.22, 21.21 gibi saatlerde aynı sayılardan oluşan paylaşımlar yapıyor. totem mi yapıyor birilerine randevu saati mi veriyor pek anlamlandıramıyorum.
devamını gör...
ruh haline uygun müzik bulamamak
devamını gör...
louvre müzesi'nin eserlerinin sanal ortama açılması
dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi olarak geç bile kalmışlar, british museum 4,5 milyon eserini geçen sene sanal ortama taşıdı. güzel haber.
devamını gör...
okuldaki en ezik kişi olmak
ilkokul, ortaokul, lise ve kısmen üniversite hayatım boyunca bulunduğum durumdur. bazen acı verir, bazen diğerlerinden farklıymışsın gibi hissettirir.
devamını gör...
sözlüğün en yakışıklı yazarı olmak
bence portre ve boy resmi ile tanımlanması gereken başlık.
ya yalansa.
ya yalansa.
devamını gör...
babasını kaybeden kadının twitter floodu
twitter.com/ecemkszglu/stat...
babasının ölüm haberini alan kadın, bir çok cenaze geleneğiyle karşı karşıya kalmış ve devamında yaşananları flood haline getirmiş. kadının tweetleri sosyal medyada gündem olmuş.
tıklamak istemeyenler için flood şu şekilde:







babasının ölüm haberini alan kadın, bir çok cenaze geleneğiyle karşı karşıya kalmış ve devamında yaşananları flood haline getirmiş. kadının tweetleri sosyal medyada gündem olmuş.
tıklamak istemeyenler için flood şu şekilde:








devamını gör...
gallipoli (1981)
peter weir'ın yönetmeliğinde, baş rolünde mel gibson ve mark lee'nin oynadığı 81 yapımı drama, savaş filmidir ancak savaş ile pek alakası olduğu söylenemez savaş teması bu film için amaç değil araç olmuştur. zaten savaş sahneleri de filmin en sonundadır ve bir savaş filmi denilebilecek ağırlıkta bir sahnede barındırmaz.
film hiçbir tarafı yüceltmez yahut alçaltmaz, bir kahramanlık, şan ve cesaret anlatma peşinde de değildir. film de iki genç avustralyalı sporcunun gelibolu savaşına katılışının hikayesiyle beraber kurdukları arkadaşlığı anlatır. bana kalırsa politik bakımdan değindikleri tek nokta ingiliz sömürgeciliğinin avustralyalılar üstünde ki acımasız etkisidir onun dışında türkler ile ilgili yerici ya da övücü bir tutumları yoktur.
archy hamilton çok yetenekli, cesaretli, becerekli ve gelecek vaat eden bir koşucudur, ingiliz savaş çağrısı ile savaştan haberi olmuş ve avustralyalıların ingilizleri birer tanrı gibi görmesinden mütevellit o da her avustralyalı gibi yaşı tutmasa da savaşa katılmak istemiştir.
frank dunne ise daha çok kendini düşünen ve beğenen biraz kibirli ve gözü açık bir gençtir. aslında savaşa gidip orada ölmeye niyeti yoktur. babası ingilizler tarafından asıldığı için bir ingiliz hayranlığı da yoktur onun gitmek istemesinin tek nedeni bir mevki sahibi olabilmek ve atlı birliğin getirdiği prestije nail olabilmektir. sıradan bir piyade olmak onun ilgisini çekmez.
bu iki arkadaş savaşa varıncaya kadar güzel bir dostluk kurar ve serüven yaşarlar ta ki gelibolu'ya varıp dramatik kılıçbayır muharabesine katılana kadar.
film hiçbir tarafı yüceltmez yahut alçaltmaz, bir kahramanlık, şan ve cesaret anlatma peşinde de değildir. film de iki genç avustralyalı sporcunun gelibolu savaşına katılışının hikayesiyle beraber kurdukları arkadaşlığı anlatır. bana kalırsa politik bakımdan değindikleri tek nokta ingiliz sömürgeciliğinin avustralyalılar üstünde ki acımasız etkisidir onun dışında türkler ile ilgili yerici ya da övücü bir tutumları yoktur.
archy hamilton çok yetenekli, cesaretli, becerekli ve gelecek vaat eden bir koşucudur, ingiliz savaş çağrısı ile savaştan haberi olmuş ve avustralyalıların ingilizleri birer tanrı gibi görmesinden mütevellit o da her avustralyalı gibi yaşı tutmasa da savaşa katılmak istemiştir.
frank dunne ise daha çok kendini düşünen ve beğenen biraz kibirli ve gözü açık bir gençtir. aslında savaşa gidip orada ölmeye niyeti yoktur. babası ingilizler tarafından asıldığı için bir ingiliz hayranlığı da yoktur onun gitmek istemesinin tek nedeni bir mevki sahibi olabilmek ve atlı birliğin getirdiği prestije nail olabilmektir. sıradan bir piyade olmak onun ilgisini çekmez.
bu iki arkadaş savaşa varıncaya kadar güzel bir dostluk kurar ve serüven yaşarlar ta ki gelibolu'ya varıp dramatik kılıçbayır muharabesine katılana kadar.
devamını gör...
eurovision
"kendi toprağınızın müziğini yapın" anlayışı ile zaten müziğin evrenselliğini baştan reddetmiş olan, her sene "dostlar alışverişte görsün" mantığı ile müzikalite önemsenmeksizin milletlerin birbirine "maksatlı" puanlar verdiği; enteresan, bir o kadar da faşizan ve partizan bir tür "eğlence programı", siyasi şov.
ayrıca seneler geçtikçe müziklerin geneli de şampuan jinglelarını andırmakta. önceden parçalar ne güzel büyük orkestra eşliğinde canlı canlı çalınırdı.
ayrıca seneler geçtikçe müziklerin geneli de şampuan jinglelarını andırmakta. önceden parçalar ne güzel büyük orkestra eşliğinde canlı canlı çalınırdı.
devamını gör...
homo-duplex
emile durkheim göre, bir yanda sınırsız arzu ve isteklerin oluşturduğu ilkel benliği olan, öte yanda diğer insanlar ve toplumla kurulan ilişkiden meydana gelen toplumsal benliği olan, insanın tek insan değil çifte insan olduğu anlamında terim.
insanı insan yapan, toplumsal yönüdür. insanın ancak ilkel yönünün, denetim altına alınması ile toplum var olabilir.
insanı insan yapan, toplumsal yönüdür. insanın ancak ilkel yönünün, denetim altına alınması ile toplum var olabilir.
devamını gör...
köpeksiz sokaklar istiyoruz
şimdi burada gene hayvantapar bir kitle oluşmuş ve muhtemelen ekşiden gelmiştir.ya bak hiç öyle laf salatalığı yapmayacam ve kesin konuşucam.abicim siz hayvanların sokakta acı çekmesini,üşümesini,tecavüz edilmesini mi istiyorsunuz ? demiyormusunuz bu hayvanların sokakta ne işi var diye ? anca insansız sokok ostoyor onlordo.yemin ediyorum bu ülkede ciddi bir iq problemi var ve giderek artıyor.ekşiden kaçtım burada da o iqsuzlar gelmiş.ulan hıyar ağası köpeğe iki besleyip sevince hayvansever mi olduğunu zannediyorsun ? ben böyle iki yüzlülük görmedim.zaten bu tarz konularda prim kasan kuruluş-dernek olurda siz neyini savunuyorsunuz bu konuda ha yoksa pr çalışmasımı yapıyorsunuz.bide çocuklara nefret kusan olmuş allahın kekoları.köpek durup dururken saldırmaz diyenlerin zaten hayvanlar hakkında gram bilgisi olmadığı sadece duyar kastığı belli.o övdüğünüz gelişmiş ülkelerde sokak hayvanı neden yok ? çünkü kısırlaştırılıyor ve sahiplendiriliyor üstelik denetimi yapılıyor.yarın sevdiklerinize saldırıldığında o üstte kustuğunuz entrylerdeki düşüncelerinizi sevdiklerinize söylersiniz,belki o zaman samimiyetinize inanırım.
devamını gör...
demans etkisi
beyin yeni şeyleri öğrenmek, kullanılmayan bilgilerin yerine yenilerini koymak için çalışır ya da artık hatırlanmak istenmeyen anıları yok etmek için unutmayı sağlar.
devamını gör...
kimsenin kaybetmekten korkmadığı kişi olmak
benimdir. yangında ilk kurtarilacaklar arasında olmadım hiç bir zaman. beni gözden çıkarmak fazlasıyla kolaydı herkes için.
fazlasıyla yaralayıcı bir durumdur.
fazlasıyla yaralayıcı bir durumdur.
devamını gör...
dinen haram olan sigarayı bırakalım
diyanet işleri başkanı erbaş’ın söylemidir.
sigaranın haram olduğunu bilmiyordum, sanırım güncelleme gelmiş.
buradan
sigaranın haram olduğunu bilmiyordum, sanırım güncelleme gelmiş.
buradan
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
"güz yanığı durgun bir sessizlikle örtülü her şey..
ve..
yırtılmış bir tül gibi savrulup duruyor zaman.."
ahmet telli/sıyrılıp gelen
devamını gör...