kırık kalpler müzesi
hırvatistan'da biten ilişkilerden kalma eşyaların sergilendiği bir müzedir.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının süper güçleri
sürekli üzülen taraf oluyorum.
devamını gör...
güzel bir kadını çirkin gösteren detaylar
gözünüzün içine bakıp gülümsediğinde unutulacak detaylardır. geçiniz.
devamını gör...
en güzel teoman şarkısı
bugün adlı parçadır.
bugün sözcükler kusuyorum
cümleler kuramazken dün
denize döktüm kendimi
ucuza gitmeyeyim diye
bugün sıyrıldım rollerimden mutluyum
çünkü artık yokum bugün
bugün sözcükler kusuyorum
cümleler kuramazken dün
denize döktüm kendimi
ucuza gitmeyeyim diye
bugün sıyrıldım rollerimden mutluyum
çünkü artık yokum bugün
devamını gör...
aslında bayan blum sütçüyü tanımak istiyordu
aslında bayan blum sütçüyü tanımak istiyordu peter bichsel’in yirmi bir öyküden oluşan kitabının adı.
bu kitabı okumak istemenin iki nedeni olabilir. ya uzun öyküler okumaktan hoşlanmayan, kitap okumayı metro yolculukları esnasında bir tür zaman geçirme aracı olarak kullanan, kitap okumaktan hoşlanmadığı halde yine de birkaç kitap okumuş olmaya gerek duyan, çantasında bir kitap taşımak isteyen ama ağırlık yapmasını istemeyen birisindir.
ya da kitap ismini enteresan bulup, edebi değeri üzerinde dşünmek isteyen, eline geçen her şeyi okuyan biriysen. aslında bir grup daha var, yazmayı unuttum; iyi bir okursundur…
kitaptaki 21 öykü bir solukta bitmekte. peter bichsel bu minicik kitapta günlük yaşamda her an karşılaşabileceğin insanlardan- mesela sütçüden, mesela bayan blum’dan- ve onların basit hikayelerinden bahsediyor. zamanımızın en büyük sorunu sayılabilecek ola iletişimsizlik kitabın temel izleği. insanlar bireyselleşmeye ve bu bireysellik illetini çağdaş ve eğlenceli bulmaya başladığından beri dünya üzerinde müthiş bir iletişim sorunu yaşanıyor. artık dünya dev bir babil kulesine dönmüş ve aynı dili konuşan insanlar dahi birbirini anlamakta zorlanıyor. işte böyle bir ortamda bu iletişimsizlik sorununu peter bichsel’in kaleminden, hem de hiç yorulmadan okumak çok eğlenceli olacaktır. belki sen de sütçüyü tanımak istersin…
bu kitabı okumak istemenin iki nedeni olabilir. ya uzun öyküler okumaktan hoşlanmayan, kitap okumayı metro yolculukları esnasında bir tür zaman geçirme aracı olarak kullanan, kitap okumaktan hoşlanmadığı halde yine de birkaç kitap okumuş olmaya gerek duyan, çantasında bir kitap taşımak isteyen ama ağırlık yapmasını istemeyen birisindir.
ya da kitap ismini enteresan bulup, edebi değeri üzerinde dşünmek isteyen, eline geçen her şeyi okuyan biriysen. aslında bir grup daha var, yazmayı unuttum; iyi bir okursundur…
kitaptaki 21 öykü bir solukta bitmekte. peter bichsel bu minicik kitapta günlük yaşamda her an karşılaşabileceğin insanlardan- mesela sütçüden, mesela bayan blum’dan- ve onların basit hikayelerinden bahsediyor. zamanımızın en büyük sorunu sayılabilecek ola iletişimsizlik kitabın temel izleği. insanlar bireyselleşmeye ve bu bireysellik illetini çağdaş ve eğlenceli bulmaya başladığından beri dünya üzerinde müthiş bir iletişim sorunu yaşanıyor. artık dünya dev bir babil kulesine dönmüş ve aynı dili konuşan insanlar dahi birbirini anlamakta zorlanıyor. işte böyle bir ortamda bu iletişimsizlik sorununu peter bichsel’in kaleminden, hem de hiç yorulmadan okumak çok eğlenceli olacaktır. belki sen de sütçüyü tanımak istersin…
devamını gör...
tazmanya kaplanı
20. yüzyılda soyu tükenen hayvan. fakat buna rağmen, o dönemden kalma fotoğrafları günümüze ulaşmıştır. insan böyle soyu tükenen hayvan görünce garip oluyor, fotoğrafını falan. şimdi gelecek nesiller bu hayvanı göremeyecek. e biz de göremiyoruz. ama sonuçta dedelerimiz görmüştür. görmeseler bile, onların devrinde böyle bir hayvan vardı yani. mesela bunu düşününce, dedemi, jurassic parkta yaşamış gibi hayal ettim. ama, durun dostlar. bu hayvanın nesli her ne kadar 1936 yılında tükense bile, bazı insanlar bu hayvanı avustralya'da gördüklerini iddia ediyorlar. ne ilginç. bu arada böyle vakalar yaşanmış zamanında, 30 yıldır neslinin tükendiği sanılan canlı bir anda hop diye çıkıvermiş, "mekanın sahibi geri geldi" diye. yaşanıyor böyle ilginç vakalar. yani şimdi dinazor falan çıkabilir, kendinizi buna hazırlayın derim. dost tavsiyesi. ayrıca bilim adamları bu hayvanı tekrar canlandırmak istiyor diye dedikodular dolaşıyordu bir dönem ortalıkta. yani bilemeyiz, bu hayvan ölmüş mü yoksa ihbarlar doğru mu? ha eğer değilse bile, bilemeyeceğimiz bir şey daha var. o sahte ihbarları yapan kişilerin amaçlarının ne olduğu..*

ve böyle vahşi, haşin bir hayvanın akrabaları sizce kimdir? tilki mi? çakal mı? kurt mu? kanguru mu(kanguruyla birçok benzer yanı var)? kaplan mı? hayır değil.
işte tazmanyanın kralının en yakın akrabaları:


burdan şu sonucu çıkarabiliriz, bence tazmanya kaplanına, akrabalarının bunlar olduğunu söylemişler, o da ölmüş. tabii bu benim teorim. ama bu hayvanın soyunun tükenmesinin asıl sebebi, 19. yüzyılda sömürgecilerin binlerce tazmanya kaplanını öldürmesidir. böylece sayıları çok azalmış, son tazmanya kaplanı da, 1936 yılında hayvanat bahçesinde hayata veda etmiştir.

ve böyle vahşi, haşin bir hayvanın akrabaları sizce kimdir? tilki mi? çakal mı? kurt mu? kanguru mu(kanguruyla birçok benzer yanı var)? kaplan mı? hayır değil.
işte tazmanyanın kralının en yakın akrabaları:


burdan şu sonucu çıkarabiliriz, bence tazmanya kaplanına, akrabalarının bunlar olduğunu söylemişler, o da ölmüş. tabii bu benim teorim. ama bu hayvanın soyunun tükenmesinin asıl sebebi, 19. yüzyılda sömürgecilerin binlerce tazmanya kaplanını öldürmesidir. böylece sayıları çok azalmış, son tazmanya kaplanı da, 1936 yılında hayvanat bahçesinde hayata veda etmiştir.
devamını gör...
piramit metinleri
piramitlerin duvarlarına yazılmış dini özlü sözler. dünyanın en eski dini metinleri. hani bugün, mevlana sözleri var ya, işte antik mısır'da da piramit metinleri varmış. bugün mevlana sözlerine google'dan eriştiğimiz için, o dönemin google'u da herhalde piramit duvarlarıymış. hatta antik mısır'daki tabutlarda bile bu özlü sözlerden var. ne yazıyorlardı acaba? şöyle bir şey herhalde; "elbet gelir geçer zaman, sabah-akşam horus'u an." tövbe tövbe.. tabii şimdi, işin şakası bir yana, * bu metinler arasında büyüler de varmış. hatta baya baya büyü varmış, hatta yüzlerce büyü varmış.. hatta işin garip kısmı, bu büyüleri, kraliyet ailesine mensup olmayan insanların tabutlarına da yazıp, çiziyorlarmış. acaba neden? yani bir insanın tabutuna, neden büyü yazarsın ki. bu konuda benim 2 teorim var, ya bu insanlar, kötü insanlardı. o yüzden tabutlarına büyü falan yazılıp-çizilmiş, ya da bu büyüler, iyi anlamda olan büyüler, öteki alemde şans getireceğine inanılan büyüler.
şimdi siz de benim gibi, antik mısır belgeseli meraklısıysanız ya da en azından denk geldiyseniz, piramitlerin duvarlarında yer alan şu tip fotoğrafları bilirsiniz,

yukarıdaki fotoğrafta duvar, duvarın üstünde de çeşitli semboller görüyorsunuz ya, işte bunlar sembol falan değil. özlü sözler. hiyeroglif alfabesiyle yazılmış, özlü sözler ya da belki büyüler. tabii bunu bilirsiniz de, ben bu tip yazıların, özlü söz olduklarını ve dünyanın en eski dini metinleri olduklarını 4 gün önce öğrendim.
şimdi siz de benim gibi, antik mısır belgeseli meraklısıysanız ya da en azından denk geldiyseniz, piramitlerin duvarlarında yer alan şu tip fotoğrafları bilirsiniz,

yukarıdaki fotoğrafta duvar, duvarın üstünde de çeşitli semboller görüyorsunuz ya, işte bunlar sembol falan değil. özlü sözler. hiyeroglif alfabesiyle yazılmış, özlü sözler ya da belki büyüler. tabii bunu bilirsiniz de, ben bu tip yazıların, özlü söz olduklarını ve dünyanın en eski dini metinleri olduklarını 4 gün önce öğrendim.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının en büyük pişmanlığı
susmak.
devamını gör...
uğur mumcu
haklıdan yana değil, güçlüden yana olan korkak ve kaypak olurlar.güç merkezi değiştikçe dönerler;fırıldak olurlar. sözünün sahibidir.
devamını gör...
kadın ve erkeğin arkadaş olması
neşeli, esprili, pozitif erkeklerle gayet olabilen patavatsızlığı nobranlığı özgüven sanan erkeklerle namümkün olan.
aynı durum kadınlar için de geçerli.
ne olursan gel değil, sempatiksin gel.
herkes mevlana değil.
aynı durum kadınlar için de geçerli.
ne olursan gel değil, sempatiksin gel.
herkes mevlana değil.
devamını gör...
yazarların garip huyları
kedime yumruk atar gibi yapıyor ve onun şaşırmasını izliyorum gülmekten yarılarak.
devamını gör...
at avrat yunan guard
basketbol dunyasinda, ozellikle avrupa'da oynayan takimlar arasinda basarili oyunlari ile sivrilen yunan oyuncular icin kullanilan turk tabiri.
parkedeki muhtesem oyun kurma yetenekleriyle takimi domine edisleri, gerektiginde aldiklari sorumluluk bilinciyle karsi takimi canindan bezdirir; yunan guard'im olsun, 5 milyon $ borcum olsun dedirtir.
en guncel ornekleri;
(bkz: vassilis spanoulis)
(bkz: kostas sloukas)
(bkz: nick calathes)
dinozorlar icin*;
(bkz: dimitrios diamantidis)
parkedeki muhtesem oyun kurma yetenekleriyle takimi domine edisleri, gerektiginde aldiklari sorumluluk bilinciyle karsi takimi canindan bezdirir; yunan guard'im olsun, 5 milyon $ borcum olsun dedirtir.
en guncel ornekleri;
(bkz: vassilis spanoulis)
(bkz: kostas sloukas)
(bkz: nick calathes)
dinozorlar icin*;
(bkz: dimitrios diamantidis)
devamını gör...
6 saatte 1 milyon dolar kazanan genç kadın
dunyadaki insanlardan umudumu kesme sebeplerimden birisi daha. insanlara ne oldu bilemiyorum. artik tum sanat dallari cinsellik uzerine kurulur oldu. yeni yazmaya baslayan, edebiyata yeni atilan insanlarin kurgulari cinsellik uzerine, yeni sarkicilar rap, pop, rnb farketmeksizin -gerek klipleri gerek sozleri- cinsellik uzerine, yeni cekilen ozellikle genc nesle hitap eden diziler/filmler cinsellik ve seks uzerine... bu liste uzar gider.
devamını gör...
x başlığındaki #x nolu tanımınız 'x' tarafından (+) oy aldı
yurtdisinda yasayip kod yazmaktan türkceyi unutan masum yazilimci hatasidir. duzeltiriz efendim baslik acmaniza gerek yok bana direkt ulasabilirsiniz.
