söylenmesi zor kelimeler
          dilimizde mevcut olan ve en az bir anlama sahip, ağızdan çıkar iken kişiye inanılmaz spazmlar yaşatarak dil sürçmesi gibi sorunlar yaratan, doğru telaffuz etmesi zor olan kelimelerdir. 
klozet
ropdöşambır
nöroşirürji
profiterol
psişik
kapitülasyon
müteyakkız
entelijansiya
analjezik
istatistiki
binaenaleyh
  klozet
ropdöşambır
nöroşirürji
profiterol
psişik
kapitülasyon
müteyakkız
entelijansiya
analjezik
istatistiki
binaenaleyh
devamını gör...
yazarların unutamadığı film replikleri
          - lütfen ateş etmeyin, ben polonyalıyım. 
+ neden o zaman o lanet alman paltosunu giyiyorsun?
- üşüyorum.
(piyanist)
  + neden o zaman o lanet alman paltosunu giyiyorsun?
- üşüyorum.
(piyanist)
devamını gör...
anormal sözlük haber ajansı
          host modern darbe girişimine tanımlarıyla kafa atan kahramanlar üzerine 
evet değerli okuryazarlar, malumunuz olduğu üzere, 28 şubat'ın ilk dakikalarıyla birlikte sözlüğümüzde host modern bir darbe girişimi yaşandı.
bu hayın girişimin perde arkasını ve o gece yaşananları, kafa sözlük haber ajansı olarak sizler için araştırdık.
aldığımız bilgilere göre hainler sürüsü ilk olarak hostumuza postu sermeye çalışmışlar. bu esnada iko ve yanındakiler darbecilerle sıcak çatışmaya girmiş. yoldaş durumu haber alır almaz bulunduğu yeri terk ederek, sırra kadem basmış. iyi ki de öyle olmuş zira yoldaş'ın evini terk etmesini müteakip, özel eğitim görmüş limon timi yoldaşın evini basma girişiminde bulunmuş.
bu esnada yoldaşı korumak için patagonyalı ve bir grup özel harekat moderatörünün evin bulunduğu bölgeye intikal ederek, limon timini geri püskürttüğünden bahsediliyor. bize aktarılan bilgilere göre çok bordagallı çatışmalar yaşanmış.
hosta erişimin kesilmesi ile birlikte, kafa sözlüğe posta koyduklarından iyice emin olan darbeciler, bu seferde sözlük radyosuna baskın düzenleyerek, o esnada radyoda nöbetçi olarak yayın yapmakta olan supportgirl'ü rehin almak suretiyle, radyoyu ele geçirmişler ve supportgirl'e darbe bildirisini okuması için baskı yapmışlar. değerli arkadaşımız bu duruma direnince, kendisini ekşi bir limon marifetiyle bayıltıp, radyo'dan bildirilerini kendileri okumaya başlamışlar.
yöneticilerden aldığımız bilgiye göre kendisine ''yurtta limon, dünyada limon konseyi'' adını veren bu gurubun bildiriyi okuduğu esnada, gomercan duruma uyanarak, anında müdahale etmiş ve link hatlarının kesilmesini sağlamış. böylece girişim başarısızlığa uğratılmış.
tabi tüm bunlar yaşanırken yazarlarımızın yaptığı kahramanlıkları da es geçmememiz lazım. tartarus mahlaslı yazarımız sıcak çatışmaların yaşandığı o anlarda kafa store'dan toplayabildiği kadar t-shirt toplayıp, soluğu saldırıya uğrayan başlıklarda almış. cabbarus tanklarının egzoz deliklerine, topladığı t-shirtleri tıkayarak, tankları etkisiz hale getirmiş ve böylece yönetimin elini ciddi anlamda rahatlatmış.
helios'un da yazarlara destek vermek için meydanlara indiği ve sapanla bir l-16'yı indirdiği gelen bilgiler arasında. uykusuz kahvenin ise tüm bu olanlar karşısında çok sinirlendiğini ve köpürerek, üzerlerinde uçmakta olan haylazkopterlere, kafein bombardımanı yaptığını ilk ağızdan doğrulamış bulunuyoruz.
