trimurti
          hinduizm ve hint mitolojisinin çeşitli öğretilerinde yeryüzündeki birçok inanç, gelenek ve mitolojide bulunan üçlü ilah grubuna verilen addır. fakat trimurti sözcüğü "üç yüzlü ilah" anlamında gelmektedir ve burdan yola çıkarak üç ayrı fonksiyonu bulunan tek bir ilah söz konusudur diyebiliriz. 
bu üçlü ilah grubu hindu geleneğinde brahma, vişnu ve şiva olarak belirtilir. tek bir ilah olarak bakıldığında ise; brahma olarak yaratır, vişnu olarak hükmeder ve şiva olarak da yok eder.
yani bir başka deyişle üç ayrı ilah yoktur bunu yerine tek bir birimin üç ayrı fonksiyonunu gösteren üç ilah söz konusudur. adı geçen üç ilah eril olsa bile, trimurtinin ve genel olarak tanrısal gücün dişil bir yönü de bulunmaktadır. bu dişil yön üç ilahın, ilahi eşleri olarak sunulan üç tanrıça ile vurgulanır, betimlenir. bunlar sırasıyla: sarasvati, lakşmi ve durga olarak isimlendirilir.
hint geleneğinde üçgen tarafından çevrili daire ise bazı sembollerde trimurtiyi simgeler. trimurti bazen üç yüze sahip insan figürleriyle de betimlenmiştir.
hindular, bu üç ilahi fonksiyonu göstermek amacıyla kimi zaman elin üç parmağını kullanırlar ve bu işaret trikala olarak adlandırılmaktadır. bu üç parmak işareti proto-türkler'den kalma çok çok eski bir yazıt olan tamgalı say yazıtında da görülmektedir. bazıları tarafından bu üçlü ilah grubunun sembolik anlamlarından birinin sirius sistemi’ndeki üç yıldızla ilgili olduğunu düşünülmektedir.
 
      
  bu üçlü ilah grubu hindu geleneğinde brahma, vişnu ve şiva olarak belirtilir. tek bir ilah olarak bakıldığında ise; brahma olarak yaratır, vişnu olarak hükmeder ve şiva olarak da yok eder.
yani bir başka deyişle üç ayrı ilah yoktur bunu yerine tek bir birimin üç ayrı fonksiyonunu gösteren üç ilah söz konusudur. adı geçen üç ilah eril olsa bile, trimurtinin ve genel olarak tanrısal gücün dişil bir yönü de bulunmaktadır. bu dişil yön üç ilahın, ilahi eşleri olarak sunulan üç tanrıça ile vurgulanır, betimlenir. bunlar sırasıyla: sarasvati, lakşmi ve durga olarak isimlendirilir.
hint geleneğinde üçgen tarafından çevrili daire ise bazı sembollerde trimurtiyi simgeler. trimurti bazen üç yüze sahip insan figürleriyle de betimlenmiştir.
hindular, bu üç ilahi fonksiyonu göstermek amacıyla kimi zaman elin üç parmağını kullanırlar ve bu işaret trikala olarak adlandırılmaktadır. bu üç parmak işareti proto-türkler'den kalma çok çok eski bir yazıt olan tamgalı say yazıtında da görülmektedir. bazıları tarafından bu üçlü ilah grubunun sembolik anlamlarından birinin sirius sistemi’ndeki üç yıldızla ilgili olduğunu düşünülmektedir.
 
      devamını gör...
pablo picasso
          1881-1973 yılları arasında yaşamış, kübizm akımının öncüsü sanatçı. ilk eserini 9 yaşındayken yapmış. 
bir kaç eserini hemen iliştireyim:
crying woman (1937)
guernica (1937)
girl before a mirror (1932)
the dream (1932)
  bir kaç eserini hemen iliştireyim:
crying woman (1937)
guernica (1937)
girl before a mirror (1932)
the dream (1932)
devamını gör...
normal sözlük’te kankacılık
          o kadar çok kankam var ki, evi tek başıma taşıdım, kimse ucundan tutmadı, yoldaş avizelerimi takmadı...
gerçek hayat. sözlük. gerçek hayat. sözlük. bu ikisini ayıracaksınız. yoksa çok sızlanırsınız daha.
  gerçek hayat. sözlük. gerçek hayat. sözlük. bu ikisini ayıracaksınız. yoksa çok sızlanırsınız daha.
devamını gör...
aile evinden bir kez çıkınca tekrar oraya ait hissedememek
          liseyi de aileden uzakta yurtta okudum haftalık eve giderdim ama olsun. üniversitede de yine aileden uzaktaydım yurtta kaldım bu sefer eve ayda 1 ya da 2 ayda 1 gidiyordum. mezun olduktan sonra 5 6 evde durmak beni mahvetti ve bulduğum ilk işe girdim. ışe başladım eve 1.5 ayda bir falan geliyorum. evin yabancısı gibiyim resmen...
bugün kardeşim babama "ablamı özlemiş misin baba? evde olduğunda ne hissediyosun?" diye sordu. babam ne dese beğenirsiniz?
"varlığıyla yokluğu pek belli değil bilmiyorum."
bu eve ait değilim sanki, evde olmak beni mutlu etmiyor zaten varlığım yokluğum pek belli değilmiş...
  bugün kardeşim babama "ablamı özlemiş misin baba? evde olduğunda ne hissediyosun?" diye sordu. babam ne dese beğenirsiniz?
"varlığıyla yokluğu pek belli değil bilmiyorum."
bu eve ait değilim sanki, evde olmak beni mutlu etmiyor zaten varlığım yokluğum pek belli değilmiş...
devamını gör...
günün şiiri
          intihar
kimse duymadan ölmeliyim
ağzımın kenarında
bir parça kan bulunmalı.
beni tanımayanlar
"mutlak birini seviyordu" demeliler.
tanıyanlarsa, "zavallı, demeli,
çok sefalet çekti.."
fakat hakiki sebep
bunlardan hiçbirisi olmamalı.
13 nisan doğum yıl dönümüydü orhan veli’nin bu muhteşem şiiri ile anmış olalım büyük ustayı.
  kimse duymadan ölmeliyim
ağzımın kenarında
bir parça kan bulunmalı.
beni tanımayanlar
"mutlak birini seviyordu" demeliler.
tanıyanlarsa, "zavallı, demeli,
çok sefalet çekti.."
fakat hakiki sebep
bunlardan hiçbirisi olmamalı.
13 nisan doğum yıl dönümüydü orhan veli’nin bu muhteşem şiiri ile anmış olalım büyük ustayı.
devamını gör...
erdebil antlaşması
          osmanlı ordusu ile safevi ordusu arasında yapılan pül-i şikeşte muharebesi'nin 16 gün sonrasında 26 eylül 1618 günü halil paşa, osmanlı safevi sulhunu imzaladı.bu antlaşmanın istanbul antlaşmasından tek farkı, safeviler'in osmanlılar'a yollayacakları 200 yük ipek  şeklinde ki haracın 100 yüke indirilmesiydi. 6 yıl önce yapılan istanbul antlaşmasında ki sınırlar aynen muhafaza ediliyor, esirler iade ediliyordu. 1618 kasımında halil paşa, kışlamak üzere tokat'a geldi.
29 eylül 1619'da, doğuda sulh yapıp lehistan seferine çıkmak isteyen sultan osman, bu antlaşmayı onayladı. bu barış antlaşması 5 yıl kadar yürürlülükte kalmış ve 1624 yılında safevilerin bağdad'ı ele geçirmesiyle son bulmuştur.
  29 eylül 1619'da, doğuda sulh yapıp lehistan seferine çıkmak isteyen sultan osman, bu antlaşmayı onayladı. bu barış antlaşması 5 yıl kadar yürürlülükte kalmış ve 1624 yılında safevilerin bağdad'ı ele geçirmesiyle son bulmuştur.
devamını gör...
tanım da tanım ille de tanım ah tanım yok da tanım
          arkadaş biri beni aydınlatsın üstüme toprak, tiner falan atsın. afedersiniz adam tanım diye s*çmık atmış, altına yeriyoruz az feyz alır diye belki moderatör geliyor siliyor neymiş tanım eksik. yahu siz bu adamlara müdahale etmiyorsunuz diye emek veriyoruz zaten ne troll sevdalısıymışsınız. ben sol tarafta s*çmık okumak için 3000 tanımlık emek vermiyorum buraya kusura bakmayın.
tanım: amatör moderasyona tanım da tanım.
zıplayan hoplayan yazarlara ithafen edit, ben bunu elli kere söyledim moderasyona don't panic. keyiften yazmıyoruz buraya.
  tanım: amatör moderasyona tanım da tanım.
zıplayan hoplayan yazarlara ithafen edit, ben bunu elli kere söyledim moderasyona don't panic. keyiften yazmıyoruz buraya.
devamını gör...
geceye bir şiir bırak
          “ben senin;
sevgilin, eşin,
baban, ağabeyin,
arkadaşınım.
biri bitse biri kalır
seni hiç bırakmayacağım.”
cemal süreya
  sevgilin, eşin,
baban, ağabeyin,
arkadaşınım.
biri bitse biri kalır
seni hiç bırakmayacağım.”
cemal süreya
devamını gör...
kolay giren ama zor çıkan şeyler
          (bkz: kazık)
      
  devamını gör...
the irishman
          scorsese dedemin son filmidir.
çıktığı günden beri 3 kere izleyen birisi olarak çok ama çok sevdiğim bir filmdir.
üç efsane oyuncuyu izlemek paha biçilemez bir his büyük bir sevinç.
müzikler kurgu senaryo hepsi çok güzeldi.
--! spoiler !--
ayrıca son sahnede al pacinonun tek güvendiği insan tarafından arkası dönükken öldürülmesi içimi cız etmiştir.
--! spoiler !--
  çıktığı günden beri 3 kere izleyen birisi olarak çok ama çok sevdiğim bir filmdir.
üç efsane oyuncuyu izlemek paha biçilemez bir his büyük bir sevinç.
müzikler kurgu senaryo hepsi çok güzeldi.
--! spoiler !--
ayrıca son sahnede al pacinonun tek güvendiği insan tarafından arkası dönükken öldürülmesi içimi cız etmiştir.
--! spoiler !--
devamını gör...
gurup
          güneş'in ufkun altına inmesi sonucu oluşan alacakaranlık aşamasıdır.
      
  devamını gör...
söylemesi keyifli kelimeler
          aynen.
      
  devamını gör...
maxwell denklemleri
          insanlık tarihindeki en önemli bilimsel başarılarından birisini bize anlatan ve güzelliğiyle her denk geldiğimde beni gülümseten dört denklemden oluşan set. evrenin en büyük gizemlerinden biriyle alakalı bir manifesto. 
insanlık için yüzyıllarca yük, elektrik, manyetizma, ışık gibi soyut entitiler büyük bir gizem olarak kaldı. hepsini deneyimledik ve yeni teknolojiler için kullandık ama nasıl etkileştiklerini pek kestiremedik. ta ki 1860'ların ortalarında james clerk maxwell bize aslında elektrik ve manyetizmanın aynı fenomenin farklı yansımaları olduğunu, birbirlerinden ayrı davranamayacaklarını ve nasıl oluştuklarını anlatana kadar. maxwell, ışık dediğimiz şeyin de aslında bir elektromanyetik dalga olduğunu iddia etti. bu doğruydu ama tam da değildi. ışık daha karışıkmış, bir elli yıl kadar sonra anlayabildik.
fizikteki en önemli birleştirici teorilerden biri maxwell'in elektromanyetik teorisi. evrendeki dört temel etkileşimden bir tanesini artık çok iyi tanıyoruz. buna ek olarak, elektrik mühendisliği maxwell'in cebinden çıkmıştır desek yanlış olmaz. elektrik üretim ve aktarım tekniklerimizi, enerjiyi dönüştüreceğimiz elektrik makinalarını, anten teorisini, tüm telekomünikasyon ağımızı ve neredeyse her türlü elektronik komponentin gelişimini bu dört denkleme borçluyuz.