eskiden bildirimlerde x tarafindan kismi yoktu ve cumle dusuk degildi. x tarafindan i ekleyince anlam bozulmus tabiki. gecenin 3unde sozluge biseyler ekleyince oluyor boyle.
eskiden bildirimlerde x tarafindan kismi yoktu ve cumle dusuk degildi. x tarafindan i ekleyince anlam bozulmus tabiki. gecenin 3unde sozluge biseyler ekleyince oluyor boyle.
devamını gör...
cihanşümul
dünya çapında, evrensel, üniversal anlamına gelen sözcük.
devamını gör...
mahalle baskısı
ciddiye alınmaması gereken saçma bir tahakküm kurma hevesidir.
türkiye’ye özel bir durum olmasa da biz şahit olduklarımızı gördüğümüz ve yaşadığımız için bunları anlatıp bitmesini sağlamamız gerekir.
öğretmenliğe yeni başladığım yıllarda okula sırt çantam ve bisikletimle giderdim. bir gün bir öğretmen arkadaş bana geldi ve “sana çok özeniyorum, keşke ben de yapabilsem” dedi. neden yapmadığını sorduğumda “ fakire bak bir araba bile alamamış” derler burda dedi bana. ilginçti ve sanırım fakir olan bendim.
yine aynı şehirde kafamda şapkam altımda şortumla gezerken sakallı bir amca bana “ şapka takmak günah” dedi. ilginç yanı ise şorta takılmamış olmasıydı. sanırım ona sıra gelmedi o ara.
mahalle baskısının ille de büyük olaylarda kendini göstermesi gerekmez. küçük olaylar daha çok can sıkar. sürekli kitap alan bir insan olduğum için öğretmen arkadaşların uyguladığı mahalle baskısı şöyle saçma bir şeydi. “ hocam, kitap karın doyurmaz. önce evini, arabanı al.” halbuki ben o satın aldığım kitapları şu anda kendime ait olan evimdeki kütüphaneme kendi arabamla götürüyorum.
demem o ki; kimseyi dinlemeyin. can sıkıntısı çeneye vurur çoğu zaman. kimsenin çene ishalinin sizin hayatınızı etkilemesine izin vermeyin.
türkiye’ye özel bir durum olmasa da biz şahit olduklarımızı gördüğümüz ve yaşadığımız için bunları anlatıp bitmesini sağlamamız gerekir.
öğretmenliğe yeni başladığım yıllarda okula sırt çantam ve bisikletimle giderdim. bir gün bir öğretmen arkadaş bana geldi ve “sana çok özeniyorum, keşke ben de yapabilsem” dedi. neden yapmadığını sorduğumda “ fakire bak bir araba bile alamamış” derler burda dedi bana. ilginçti ve sanırım fakir olan bendim.
yine aynı şehirde kafamda şapkam altımda şortumla gezerken sakallı bir amca bana “ şapka takmak günah” dedi. ilginç yanı ise şorta takılmamış olmasıydı. sanırım ona sıra gelmedi o ara.
mahalle baskısının ille de büyük olaylarda kendini göstermesi gerekmez. küçük olaylar daha çok can sıkar. sürekli kitap alan bir insan olduğum için öğretmen arkadaşların uyguladığı mahalle baskısı şöyle saçma bir şeydi. “ hocam, kitap karın doyurmaz. önce evini, arabanı al.” halbuki ben o satın aldığım kitapları şu anda kendime ait olan evimdeki kütüphaneme kendi arabamla götürüyorum.
demem o ki; kimseyi dinlemeyin. can sıkıntısı çeneye vurur çoğu zaman. kimsenin çene ishalinin sizin hayatınızı etkilemesine izin vermeyin.
devamını gör...
açılan başlığa kimsenin tanım girmemesi
neredeyse her başlıkta başıma gelen olaydır. ben anlatmak ve paylaşmak istediğimi yazmaya devam ediyorum tabi..
devamını gör...
iyi bir romanda olması gerekenler
sürükleyicilik, akıcılık, merak, özgünlük, üzerinde düşünülmüşlük, emek ve çaba.
devamını gör...
elminster the wise
çok tatlı ve kibar biri. geç keşfetmiş iseniz -benim gibi- girilerini tek seferde okuyup sindirebilmenizin namümkün olduğunu söylemem gerekiyor. bunun için kafa sözlükte geçirdiğim vaktin bir kısmında gandalf mesaisi yapacağım.
devamını gör...