mellisho ve kadıköy beyefendisinin ise ellerinde kamera ile olanları kaydettiklerinden bahsediliyor. mellisho'nun kendisini mücadeleye katılmaya çağıran yazarlara, ''ben çatışmalara bulaşmam, sanat adamıyım, sadece olanları kaydederim arkadaş!'' diyerek çıkıştığı söyleniyor.
yazar arkadaşlarımızdan yedinci dem ise, ''dem bu demdir!'' diyerek kendisini başlıklara atmış ve yazarların moralini yüksek tutmak için yazdığı kahramanlık şiirlerini, gür ve yüksek bir sesle, hiçbir şeyden çekinmeden okumuş, yazar arkadaşlarına moral motivasyon anlamında yardımcı olmuştur.
ortalığın yangın yerine döndüğü bu sıcak saatlerde, bal porsuğu ise ''bu alemin en delikanlı porsuğu benim'' diyerek yanındaki arkadaşları ile birlikte özel harekat daire başlığında mahsur kalan, hi my i run'ın imdadına yetişerek, gecenin en güzel hareketlerinden birini yapmıştır.
yönetici arkadaşlardan aldığımız bilgilere göre, pavlov'un göbeği, tüm bu olanları göbeğini kaşıyarak izlemiş;. ''bahar etkinliklerini hazırlayacaktım, şimdi darbenin sırası mıydı?'' şeklinde serzenişte bulunmuş.
hainlere karşı en etkili direnişi gösterenlerin başında ise ''nerinin metaforu'' geliyor. darbe girişiminin başladığı ilk andan itibaren, başlattığı metafor bombardımanı ile limonları dumura uğratan yazarımız, yoldaş'ın açıklama yaptığı ana kadar hiç durmadan mücadele etti. bu esnada ivan milinski'nin de kaza metaforuna kurban gittiği, ''allah çarpsın ban yedim zannettim.'' diye acıyla başlıklarda bağırdığı gözlerden kaçmadı. ilk yardım için tentürdiyot'un olay yerine intikal ettiği an ise tüm yazarların gözlerinden birer damla yaş süzülmesine sebep oldu.
tabi burada eraa'ya da bir parantez açmak lazım; görevinden ayrılmasına rağmen sivil kıyafetleriyle meydanlara inen eski yönetici, hazall'ı sıkıştığı, çöp kamyonlarının arasından kahramanca çıkararak. sözlükteki birlik ve bütünlüğü dosta düşmana göstermiş oldu.
evet değerli dostlar, sözlük için çok zor bir geceydi. burada adını anamadığımız onlarca yazar ve yönetici, tüm yaşananların karşısında dimdik durdu. yeri geldiğinde limonlara kafa atan, yeri geldiğinde onları sıkıp limonataya çeviren bu kahramanlar için ne yazsak azdır. hep var olsunlar! adları hep yaşayacaktır.
bortagalları attığınız kollarınıza zeval gelmez inşallah.
açık, mert, korkusuz kafa haber ajansını okudunuz.
sürç-i lisan ettiysek af ola!
önemli not: bu yazıda ismi geçmeyen kahramanlarımızın hikayeleri ilerleyen bültenlerde, özel dosyalar halinde yayınlanacaktır.
  evet değerli okuryazarlar, malumunuz olduğu üzere, 28 şubat'ın ilk dakikalarıyla birlikte sözlüğümüzde host modern bir darbe girişimi yaşandı.
bu hayın girişimin perde arkasını ve o gece yaşananları, kafa sözlük haber ajansı olarak sizler için araştırdık.
aldığımız bilgilere göre hainler sürüsü ilk olarak hostumuza postu sermeye çalışmışlar. bu esnada iko ve yanındakiler darbecilerle sıcak çatışmaya girmiş. yoldaş durumu haber alır almaz bulunduğu yeri terk ederek, sırra kadem basmış. iyi ki de öyle olmuş zira yoldaş'ın evini terk etmesini müteakip, özel eğitim görmüş limon timi yoldaşın evini basma girişiminde bulunmuş.
bu esnada yoldaşı korumak için patagonyalı ve bir grup özel harekat moderatörünün evin bulunduğu bölgeye intikal ederek, limon timini geri püskürttüğünden bahsediliyor. bize aktarılan bilgilere göre çok bordagallı çatışmalar yaşanmış.
hosta erişimin kesilmesi ile birlikte, kafa sözlüğe posta koyduklarından iyice emin olan darbeciler, bu seferde sözlük radyosuna baskın düzenleyerek, o esnada radyoda nöbetçi olarak yayın yapmakta olan supportgirl'ü rehin almak suretiyle, radyoyu ele geçirmişler ve supportgirl'e darbe bildirisini okuması için baskı yapmışlar. değerli arkadaşımız bu duruma direnince, kendisini ekşi bir limon marifetiyle bayıltıp, radyo'dan bildirilerini kendileri okumaya başlamışlar.
yöneticilerden aldığımız bilgiye göre kendisine ''yurtta limon, dünyada limon konseyi'' adını veren bu gurubun bildiriyi okuduğu esnada, gomercan duruma uyanarak, anında müdahale etmiş ve link hatlarının kesilmesini sağlamış. böylece girişim başarısızlığa uğratılmış.
tabi tüm bunlar yaşanırken yazarlarımızın yaptığı kahramanlıkları da es geçmememiz lazım. tartarus mahlaslı yazarımız sıcak çatışmaların yaşandığı o anlarda kafa store'dan toplayabildiği kadar t-shirt toplayıp, soluğu saldırıya uğrayan başlıklarda almış. cabbarus tanklarının egzoz deliklerine, topladığı t-shirtleri tıkayarak, tankları etkisiz hale getirmiş ve böylece yönetimin elini ciddi anlamda rahatlatmış.
helios'un da yazarlara destek vermek için meydanlara indiği ve sapanla bir l-16'yı indirdiği gelen bilgiler arasında. uykusuz kahvenin ise tüm bu olanlar karşısında çok sinirlendiğini ve köpürerek, üzerlerinde uçmakta olan haylazkopterlere, kafein bombardımanı yaptığını ilk ağızdan doğrulamış bulunuyoruz.
mellisho ve kadıköy beyefendisinin ise ellerinde kamera ile olanları kaydettiklerinden bahsediliyor. mellisho'nun kendisini mücadeleye katılmaya çağıran yazarlara, ''ben çatışmalara bulaşmam, sanat adamıyım, sadece olanları kaydederim arkadaş!'' diyerek çıkıştığı söyleniyor.
yazar arkadaşlarımızdan yedinci dem ise, ''dem bu demdir!'' diyerek kendisini başlıklara atmış ve yazarların moralini yüksek tutmak için yazdığı kahramanlık şiirlerini, gür ve yüksek bir sesle, hiçbir şeyden çekinmeden okumuş, yazar arkadaşlarına moral motivasyon anlamında yardımcı olmuştur.
ortalığın yangın yerine döndüğü bu sıcak saatlerde, bal porsuğu ise ''bu alemin en delikanlı porsuğu benim'' diyerek yanındaki arkadaşları ile birlikte özel harekat daire başlığında mahsur kalan, hi my i run'ın imdadına yetişerek, gecenin en güzel hareketlerinden birini yapmıştır.
yönetici arkadaşlardan aldığımız bilgilere göre, pavlov'un göbeği, tüm bu olanları göbeğini kaşıyarak izlemiş;. ''bahar etkinliklerini hazırlayacaktım, şimdi darbenin sırası mıydı?'' şeklinde serzenişte bulunmuş.
hainlere karşı en etkili direnişi gösterenlerin başında ise ''nerinin metaforu'' geliyor. darbe girişiminin başladığı ilk andan itibaren, başlattığı metafor bombardımanı ile limonları dumura uğratan yazarımız, yoldaş'ın açıklama yaptığı ana kadar hiç durmadan mücadele etti. bu esnada ivan milinski'nin de kaza metaforuna kurban gittiği, ''allah çarpsın ban yedim zannettim.'' diye acıyla başlıklarda bağırdığı gözlerden kaçmadı. ilk yardım için tentürdiyot'un olay yerine intikal ettiği an ise tüm yazarların gözlerinden birer damla yaş süzülmesine sebep oldu.
tabi burada eraa'ya da bir parantez açmak lazım; görevinden ayrılmasına rağmen sivil kıyafetleriyle meydanlara inen eski yönetici, hazall'ı sıkıştığı, çöp kamyonlarının arasından kahramanca çıkararak. sözlükteki birlik ve bütünlüğü dosta düşmana göstermiş oldu.
evet değerli dostlar, sözlük için çok zor bir geceydi. burada adını anamadığımız onlarca yazar ve yönetici, tüm yaşananların karşısında dimdik durdu. yeri geldiğinde limonlara kafa atan, yeri geldiğinde onları sıkıp limonataya çeviren bu kahramanlar için ne yazsak azdır. hep var olsunlar! adları hep yaşayacaktır.
bortagalları attığınız kollarınıza zeval gelmez inşallah.
açık, mert, korkusuz kafa haber ajansını okudunuz.
sürç-i lisan ettiysek af ola!
önemli not: bu yazıda ismi geçmeyen kahramanlarımızın hikayeleri ilerleyen bültenlerde, özel dosyalar halinde yayınlanacaktır.
devamını gör...
en sevilen barış manço şarkısı
          gibi gibi
sarı çizmeli mehmet ağa
  sarı çizmeli mehmet ağa
devamını gör...
kadınları anlamak
          en az erkekleri anlamak kadar namümkün olan durum.
      
  devamını gör...
sarı ışık
          ruhu olan ışıktır. bulunduğu ortama yeni bir atmosfer kazandırıyor resmen. odamdaki beyaz ışığı bile gün ışığı olarak değiştirdim. farklı bir ruha bürünmüş gibi hissediyorum. ciddiyim ha. renkler, bulunan ortamlar insanın psikolojisini etkiliyor hep.
      
  devamını gör...
instagram'da gördüğü romantik abur cubur kolisini ss atan sevgiliye 5 kavanoz kestane balı göndermek
          az önce yaptığım eylemdir.
"mebusss, baksan şuna ya.. ne kadar romantikk :3"
elemanın teki bir koli doldurmuş. amerika, marshall yardımıyla türklere o kadar erzak yollamamıştır anasını satim. en alta çikolatalı gofretlerle temel atmış, üstünde kekler, cipsler, jelibonlar.. ne ararsan var. tam bir kalori bombardımanı.
"bu ne aşkım ya, şimdiki aşıkların zevkleri de çok bayatt"
gittim marmara tv'den 5 kavanoz doğal kestane balı söyledim çiçeğime..
"ferhan bu nee??"
"heheh bal.. bala baldan başka ne alınır heheh"
"ciddi ol biraz! sana biraz romantik ol diyorum
"bal gönderiyorsun napıcam ben bunları??"
"sağlıklı beslen diye gönderdim aşkımm :("
"insan bir paket yapar bari hiç değilse, burada ramazanoğlu balderesi balları yazıyor"
"balın tek adresi diyordu aldım ben de aşkım"
"....."
  "mebusss, baksan şuna ya.. ne kadar romantikk :3"
elemanın teki bir koli doldurmuş. amerika, marshall yardımıyla türklere o kadar erzak yollamamıştır anasını satim. en alta çikolatalı gofretlerle temel atmış, üstünde kekler, cipsler, jelibonlar.. ne ararsan var. tam bir kalori bombardımanı.
"bu ne aşkım ya, şimdiki aşıkların zevkleri de çok bayatt"
gittim marmara tv'den 5 kavanoz doğal kestane balı söyledim çiçeğime..
"ferhan bu nee??"
"heheh bal.. bala baldan başka ne alınır heheh"
"ciddi ol biraz! sana biraz romantik ol diyorum
"bal gönderiyorsun napıcam ben bunları??"
"sağlıklı beslen diye gönderdim aşkımm :("
"insan bir paket yapar bari hiç değilse, burada ramazanoğlu balderesi balları yazıyor"
"balın tek adresi diyordu aldım ben de aşkım"
"....."
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
          ne diyordu şükrü erbaş? şöyle diyordu: kim kimin derinliğini görebilir, hem hangi gözle?* 
bu söze ilk temas ettiğimde açıkçası çok sarsıcıydı benim için. yine bu geceye benzer bir gece yarısıydı, yalnızdım, sıkılıyor ve en kötüsü uyuyamıyordum da. durup bu sözün üzerine düşünmeye başladım. öyle ya düşünmek için biraz durmalı derler.*
evet, durup düşündüm. şimdiye kadar kimlerin derinliğini görebildim, en azından bir kez olsun? ya kim benim derinliğimi görebildi? peki derinlik dediği şey neydi erbaş’ın? en basit haliyle ben kendi derinliğimde hangi bastırılmış hisleri muhafaza ediyordum? benim derinliğimde ne vardı? bir insanın derinliğini görürsek ne olurduk, nesi olurduk? daha kötüsü, her şeyi geçip de ben en azından kendi derinliğimi görecek göze sahip miydim?
haklısınız. hiçbir soruya cevap veremedim. fakat bu, bu cümlenin bende yarattığı etkinin sebebini de açıklıyordu. sebebi buydu, buradaydı, bu kadardı işte: bu derinlik; çoğu zaman görülemeyen, anlaşılamayan, izah edilemeyen soru işaretleri barındıran bir düğümler yumağıydı. derinliğin içini/muhtevasını görmekten ziyade bize düşen derinliğin varlığını idrak edebilmekti. bize kalan orada bir derinlik olduğunun ayırdına varmaktı, hepsi bu. en korkağımız, en cimrimiz, en telaşlımız, en talihsizimiz, en yalnız en aşağılık ve en iyi hasletlere sahip diğerlerimiz. her birimiz kıymetli bir derinliğe sahip benlikleri taşıyorduk içimizde. ve sadece bunu bilmek birçok şeye yarıyordu aslında: çabucak yargılamanın, kınamanın, hor görmenin önüne geçebilirdi mesela bu farkındalık. karşımızdakinin içinde bulunduğu durumu hesap ederek sözlerimizi sarf etmemizi sağlayabilirdi.* bizi empati yapabilen, daha anlayışlı, daha iyi seven, daha güzel kollayan kimselere dönüştürebilirdi. iyi kimselere.
yine de belki bazımız o derinliği görmek mutluluğuna erişmiştir. hatta bazımızın derinliği de görülmüştür ki onlar bizden hayli mutlu olmalılar, böylesi insanlara sahip oldukları için. diğerlerimiz, ötekilerinde sadece bir derinlik olduğunun ayırdına vardıksa ne mutlu bize. ya da bu mesele bu kadar alengirli değildir de ben tüm bunları yine zorlayarak çıkarıp sözlüğe üfürüyorumdur? öyle ya her şeyin olabileceği saatler bunlar.
velhasılı şu cümleye vardım, tüm düşündüklerimin sonunda: ‘kim kimin derinliğinin ayırdına varabilir, hem hangi kavrayışla?’
bizi bir kavrayış sahibi kıl.
  bu söze ilk temas ettiğimde açıkçası çok sarsıcıydı benim için. yine bu geceye benzer bir gece yarısıydı, yalnızdım, sıkılıyor ve en kötüsü uyuyamıyordum da. durup bu sözün üzerine düşünmeye başladım. öyle ya düşünmek için biraz durmalı derler.*
evet, durup düşündüm. şimdiye kadar kimlerin derinliğini görebildim, en azından bir kez olsun? ya kim benim derinliğimi görebildi? peki derinlik dediği şey neydi erbaş’ın? en basit haliyle ben kendi derinliğimde hangi bastırılmış hisleri muhafaza ediyordum? benim derinliğimde ne vardı? bir insanın derinliğini görürsek ne olurduk, nesi olurduk? daha kötüsü, her şeyi geçip de ben en azından kendi derinliğimi görecek göze sahip miydim?
haklısınız. hiçbir soruya cevap veremedim. fakat bu, bu cümlenin bende yarattığı etkinin sebebini de açıklıyordu. sebebi buydu, buradaydı, bu kadardı işte: bu derinlik; çoğu zaman görülemeyen, anlaşılamayan, izah edilemeyen soru işaretleri barındıran bir düğümler yumağıydı. derinliğin içini/muhtevasını görmekten ziyade bize düşen derinliğin varlığını idrak edebilmekti. bize kalan orada bir derinlik olduğunun ayırdına varmaktı, hepsi bu. en korkağımız, en cimrimiz, en telaşlımız, en talihsizimiz, en yalnız en aşağılık ve en iyi hasletlere sahip diğerlerimiz. her birimiz kıymetli bir derinliğe sahip benlikleri taşıyorduk içimizde. ve sadece bunu bilmek birçok şeye yarıyordu aslında: çabucak yargılamanın, kınamanın, hor görmenin önüne geçebilirdi mesela bu farkındalık. karşımızdakinin içinde bulunduğu durumu hesap ederek sözlerimizi sarf etmemizi sağlayabilirdi.* bizi empati yapabilen, daha anlayışlı, daha iyi seven, daha güzel kollayan kimselere dönüştürebilirdi. iyi kimselere.
yine de belki bazımız o derinliği görmek mutluluğuna erişmiştir. hatta bazımızın derinliği de görülmüştür ki onlar bizden hayli mutlu olmalılar, böylesi insanlara sahip oldukları için. diğerlerimiz, ötekilerinde sadece bir derinlik olduğunun ayırdına vardıksa ne mutlu bize. ya da bu mesele bu kadar alengirli değildir de ben tüm bunları yine zorlayarak çıkarıp sözlüğe üfürüyorumdur? öyle ya her şeyin olabileceği saatler bunlar.
velhasılı şu cümleye vardım, tüm düşündüklerimin sonunda: ‘kim kimin derinliğinin ayırdına varabilir, hem hangi kavrayışla?’
bizi bir kavrayış sahibi kıl.
devamını gör...
zenginlerin bilmediği zevkler
          dünden kalan kek’in yanında siyah zeytin ve çay tüketmektir.
      
  devamını gör...
kaderin cilvesi
          легендарный фильм новогодних ночей. я до этого смотрел по частям, потому что фильм длится примерно три часа. а сегодня, со своей женой на конец-то досмотрели до конца. какой по душе, теплый фильм. классно. советую всем смотреть.
başlıktaki 6. entryde film ile ilgili bilgileri vermiş anjelika arkadaşımız. türkçeye "kaderin cilvesi veya sıhhatler olsun" şeklinde çevirebileceğimiz çok sıcak bir yılbaşı filmi. izlemenizi tavsiye ederim.
  başlıktaki 6. entryde film ile ilgili bilgileri vermiş anjelika arkadaşımız. türkçeye "kaderin cilvesi veya sıhhatler olsun" şeklinde çevirebileceğimiz çok sıcak bir yılbaşı filmi. izlemenizi tavsiye ederim.
devamını gör...
terapi niteliğindeki alışkanlıklar
          ikisi bir arada nescafe
müzik
deniz esintisi
sarılmak
öpmek
gülmek
ormanda yürüyüş
hayvan kardeşlerimizle vakit geçirmek
çocukların masumiyetini hissetmek
  müzik
deniz esintisi
sarılmak
öpmek
gülmek
ormanda yürüyüş
hayvan kardeşlerimizle vakit geçirmek
çocukların masumiyetini hissetmek
devamını gör...
anın fotoğrafı
devamını gör...
top gear
          şu an bloomberg de tekrarları yayınlanan ingiliz tv programı. konuk olarak aaron paul çıktı.
ana konusu arabalar olan ama genelde konunun dışına çıkılığ bol bol makara yapılan program. ingiliz kara mizah şöleni.
t:yapılmış en komik tv programı.
  ana konusu arabalar olan ama genelde konunun dışına çıkılığ bol bol makara yapılan program. ingiliz kara mizah şöleni.
t:yapılmış en komik tv programı.
devamını gör...
okunur korkusuyla günlük tutamayanlar
          eskiden böyleydi. artık umursamıyorum. çünkü benim yazma ihtiyacım var, yazdıkça içimdekini atıyor rahatlıyorum. üzerinden zaman geçince onları tekrar okumak da hoşuma gidiyor. kendimdeki, hayatımdaki, duygularımdaki, düşüncelerimdeki değişimi görmemi sağlıyorlar. anılara çok bağlı birisiyim. kendime böyle anılar bırakmak bu yüzden hoşuma gidiyor. yazdığım çok sıradan bir şey bile benim için özel ve benden izinsiz okunmamalı. ama ya okunursa korkusuyla da kendimi bundan mahrum bırakmak istemiyorum.
      
  devamını gör...
2022 yılı asgari ücretin 4250 tl olması
          yeni mezun mimara verilecek rakam da böylece belli olmuş oldu.
      
  devamını gör...
1 ocak 2021 normal sözlük'te patlayan havai fişekler
          bir anda güldürdü. teşekkürler tebessüm için.
      
  devamını gör...




