yazarların çocukluk travması
yaşım 6.. ablamın benden kurtulmak için beni denize fırlatması.. yüzme bildiğim halde.. denizin dibini boylamam.. zar zor yüzeye çıkabilmem..
elbette bu olayı ablam hatırlamıyor..
elbette bu olayı ablam hatırlamıyor..
devamını gör...
hz. adem'in çocuk gibi yapma denilen şeyi inatla yapması
devamını gör...
her şeyi açıklayan en kısa söz
"belliydi zaten." başından beri nasıl sonuçlanacağı içten içe bilinmesine rağmen bir umutla girişimde bulunulan konuda hezimete uğradıktan sonra yaşanılan hayal kırıklığını bastırmak ve dışarıya yansıtmamak için söylenen bir telkin cümlesi. başka bir deyişle "ne bekliyordum ki?"
devamını gör...
yanından geçerken yüzüne tip tip bakan adam
belki miyoptur.
devamını gör...
yalnızlığın ilacı
uyumaktır.
çünkü insan uyurken çoğu şeyi kısa süreliğine unutur. sevilmediğini, üzüldüğü şeyleri, kırgınlıklarını, insanları,olayları, ihanetleri kısacası her şeyi.
çünkü insan uyurken çoğu şeyi kısa süreliğine unutur. sevilmediğini, üzüldüğü şeyleri, kırgınlıklarını, insanları,olayları, ihanetleri kısacası her şeyi.
devamını gör...
tanımlara resim ekleme rehberi
bir sürü mesaj gelmesi üzerine açtığım başlık.
yapmanız gerekenler şunlar;
koymak istediğiniz resimi google da aratın.
görseller kısmına girin.
bir resim seçin.
sonra mouse ile sağ tıklatın eğer telefondan giriyorsanız seçtiğiniz resime uzun basılı tutun.
resmin adresini kopyalaya basın.
tanım yazdığınız yere linki kopyalayın.
eğer bilgisayarınızda/telefonunuzda bulunan resmi yüklemek istiyorsanız google a resim yükle yazıp en üstteki siteye girin.
sonra sizden resim koymanızı isteyecek sizde oraya istediğiniz resmi koyun.
sonra yine resime uzun basıp/sağ tıklatıp resmin adresini kopyala'ya basın.
linki tanım bölümüne kopyalayın.
işte bu kadar!
yapmanız gerekenler şunlar;
koymak istediğiniz resimi google da aratın.
görseller kısmına girin.
bir resim seçin.
sonra mouse ile sağ tıklatın eğer telefondan giriyorsanız seçtiğiniz resime uzun basılı tutun.
resmin adresini kopyalaya basın.
tanım yazdığınız yere linki kopyalayın.
eğer bilgisayarınızda/telefonunuzda bulunan resmi yüklemek istiyorsanız google a resim yükle yazıp en üstteki siteye girin.
sonra sizden resim koymanızı isteyecek sizde oraya istediğiniz resmi koyun.
sonra yine resime uzun basıp/sağ tıklatıp resmin adresini kopyala'ya basın.
linki tanım bölümüne kopyalayın.
işte bu kadar!
devamını gör...
normal sözlük’te kankacılık
kankacılık lobisi as başkanı prezıdıntı olarak üye alımı açıktır.
edit: son 2 kişilik yer kaldi..
edit: son 2 kişilik yer kaldi..
devamını gör...
üçüncü sayfa radyo yayını
değiştiremediklerimiz, düzeltemediklerimiz, ötelediklerimiz, görmezden geldiklerimiz ve bişey olmaz dediklerimiz yüzünden biz bunları konuşmak zorunda kalıyoruz. yapılacak tek şey insan olmak. sağlıklı bir kafayla, sağlam vicdanla, iyi bir kalple olmak insan olmak çok kolay. formül bu işte. bu kadar basit! ama bu maalesef tek kişilik. ben hiçbir katil yerine insan olamam. ben ölen kadınlarımız için onlara şefkat gösteremem, -mış gibi yapamam. sadece yeni canlarımız gitmesin diye çabalayabilirim. bunun için bir yola çıkabilirim. en azından farkında olabilirim. ve ben farkındayım.. her an ama her an insan olmak için emek verebilirim.!
devamını gör...
arzulanan hayat ile yaşanan hayat arasındaki mesafe
(bkz: uzak mesafe ilişkisi)
devamını gör...
metroda gelen trenin önüne atlamaktan korkmak
"şimdi bu buradan gelirken kendimi önüne atsam ne olabilir ki?" diye düşünürken sahneyi kafanızda canlandırır ve bir anda ürperirsiniz. çok garip bir histir.
devamını gör...
hangi yazar gözünde nasıl canlanıyor sorusu
rahatsız'ı kınım kınım kınayıp şunu bırakıyorum, sen benim kardeşime laf edemezsin tamam mığğğ?
melting ulan diyeceksiniz!
melting ulan diyeceksiniz!
devamını gör...
bir erkeğin en tehlikeli cümlesi
"ben hiç sevilmedim." benim için budur.
devamını gör...
ben sabaha kadar uyanığım
bir cafer modarres sadeghi öykü kitabıdır.
daha önce at kafası (kitap) isimli romanını okuyup çok beğendiğim yazarın meğer kütüphanemde böyle bir öykü kitabı varmış. bir süredir kütüphanemde küskün küskün bekleyen okunmamış onlarca kitaptan biriymiş ve verdiğim bir söz neticesinde okunmamış kitapları okumadan yeni kitap almama kararıyla birlikte bu kitabı fark ettim ve hemen okudum.
hem de ne okumak. kitaba başlamamla kitabı bitirdiğimi fark etmem bir oldu. bir tanesi 1983 yılında diğeri ise 2004 yılında yazılmış iki öyküden oluşmakta kitap.
iki öyküde iran’da yaşanan devrimden sonra bir türlü kendine gelemeyen insanların hikayesini anlatıyor bize. iki öyküde de yaşadıkları kayıpların ardından kendileri de kaybolan insanların hayatına derinlemesine bir bakış var.
bataklık isimli ilk öyküde babasının ölümü üzerine dünya ile barışmayı bir türlü başaramayan ve peş peşe yanlış kararlar verip acısına sığınarak hayatını devam ettirmeye çalışan bir adamla arkadaş oluyoruz. ikinci öykü olan ve kitaba adını veren ben sabaha kadar uyanığım isimli öyküde ise eğitim hakkını kaybetmek üzere olan ve hayatı boyunca insanların normalleri ile bir türlü uzlaşamayan bir adamın hikayesi bekliyor bizi. ve arka fonda her zaman iran ve kaybedilenler.
bence bir an önce okuyun ve okuduktan sonra uğrayın bana çünkü ben sabaha kadar uyanığım.
daha önce at kafası (kitap) isimli romanını okuyup çok beğendiğim yazarın meğer kütüphanemde böyle bir öykü kitabı varmış. bir süredir kütüphanemde küskün küskün bekleyen okunmamış onlarca kitaptan biriymiş ve verdiğim bir söz neticesinde okunmamış kitapları okumadan yeni kitap almama kararıyla birlikte bu kitabı fark ettim ve hemen okudum.
hem de ne okumak. kitaba başlamamla kitabı bitirdiğimi fark etmem bir oldu. bir tanesi 1983 yılında diğeri ise 2004 yılında yazılmış iki öyküden oluşmakta kitap.
iki öyküde iran’da yaşanan devrimden sonra bir türlü kendine gelemeyen insanların hikayesini anlatıyor bize. iki öyküde de yaşadıkları kayıpların ardından kendileri de kaybolan insanların hayatına derinlemesine bir bakış var.
bataklık isimli ilk öyküde babasının ölümü üzerine dünya ile barışmayı bir türlü başaramayan ve peş peşe yanlış kararlar verip acısına sığınarak hayatını devam ettirmeye çalışan bir adamla arkadaş oluyoruz. ikinci öykü olan ve kitaba adını veren ben sabaha kadar uyanığım isimli öyküde ise eğitim hakkını kaybetmek üzere olan ve hayatı boyunca insanların normalleri ile bir türlü uzlaşamayan bir adamın hikayesi bekliyor bizi. ve arka fonda her zaman iran ve kaybedilenler.
bence bir an önce okuyun ve okuduktan sonra uğrayın bana çünkü ben sabaha kadar uyanığım.
devamını gör...
ateizm derneği
insanları ırkçı, faşist, cinsiyetçi, gerici, yobaz olarak suçlayıp yayınlarına sevan nişanyan gibi atatürk ve kadın düşmanı bir ırkçıyı çıkartıp atatürk'e hakareti düşünce özgürlüğü sayarken başka bir yayında onur romano olayına değinen ve ateizm derneğini eleştiren bir satanist arkadaşın sesini kapatıp yayını sonlandıran, derneği eleştiren ve "bu şekilde olmaz" diyen üyelerin dernekten çıkarıldığı sözde özgürlükçü sol gericiliği iliklerine kadar yaşayan, tarikatlerin allahsız versiyonu olan derneğimsi.
bu derneğin kirli yüzünün ana akım medyaya düşmemiş olması ateist arkadaşlar için tek olumlu haber olabilir.
olaylara fransız kalanlar için:
bu derneğin kirli yüzünün ana akım medyaya düşmemiş olması ateist arkadaşlar için tek olumlu haber olabilir.
olaylara fransız kalanlar için:
devamını gör...
kağıt ev
arjantinli kısa öykü ve roman yazarı carlos maria dominguez tarafından kaleme alınan ve türkçe'ye çevrilen tek kitabı olan kağıt ev kitabında saplantılı olabilecek kadar kitap aşığı bir insandan bahsediliyor. aslında kitaptaki diğer karakterler de ondan geri kalmayacak şekilde saplantılı tavırlara sahip.
kitaplarından kağıt bir ev yapan brauer ve üniversitede görev yapan profesör bluma arasındaki ilişki, sonrasında ortaya çıkan gizemli bir kitap ve gelişen olaylar..
oldukça kısa olan bu öykü kitabında, ilginç karakterler tanıyor, onların tutku ve çöküşlerine şahit oluyorsunuz. kitap veya herhangi bir şeyi bu kadar çok sevmek, saplantı düzeyinde anlam yüklemek ve sonra tüm bu anlamlardan, değerlerden mahrum kalmak acı verici olsa gerek.
özgün adı la casa da papel olan kağıt ev kitabı kolayca anlaşılan ve çabucak bitirilebilecek akıcılıkta bir eser.
kitaplarından kağıt bir ev yapan brauer ve üniversitede görev yapan profesör bluma arasındaki ilişki, sonrasında ortaya çıkan gizemli bir kitap ve gelişen olaylar..
oldukça kısa olan bu öykü kitabında, ilginç karakterler tanıyor, onların tutku ve çöküşlerine şahit oluyorsunuz. kitap veya herhangi bir şeyi bu kadar çok sevmek, saplantı düzeyinde anlam yüklemek ve sonra tüm bu anlamlardan, değerlerden mahrum kalmak acı verici olsa gerek.
özgün adı la casa da papel olan kağıt ev kitabı kolayca anlaşılan ve çabucak bitirilebilecek akıcılıkta bir eser.
devamını gör...






