sevgilisizlik anormal bir durum mudur problemi
değildir, sen hayatında bir nüans huzur yakalamaya çalışırsın; kısmen veya tamamen yakalarsın da bunu kişiliğine göre. karşına çıkan kişi bu huzurun stabilitesine negatif etki yapmıyorsa hatta huzurunu katlıyorsa ve sen de onda aynı etkiyi yarattığına inanıyorsan ortaya dolu dolu 9 şiddetinde depreme dayanıklı bir birliktelik çıkması muhtemel. yoksa kendi yağında kavrulmak misali tutturduğu dikişle devam etmelidir insan, zorlama iş yavan olur.
devamını gör...
404 not found
25 ağustos 1989 yılında pakistan hava yolları adına gilgit şehrinden islamabad'a 54 yolcusu 4 mürettabatı ile 07:36 da havalanan fokker f-27 model uçak ile 08:50 civarlarında kule ile son iletişim gerçekleştirilmiş olup bir daha uçakdan asla haber alınamadı.
günümüze kadar halen hiç bir parçasına ulaşılamayan uçak himalayalara düştüğü var sayılmakta.
şimdi diyceksiniz bu konu ile ne alaka!
internet adres çubuğuna gitmek istediğimiz web sitesini yazınca ve sayfa ortada yok ise "404 not found" yani sayfa bulunamadı diye bir hata mesajı görürüz.
pakistan hava yollarına ait uçağın kalkış numarası 404 dür.
bu hata mesajı olan "404 not found" uyarısının isim babasının bu kaybolan uçak olmasıdır.
günümüze kadar halen hiç bir parçasına ulaşılamayan uçak himalayalara düştüğü var sayılmakta.
şimdi diyceksiniz bu konu ile ne alaka!
internet adres çubuğuna gitmek istediğimiz web sitesini yazınca ve sayfa ortada yok ise "404 not found" yani sayfa bulunamadı diye bir hata mesajı görürüz.
pakistan hava yollarına ait uçağın kalkış numarası 404 dür.
bu hata mesajı olan "404 not found" uyarısının isim babasının bu kaybolan uçak olmasıdır.
devamını gör...
karısının iç çamaşırına sığınan acizler
bir kez de kadınlar üzerinden bir laf etmeseler şaşıracağım zaten.
devamını gör...
nyx
yunan mitolojisinde gece tanrıçası, gecenin vücut bulmuş hali.
evrende hiçbir şey yokken, her yer sonsuz boşluktan ibaretken, “var” olan tek şeyin “hiçlik” olarak bilindiği zamanlarda chaos “var” imiş. chaos’tan sonra 5 ilk-tanrıdan biri olan nyx, kardeşi erebus ile (karanlık ve gölgenin tanrısı) birlikte chaos’tan “doğan” tanrılar iken diğer 3 tanrı (gaia, tartaros ve eros) için böyle bir şey söylemez hesiod.
hesiod, nyx’ten “black night” olarak bahseder, ismini zikretmez (zeus’un bile korktuğu tanrıçanın adını anmak istemediğinden muhtemelen). şuraya da 3 farklı theogony çevirisi koyalım, 1 2 3. kardeşi erebos ile aether (üst gök, tanrıların nefes aldığı havanın bulunduğu gök, yıldızlı gök) ve hemera (gün, gündüz) isimli iki çocuğu olur. sonraki çocuklarını tamamen kendi kendine “doğurmuştur” (çok fazla çocuğu var, hepsini buraya yazıp şişirmemek için en sona ekledim. aether ve hemera’nın aksine hepsi kötücül tanrılar).
nyx, yine hesiod’un bildirdiği üzre tartarosta yaşar. kızı hemera ile nöbetleşe çalışır, biri tartarosa döndüğü vakit diğeri ayrılır, böylece gece gündüz döngüsü sürer (bu hikayenin neredeyse aynısını genesis 1’de geçiyor (tanrı dünyayı yaratmadan önce hiçlik vardı, sonra ışığı yarattı, ışığı ikiye bölüp gece ve gündüzü yarattı vs). yine önce gece, sonra gündüz yaratılmış, tıpkı önce nyx sonra hemera gibi) genesis 1:3-5. tartaros gibi işkencenin, zulmün ve karanlığın hüküm sürdüğü bir yerde yaşamasına rağmen kötülük tanrıçası değildir, hatta zeus’un bütün tarih boyunca yaptığı kötülükten daha az karanlık işlere bulaşmış olabilir. insanların nyx’i kötü bilmesinin sebebi bu denli karanlıkta yaşaması, çocuklarının neredeyse hepsinin kötülüğün vücut bulmuş hali olmaları ve nyx hakkında çok az şey bilinmesi olabilir.
hakkında az şey bilinmesine şöyle bir parantez açayım. nyx, sanatta çok farklı şekillerde betimlenmiş. kimi chariot sürerken resmetmiş (metropolitan museum of art), kimi kanatları vardı (metropolitan museum of art) demiş, kiminde de bir duvak (veil) iliştirmişler. ay tanrıçası selene’e mi yoksa nyx’e mi ait olduğu bilinmeyen bir heykelinde ise şu şekilde betimlenmiş. hatta o kadar az şey bilinir ki kendi adına bir tapınağı bile yoktur.
nyx hakkında çok fazla hikaye bilmesek de ilyada’da anlatılan bir hikaye var kendisi hakkında. çocuklarından biri olan hypnos’u hera çağırıp zeus’u uyutması için yardımını ister. hypnos, hera’nın isteğini gerçekleştirir fakat zeus uyandığında sinirden çılgına döner, yana yakına hypnos’u arar. hypnos tabi bu sırada çoktan annesi nyx’in şefkatli kollarına kaçmıştır. bunun haberini alan zeus, nyx’e sataşmaktan çekinir ve olayın peşini bırakır. derler ki, zeus’un korktuğu tek tanrıça nyx’tir. böyle de karizmatik, yüreklere korku salan delikanlı bir ablamızdır *.
kendi kendine yarattığı çocukları sıralı tam liste
1. moros: yıkım/kader tanrısı. ölüm diyarında bile kurbanlarını esir almamasıyla bilinir, her şeyi yok ettiği haliyle tasvir edilir.
2. keres: ikiz ölüm tanrıçaları. öldürme güçleri yok fakat ölmekte olan birinin başında beklerler. kişi öldükten sonra ziyafet çekerler.
3. thanatos: ölüm tanrısı. bazen kız kardeşler keres’in aksine merhametli ölümü temsil ettiği söylenirken bazen de kimseye acımayan, kimseyi kayırmayan, katı bir tanrı olarak ifade edilir-miş.
4. hypnos: uyku tanrısı. thanatos’un ikiz kardeşidir. hem thanatos hem hypnos için nyx’in kendi kendine doğurduğu çocuklar olduğu da yazar, erebus’un çocukları oldukları da yazar. mitoloji işte. zeus ile olan hikayesini anlattım, çok da bir ünü yok. roma mitolojisindeki karşılığı somnus’tur, bu da uyurgezer (somnambulist) kelimesinin kökenidir. bu da böyle garip, ilginç, hiçbir işe yaramayan bilgi.
5. oneiroi: çoğul olarak rüya tanrılarını ifade eder. ilyada’da tekil olarak zeus tarafından agamemnon’a gönderilen tek oneirostan bahsedilirken hesiod çoğul olarak bahseder, nyx’in çocukları ve hypnos’un kardeşleridir der.
6. momus: alaycılık ve trollük tanrısı. edebiyatta sanatta falan çok kullanılmış, uzun uzadıya anlatmaya üşeniyorum.
7. oizys: sefalet, depresyon vs tanrıçası. hem roma mitolojisindeki karşılığı miseria, hem de ingilizcedeki misery kelimesinin kökenidir.
8. hesperidler: hesperos (akşam) kelimesinden köken alan kız kardeşler. akşamın ve günışığının perileri gibi bir şey. tam tanrı da olamamışlar.
9. moirai: kaderi control eden 3 kız kardeş tanrıça.
10. nemesis: intikam tanrıçası (saygım sonsuz).
11. apate: kandırıkçılık, hilekarlık, düzenbazlık tanrıçası. adı sadece dionysus’un doğumundan sonra bir olayda geçer.
12. philotes: arkadaşlık, tutku ve seks tanrıçaları. ama minik tanrıçalar. hatta belki kutsal ruhlar.
13. geras: yaşlılık tanrısı. roma mitolojisindeki karşılığı senectus’tur. senescence (yaşlılık) kelimesi de buradan gelir. bir başka gereksiz etimolojik köken daha.
14. eris: nifak tanrıçası.
evrende hiçbir şey yokken, her yer sonsuz boşluktan ibaretken, “var” olan tek şeyin “hiçlik” olarak bilindiği zamanlarda chaos “var” imiş. chaos’tan sonra 5 ilk-tanrıdan biri olan nyx, kardeşi erebus ile (karanlık ve gölgenin tanrısı) birlikte chaos’tan “doğan” tanrılar iken diğer 3 tanrı (gaia, tartaros ve eros) için böyle bir şey söylemez hesiod.
hesiod, nyx’ten “black night” olarak bahseder, ismini zikretmez (zeus’un bile korktuğu tanrıçanın adını anmak istemediğinden muhtemelen). şuraya da 3 farklı theogony çevirisi koyalım, 1 2 3. kardeşi erebos ile aether (üst gök, tanrıların nefes aldığı havanın bulunduğu gök, yıldızlı gök) ve hemera (gün, gündüz) isimli iki çocuğu olur. sonraki çocuklarını tamamen kendi kendine “doğurmuştur” (çok fazla çocuğu var, hepsini buraya yazıp şişirmemek için en sona ekledim. aether ve hemera’nın aksine hepsi kötücül tanrılar).
nyx, yine hesiod’un bildirdiği üzre tartarosta yaşar. kızı hemera ile nöbetleşe çalışır, biri tartarosa döndüğü vakit diğeri ayrılır, böylece gece gündüz döngüsü sürer (bu hikayenin neredeyse aynısını genesis 1’de geçiyor (tanrı dünyayı yaratmadan önce hiçlik vardı, sonra ışığı yarattı, ışığı ikiye bölüp gece ve gündüzü yarattı vs). yine önce gece, sonra gündüz yaratılmış, tıpkı önce nyx sonra hemera gibi) genesis 1:3-5. tartaros gibi işkencenin, zulmün ve karanlığın hüküm sürdüğü bir yerde yaşamasına rağmen kötülük tanrıçası değildir, hatta zeus’un bütün tarih boyunca yaptığı kötülükten daha az karanlık işlere bulaşmış olabilir. insanların nyx’i kötü bilmesinin sebebi bu denli karanlıkta yaşaması, çocuklarının neredeyse hepsinin kötülüğün vücut bulmuş hali olmaları ve nyx hakkında çok az şey bilinmesi olabilir.
hakkında az şey bilinmesine şöyle bir parantez açayım. nyx, sanatta çok farklı şekillerde betimlenmiş. kimi chariot sürerken resmetmiş (metropolitan museum of art), kimi kanatları vardı (metropolitan museum of art) demiş, kiminde de bir duvak (veil) iliştirmişler. ay tanrıçası selene’e mi yoksa nyx’e mi ait olduğu bilinmeyen bir heykelinde ise şu şekilde betimlenmiş. hatta o kadar az şey bilinir ki kendi adına bir tapınağı bile yoktur.
nyx hakkında çok fazla hikaye bilmesek de ilyada’da anlatılan bir hikaye var kendisi hakkında. çocuklarından biri olan hypnos’u hera çağırıp zeus’u uyutması için yardımını ister. hypnos, hera’nın isteğini gerçekleştirir fakat zeus uyandığında sinirden çılgına döner, yana yakına hypnos’u arar. hypnos tabi bu sırada çoktan annesi nyx’in şefkatli kollarına kaçmıştır. bunun haberini alan zeus, nyx’e sataşmaktan çekinir ve olayın peşini bırakır. derler ki, zeus’un korktuğu tek tanrıça nyx’tir. böyle de karizmatik, yüreklere korku salan delikanlı bir ablamızdır *.
kendi kendine yarattığı çocukları sıralı tam liste
1. moros: yıkım/kader tanrısı. ölüm diyarında bile kurbanlarını esir almamasıyla bilinir, her şeyi yok ettiği haliyle tasvir edilir.
2. keres: ikiz ölüm tanrıçaları. öldürme güçleri yok fakat ölmekte olan birinin başında beklerler. kişi öldükten sonra ziyafet çekerler.
3. thanatos: ölüm tanrısı. bazen kız kardeşler keres’in aksine merhametli ölümü temsil ettiği söylenirken bazen de kimseye acımayan, kimseyi kayırmayan, katı bir tanrı olarak ifade edilir-miş.
4. hypnos: uyku tanrısı. thanatos’un ikiz kardeşidir. hem thanatos hem hypnos için nyx’in kendi kendine doğurduğu çocuklar olduğu da yazar, erebus’un çocukları oldukları da yazar. mitoloji işte. zeus ile olan hikayesini anlattım, çok da bir ünü yok. roma mitolojisindeki karşılığı somnus’tur, bu da uyurgezer (somnambulist) kelimesinin kökenidir. bu da böyle garip, ilginç, hiçbir işe yaramayan bilgi.
5. oneiroi: çoğul olarak rüya tanrılarını ifade eder. ilyada’da tekil olarak zeus tarafından agamemnon’a gönderilen tek oneirostan bahsedilirken hesiod çoğul olarak bahseder, nyx’in çocukları ve hypnos’un kardeşleridir der.
6. momus: alaycılık ve trollük tanrısı. edebiyatta sanatta falan çok kullanılmış, uzun uzadıya anlatmaya üşeniyorum.
7. oizys: sefalet, depresyon vs tanrıçası. hem roma mitolojisindeki karşılığı miseria, hem de ingilizcedeki misery kelimesinin kökenidir.
8. hesperidler: hesperos (akşam) kelimesinden köken alan kız kardeşler. akşamın ve günışığının perileri gibi bir şey. tam tanrı da olamamışlar.
9. moirai: kaderi control eden 3 kız kardeş tanrıça.
10. nemesis: intikam tanrıçası (saygım sonsuz).
11. apate: kandırıkçılık, hilekarlık, düzenbazlık tanrıçası. adı sadece dionysus’un doğumundan sonra bir olayda geçer.
12. philotes: arkadaşlık, tutku ve seks tanrıçaları. ama minik tanrıçalar. hatta belki kutsal ruhlar.
13. geras: yaşlılık tanrısı. roma mitolojisindeki karşılığı senectus’tur. senescence (yaşlılık) kelimesi de buradan gelir. bir başka gereksiz etimolojik köken daha.
14. eris: nifak tanrıçası.
devamını gör...
dünyanın en kısa korku hikayesi
biri tek başına evidneyken gece vakti elektrikler kesilir, aman kötüyü çağırmayalım
devamını gör...
filmden çıkıp bilet sırasında bekleyenlere spoiler vermek
vizyona girdiği ilk gün end game için sinemaya gittiğimde seanstan çıktıktan sonra şahit olduğum olay. 15-16 yaşında bir arkadaş aynı film için bir sonraki seansa bilet alan insanlara "iron man ve black widow ölüyor, captain america thor'un çekicini kaldırıyor" diye bağırmıştı. sonra merdivenden aşağı koştu. arkasından 7-8 kişi koşuyordu. ne oldu bilemiyorum ama umarım dayak yemiştir.
devamını gör...
havai fişekleri yasaklamak
yasaklanması gerekir.bu havai fişekler yüzünden zarar gören kuşlara yazık.havai fişek patladığını görmesek insanlık birşey kaybetmez herhalde.faydamız yok ama inadına zararımız var.
devamını gör...
çocukların patavatsızlıkları
çocuktan al haberi sözünün nedeni çocukların patavatsızlıklarındadır. konuya dahil yetişkinleri genelde utandırırken, dahil olmayanların gülmemek için dudaklarını ısırmasına neden olur.
devamını gör...
six degrees of separation
türkçede "ayrımın altı derecesi" olarak ifade edilir. gezegendeki herhangi birinin bir kimseye uzaklığının ortalama olarak 5 veya 6 kişi olduğunu iddia eden bir teoridir.
bu iddia ilk olarak 1929 yılında macar yazar karinty tarafından "zincirler" adlı hikayesine konu olmuştur. daha sonra 1950 yıllarında iki matematikçi tarafından matematiksel ifadelere dökülmeye çalışılmıştır ancak sonuçtan asla tatmin olunamamıştır. 1967 yılında ise amerikan sosyolog miligram bu teoriyi ispatlayabilmek için bir çalışma yapmış ve bu çalışmaya da küçük dünya sorun adını vermiştir.
küçük dünya sorunu
miligram orta batıdaki rastgele birkaç insandan hiç tanımadıkları bir adama bir paket göndermelerini istiyor. bu insanların elinde bulunan bilgiler yalnızca: adamın ismi-soyismi, amerika'da yaşadığı eyalet ve yaptığı meslek. insanlar arkadaşlarının da çevrelerini hesaba katarak ellerinde bulunan paketi bir arkadaşına veriyor, o arkadaşı diğerine, o diğerine derken paketler ulaşması gereken yere ulaşıyor. paketin ulaşma uzunluğu ortalama olarak 5-7 kişi olarak hesaplanıyor.
the oracle of bacon
oracle of bacon, brett tjaden tarafından oluşturulmuş bir internet sitesidir. sitenin asıl amacı herhangi bir oyuncu ile kevin bacon arasındaki bağı hesaplamak olsa da herhangi iki oyuncunun uzaklığını da hesaplayabilirsiniz. site iki oyuncunun oynadığı dizilerden ortak insanları birleştirerek bir yol oluşturma temelli işliyor. örn:


2001 yılında watts adlı bir profesör kolombiya üniversitesinde miligram'ın yapmış olduğunu deneyi e-posta yolu ile gerçekleştiriyor. bunun sonucunda da ,tahmin edildiği üzere, e-postanın son kişiye ulaşma uzunluğu tam 6 kişi çıkıyor.
2008 yılında microsoft 180 milyar kullanıcıyı birbirine bağlayarak bu teoriyi kanıtlamak için minimum zincir uzunluğunu hesaplıyor ve tam olarak 6.6 kişi çıkıyor.
2016 yılında ise facebook, kullanıcılarının aralarındaki ortalama uzunluğun 3.5 kişiye kadar düştüğünü belirtmiştir. bu da bize teknolojinin ilerlemesiyle zincirin kısaldığını gösteriyor.
bu teori en başta her insanın yaklaşık 44 kişi tanıdığı varsayılarak ilerletilse de gelişen teknolojiyle bu sayı 100 kişiye çıkarılmıştır. yani sizin tanıdığınız her 100 kişi birbirinden farklı 100 kişi daha tanıdığında zaten henüz 2. zincirde ulaşabildiğiniz kişi sayısı 10.000'e çıkıyor. 100 kişiden daha az kişiyi tanıyor olsanız dahi tanıdığınız bir kişi normalden daha fazla insanı tanıyor olacak ve dengeyi kuracaktır.
bu zincirler devam ettiğinde ve 6. zincire ulaştığınızda teoride ortalama bir trilyon insana ulaşmış oluyorsunuz, ki bu dünya nüfusundan çok daha büyük bir sayı demek...
kaynaklar
1
2
3
bu iddia ilk olarak 1929 yılında macar yazar karinty tarafından "zincirler" adlı hikayesine konu olmuştur. daha sonra 1950 yıllarında iki matematikçi tarafından matematiksel ifadelere dökülmeye çalışılmıştır ancak sonuçtan asla tatmin olunamamıştır. 1967 yılında ise amerikan sosyolog miligram bu teoriyi ispatlayabilmek için bir çalışma yapmış ve bu çalışmaya da küçük dünya sorun adını vermiştir.
küçük dünya sorunu
miligram orta batıdaki rastgele birkaç insandan hiç tanımadıkları bir adama bir paket göndermelerini istiyor. bu insanların elinde bulunan bilgiler yalnızca: adamın ismi-soyismi, amerika'da yaşadığı eyalet ve yaptığı meslek. insanlar arkadaşlarının da çevrelerini hesaba katarak ellerinde bulunan paketi bir arkadaşına veriyor, o arkadaşı diğerine, o diğerine derken paketler ulaşması gereken yere ulaşıyor. paketin ulaşma uzunluğu ortalama olarak 5-7 kişi olarak hesaplanıyor.
the oracle of bacon
oracle of bacon, brett tjaden tarafından oluşturulmuş bir internet sitesidir. sitenin asıl amacı herhangi bir oyuncu ile kevin bacon arasındaki bağı hesaplamak olsa da herhangi iki oyuncunun uzaklığını da hesaplayabilirsiniz. site iki oyuncunun oynadığı dizilerden ortak insanları birleştirerek bir yol oluşturma temelli işliyor. örn:


2001 yılında watts adlı bir profesör kolombiya üniversitesinde miligram'ın yapmış olduğunu deneyi e-posta yolu ile gerçekleştiriyor. bunun sonucunda da ,tahmin edildiği üzere, e-postanın son kişiye ulaşma uzunluğu tam 6 kişi çıkıyor.
2008 yılında microsoft 180 milyar kullanıcıyı birbirine bağlayarak bu teoriyi kanıtlamak için minimum zincir uzunluğunu hesaplıyor ve tam olarak 6.6 kişi çıkıyor.
2016 yılında ise facebook, kullanıcılarının aralarındaki ortalama uzunluğun 3.5 kişiye kadar düştüğünü belirtmiştir. bu da bize teknolojinin ilerlemesiyle zincirin kısaldığını gösteriyor.
bu teori en başta her insanın yaklaşık 44 kişi tanıdığı varsayılarak ilerletilse de gelişen teknolojiyle bu sayı 100 kişiye çıkarılmıştır. yani sizin tanıdığınız her 100 kişi birbirinden farklı 100 kişi daha tanıdığında zaten henüz 2. zincirde ulaşabildiğiniz kişi sayısı 10.000'e çıkıyor. 100 kişiden daha az kişiyi tanıyor olsanız dahi tanıdığınız bir kişi normalden daha fazla insanı tanıyor olacak ve dengeyi kuracaktır.
bu zincirler devam ettiğinde ve 6. zincire ulaştığınızda teoride ortalama bir trilyon insana ulaşmış oluyorsunuz, ki bu dünya nüfusundan çok daha büyük bir sayı demek...
kaynaklar
1
2
3
devamını gör...
madalya müracaatları
devamını gör...
halychtidae
açıkçası nickaltısı sol framee düşen yazarları, kendi nickaltılarına entry girmeyecek kadar cool ve elit insanlar olmaları dolayısıyla bulamıyorum. daha bugün yaşadım. ben de herkes aynı şeyi yaşamasın diye yazayım dedim.*
devamını gör...
ivriz köy enstitüsü
1937-1948 arasında kurulan 21 köy enstitüsünden iç anadolu'nun göbeğinde, konya'da kurulanı. konya ve afyon illerinden öğrenci kabul eden bu kurum, ünlü ivriz kaya kabartmasının yakınlarında kurulmuştur.
konya ovası gibi tahıl ambarı gepgeniş bir düzlükte kurulan okul, köy enstitüleri edebiyatının da ilk meyvesinin filizlendiği yer olacaktır. 1950 yılında bu okul mezunlarından aksaray demirci beldesi öğretmeni mahmut makal'ın "bizim köy" adlı eseri bomba gibi patlar. bir yandan da büyük tartışma koparır; öyle ya bugüne kadar "orda bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüz" diyen veya "yemyeşil çayırlar, saz tıngırdatan bağrı yanık ozanlar, çobanların kaval nağmeleri" pastoralizmi olmadan, tüm çıplaklığı ve kiriyle köyleri gösterebilen yoktur. hele ki böyle bir metni henüz yirmi yaşında bir gencin yazmasına kimse inanmaz, devlet onu tutuklarken bir yandan da "kitabı sen yazmadın, yaşar nabi'ye yazdırdın yok yok tonguç'a yazdırdın" diye baskı yaptırır. ama kitabın etkisiyle baş etmek mümkün olmaz. artık bir yalnızlığa terk edilmiş ismail hakkı tonguç oldukça sevinmiş, bu kitabın başarısı sürgüne gitmenin ve arkadaşlarınca dışlanmanın acısını bile unutturmuştur...
mahmut makal dışında, ilkokul kaynak kitaplarıyla meşhur hacı angı da bu okuldan mezundur. ayrıca gazeteci kemal bayram çukurkavaklı da burada okumuş ama bitirememiştir. bugün okul sosyal bilimler lisesi olarak devam ediyor. tarihi kampüsüne de göz dikilmiş.
kaynak: pakize türkoğlu'nun tonguç ve enstitüleri kitabı, ayrıca fakir baykurt'un özyaşam öyküsünün son cildi olan "dost yüzleri"
konya ovası gibi tahıl ambarı gepgeniş bir düzlükte kurulan okul, köy enstitüleri edebiyatının da ilk meyvesinin filizlendiği yer olacaktır. 1950 yılında bu okul mezunlarından aksaray demirci beldesi öğretmeni mahmut makal'ın "bizim köy" adlı eseri bomba gibi patlar. bir yandan da büyük tartışma koparır; öyle ya bugüne kadar "orda bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüz" diyen veya "yemyeşil çayırlar, saz tıngırdatan bağrı yanık ozanlar, çobanların kaval nağmeleri" pastoralizmi olmadan, tüm çıplaklığı ve kiriyle köyleri gösterebilen yoktur. hele ki böyle bir metni henüz yirmi yaşında bir gencin yazmasına kimse inanmaz, devlet onu tutuklarken bir yandan da "kitabı sen yazmadın, yaşar nabi'ye yazdırdın yok yok tonguç'a yazdırdın" diye baskı yaptırır. ama kitabın etkisiyle baş etmek mümkün olmaz. artık bir yalnızlığa terk edilmiş ismail hakkı tonguç oldukça sevinmiş, bu kitabın başarısı sürgüne gitmenin ve arkadaşlarınca dışlanmanın acısını bile unutturmuştur...
mahmut makal dışında, ilkokul kaynak kitaplarıyla meşhur hacı angı da bu okuldan mezundur. ayrıca gazeteci kemal bayram çukurkavaklı da burada okumuş ama bitirememiştir. bugün okul sosyal bilimler lisesi olarak devam ediyor. tarihi kampüsüne de göz dikilmiş.
kaynak: pakize türkoğlu'nun tonguç ve enstitüleri kitabı, ayrıca fakir baykurt'un özyaşam öyküsünün son cildi olan "dost yüzleri"
devamını gör...
insanımızın genelde akıcı ve etkili konuşamaması
en geçerli sebebi kitap okumamak ve araştırmamaktır.
kitap okumak diksiyonu da düzeltir, hitabeti de yükseltir.
kitap okumak bilgi almanızı da sağlar.
kitap tavsiyesi isteyen varsa portakal atabilir. olabildiğim kadar yardımcı olmaya çalışırım.
kitap okumak diksiyonu da düzeltir, hitabeti de yükseltir.
kitap okumak bilgi almanızı da sağlar.
kitap tavsiyesi isteyen varsa portakal atabilir. olabildiğim kadar yardımcı olmaya çalışırım.
devamını gör...
dean schneider
nam-ı diğer, aslanlara fısıldayan adam. çoğu insanın sahip olmak isteyeceği geliri ona sunan işinden vazgeçip hayallerinin peşinden koşan isviçreli cesur hayvansever.
radikal bir karar alarak güney afrika'ya taşınıyor ve orada doğal ortamından uzaklaştırılmış, istismar edilmiş, yardıma ihtiyacı olan vahşi hayvanlar için hakuna mipaka adlı kulübü kuruyor. onlara uygun bir yaşam alanı sunuyor. toplumun ideal yaşam dayatmalarına karşı gelip konfor alanından çıkarak ruhunu özgürleştirebilmeyi başarması, kendini gerçekleştirebilmesi ilham verici. hayvan dostlarıyla güzel anlarından iç ısıtan kareler:
hizliresim.com/8q3Lt8
hizliresim.com/f7S1PR
hizliresim.com/tUAYHH
hizliresim.com/zcypEg
daha fazlası için instagram hesabı:
www.instagram.com/dean.schn...
radikal bir karar alarak güney afrika'ya taşınıyor ve orada doğal ortamından uzaklaştırılmış, istismar edilmiş, yardıma ihtiyacı olan vahşi hayvanlar için hakuna mipaka adlı kulübü kuruyor. onlara uygun bir yaşam alanı sunuyor. toplumun ideal yaşam dayatmalarına karşı gelip konfor alanından çıkarak ruhunu özgürleştirebilmeyi başarması, kendini gerçekleştirebilmesi ilham verici. hayvan dostlarıyla güzel anlarından iç ısıtan kareler:
hizliresim.com/8q3Lt8
hizliresim.com/f7S1PR
hizliresim.com/tUAYHH
hizliresim.com/zcypEg
daha fazlası için instagram hesabı:
www.instagram.com/dean.schn...
devamını gör...
normal sözlük'ün yazarları motive etmesi
bazen ben mi sözlüğü motive ediyorum sözlük mü beni motive ediyor paradoks'una düşmüyor değilim. karşılıklı bir etkileşim var ama o kesin.
nelere mi motive oldum?
duymadığım ve sonra çok saran şarkılara.
bir film analizinini okuyup merak edip izlemelere.
ilgimi çeken bir konu başlığında doyasıya öğrenmeye.
bazen güzel enerjilere bazen tuhaf saldırılara biraz kaos'ta olmalı mantığıyla hemen hepsine merak duymalara. herkes'te farklı olur tabii ama bende her gün sözlüğe uğramaya vesile oldu.
keşke başka yerlerde de motive olabilseydim mesela işte çalışmaya.*
not: ben yazmayı seviyor muşum meğer halbuki günlük bile tutamazdım. ilkokul'da kompozisyon ödev'imi bile annem yazardı. şimdi de kötü yazıyorum ama öğretmen'imin değil kendim'in seçtiği başlıklara...
nelere mi motive oldum?
duymadığım ve sonra çok saran şarkılara.
bir film analizinini okuyup merak edip izlemelere.
ilgimi çeken bir konu başlığında doyasıya öğrenmeye.
bazen güzel enerjilere bazen tuhaf saldırılara biraz kaos'ta olmalı mantığıyla hemen hepsine merak duymalara. herkes'te farklı olur tabii ama bende her gün sözlüğe uğramaya vesile oldu.
keşke başka yerlerde de motive olabilseydim mesela işte çalışmaya.*
not: ben yazmayı seviyor muşum meğer halbuki günlük bile tutamazdım. ilkokul'da kompozisyon ödev'imi bile annem yazardı. şimdi de kötü yazıyorum ama öğretmen'imin değil kendim'in seçtiği başlıklara...
devamını gör...




