yakup kadri karaosmanoğlu’nun kolunu kaybetmiş gazi bir subayın gazi olmadan önce emrinde olan askeri mehmet ali’nin köyüne yerleşerek yaşadığı durumları ve kurtuluş savaşının sürecini anlatan kesinlikle okunması gereken roman.
romanda anadolu insanının dillere destan olan saflığının ve temizliğinin aksine ne kadar nankör, iki yüzlü, hurafelere inanan, düşman ordularının gelip kendilerini kurtaracağına, daha iyi bir yaşam süreceklerine inanıp kendi ordusuna yardım etmeyi bırakın ihanet ve hıyanet içerisinde olduklarını anlatmaktadır. yıllardır süregelen anadolu insanının kalıbını yıkmayı başarabilen ve ulu önderimiz mustafa kemal atatürk ve kahraman silah arkadaşlarının milli mücadelede sadece düşman ordularına değil kendi milletiylede mücadele ettiğini gösteren çok önemli bir kitaptır.

kitaptan bir alıntıyla cümlelerimi sonlandırıyorum.

“- biliyorum beyim sen de onlardansın emme.
+ onlar kim?
- aha, kemal paşa’dan yana olanlar...
+ insan türk olur da, nasıl kemal paşa’dan yana olmaz?”

yakup kadri karaosmanoğlu - yaban, sayfa: 152.
devamını gör...

anlatmak istediği seyleri gayet güzel anlatan cok sevdigim bir şarkıdır. hem ritmi hem sözleriyle çoğu insanı etkileyip başarmak istediğini başarmıştır. insanın sırf kendinden "farklı" diye o insana ne kadar acımasız ve gaddar olabileceğini vurgulayıp isyankâr bir şekilde dile getirmiştir. isyanı da "madem tanrı bu kadar bağışlayan neden başkalarına yargılama hakkı doğuyor" yönündedir. kalite akan bir şarkıdır. coverlarına da ayrı bayılıp asla dinlemekten sıkılacağımı düşünmüyorum.

"gönderilebileceğim tek cennet seninle yalnız olduğum zamandır. hasta doğdum ama bu durumu seviyorum. bana düzelmemi emret. yalanlarınızın tapınağında bir köpek gibi ibadet edeceğim."
devamını gör...

hawai kökenli dört telli küçük bir gitar. hem naif ve neşeli sesi, hem de kolay öğrenilmesi sebebiyle son yılların en gözde enstrümanlarından olmuştur. küçükten büyüğe doğru soprano, alto, tenör, bariton olarak dört boyu bulunuyor.
devamını gör...

kırgın yazardır, bir kişi bile olsa, gelsin yazsın ister. bir daha başlık açmayacaktır. üzmüştür.
devamını gör...

homofobik değilim ama...
değilim dedikten sonra ama deniyorsa homofobiktir bunu söyleyen kişi. medyada orada burada yansıtılan eşcinsel imajının da etkisiyle insanlar tüm eşcinselleri tek tip sanıyor. irrite edici hareketler yapan fenomenler aslında en büyük eşcinsel düşmanı. bırakın insanlar istediği cinsiyeti sevsin aşık olsun. sıkılmadınız mı insanların yatak odasına dalmaktan?
devamını gör...

her zaman bebeğin yaşama hakkını elinden almak değildir. kimi zaman düşük gerçekleştiği halde rahimden tam olarak atılamayan ölü kalıntıların uzaklaştırılması için kürtaj elzemdir.

ayrıca insanlığın belki de başından beri var olmuş bir şeydir gebeliktan kurtulma isteği ve çabası, şurada yazanlara bakınca utanç duydum gerçekten... kimse istemediği çocukları doğurmaya zorlanmamalıdır. istenmeyen çocuklar ileride sorun oluşturur, zira insanın ruhsal varlığı bedensel varlığından çok daha önce şekillenir ve her insan bilinçli olarak değilse bile içten içe istenip istenmediğini bilir ve kendisine verdiği değer bunun üzerine inşa edilir.

dünyada 8 milyar insan var, dana fazla insana gerek yok, bırakın da kadınlar özgürce kürtaj yaptırsın, sizin rahminizdeki çocuğu zorla almadıkları sürece buna "hayır!" demek size düşmez.
devamını gör...

bu kadar alternatif arasında sana sıra gelmez peşmergee! git yüzünü yıka evladım bir yan etki daha keşfettik sayende evlerden ırak valla!
devamını gör...

kardan birey, lütfen ama.
devamını gör...

az yıkıldık ama halledicez
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu akşam trt 2 de yayımlanan, ernesto (che guavera) ile alberto'nun arkadaşlığı ve güney amerika kıtası insanlarını anlatan güzel bir film. müziklerini tevafuk eseri youtube da dinleyip filme bir türlü vakit ayiramamistim. su sözlükte her konuda ahkam kesen bizlerin bir motorun arkasına takılıp yurdun ya da dunyanin dört bir köşesini gezmedikce hiç bir konuda ağzımızı acmamamiz gerektiğini öğretmiştir.
devamını gör...

hz. ömer camide gördüğü biri için "o'nu tanıyan varmı, nasıl biridir" demiş. adamın biri "ben tanıyorum, iyi biridir" demiş.
hz. ömer "o senin komşunmu, ailesine, etrafında oturanlara nasıl davranıyor gördünmü" demiş. adam, "hayır komşum değil" demiş.
hz. ömer "onunla ticaretmi yaptın, alacağına, vereceğine, emanete, borcuna sadıkmıdır, sözünde durur mu" demiş. adam, "hayır onunla ticaret yapmadım" demiş.
hz. ömer "onunla seyahate, yolculuğa çıktın mı, çölde, uzun yolda yemeğini, suyunu paylaşırmı, diğerlerine yardım edermi" demiş. adam, "hayır beraber yolculuğa çıkmadım" demiş.
hz. ömer "peki sen bu adamı nereden tanıyorsun, iyi diyorsun" demiş.
adam "ben onu camide görüyorum, namaz kılıyor, kuran okuyor" demiş.
hz. ömer "sen bu adamı tanımıyorsun, nasıl biri olduğunu bilmiyorsun" demiş.
devamını gör...

güven kırılmasının ve kötü anıların insanı ne hale getirebileceğini açıkça gösteren bir kelime olan pistanthrophobia'nın sözlük tanımı karşımıza şöyle çıkıyor; daha önce yaşanılan hayal kırıklıkları ve ihanetler sonucu kişide oluşan mantıksız güvenme korkusu.

bu fobi bireyi kendisiyle tek başına bırakıyor, etrafındakilerden uzaklaşmasına yol açıyor. birey; gitgide artan "hep aynı şeyleri yaşadım, yine öyle olacak" "ben hep yalnız kalacağım" gibi paranoyakça düşüncelerle baş etmeye çalışıyor. haliyle kırılmaktan ölesiye korkar hale gelmesi de cabası. kişisel ilişkiler kurmak bu bireyler için imkânsıza yakın oluyor.
kişi en sonunda herkesin ona ihanet edeceğine falan inanıyor. sezgileri kuvvetli olur bu insanların ancak hiçbir şekilde sezgilerine güvenmezler. hastalığın belirtilerinden biri budur. diğer belirtiler arasında;
-samimiyet kurmaktan kaçınmak, arkadaş edinmemek
-aktivitelerden uzaklaşmak
-eleştirilmekten son derece endişe duymak
-içe kapanıklaşmak

gibi maddelerde mevcut. korku zamanla rutin hayatı köreltiyor. özetle sütten ağzı yanan durumu işte. ilk başta ufak seyretmesine aldanmayın. ilerleyen günlerde aşk hayatından iş hayatına değin her bir şeyciği ele geçirebilir. korkunun sahibi kişilere pistantrofobik denir. terapi alınması nihai ve de ivedi çözümdür.
--

günümüz ilişkilerinde güven duygusunun taşıdığı önemi biliyoruz. tabii sadece günümüz için değil, her dönem için geçerli ama konumuz bu değil. sapmayalım konudan. *
ilişkilerde doğru adımlar atılmalı, akıllıca davranılmalı. "aşka da mı mantık katacağız?" dediğinizi duydum, saklanmayın lütfen.
evet, aşka da mantık katacağız. sonumuz böyle mi olsun? yani tamam, yine olsun da, aşırıya kaçmayalım. ne demiştik su zehirlenmesi'ni anlatırken? her şeyin fazlası zarardır. en sonunda misantrofobik oluruz falan, gerek yok bunca aksiyona.

not: misanthropfy en kısa zamanda açıklanacaktır.

edit: misanthropy isim düzenlemesi.
devamını gör...

msn zamanlarından kalan sosyal medya esprisidir. her genç duyunca görünce tebessüm eder.
devamını gör...

knorr markasının sattığı ürünlerden biridir.

(bkz: bardak çorba) olarak da bilinir.

doktorlar ve diyetisyenler tarafından zararlı olduğu söylenir ancak tatları çok güzeldir.

benim en sevdiğim ise kremalı mantarlı olanıdır.
devamını gör...

formülü h₂so₄ olan kuvvetli asit. vitriol yağı olarak da bilinir. renksizdir. su içinde çözünebilir.

kendisiyle temas edilmesi durumunda ciddi yanıklara neden olur. çoğunlukla gübre yapımında kullanılır. bunun dışında atık su veya mineral işleme, yağları rafine etme gibi farklı kullanım alanları da vardır.
devamını gör...

bir zamanlar ptt de çalışıyorlardı, sonra işsiz kaldılar.
devamını gör...

megadeth şarkısıdır. neredeydim, hatırlamıyorum. yaşamın bir oyun olduğunu farkettim. ne kadar ciddiye aldıysam o kadar zorlaştı kuralları. bedelimin ne olduğunu bilemedim yaşamım gözlerimin önünden geçerken gördüm ki çok az şey başarabilmişim, esirgenmiş benden tüm istediklerim. bunları okurken, bilin ki dostlarım sizinle kalmayı çok isterdim. lütfen gülümseyin aklınıza geldiğimde. giden sadece bedenim.*
devamını gör...

arthur c. clarke'ın 1953 basımı kitabı. çocukluğun sonu ismiyle türkçe'ye çevrilmiştir.

uzun zamandır ara vermiştim bilim kurgu okumaya, şahane bir başlangıç oldu benim için bu kitap.

yazar, kimi yerde verdiği inanılmaz detaylarla büyüledi beni kimi yerde ise sabit fikirleriyle şaşırttı. böyle ilerici bir kitapta ne sabit fikrinden bahsediyorsun derseniz bilimin yalnız(!) batıdan doğduğu iddia ediliyor kitapta.



“insanın bir eksiği yoksa, hırsızlık yapmak anlamsızdı. (...) psikolojik sorunlarının çoğu çözüldüğü için insanlar çok daha sağlıklı ve aklı başında davranıyordu. (...) her türden çatışma ve anlaşmazlıkların sona ermesi, yaratıcı sanatın da bitmesine yol açtı. hem amatör, hem profesyonel sayısız icracı bulunsa da, bir nesil boyunca edebiyat, müzik, resim ya da heykeltıraşlık alanında gerçek manada başarılı hiçbir eser çıkmadı.”

devamını gör...

bugün benim doğum günüm. gece vakti bunu bir sözlüğe yazmak mı daha üzücü, yoksa 42'ye adım atmak mı karar veremedim be sözlük. hayırlı cumalar hepinize.
devamını gör...

uyumak serbest mi? sanatsal bir film tadında kendimi anlatmaya çalışmışım bir de siz anlamadığınız aslında şurada bir mesaj var durumu ortada yani izlettirilsin hiç çekincem yokta ne diye gelmiş ne diye gidiyor demesinler, alay etmesinler arkamdan... sıkıcı kasvetli bulmasınlar oyuncuyu.. hiç çalışılmamış emekte yok diye sıkıntı yaşamam inşallah.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim