7 yıldır şov yaptığımı anlamamışım. sözlük sayesinde şimdi anladım.
büyüksün sözlük.!

insanın tahakküme karşı verdiği savaşların en zoru kendi iç dünyasıyla olanıdır.
bunu kimsenin başına kakmadan yapabilmek güç ister, irade terbiyesi ister, ruhsal kudret ister.

birileri bu içsel savaşa karar vermişken ve bunu yasamsallastirmak için bir disiplin yakalamışken buna şov demek modern ve medeni küçük adamın dilidir.
'dinle küçük adam' sen ilkel atalarının yolundan saptın, titre ve kendine gel. sen sadece ve sadece bir toplayıcı olabilirsin. çünkü çocuğun oynamak için tavşanı, yemek için ise elmayı seçer.
kendine gel küçük adam.

yapamadığını da yermekten vazgeç.



'mideniz hayvan mezarlığıdır'
devamını gör...

insanın kendine bile isteye yaptığı işkence ile verdiği en güzel armağan arasındaki çok geniş bir skalaya sahip eylem.
devamını gör...

korku filmi izlemeyi sevmem, kesmeli biçmeli olursa kavga sebebidir benim için...
hele testere serisi, belki ucundan bir göz gezdirip bırakmışımdır, iyi de yapmışımdır kesinlikle. bana göre değil!
zaten konumuz da bu değil...

fuzûlî misin, fuzuli mi?
pesimist misin, optimist mi?
huzur veren mi, başa bela mı?
vefalı mısın, yanar döner mi?
her şeyi sen mi bilirsin, bilmiyorum'u bilir misin?
sabırlı mısın ya da kaç aylıksın?
yaramaz mısın, faydalı mı?
saklambaç oynarken ilk bulunanlardan mısın, unutulanlardan mı?
sen de birilerini yaraladın mı yoksa hep sen mi yara aldın?
hiç kimse seni anlamadı mı, anlaşılmaz olmak için özel çabalar mı harcadın?
ağaç yaşken mi eğildi, kimseye boyun eğmedin mi?
sıkıyor musun ya da sıkılıyor musun?
insanların seni üzmesine sessiz mi kaldın yoksa anlamadan dinlemeden sen mi üzdün onları?
bendini mi çiğneyip aştın yoksa ilk engelde, tökezlemede gerisin geri döndün mü?
ne yapsan olmadı mı yoksa her yaptığın doğru muydu?
sana kötülük yapıldığında hiç senin duruşuna uymasa da sen de kötülük yapmak istedin mi, kendin gibi kalmayı becerebildin mi?
insan olabilmek için yeterince çabaladın mı yoksa "ben böyleyim, işine gelirse" sözüne mi sığındın?

hani daha çok beslenme uzmanları ve sağlıklı beslenenlerin diline pelesenk olan bir söz vardır; "her şeyden ye, az az ye!" biz sanırım zaman zaman bunu beceremiyoruz kendi hayatlarımızda. ya çok ya az oluyoruz, ya çavlan oluyoruz ya da bir damla suyu esirgiyoruz. orta yolu bulamıyoruz. sakin kalamıyoruz. kararında bırakamıyoruz hiçbir şeyi.

yani aslında ne olduğumuza biz karar veriyoruz, ne olmadığımıza ya da ne olmayacağımıza da... ama suçu hep başkalarına yüklüyoruz.
yani make your choice! *

ben mi? ben hiç akıllanmayanlardanım...
devamını gör...

duruma göre değişir.

el ele gezdiğiniz dönemde en güzel yeri elleridir mesela. eğer öpüşüyorsanız dudakları... bebeğini doyururken şefkat dolu bakışları güzeldir. sizi mutlu ediyorsa huyu... hayat boyu birlikte yaşamak istediğiniz kadınınsa her şeyi güzeldir.
devamını gör...

bakkala zor gidiyoruz bacım ne yuropası ya.
devamını gör...

ilaç gibi gelmiştir, son kuruşuna kadar harcadım. bu gamification özelliğini akıl eden ve hayata geçiren ekibin eline aklına sağlık, sözlük ekibi belli ki teknoloji trendlerini yakından takip eden fişek gibi bir kadroya sahip.
devamını gör...

benim mevsimlerim
kır çiçekleri
her biri zamanı gelince patlıyor topraktan
bunlar benim yazım
hoş geldin yaz
kokunu rengini ne çok özlemişim
iyi ki gördüm seni.
*elma kokan salon.
devamını gör...

%99.9 yalan olmadığını tahmin de etsek, yine de aklımıza geldiğinde cevabını veremediğimiz soru.

"1 oyu ikiniz verdiyseniz benim oyum nereye gitti?" sorusuna benzer biraz da. madem herkes "okumak için de olsa buradayım" diyor, bu soru "o halde oylamalarda bile neden hep aynı isimler var?" merakını uyandırır.

yazan da oylayan da 20 kişi falandır sanırım ortalama. hiçbirimiz geri kalan ortalama 280 kişinin ilgi alanına hitap etmiyoruz demek ki... yani tabi ki zorlamakla olacak iş değil ama yine de garip geliyor insana uzun vadede.

ya da 2. ve daha olası senaryo şu: gerçekten ilgi alanında yazan birkaç kişiyi bulan kişi, yeni yazar arayışına girmiyor ve onları takip etmekle yetiniyor. onların yazdıkları da genel olarak kitap, müzik, tematik gibi başlıklara girdiğinden, benim gibi daha çok akışı takip edenler, varlıklarından haberdar olmuyor. galiba bu daha mantıklı.

edit: arkadaşın biri nickaltıma "hem oy önemli değil diyor, hem çetelesini tutuyor, üzerinde düşünüyor. samimiyetsiz" yazmış. bunu bilmek için çetele tutmaya gerek yok; bildirimlerde görüyoruz aynı insanların oyladığını. başka yazarlar da aynı durumdan şikayetçi olmuş, ben de bunu dile getirdim. "niye bana oy vermiyorsunuz?" demedim. üzerinde uzun uzadıya düşünülecek bir şey de değil ayrıca. o an aklıma geleni yazdım. samimiyetimiz bununla ölçülecekse vay halimize!

öldürüyor beni bu tek taraflı düşünce yapınız...
devamını gör...

her şeyi bildiğini zannetmek.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

biri geliyor,beğeni yapma engelle beni*
kimi geliyor,mesaj atmadan duramam engelle beni*

istek parçamız:engelle beni*
devamını gör...

her şey sensin.
devamını gör...

hava durumunun değişken olduğu ekim ve nisan ayları.
devamını gör...

sahilde dalgaları izlemece.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

adını hatırlayamadığım aslında beni çok etkilemeyen (büyücünün dilinin makasla kesilmesi hariç) bir filmin çok sevdiğim bir arkadaşım tarafından korkunç bir melodisi bulunan ninnisinin tekrarlanması beni bir tık paranoyaklaştırmıştı.
devamını gör...

telefonun başında çaresiz bekliyorum, dediğim başlıktır. *
devamını gör...

allah razı olsun abdul. sayende yarın evleniyorum.
devamını gör...

çok istediğim girdi numarasına sahip girdinin bana ait olmaması durumu.

aşağıdaki metni okumadan önce, buyrun cengiz atay'a kulak verelim.

sözlükteki girdi numaralarını çok severim. hatta özel bir numaraya sahip bir girdiniz varsa, size ulaşmışımdır. çünkü güzeldir bu sayılar. palindromlar, referans sayıları, onbinler...

sonra dikkatimi bir şey çekti. sözlük 30000 girdi barajını geçmişti. dedim ki kendime, sanagulbahcesivadetmedim, neden 33333 numaralı girdi senin olmasın? neden olmasındı ki?

akıştan bir şeyler girebileceğim başlıkları seçtim önce. 100 girdiden fazla vardı, 33333 olmasına. dört tane başlığa yazdım girdilerimi. beklemeye başladım.

90 girdi kaldı.
80 girdi kaldı.
70 girdi kaldı.
60 girdi kaldı.
50 girdi kaldı.

bir yandan da son girilen girdilerin numaralarına bakıyorum.

33300 oldu.
33317 oldu.
33324 oldu.
33328 oldu.

akışı yeniledim.
iki başlık daha değişti.

şimdi dedim. şimdi gir işte girdilerini. bas gönder tuşuna.
gönderdim hazırladığım girdilerimi.
ne oldu?

#33332 benim girdim.
#33334 benim girdim.

#33333 başkasının. kayıp balık memo'nun.

ezel'deki üçkağıtçı adam cengiz'in de dediği gibi, "istediğin kadar iyi planla, istediğin kadar mükemmel oyna bu oyunu, hayat seni her seferinde yener."

#44444'da görüşmek üzere sayın yazarlar. kendinize dikkat edin.

#44444 de benim değil. ağlayam.
devamını gör...

hocam ödev vardı diyen tip. kendisi için tüm sınıfı yakan kişi.
devamını gör...

son dizi bükücü.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim