öğrenci kimlik kartı resmi
9.sınıfta hayvan gibi şişmandım kötü çıktı.
10.sınıfta sivilceler fışkırıyordu, kendimi kastım ugandalı maymunlar gibi çıktı.
11.sınıfta rouaccutane kullanıyordum dudaklarım perişandı,saçlarım uzamıştı ve erteleye erteleye upuzun oldu kötü çıktı.
12.sınıfa niyetlendim, çinlinin biri yüzünden çekilemedim.
10 20 30 yıl sonra çocuklarıma torunlarıma bu kartları gösterirken sanıyorum biz kimden hasıl olmuşuz diye şükredecekler.
bu başlık aracılığıyla tekrar çinli gevşekleri kınıyor, çin soyuna lanetler ediyorum.
t:öğrencilerin okullarda kullandıkları(?) kart.
10.sınıfta sivilceler fışkırıyordu, kendimi kastım ugandalı maymunlar gibi çıktı.
11.sınıfta rouaccutane kullanıyordum dudaklarım perişandı,saçlarım uzamıştı ve erteleye erteleye upuzun oldu kötü çıktı.
12.sınıfa niyetlendim, çinlinin biri yüzünden çekilemedim.
10 20 30 yıl sonra çocuklarıma torunlarıma bu kartları gösterirken sanıyorum biz kimden hasıl olmuşuz diye şükredecekler.
bu başlık aracılığıyla tekrar çinli gevşekleri kınıyor, çin soyuna lanetler ediyorum.
t:öğrencilerin okullarda kullandıkları(?) kart.
devamını gör...
yazarların bugünkü mutluluk sebebi
bugün kalbimi bir kez daha fetheden iki erkeğin hikayesini kendim için not düşmek istiyorum.
bir süredir evde istirahat etmek zorunda kaldığım için dışarısı ile ilişiğim iyiden iyiye kesilmiş durumda. öğle saatlerinde küçük kurbağa markete gitmek için para istediğinde ben veririm deyip cüzdanıma uzandım. ve sonra baktım ki hiç naktim kalmamış. anneanneden istesene param kalmamış, dedim.
aradan geçen yarım saat sonrasında babam geldi. hep birlikte kahve içip sohbet ederken babam yeğenime harçlık verdi. o esnada ozi dönüp teyzemin de parası yok dede, dedi. babama yalnızca nakit kalmamış diye ettiğim tüm ısrarlarıma rağmen zorla o para elime tutuşturuldu. verdiği miktar ya da para zerre umrumda değil. ama bir veletin teyzesini düşünmesi, bir babanın her zaman küçük kızı kalmak kalbimi pamuklara sarmaladı.
bir süredir evde istirahat etmek zorunda kaldığım için dışarısı ile ilişiğim iyiden iyiye kesilmiş durumda. öğle saatlerinde küçük kurbağa markete gitmek için para istediğinde ben veririm deyip cüzdanıma uzandım. ve sonra baktım ki hiç naktim kalmamış. anneanneden istesene param kalmamış, dedim.
aradan geçen yarım saat sonrasında babam geldi. hep birlikte kahve içip sohbet ederken babam yeğenime harçlık verdi. o esnada ozi dönüp teyzemin de parası yok dede, dedi. babama yalnızca nakit kalmamış diye ettiğim tüm ısrarlarıma rağmen zorla o para elime tutuşturuldu. verdiği miktar ya da para zerre umrumda değil. ama bir veletin teyzesini düşünmesi, bir babanın her zaman küçük kızı kalmak kalbimi pamuklara sarmaladı.
devamını gör...
normal sözlük'ün 30 yaş üstü yazar kaynaması
kaynasın ve hatta fokurdasın da demlenelim. neyse söylenecek çok şey var, katlanacak yok hâl.
bundan bizene olması kalıbını en çok hak eden başlık.
bundan bizene olması kalıbını en çok hak eden başlık.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
az önce savaşla ilgili son dakika haberlerini takip ederken şöyle bir fotoğrafa denk geldim.

savaş mağduru olan ukraynalı çocuklar sığınaklara alınmış ailelerini bekliyorlar. belki bu fotoğraf ilerleyen günlerde göreceğimiz fotoğrafların yanında iyi bile sayılacak. oradaki insanları, özellikle çocukları düşündükçe yüreğim sıkışıyor. sonra kendime kızıyorum "savaşı kınamak ya da onlar için üzülmek dışında ne yapıyorsun? " diye. sahi napıyorum, napıyoruz? daha da önemlisi ne yapacağız?

savaş mağduru olan ukraynalı çocuklar sığınaklara alınmış ailelerini bekliyorlar. belki bu fotoğraf ilerleyen günlerde göreceğimiz fotoğrafların yanında iyi bile sayılacak. oradaki insanları, özellikle çocukları düşündükçe yüreğim sıkışıyor. sonra kendime kızıyorum "savaşı kınamak ya da onlar için üzülmek dışında ne yapıyorsun? " diye. sahi napıyorum, napıyoruz? daha da önemlisi ne yapacağız?
devamını gör...
sinirden ağlamak
hassas bünyelerin sahip olduğu rezil özellik.
nereden mi biliyorum dersiniz...
nereden mi biliyorum dersiniz...
devamını gör...
günaydın sözlük
günaydın sözlük
bugün klasik 05-06 sularında sunduğum özet haberlerine kısa bir ara veriyorum.
çünkü bugün mutlu bir gün benim için..
kitabımı yayınevine gönderdim bugün itibariyle..
sıra, edit ve sonrasında kapak belirlemede..
ben topu attım onlara artık onlar düşünsün *
hadi bakalım rastgele..
alırım bi beğeni, bi fav..
bugün klasik 05-06 sularında sunduğum özet haberlerine kısa bir ara veriyorum.
çünkü bugün mutlu bir gün benim için..
kitabımı yayınevine gönderdim bugün itibariyle..
sıra, edit ve sonrasında kapak belirlemede..
ben topu attım onlara artık onlar düşünsün *
hadi bakalım rastgele..
alırım bi beğeni, bi fav..
devamını gör...
isim analizi
bir keriz silkeleme yöntemidir.
celalettin ipekbayrak diye bir adam bu işten sağlam paralar kazanmıştır.
celalettin ipekbayrak diye bir adam bu işten sağlam paralar kazanmıştır.
devamını gör...
sevgili bulma yöntemleri
(bkz: biz sizi ararız)
devamını gör...
gün doğumu vs gün batımı
ayışığı diyorum, hele dolunayda, gece yaşanan o ışığa, aydınlığa bayılıyorum, istanbul da yüksek bir noktada ve terasta sabaha kadar oturabilirim,
gün batımını da çok abarttıklarını düşünüyorum, akşam olurken benim içim sıkılır, özel olarak sevmem, sevmeyebilirim, buda benim sevmeme özgürlüğümdür, hakkımdır, illaki birini seçmek gerekiyorsa, sabah güneşin doğuşunu tercih ederim, özellikle yaz mevsiminde deniz kenarında harikadır,
bir akşam yazlık bir yerde bir tesisteyiz, çok methedilen bahçeli salıncaklı filan bir yerde yemek yemişiz, kahve içiyoruz, bende haddim olmayarak gün batımına sırtımı dönmüşüm, zaten meraklısı da değilim, orada bulunan kokoş bir teyzemiz, bir iki edebiyat eseri parçaladı, ve bir erkeğin bir kadınla olan randevusunda aynen benim gibi manzaraya sırtını dönen kadına, "gün batımına sırtını dönen bir insan beni nasıl anlayabilir" minvalinde bir şey söylediğinden bahsetti, ve bana da sordu neden izlemiyorsun...
teyzecim sen seviyorsun izliyorsun, ben sevmiyorum, izlemiyorum...
neden?
çünkü istemiyorum...
zevkler ve renkler gerçekten tartışılmamalı, ve sorgulanmamalı,
herkes aynı şeyleri sevecek isteyecek diye bir şey yok, sen seviyorsun, sen sensin...
ben sevmiyorum, ben benim...
gün batımını da çok abarttıklarını düşünüyorum, akşam olurken benim içim sıkılır, özel olarak sevmem, sevmeyebilirim, buda benim sevmeme özgürlüğümdür, hakkımdır, illaki birini seçmek gerekiyorsa, sabah güneşin doğuşunu tercih ederim, özellikle yaz mevsiminde deniz kenarında harikadır,
bir akşam yazlık bir yerde bir tesisteyiz, çok methedilen bahçeli salıncaklı filan bir yerde yemek yemişiz, kahve içiyoruz, bende haddim olmayarak gün batımına sırtımı dönmüşüm, zaten meraklısı da değilim, orada bulunan kokoş bir teyzemiz, bir iki edebiyat eseri parçaladı, ve bir erkeğin bir kadınla olan randevusunda aynen benim gibi manzaraya sırtını dönen kadına, "gün batımına sırtını dönen bir insan beni nasıl anlayabilir" minvalinde bir şey söylediğinden bahsetti, ve bana da sordu neden izlemiyorsun...
teyzecim sen seviyorsun izliyorsun, ben sevmiyorum, izlemiyorum...
neden?
çünkü istemiyorum...
zevkler ve renkler gerçekten tartışılmamalı, ve sorgulanmamalı,
herkes aynı şeyleri sevecek isteyecek diye bir şey yok, sen seviyorsun, sen sensin...
ben sevmiyorum, ben benim...
devamını gör...
portakal sekmesi
görselli tanımların girmemesi gereken liste. bir süredir çok kişi çok yerde yazdı bunu ama maalesef aynen devam ediyor.
millet kendini parçalıyor güzel tanımlar yazmak için. 5-6 beğenide kalıyor bu tanımlar ve onun yerine 30-40 beğeni alan görseller sürekli listede. bir de portakalı düzenli olarak takip eden ve oylayanlar nedeniyle alıp başını gidiyor görsel beğenileri. kaliteli tanımlar nal topluyor geride.
ben de birçok tanımıma görsel koyuyorum ama sadece görsel ve 2 satır yazı bulunan dandik bir tanımımın orada bulunması hoşuma gitmiyor. hele de konu sadece sözlük içi olaylarla ilgiliyse, dışarıdan bakan bir okurun buraya gelmesini teşvik edecek pek bir yanı yok bu işin. buna bir çözüm bulunmalı.
nick olarak "şudur" diyemem ama düzgün içerik üretmek yerine fotoğraf paylaşmaya yönelenler de çıkıyor beğeni sayısı tavan yapınca. sonuçta birçok insan sözlük mağazasından özellik alabilmek için karma kasıyor, bu sır değil. hâliyle bu insanların en çok karma nereden geliyorsa ona yönelmeleri de normal. bunu yaptıkları için onları suçlamıyorum kesinlikle. fakat sistemin değiştirilmesi gerekiyor eğer sözlüğün sözlüğe benzemesi isteniyorsa. bu şekilde resimli çocuk ansiklopedisine dönüştü sanki biraz, ne dersiniz?
millet kendini parçalıyor güzel tanımlar yazmak için. 5-6 beğenide kalıyor bu tanımlar ve onun yerine 30-40 beğeni alan görseller sürekli listede. bir de portakalı düzenli olarak takip eden ve oylayanlar nedeniyle alıp başını gidiyor görsel beğenileri. kaliteli tanımlar nal topluyor geride.
ben de birçok tanımıma görsel koyuyorum ama sadece görsel ve 2 satır yazı bulunan dandik bir tanımımın orada bulunması hoşuma gitmiyor. hele de konu sadece sözlük içi olaylarla ilgiliyse, dışarıdan bakan bir okurun buraya gelmesini teşvik edecek pek bir yanı yok bu işin. buna bir çözüm bulunmalı.
nick olarak "şudur" diyemem ama düzgün içerik üretmek yerine fotoğraf paylaşmaya yönelenler de çıkıyor beğeni sayısı tavan yapınca. sonuçta birçok insan sözlük mağazasından özellik alabilmek için karma kasıyor, bu sır değil. hâliyle bu insanların en çok karma nereden geliyorsa ona yönelmeleri de normal. bunu yaptıkları için onları suçlamıyorum kesinlikle. fakat sistemin değiştirilmesi gerekiyor eğer sözlüğün sözlüğe benzemesi isteniyorsa. bu şekilde resimli çocuk ansiklopedisine dönüştü sanki biraz, ne dersiniz?
devamını gör...
algıda seçicilik
araçla seyahat ederken ya da başka bir şehirde kendi şehrinizin araç plakasını gördüğünüzdeki heyacandır.
devamını gör...
bebeklerde 2 yaş sendromu
çocuk ağlarken yalnız bırakmayın, kucağınıza alın, o güveni ve ilgiyi hissetsin. bence şarkıyı telefondan açmak yerine başka bir yerden açın ki bu telefon olayını biraz unutsun, telefonu da öyle tabii. çocuğunuzu ödüllendirmek istediğinizde de bu telefonla ya da herhangi bir eşyayla değil de daha manevi olsun; kucaklamak, dışarı çıkartmak ya da onunla oynamak gibi.
hiç çocuk yetiştirmedim fakat bu dönem en ilgili olduğum yaşam boyu gelişim dersinde birçok şey öğrendim. işe yarayacağına eminim, kolay gelsin.
hiç çocuk yetiştirmedim fakat bu dönem en ilgili olduğum yaşam boyu gelişim dersinde birçok şey öğrendim. işe yarayacağına eminim, kolay gelsin.
devamını gör...
kürtajın yasaklanması gerekliliği
tabiri caizse "bağnaz" insanların kirli zihinlerinde dolaşan çirkin düşüncedir. kürtaj yaptıran, yaptırmak isteyen kadın; bebeğe tecavüz sonucu sahip olmuş olabilir, hamile olduğunu bilmeden önce sayısız ilaç kullanmış olabilir, ebeveynlerin bir bebeğe bakabilecek ekonomik veya psikolojik gücü olmayabilir. bunları bir kenara atıp konuşabilen insan düşüncesidir işte bu. bahsedilen "yasak" iki insanın ve bir toplumun ölümüne sebep olabilecek, hakkında saatlerce konuşabileceğim bir konudur.
*zaten kürtaj 10. haftadan sonra yasal değildir. yani bu yasak talebini normalleştirebilecek hiçbir şey göremiyorum.
*zaten kürtaj 10. haftadan sonra yasal değildir. yani bu yasak talebini normalleştirebilecek hiçbir şey göremiyorum.
devamını gör...
yeni başlayacaklara fantastik kurgu kitap önerileri
kuran.
devamını gör...
şarkılarda sorulan enteresan sorular
saçların mı ıslak yoksa ıslak mı yaşamak?
devamını gör...
unutkanlık
sürekli kalp kırıklığı yaşamaktan da olabiliyor sanırım: kendi gözlemimle ne kadar kendini tüketirsen beyin de sana etki eden anılara daha çok odaklanıyor. dünyan silikleşiyor. depresyon geçince de beyin kendini rahat bırakmaya başlıyor, içinden çıkamadığınız durum beyninizi kaplamıyor.
eğer depresyon ile alakalı ise ve gezip tozma imkanınız varsa arkadaşlarınızla sosyalleşerek bu durumu aşabilirsiniz. ve ilgi alanları da edinmek güzel bir şey, beyni rahatlatıyor.
eğer depresyon ile alakalı ise ve gezip tozma imkanınız varsa arkadaşlarınızla sosyalleşerek bu durumu aşabilirsiniz. ve ilgi alanları da edinmek güzel bir şey, beyni rahatlatıyor.
devamını gör...
kulağınıza küpe olan öğütler
sözü döndürüp dolaştırıp paraya getiren kişiyle;
arkadaş,
dost,
sevgili,
eş olunmaz.
burada kişinin savurgan veya cimri olması değil anlatmak istediğim.
maddeye değer verenin mânâ ile ilişkisi zayıf olur. önceliği parasal konularda olanın duygu yönü zayıftır.
arkadaş,
dost,
sevgili,
eş olunmaz.
burada kişinin savurgan veya cimri olması değil anlatmak istediğim.
maddeye değer verenin mânâ ile ilişkisi zayıf olur. önceliği parasal konularda olanın duygu yönü zayıftır.
devamını gör...
girift radyo yayını
bu salı da saat 21.00 da aykut ile kimbilir neler konuşup, kimbilir ne güzel müzikler dinleyecegimiz, keyifli olmasını umduğumuz radyo programı.
takribi 2 saat sonra görüşmek üzere!
(takribi kelimesini ilk defa cümle içerisinde kullandım, umarım doğru kullanmışımdır)
takribi 2 saat sonra görüşmek üzere!
(takribi kelimesini ilk defa cümle içerisinde kullandım, umarım doğru kullanmışımdır)
devamını gör...
geceye bir söz bırak
kime '' merhaba '' dediysem tanımadan, bakmadan, konuşmadan '' defol '' dedi.
devamını gör...