kuran'da geçen nisa 34'dür.

yüzyıllarca osmanlı'da bile tefsirlerde "vurmak" olarak geçmiş, kimse dini tahrip etmemiştir.

ama baktılar birileri kadın hakları diyor, insan hakları diyor, hümanizm diyor.
hemen bazı "yenilikçi" din adamları çıktı.

dediler ki yok bu kelime "darabedir durabedir" kökü şudur budur, 78 tane anlama gelir. bu da "yatak ayırmak" anlamına gelir. he kardeşim he çocuk kandırıyorsunuz. aptalız biz.

bırakın. çocuk muyuz. din işte. neyse o.

şekillendirip durmayı kesin artık.
devamını gör...

kasabanın birinde, güzelliği dillere destan bir kız yaşarmış. kendisiyle evlenmek isteyen uzak ülkelerden gelen nice prensi, asili, zengini, yakışıklı delikanlıyı reddetmiş. kimseleri kendine layık görmüyormuş. kıza aşk besleyen, aynı kasabada yaşayan genç bir delikanlı da bu kızı istemiş. ama kız onu da beğenmemiş. bizim delikanlı günün birinde kasabadan ayrılmış. başka birine aşık olup evlenmiş, çocukları olmuş, yeni bir hayat kurmuş.

uzun zaman sonra yolu yaşadığı güzel, şirin kasabaya düşmüş. aklına bir zamanlar aşık olduğu kız gelmiş, ona ne olduğunu merak etmiş. tanıdık bir yaşlı adam, güzel, büyük bir gül bahçesi olan evi göstererek kızın evlendiğini söylemiş. kimseleri beğenmeyen güzel kızın kiminle evlendiğini görmek istemiş. kocasını evden çıkarken görmüş. kızın kocası şişman, kel, çok çirkin ve kaba bir adammış. üstelik zengin de değilmiş. nasıl oldu da böyle biriyle evlendiğini merak eden adam, kızın kocası gittikten sonra evin kapısını çalmış. kız kapıyı açınca adamı tanımış. adam sormuş:

– sen ki hiç birimizi beğenmedin, nice kısmetlerini geri çevirdin, nasıl oldu da böyle biriyle evlendin demiş?

kız da ona:
sana cevabı vereceğim fakat önce gül bahçemdeki en güzel gülü koparıp getireceksin, yalnız tek şartım, bahçede ilerlerken geriye dönmeyeceksin.

adam peki demiş ve çok güzel güllerin olduğu bahçede ilerlemeye başlamış. önce çok güzel sarı bir gül görmüş. en güzel gül bu derken biraz ilerde daha güzel kocaman pembe bir gül daha görmüş. tamam budur işte diye düşünürken daha ilerde muhteşem güzellikte kırmızı bir gül goncası gözüne ilişmiş. bir türlü karar verememiş, en güzel çiçeği bulacağım derken bir de bakmış ki bahçenin sonuna gelmiş, geriye dönemeyeceği için bahçenin sonunda yaprakları solmuş cılız bir gülü mecburen koparıp kıza götürmüş.

kız gülü almış ve adama demiş ki:

– bak gördün mü? her zaman daha iyisini bulacağını düşünürken ömür geçer de sonunda en kötüsüne razı olmak zorunda kalırsın. bu yüzden gençlik bitmeden elindekinin değerini bilip, yetinebilmeyi öğrenmek gerekir.

buradan anlıyoruz ki bazen tamah etmek, yetinebilmek, fazla hırstan kendimizi arındırmak daha mutlu olmamıza katkıda bulunabilir, bizlere daha huzurlu bir yaşam sunabilir.
devamını gör...

sözlüğün 'ne kadar miniği?' olduğunu merak ettiğim yazar.
malum yıldız tozu 13 yaşında, iki kardeşle tanışmıştım burada biri 14 diğeri 15 ti şuan aktif değiller gerçi ama işte alt limit ne onu merak etmeme neden oluyorlar doğrusu?

açıkçası ben böyle yaşından daha olgun daha bilgili daha cesur daha kültürlü insanları görünce tanıyınca çok mutlu oluyorum. *

sevgili yazarımız da bir ışık gibi parlıyor doğrusu. tanımları, duruşu, bilgi birikimi ve bunun yanında onu aktarma şekli çok hoş. keyifle takip ediyoruz sizi sayın yazar.

doğum gününüzü de ayrıca kutluyorum.
aslında nickaltınızı ziyaret nedenim buydu ama yine de bir iki cümle kurmadan gitmeyeyim dedim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

yeni yaşın sana huzur, umut, mutluluk getirsin. sevgiyle kal. *
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

safranın hepatik venler veya portal ven dalları ile kan dolaşımına geçmesine verilen isimdir.
acil bir olaydır.
hızlıca endoskopik retrograd kolanjiyo pankreatografi yapmak gerekir.
devamını gör...

'güvensizlik sebebiyle yapılmış bir eylem gibi. ya da korunma ya da ne bileyim ben eeh banane be.' başlığı.

genç arkadaşlar için belki (bakın belki diyorum hepiniz dahil değilsiniz.) anlaşılabilir. ama belli yaştaki insanların debelendiği bir çukurdur.

kim neden yapar tartışılır. bir tanıdığım kendi kullandığı halde bilinçli olarak kocasının adını da ekliyordu hesaplarına. malum burası türkiye dişi kişisini gören bazı mahluklar yapışıyor at sineği gibi. o da kendince bir önlem gibi görüyordu bunu rahat rahat kullanıyorum diyordu.

bunun dışında başka kullanım amaçlarıda var sanırım benim aklım pek basmıyor bu işlere. kocam, nişanlım, sevgilim her neyse işte neden onunla ortak hesap kullanırım? yoo kullanmam. açıkçası takip bile etmeyebilirim. benim sağım solum belli olmaz.

geçtiğimiz aylarda bir şahısla görüşüyordum bir kaç günün sonunda benim hesaplarımı sormadın ve takip etmedin sen beni benimseyemedin demişti. gözlerimi büyük büyük açıp bakmıştım. ne demeye çalışıyor diye. çünkü kurduğu cümlenin benim beynimde karşılığı yoktu.

işte bu başlığında aynı şekilde benim beynimde bir karşılığı yok. yapanın bir nedeni vardır. herhalde kendine göre de belki mantıklıdır. bana garip gelir o kendi içinde bunu özümsemiştir. banane der geçerim. herkesin ortak hesabına kimse karışamaz.
devamını gör...

manga düeti de çok güzel olan kadın sanatçı.

kendine has, özgün bir sese sahiptir. baksana talihe şarkısı da mükemmeldir.
devamını gör...

internetten izlediğim videolardan anladığım kadarıyla çok güzel bir ülkedir.

ama yaşamak istemem, sadece gezmeye gitmek isterim çünkü yapım o doğaya uyumlu değil ve uyumlu olması için çok fazla zaman geçmesi gerekiyor.
devamını gör...

düzenlenmeleri gerekir:
dikiş kutusu
elektronik kutusu
tamir kutusu
belge kutusu
yedek eşyalar
...

sanıldığı gibi gereksiz değiller,
tüketimden önce elimizdekilerle idare edebilirsek gayet faydalıdır.

yabancıların diy dediği kendin yap videolarına baktığınızda neden onları atmadığınızı anlayacaksınız.

herşey biriktirilmemeli mi?
bazı belgeler evet,bazı anılar evet
hediye edin fazla kıyafetiniz çantanız ... varsa fakat yenisini de almayın.

hediye de edilemiyorsa;
atacaksanız geri dönüşüme göre atın...!

not!
evdeki eşyaların envanterini çıkarın
alacağınız eşyaları sorgulamadan geçirin.
çeşitli tekniklerle az eşya çok zaman daha çok yaşam oluşacaktır.
minimalizm
kanaat
konmari
...
devamını gör...

yıllar önce makyaj yaparken aynada saçlarımın iki tutam beyazladığını farkettiğim andır.

"ulan noluyoruz"? deyip iyice saçlarımın arasını kontrol etmiştim. "harbi harbi beyazların çıkmış whis" demiştim.

aynayla göz göze geldik. derin bir iç çekip "yaşlandın be whis" dedim. yaşlandık. yaşlandırdılar. bir gece de mi oldu? ah saçlarımı oturduğu evden çıkan kiracının boya badana yapmasına çeviren dertlerim...

3 gün önce de saçlarımı toplarken farkettim beyazlarım birkaç tutam daha artmış. yüce honos'un kafasına dönmüş kafam.

"ırsi herhalde ya kendine gel 24 buçuk yaşındasın sen " diyerek kendimi teselli ettim.

şimdi bu tanimi yazarken bir tanesini koparttim. kopartınca da çoğalıyormuş galiba bu beyaz tutamlar. seviyor sevmiyor hesabı.

saldım çayıra mevlam kararta...
devamını gör...

"aferim len doğru demişsin" demek.
devamını gör...

kesinlikle bulunduğum yerde olmak istemezdim.
devamını gör...

yapar, neden yapamasın, eli kolu yok mu?
devamını gör...

günaydın sözlük,
iyi ki mi üzmüşler beni.. iyi ki mi canımı acıtmışlar.. evet, okurken bile insanın içini "cıııızzzzz" ettiren cümleler sanki değil mi? ama gerçekten insanoğlu bazı şeyleri acılarla yoğrula yoğrula öğreniyor maalesef... özellikle insanlara sınır çizebilmeyi öğrenebilmek, yıllarca süren emek emek dokunan bir kilim gibi.. o kilimi dokurken çoğu kez umutsuzluk, çaresizlik falan hissediyor, "bu savaş hiç bitmeyecek offf" diye isyan ediyor ama ne zaman ki kendini, insanları biraz olsun tanımaya başlayınca yani kilimde bazı desenler ortaya çıkmaya başlayınca "galiba öğreniyorum ben bu işi yaa" diyerekten yüreği umutla doluyor.. işte bugün de öyle minik de olsa umutların yüreğimizde yeşermeye başladığı güzel bir gün olsun mu? olsun, olsun, hadi bakalım yeni güne merhaba...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

insanların, haklarında yapılan yalan ya da yanlış yorumları düzeltme hakkı. örneğin bir televizyon kanalında birisi bir başkası hakkında atıp tutuyorsa, hakkında konuşulan kişi de programa bağlanarak konuşulanları belgeli ya da sözlü yalanlama ve kendisini savunma hakkına sahiptir. basın yoluyla hakarete uğrayan kişi de yine basın yoluyla buna cevap verebilir.

sözlüklerde de benzer durumlar geçerlidir. o nedenle eleştiri adı altında yazdıklarınıza dikkat etmeniz gerekir. eleştiri yazıların içeriğine, doğruluğuna, intihal durumuna bağlı ise eleştiridir. yazan kişinin şahsı üzerinden yapılan yorumlar ise eleştiri olmaktan çıkıp sataşma, hakaret yahut suça doğru evrilebilir.
devamını gör...

nü modellik yapıyorum.
*
devamını gör...

niye kandırsın ya? ihtiyaç mı var? zaten yavaş büyüme taraftarıyım diyor. neden yalana başvursun ki? mantıksız. kimi yazmayı seviyor, kimi sadece okuyayım ama atılmamak için ayda yılda bir yazayım diyodur. mesela bugün ben uzun yazıları okuyamıyorum, özene bezene de yazamıyorum. kısa tanımlar modumdayım. herkesin böyle günleri vardır bence...
devamını gör...

bu ara böyleyim.
erimek üzere bir dondurma olmama mı yanayım, yarım elmaları tutmak zorunda kalmama mı?..

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

filmin her şeyi gibi müzikleri de çok güzel olup efsane john williams'a aittir. orjinal kayıtta kemanı dünyaca meşhur virtüöz itzhak perlman çalar. her dinlendiğinde tüylerinizi diken diken eder, çekilen acıları keman size birebir aktarır.

pek çok yorumu mevcuttur. ancak aşağıda anlatacağım yorum tüm bunların içerisinde özel bir yere sahiptir.

ingiliz kornosu çalan davida scheffers, bir müzisyen olarak kariyerini sekteye uğratan ağrılı bir nöromasküler rahatsızlığa* sahiptir. hastalığı nedeniyle bir daha profesyonel bir orkestra ile çalamayacağını düşünmektedir. davida’nın hayali hollanda senfoni orkestrası ile çalmaktır. bunun için seçmelere katılır, canlı performansta keman çalan simone lamsma * performansından çok etkilendiği için davida ile çalmak ister. davida sonunda amacına ulaşır ve gözyaşları içerisinde performansını bitirir. (videoda 03:15 ve 04:00 dan sonra). bir başka güzel olayda seyirciler arasında o gün 18 yaşına yeni giren kızının da olması (sarışın genç kız)

belki bu güzel film müziğin en iyi yorumu değil ama en duygusal yorumu diyebiliriz.

performansı buradan seyredebilirsiniz.
devamını gör...

yine abartılan bir mevzu daha. şu an dahil genelde yalnız içiyorum bu ara, gayet keyif alırım bundan. her içme şeklinin yeri farklı.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim