dağlık alanlarda ekimi yapılmadan doğal olarak yetişen, ağaçlardan toplanan ve tadı antep fıstığını andıran menengiç taneleri önce kurutuluyor, ardından kavrularak öğütülüyor. yoğun aroması nedeniyle de süt ile hazırlanan kahvesi, türk kahvesi gibi suyla da pişirilebiliyor. osmanlı padişahı 4'üncü murat'ın bir sefer dönüşü uğradığı gaziantep'te dinlenirken içtiği kahve, gaziantep adına tescillendi.
devamını gör...

filistler de en az 3250 yıldır kesintisiz oradalar diye cevaplanabilecek tweet.

filistler dünyadaki en eski otokton (yerli, yerleşik) kavimler arasındadır. 3250 yıl önce kuzeyden yunan anakarasına inen hint-avrupalıların (proto-yunan gruplar) baskısıyla, doğu akdenize hareketlenen (deniz kavimleri göçü) kavimlerden birisidir. girit veya yunan anakarasından gelmiş olabilirler. doğu akdenizde bulunan ve deniz kavimlerine ait olduğu düşünülen çömlekler, bu göçlerin daha da önce (günümüzden 3400 yıl önce) başlamış olabileceği düşündürmektedir.
israilliler ise 3000 yıl önce mısır’dan sürülerek vaadedilmiş topraklar olduğu bildirilen filistin’e geldiler. tevrat’ta aktarılan davut ve golyat hikayesindeki golyat filistlerin kahramanıdır. kendilerinden çok daha güçlü ve kalabalık olan filistleri 150-200 yıl boyunca devam eden mücadele sonucunda yendiler. ama asla bugünkü israil gibi büyük bir devlete sahip olamadılar. israilin kuzeyinde samaria (başkenti samaria) ve güneyinde yahudiya (başkenti kudüs) krallıklarını kurdular. asurlular, babiller ve romalılar tarafından bu topraklardan sürüldüler. filistler ise orada kalmaya devam ettiler.
yahudiler her fırsatta (örneğin babil kralı nabukadnezar’ın ölümünden sonra) geri dönmeye çalıştılar ve süleyman tapınağı’nı yeniden yaptılar.
edit: son paragraf ilavesi
devamını gör...

“tutsun diye yazsaydık atardık. biz insan gibi önünüze koyuyoz.”
- ıvanmılınski.
devamını gör...

mıncık mıncık sevilesi, iç çekerek bakılası, bir o kadar öpülesi ,nasıl yani dedirten dünyanin en güzel manzarası...
devamını gör...

bir sürü var ama en efsanesi
(bkz: paul pogba)
fotoğraf çektirmiştim hatta yanında lucas digne ve bir kaç kişi daha vardı ama o zamanlar bir tek pogba'yı tanıdığımdan onları sallamamak gafletine düşmüştüm.

edit: konum gaziantep. hayatta neyin nerede karşınıza çıkacağını bilemezsiniz.
devamını gör...

eğitim işleyişinin yanlış yürüdüğü ve üniversite mezunlarının da işsiz kaldığı bu dönemde geleceğe umutla değil, ne yazık ki tedirgin bakılıyor.
devamını gör...

2 ağustos 23.59 /mutluyum. saat 00.00 günlerden 3 ağustos. güzel bir ses kulağımda, şiirler şarkılar falan.
/ sonra bir bildirim. önce upuzuuun bir yazı, ardından kapıya çık diye gelen bir mesaj. elinde maytapla beni karşılayan bir adet deli. "doğum günün kutlu olsun kaşmer" diyor bana. sonra sevilen dostlar tarafından hediye edilen şiirler mutlu ediyor beni. gece hatalarımız, doğrularımız, güzelliklerimiz, arzularımız, tutkularımız eşlik ediyor sohbetimizde. iki manyak kadın, biri ağlıyor diğeri ona sarılmış ne yapacağını bilemiyor. bir ilk, ağlayan ben dinleyen o. sabah gün doğarken sızıp kalıyoruz öyle.
/sabah saat 10 civarı. uyanıyoruz boğazımda şiddetli bir ağrı ama önemsemiyorum. sevdiğim delilerden mesajlar gelmiş. her birini mutlulukla cevaplıyorum.
/ sonra (bkz: kafa sözlük çocuk korosu)nun yanına gidiyorum. onlarca güzel mesaj. bir kargo geliyor bana. siyah bir tişörtün taşıyacağı en büyük anlamı taşıyor benim için. ardından öğreniyorum ki @mikom şarkı söylemiş bana. "hangi aşk adil ki?" diye soruyor bana. ağlayarak "ben de bilmiyorum ki"diyorum*
/ sözlüğe giriyorum gezinmeye. bir bakıyorum akışta nickim. bir sürü güzel dilekler, anlamlı sözler, harika şeyler, çoksel, mükemmellll. oturuyorum her biri için biraz daha ağlıyorum. sonra kapı çalıyor. bir çiçek. ulan kim gönderir bana çiçek? alıyorum çiçeği, içindeki notu açıyorum. bizim delidenmiş. bir not/
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel



delinin tekiyle delilerce gülüyorum. zaten çok seviyorum delileri, hepsini. bazılarını daha çok, daha da çok, hep çok. sonra halsizleşiyorum bir anda. ateşleniyorum* sonra yatıp dinleniyorum bir bakıyorum biricik dostum, hemdemim, (bkz: zülal_kalender1) yazmış nickaltıma. 1000 olan sevincim +sonsuz oluyor. ateşim, ağrım hiçbir şeyim kalmıyor sanki. mutluluk bir ilaç gibi işliyor damarlarıma. gün içerisinde onlarca dostum arıyor, mesaj atıyor. doğum gününün hiçbir şey ifade etmediği bir kadın hayatının en güzel günlerinden birini yaşıyor. sonra radyoyu açıyor. likebadi'si şarkı armağan etmiş. göz yaşları hiç durmuyor bu kadının. ama bu sefer mutluluktan. hepinize, tanıdığım tanımadığım, doğum günümü kutlayan kutlamayan herkese çok teşekkür ediyorum dostlarım. bana bu denli güzel bir hediye, anı ve mutluluk verdiğiniz için. nice sözlüklü, şiirli, şarkılı, kedili, delili, hayalli yıllaraaaa.