esas güzelliği faydasında değil ama. bu kadar karışık ve soyut meseleleri, dört tanecik ezberden yazılabilecek kısalıkta denklemle açıklamasında. yüzleri gülümseten, sanat eseri gibi kendini dakikalarca izlettiren güzelliği basitliğinde. (bkz: simplicity is the ultimate sophistication)
bir sıra gözetmeksizin, aşağıdakilerden bahseder. sadece bir içgörü sağlanması amacıyla özetlenmişlerdir, tam olarak etkileşimleri tarif edebilmek ağır matematiksel fizik bilgisi gerektirir.
gauss' law for electric fields : eğer bir yerde elektrik alan var ise, bunun kaynağı olacak bir yük dağılımı da orada bulunmak zorundadır. ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
gauss' law for magnetic fields : bütün manyetik alanlar kendileri üzerine kapanırlar. manyetik alanın "manyetik yük" gibi bir kaynağı yoktur. tek başına bir manyetik kutup doğada bulunamaz. bir mıknatısı ne kadar bölerseniz bölün, kuzeyini güneyinden güneyini de kuzeyinden yalıtamazsınız.
faraday's law : zamana bağlı değişen bir manyetik alan, eletrik alanın oluşumuna/indüklenmesine sebep olur. daire şeklinde iletken bir telimiz olsun ve çevrelediği alanda değişken bir manyetik alan oluşturalım. telde akım oluştuğunu görürüz. bir yerlerde (barajlarda mesela) kocaman bir manyetik alan dönüyor ve oluşturduğu elektrikle sen evindeki bilgisayarı şarj edebiliyorsun demek bu.
ampère's law : peki manyetik alanı nasıl oluşturacağız ? iki yol var : bildiğimiz elektrik akımını ya da çok yüksek frekanslı elektrik alanlarda kendini belli eden yerdeğiştirme akımını kullanarak. manyetik alanı güzel aktaran bir medyuma sahipsen, etrafına sardığın bobinlere elektrik vererek manyetik alan oluşturabilirsin. bu manyetik alan sana tork sağlayabilir. sonra da mesela elektrikli bir araba yaparsın.
mesleğimi bana sevdiren insana bir saygı duruşunda bulunmak istedim. edinburgh evimiz maxwell babamız*.
  insanlık için yüzyıllarca yük, elektrik, manyetizma, ışık gibi soyut entitiler büyük bir gizem olarak kaldı. hepsini deneyimledik ve yeni teknolojiler için kullandık ama nasıl etkileştiklerini pek kestiremedik. ta ki 1860'ların ortalarında james clerk maxwell bize aslında elektrik ve manyetizmanın aynı fenomenin farklı yansımaları olduğunu, birbirlerinden ayrı davranamayacaklarını ve nasıl oluştuklarını anlatana kadar. maxwell, ışık dediğimiz şeyin de aslında bir elektromanyetik dalga olduğunu iddia etti. bu doğruydu ama tam da değildi. ışık daha karışıkmış, bir elli yıl kadar sonra anlayabildik.
fizikteki en önemli birleştirici teorilerden biri maxwell'in elektromanyetik teorisi. evrendeki dört temel etkileşimden bir tanesini artık çok iyi tanıyoruz. buna ek olarak, elektrik mühendisliği maxwell'in cebinden çıkmıştır desek yanlış olmaz. elektrik üretim ve aktarım tekniklerimizi, enerjiyi dönüştüreceğimiz elektrik makinalarını, anten teorisini, tüm telekomünikasyon ağımızı ve neredeyse her türlü elektronik komponentin gelişimini bu dört denkleme borçluyuz.
esas güzelliği faydasında değil ama. bu kadar karışık ve soyut meseleleri, dört tanecik ezberden yazılabilecek kısalıkta denklemle açıklamasında. yüzleri gülümseten, sanat eseri gibi kendini dakikalarca izlettiren güzelliği basitliğinde. (bkz: simplicity is the ultimate sophistication)
bir sıra gözetmeksizin, aşağıdakilerden bahseder. sadece bir içgörü sağlanması amacıyla özetlenmişlerdir, tam olarak etkileşimleri tarif edebilmek ağır matematiksel fizik bilgisi gerektirir.
gauss' law for electric fields : eğer bir yerde elektrik alan var ise, bunun kaynağı olacak bir yük dağılımı da orada bulunmak zorundadır. ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
gauss' law for magnetic fields : bütün manyetik alanlar kendileri üzerine kapanırlar. manyetik alanın "manyetik yük" gibi bir kaynağı yoktur. tek başına bir manyetik kutup doğada bulunamaz. bir mıknatısı ne kadar bölerseniz bölün, kuzeyini güneyinden güneyini de kuzeyinden yalıtamazsınız.
faraday's law : zamana bağlı değişen bir manyetik alan, eletrik alanın oluşumuna/indüklenmesine sebep olur. daire şeklinde iletken bir telimiz olsun ve çevrelediği alanda değişken bir manyetik alan oluşturalım. telde akım oluştuğunu görürüz. bir yerlerde (barajlarda mesela) kocaman bir manyetik alan dönüyor ve oluşturduğu elektrikle sen evindeki bilgisayarı şarj edebiliyorsun demek bu.
ampère's law : peki manyetik alanı nasıl oluşturacağız ? iki yol var : bildiğimiz elektrik akımını ya da çok yüksek frekanslı elektrik alanlarda kendini belli eden yerdeğiştirme akımını kullanarak. manyetik alanı güzel aktaran bir medyuma sahipsen, etrafına sardığın bobinlere elektrik vererek manyetik alan oluşturabilirsin. bu manyetik alan sana tork sağlayabilir. sonra da mesela elektrikli bir araba yaparsın.
mesleğimi bana sevdiren insana bir saygı duruşunda bulunmak istedim. edinburgh evimiz maxwell babamız*.
devamını gör...
30 yaşını geçmiş ama hala sözlükte yazan insan
          benim sonuç da ortada! gayet mesudum, hadi anam başka kapıya!
      
  devamını gör...
normal sözlük'ün siyasi çizgisi
          yönetim adına cevaplayayım, başka zaman sorulursa gördükçe yine cevaplarım.
sözlük bir birey değildir herkesin içeride söz hakkının olduğu interaktif bir alandır ve herkesin siyasi düşüncesi kendisini bağlar! bu yeni katılan yazardan, adminine kadar herkes için geçerlidir.
herkes siyasi fikrini medeni kurallarda beyan edip paylaşıma veya tartışmaya açabilir aynı şekilde diğer yazarlarda bu fikirleri benimser veya karşı çıkabilir.
burası üstüne basa basa söylemek gerekirse gerçekten özgür bir platformdur ve öyle kalması için elimizden geleni yapıyoruz.
bazı insanların siyasi hassasiyeti olduğu gibi dini hassasiyetleri de vardır ve bu hassasiyet göz önüne alınarak allah kelimesinin ilk harfini büyük yazma hakkı tanınmıştır kullanma hakkı yazarın kendisini bağlar.
bunun haricinde ısrarla "siyasi düşünceniz nedir" sorusunun gündeme getirilmesi kötü niyetten başka şey değildir!
  sözlük bir birey değildir herkesin içeride söz hakkının olduğu interaktif bir alandır ve herkesin siyasi düşüncesi kendisini bağlar! bu yeni katılan yazardan, adminine kadar herkes için geçerlidir.
herkes siyasi fikrini medeni kurallarda beyan edip paylaşıma veya tartışmaya açabilir aynı şekilde diğer yazarlarda bu fikirleri benimser veya karşı çıkabilir.
burası üstüne basa basa söylemek gerekirse gerçekten özgür bir platformdur ve öyle kalması için elimizden geleni yapıyoruz.
bazı insanların siyasi hassasiyeti olduğu gibi dini hassasiyetleri de vardır ve bu hassasiyet göz önüne alınarak allah kelimesinin ilk harfini büyük yazma hakkı tanınmıştır kullanma hakkı yazarın kendisini bağlar.
bunun haricinde ısrarla "siyasi düşünceniz nedir" sorusunun gündeme getirilmesi kötü niyetten başka şey değildir!
devamını gör...
hadibakalım
          aşağı yukarı aynı günlerde sözlüğe kayıt olup karşılıklı olarak birbirimizi okuduğumuz, değerli fikirlerini, düşüncelerini daha çok okumayı istediğim yazar. yine nickaltını kimseye bırakmak istemediklerimden *.
      
  devamını gör...
perfect blue
          renk kullanımından hikayesine, kurgusundan karakterlerine dek sanat eseri olarak nitelendirebileceğim anime. kırmızısında boğulmak istiyorum. evet kırmızısında.
o kadar inanılmaz sahneler vardı ki, aklımdan çıkacak gibi değil.
kurgu olsa da tecavüz sahnesi o kadar rahatsız etti ki, bir an şeyi sorguladım, ben şu an çizgilerden oluşan bir yapım izliyorum ama bu nasıl bana bu kadar etki edebiliyor? sanırım burada yönetmenin etkisi devreye giriyor. öyle ki gerçekmişcesine rahatsız oldum, hala da öyle hissediyorum.
diğer bir sahne de sona doğru rumi'nin mimarin'i kovaladığı sırada vitrine yansıyan gerçek yüzü... çok güzel bir sahneydi.
sonra requiem for a dream'de de kullanılan o küvet sahnesi...
sonra rumi'nin kamyon neredeyse çarpacakken, farları sahne ışığı zannedip kollarını kaldırarak neredeyse selam verecek gibi olması...
gibi gibi birsuru sahne yazılabilir...
kim ne derse desin en iyi psikoloji türü animedir perfect blue. izlemeyen çok şey kaybediyor.
  o kadar inanılmaz sahneler vardı ki, aklımdan çıkacak gibi değil.
kurgu olsa da tecavüz sahnesi o kadar rahatsız etti ki, bir an şeyi sorguladım, ben şu an çizgilerden oluşan bir yapım izliyorum ama bu nasıl bana bu kadar etki edebiliyor? sanırım burada yönetmenin etkisi devreye giriyor. öyle ki gerçekmişcesine rahatsız oldum, hala da öyle hissediyorum.
diğer bir sahne de sona doğru rumi'nin mimarin'i kovaladığı sırada vitrine yansıyan gerçek yüzü... çok güzel bir sahneydi.
sonra requiem for a dream'de de kullanılan o küvet sahnesi...
sonra rumi'nin kamyon neredeyse çarpacakken, farları sahne ışığı zannedip kollarını kaldırarak neredeyse selam verecek gibi olması...
gibi gibi birsuru sahne yazılabilir...
kim ne derse desin en iyi psikoloji türü animedir perfect blue. izlemeyen çok şey kaybediyor.
devamını gör...
11 ocak 2021 ümitcan uygun’un tutuklanması
          aldığım bir habere göre tutuklandığını öğrendim. şimdilik bir fotoğraf paylaşıyorum eğer gerçeklik payı varsa zaten haberlere de düşecektir. link
edit: tutuklama kararı kesinleşmiştir. detayları aktaracağım.
edit: uyuşturucuya özendirme suçundan tutuklanmıştır. ceza detayları hakkında bilgi yok şimdilik.
link
edit: dna örneği alındığı ve aleyna çakır davası da dahil olmak üzere tutuklu yargılanacağı bilgisi eklendi.
  edit: tutuklama kararı kesinleşmiştir. detayları aktaracağım.
edit: uyuşturucuya özendirme suçundan tutuklanmıştır. ceza detayları hakkında bilgi yok şimdilik.
link
edit: dna örneği alındığı ve aleyna çakır davası da dahil olmak üzere tutuklu yargılanacağı bilgisi eklendi.
devamını gör...
normal sözlük’te tanımlarını sevdiğiniz yazarlar
          yine ismimizi aradığımız fakat bulamadığımız sonsuz bir paradoksa girmiş bulunuyoruz. arayalım duralım madem. 
garibanın yüzü gülür mü?
şimdilik herkesi seviyoruz, bakalım.
  garibanın yüzü gülür mü?
şimdilik herkesi seviyoruz, bakalım.
devamını gör...
