yazarların eylül ayı hedefleri
ekim'de bir festivalde sahne alacağım için şarkıları hatasız çalabilmek adına bu ay bol bol gitarı elime alıp şarkıları tekrar tekrar çalmam gerek... umarım eylülün son gününde hatasız, oldukça tatmin edici biçimde çalabiliyor olurum.
devamını gör...
coğrafyacıların çocuklarına isim önerileri
ufuk,tan,doğan,güneş
ard arda okuyunca hoş olabilir.
ard arda okuyunca hoş olabilir.
devamını gör...
genç kızın cesedine tecavüz eden teknik servis çalışanı
ingiltere’de yaşanan ilginç şerefsizliktir. hayatını kaybettiği hastanede morga kaldırılan genç kızın cesedine nekrofili olan teknik servis çalışanı tam 3 kere tecavüz etmiş. bu nasıl sapıklıktır aklım almıyor ulan pes ya! durumu duyan annesi çılgına dönmüş tabi doğal olarak.
ingiltere'de yaşayan azra kemal isimli kız, hayatını kaybettiği hastanenin morguna kaldırıldı. ancak genç kızın cansız bedeni, hastanenin morgunda teknik servis çalışanı david fuller'in tecavüzüne uğradı. olayın ortaya çıkmasının ardından kızının tecavüze uğradığı haberini alan nevres kemal, bıçakla gittiği karakolda "onu kalbinden bıçaklayacağım” diyerek fuller’e saldırmaya çalıştı.
kaynak; www.sondakika.com/amp/haber...
ingiltere'de yaşayan azra kemal isimli kız, hayatını kaybettiği hastanenin morguna kaldırıldı. ancak genç kızın cansız bedeni, hastanenin morgunda teknik servis çalışanı david fuller'in tecavüzüne uğradı. olayın ortaya çıkmasının ardından kızının tecavüze uğradığı haberini alan nevres kemal, bıçakla gittiği karakolda "onu kalbinden bıçaklayacağım” diyerek fuller’e saldırmaya çalıştı.
kaynak; www.sondakika.com/amp/haber...
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
ağlamak mı daha kötü yoksa ağlayamamak mı?
×××
bence ağlayamamak. ağladıktan sonra bir rahatlıyor insan, içini boşaltıyorsun. sanki, ağlarken tüm üzüntün ve kederin göz yaşı olup akıyor gözlerinden. yüzüne bulaşıyor, yüzün ıslanıyor. usulca siliyorsun göz yaşlarını. aynadaki yansımanı izliyorsun bir süre. düşünüyorsun; değenleri, en çok da değmeyenleri.. geçiyor sonra, rahatlamış hissediyorsun. gülümsüyorsun hafifçe, vee tebrikler seansımız sona erdi.
peki ağlayamayınca ne yapacaksın, ha? ben söyleyeyim hiçbir şey. içinden atamadığın üzüntüyle kalacaksın öylece. her şey birikecek, hatta içinde taşlaşacak. sen bile farketmeyeceksin belki de.
uzun zamandır ağlayamıyorum, ağlayabildiğim zamanlarda daha mutluydum. şimdi ne zaman ağlayasım gelse istemsizce kahkaha atıyorum.. bu durum kötü, çok kötü.
henüz ağlayabiliyorken ağlayın, ciddiyim. utanmayın, ağlamak zayıflık göstergesi değil. siz ağlayın ben hayran hayran izlerim sizi hatta.. umarım en yakın zamanda ağlayabildiğim zamanlara dönerim.*
son olarak hem kendim hem de benim gibi ağlayamayan premsesler* için bir şarkı bırakıyorum. *
bu arada cinsiyetçilik demeden önce şarkının ismine bakın derim.*
×××
bence ağlayamamak. ağladıktan sonra bir rahatlıyor insan, içini boşaltıyorsun. sanki, ağlarken tüm üzüntün ve kederin göz yaşı olup akıyor gözlerinden. yüzüne bulaşıyor, yüzün ıslanıyor. usulca siliyorsun göz yaşlarını. aynadaki yansımanı izliyorsun bir süre. düşünüyorsun; değenleri, en çok da değmeyenleri.. geçiyor sonra, rahatlamış hissediyorsun. gülümsüyorsun hafifçe, vee tebrikler seansımız sona erdi.
peki ağlayamayınca ne yapacaksın, ha? ben söyleyeyim hiçbir şey. içinden atamadığın üzüntüyle kalacaksın öylece. her şey birikecek, hatta içinde taşlaşacak. sen bile farketmeyeceksin belki de.
uzun zamandır ağlayamıyorum, ağlayabildiğim zamanlarda daha mutluydum. şimdi ne zaman ağlayasım gelse istemsizce kahkaha atıyorum.. bu durum kötü, çok kötü.
henüz ağlayabiliyorken ağlayın, ciddiyim. utanmayın, ağlamak zayıflık göstergesi değil. siz ağlayın ben hayran hayran izlerim sizi hatta.. umarım en yakın zamanda ağlayabildiğim zamanlara dönerim.*
son olarak hem kendim hem de benim gibi ağlayamayan premsesler* için bir şarkı bırakıyorum. *
bu arada cinsiyetçilik demeden önce şarkının ismine bakın derim.*
devamını gör...
restoran çalışanlarının itirafları
bir aşçı olarak gireceğim entry sonucunda restoran sektörünü bitirebileceğimi düşünüyorum. ama bu işten para kazandığım için susacağım.
küçük bir tavsiye eğer bu konularda saplantılıysanız sadece mekan sahibini tanıdığınız yerlerde yiyin. ama tanıdığım mekan sahibi yok diyorsanız ateş görmüş ve iyi pişmiş bir yemekte virüs bakteri olmaz. yiyecek bozuk değilse tabi.
küçük bir tavsiye eğer bu konularda saplantılıysanız sadece mekan sahibini tanıdığınız yerlerde yiyin. ama tanıdığım mekan sahibi yok diyorsanız ateş görmüş ve iyi pişmiş bir yemekte virüs bakteri olmaz. yiyecek bozuk değilse tabi.
devamını gör...
akçasazın ağaları
bir yaşar kemal üçlemesidir. demirciler çarşısı cinayeti, yusufçuk yusuf ve anavarzadan oluşmaktadır. ilk ikisi 1974 ve 1975 yıllarında yayınlandıysa da üçüncüsünü sormayın gitsin.
devamını gör...
fatma girik
diğer üçü gibi embesil değildi, bir çizgisi, bir duruşu vardı, hiçbir zaman cinselliği, güzelliğini öne çıkarmadı, "erkek fatma" olmayı bile kabul etti bu uğurda. bir ara haber programı gibi bir şey yaptı, orda biraz bocaladı, annemin "en sevdiği" idi, belki de adaş olmasının payı vardı bu sevgide... kızımda adaş onla. öpüyorum o gözlerinden...
devamını gör...
turan dursun
gerici bir zihniyet tarafından katledilen gazeteci ve yazar.ateist olmadan öncesi imam ve müftülük yapmış olmasıda ilginç bir durum.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çocukluk fotoğrafları
fotoğraf değil de keşke video koyabilsek... geçenlerde anaokulu yıl sonu gösterimden bir video buldum. bale gösterisi için müziğin başlamasını beklerken hemen yanımda seyircilerden birinin oğlu beliriyor ve komiklikler yapıp ışığımı çalmaya çalışıyor. buna çok sinirlenen minik bihter (aka. ben) çocuğu ittirip kafasını yere çarptırıyor. babası geliyor ve kavga çıkıyor. sonuç olarak muazzam bir video keşke sizlerle paylaşabilseydim. haa btw sakın ama sakın ışığımı çalmayın.
devamını gör...
ilişkide ideal yaş farkı
ideal ilişki diye bir kavram yok ki ideal yaş farkı olsun.
devamını gör...
minnet beklemeden yardım eden insan
yardım etmek, iyilikte bulunmak size iyi, mutlu hissettirir. daha ne minneti veya menfaati bekleyeceksiniz ki? milletin hayatın anlamını arayan simyacı gibi aradığı mutluluğu bu kadar kolay elde etmenizi sağlayan bir faaliyetten hem de.
devamını gör...
allah varsa afrika'daki çocuklar neden aç sorunsalı
bu allah'tan dolayı değil insanlardan dolayıdır. dünya çeşitli yiyeceklerle doluyken, ulaşım, iletişim, nakliye hizmetleri vs. bu kadar ilerideyken şimdi insanlara sorun bakalım; afrika niye aç???
devamını gör...
retro
latince'de 'arka, geri, geriye doğru' anlamına gelen sözcüktür.
aynı zamanda bir tarzdır:
aynı zamanda bir tarzdır:
devamını gör...
şu an duymak istediğiniz söz
alarm 5.30 saat sonraya ayarlandı değildir kesinlikle.
devamını gör...
güneş yelkeni
fotonların momentumlarından kaynaklanan itmeyi kullanarak uzay araçlarını hareket ettiren araç.
güneş'in yaydığı radyasyonun çok küçük bir kısmını kullanabiliyoruz dünya üzerinde. uzayda ise bol miktarda radyasyon bulunuyor. 1970'li yıllardan beri radyasyonun gücünü uzay araçlarını itmek için kullanma fikri üzerinde duruluyor ama teknolojik gelişmeler bunu ancak 1980'lerden hatta 90'lardan sonra mümkün hâle getirdi.
bu yöntemde hafif malzemelerden yapılmış* yansıtıcı aynalar, üstlerine düşen güneş ışığının fotonlarında mevcut olan momentumundan gelen enerjiyi, yani aslında radyasyon basıncını, aracı hareket ettirmek için kullanıyorlar. normalde herhani bir ışık kaynağı sizin hareket etmenizi sağlayacak kadar büyük basınca sahip değil ama eğer bu "yelken"leri çok geniş yapar ve radyasyona da yeterince uzun süre maruz bırakırsanız bu gerçekleşebilir. bu sayede örneğin bir aracın yörüngesinde düzeltme yapabilmek için gerekli manevraları gerçekleştirebilirsiniz. bu tür işlemler güç ve dolayısıyla yakıt gerektirdiğinden, normal şartlarda maliyetlidir. güneş enerjisi kullanmak ise maliyeti oldukça düşürür.
yelkenler, ihtiyaca bağlı olarak birkaç 10 metre ile 1 km arasında genişliğe sahip olabilir. görünüş olarak genellikle bir uçurtmaya benzerler. güneş sistemi içerisindeki görevlerde bu teknoloji kullanılabilir.

görselin kaynağı
güneş'in yaydığı radyasyonun çok küçük bir kısmını kullanabiliyoruz dünya üzerinde. uzayda ise bol miktarda radyasyon bulunuyor. 1970'li yıllardan beri radyasyonun gücünü uzay araçlarını itmek için kullanma fikri üzerinde duruluyor ama teknolojik gelişmeler bunu ancak 1980'lerden hatta 90'lardan sonra mümkün hâle getirdi.
bu yöntemde hafif malzemelerden yapılmış* yansıtıcı aynalar, üstlerine düşen güneş ışığının fotonlarında mevcut olan momentumundan gelen enerjiyi, yani aslında radyasyon basıncını, aracı hareket ettirmek için kullanıyorlar. normalde herhani bir ışık kaynağı sizin hareket etmenizi sağlayacak kadar büyük basınca sahip değil ama eğer bu "yelken"leri çok geniş yapar ve radyasyona da yeterince uzun süre maruz bırakırsanız bu gerçekleşebilir. bu sayede örneğin bir aracın yörüngesinde düzeltme yapabilmek için gerekli manevraları gerçekleştirebilirsiniz. bu tür işlemler güç ve dolayısıyla yakıt gerektirdiğinden, normal şartlarda maliyetlidir. güneş enerjisi kullanmak ise maliyeti oldukça düşürür.
yelkenler, ihtiyaca bağlı olarak birkaç 10 metre ile 1 km arasında genişliğe sahip olabilir. görünüş olarak genellikle bir uçurtmaya benzerler. güneş sistemi içerisindeki görevlerde bu teknoloji kullanılabilir.

görselin kaynağı
devamını gör...
uludağ sözlük geleneğiyle yetişen yazar
benim. bebeydim oraya düştüğüm zaman. 22 yaşında mıydım? sanırım. y o r u l d u m, vurdurmak, vurdurdum dövmesi, yalarum, nonnik, cikcik falan ne varsa orada öğrendim. oradan buradan alıntıladığı yazıları paylaşıp onları kendisinin yazdığını zannedip bizi onu kıskanmakla suçlayanları, mesaja cevap gelmeyince inşallah ölürsün diyen arkadaşları, bol bol psikolojik rahatsızlıkları gördüm. hatta bir ara cinsel organ atan bir yazar vardı, eleştirilere kulak asıp daha temiz donlar giymeye başladı deniyordu. ben künah diye bakmadım tabii. bilen bilir edep, hayâ ve ar gibi aynı anlama gelen tüm özelliklere sahip biriyimdir.
uludağ çok iyi yazarlara sahip sözlüklerden biriydi. sahiden enfes yazarlar vardı. akış harika başlıklar ile doluydu, kaliteli troll'ler, özenli yazılar, her meslekten zeki insanlar vardı. çok güzel buluşmalar düzenledik tanışıp, çoğu yakın arkadaşımla oradan tanıştım vs vs. sonra iyi yazarlar o güzel atlara binip gittiler. çünkü gruplaşma vardı, bir yazara kafayı takıp onlarca insan bir kişiye karşı linç başlatıyordu, duygusal ilişkiler ortaya seriliyordu, hakaret ve saldırganlık ile insanlar fikirlerini savunuyordu. ne oldu? bu durumu sorun etmeyen az sayıda insan kaldı orada. ben bunlara gelemem diyenler çekip gitti.
ve bu bir gelenek ya da kültür değildi. öyle olsa kaliteli yazarlar kalır ve yazmaya devam ederdi. sözlük bozuldu diye yazarlar gitti. 2016 sonrası sözlük ile ilgilenilmemesinin (meme dedim) saldırganlığı ve özensizliğini de uludağ geleneği adı altında pazarlamamak lazım gelir.
özetle, 2016 öncesi orada yazmaya başlamış herkes burada da zorlanmadan yazar. hatta keşke gelseler yazsalar ne iyi olurdu. keşkeler..
uludağ çok iyi yazarlara sahip sözlüklerden biriydi. sahiden enfes yazarlar vardı. akış harika başlıklar ile doluydu, kaliteli troll'ler, özenli yazılar, her meslekten zeki insanlar vardı. çok güzel buluşmalar düzenledik tanışıp, çoğu yakın arkadaşımla oradan tanıştım vs vs. sonra iyi yazarlar o güzel atlara binip gittiler. çünkü gruplaşma vardı, bir yazara kafayı takıp onlarca insan bir kişiye karşı linç başlatıyordu, duygusal ilişkiler ortaya seriliyordu, hakaret ve saldırganlık ile insanlar fikirlerini savunuyordu. ne oldu? bu durumu sorun etmeyen az sayıda insan kaldı orada. ben bunlara gelemem diyenler çekip gitti.
ve bu bir gelenek ya da kültür değildi. öyle olsa kaliteli yazarlar kalır ve yazmaya devam ederdi. sözlük bozuldu diye yazarlar gitti. 2016 sonrası sözlük ile ilgilenilmemesinin (meme dedim) saldırganlığı ve özensizliğini de uludağ geleneği adı altında pazarlamamak lazım gelir.
özetle, 2016 öncesi orada yazmaya başlamış herkes burada da zorlanmadan yazar. hatta keşke gelseler yazsalar ne iyi olurdu. keşkeler..
devamını gör...
torpille işe giren insan
türkiye'de çok görülen bir durum.
özellikle kamu da.
siyasiler ve bürokratlar bu işin erbabı sayılır.
belirli pozisyonlara gelmek için bilgi birikim, liyakat ve ehliyet hiç önemli değill, sadece siyasi referans yeterlidir.
özellikle kamu da.
siyasiler ve bürokratlar bu işin erbabı sayılır.
belirli pozisyonlara gelmek için bilgi birikim, liyakat ve ehliyet hiç önemli değill, sadece siyasi referans yeterlidir.
devamını gör...
yaşlı insanlar gibi yaşayan gençler
benimdir. hiçbi yere salmayan aileniz olunca pandemiden önce de öyle oluyor sonra da
devamını gör...