/ he bir de, iyi ki doğdum beeeeennnnn.* gözüm kapalı yazıyorum bu tanımı, ben ettim siz etmeyin. soğuk su içip bu kadar çok ağlamayın dostlarım. sonra konuşacak haliniz bile kalmıyor./
devamını gör...

#112762 şu entry gayet iyi açıklamış. o zaman ben de "ilk atom bombasının babası" olarak anılan robert oppenheimer hakkında bazı bilgiler vereyim.

-öncelikle dikkatimi çeken bir şey var. atom bombası denildiğinde akla gelen ilk iki kişi robert oppenheimer ve albert einstein. ikisinin de yahudi olması akıllara illuminati'yi getiriyor*.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

-ilk nükleer silahı geliştiren manhattan projesinin başkanlığını yapmıştır. aslında bu projenin başına geçmesinin bir sebebi de nazilerin yahudilere karşı olan tavrıdır.

-savaş bittikten sonra pişmanlığının bir göstergesi olarak nükleer silahlanmanın yayılmasını engellemeye uğraştı.


şu videoyu izlemenizi öneriyorum
adamın yüzündeki ifade çok üzücü...
devamını gör...

kısaca özetlemek gerekirse, hollywood filmlerinde bolca görmeye alışık olduğumuz kötü adam tiplemesidir.
devamını gör...

bugün herkese çiçek vereceğiz, bugün hiç durmadan ağaç dikeceğiz, bugün herkese selam vereceğiz diye bir mizah anlayışı olmadığına göre bunun neresi mizah oluyor? ruh hali bozuk toplumlarda, eşitsizliğin olduğu yerlerde arınma gecelerine heves artar. yeni türkiye'nin eskisinden en önemli farkı sosyal medya sayesinde eşitsizliğin gözümüzün içine sokuluyor oluşu.
devamını gör...

bide her şeye hepsine gülenler var: ben
devamını gör...

bohemian rhapsody
sonsuza kadar doğruyu söylemek mi yoksa sürekli yalan söylemek mi ?
devamını gör...

insanı gereksiz paniğe sokan harekettir. belirtilerini yazmanla google amca'nın sana "helvan neli olsun? " diye sorması bir olur. doktorların kendi sitelerinden falan bakarsanız en azından doğru bir yönlendirmeyle doktora gidebilirsiniz. anca ne idüğü belirsiz saçma sapan internet haberleri üzerinize toprak atmakta gecikmez. ne yazık ki her şeyi abarttığımız gibi bunu da abartıyoruz. psikolojik etki çok önemli. acaba bende var mı, diye düşünmeye başladığınızda kendinize teşhis bile koyuyorsunuz. bir tıp öğrencisi olarak çalıştığım coğu hastalıkta "bende de mi var" triplerine girebiliyorum. demem o ki orada yazılanlara itibar etmeyin, en iyisini size gideceğiniz doktor söyleyecektir.
devamını gör...

(bkz: ay hadi inşallah)
devamını gör...

(bkz: don’t feed the troll)
devamını gör...

kafa sözlükte küfüre izin verilmediği için bu başlık altına bir şey yazmam yasaklanmıştır.
devamını gör...

israil faşisttir.
devamını gör...

kusanlar okula gelmesin kampanyası
devamını gör...

diğer adı izmir güzeli olan çiçek. çiçekleri pervaneye benzer. birçok rengi vardır. toprak seçmez, sıcağa da dayanıklıdır.
devamını gör...

sabaha kadar balkonda oturunca hava o kadar da sıcak gelmiyormuş aslında. sabaha kadar balkonda oturmanın zararları ve yararları üzerine yazı yazacak kadar uykusuz ve sıkılgan bir haldeyim.

sabaha kadar balkonda oturup sıcaklamıyor insan ve üstelik klima açmaya gerek kalmadığı için fatura için de olumlu düzenlemelere gidiliyor galiba. yani bu dönemde herhangi bir şeyi maddi açıdan düşünmeden yaşamak mümkün değil zaten. bazen üşüyor gibi oluyorum, ülkenin neredeyse en sıcak diye tanınan şehrinde bu mevsimde bile üşüyebilecek nadir insanlardanım galiba. bulvar üstünde oturmuyor olsaydım diyorum bazen, yoldan geçen herkesin ve her şeyin sesini bu kadar duymak zorunda değiliz ama ne yapalım, binayı buraya kondurmuşlar.

insan keyfinden sabaha kadar balkonda oturur mu? ben hiç keyfimden sabaha kadar balkonda oturmadım. ya sarhoş olduğum için ya ağlayacak yerim kalmadığı için oturdum bundan önce hep. bir gün keyfimden sabaha kadar balkonda oturacağım, yanımda keyif verecek bir şeylerle birlikte yapacağım.

sabaha kadar balkonda otururken sandalye başında uyuyakalmak dışında bahsedecek bir şeyim olmadığını fark ettim. uyuyakalmamak için elimden geleni yaptım, yapmam gereken diğer şeyleri yapmak için susmam lazım artık.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim