öyle bir dolmuştur ki çığlık çığlığa susuyordur.*
devamını gör...

görmezden gelmiştim, sen bizim duygularımızı görmezden gelirsen bizde seni dünyamızdan sileriz.
devamını gör...

rengini fark edemeyeceğim kadar az yanıyor.
devamını gör...

bir yalnız daha gelmiş sözlüğe. sarılacakmış he gel sarıl. biraz zaman geçsin gösterirler sana kafa kaç bucak. neyse korkutmayalım. hoşgeldin.
devamını gör...

ben tek seferde lavaboda kalan artıkları elimle alabiliyorum, hangi prenseslikten bahsediliyor burada. kül kedisiydim prenses olamadan balkabağı oldum olarak yorumladım şu an.
devamını gör...

en yakınımın, en zor günümde beni terk etmesiydi.
devamını gör...

şüphesiz olarak var olan etkidir.

bir insanın iç yapısını ortaya koyan en başarılı gözlemci, muhtemelen hava durumu ve iklimlerdir.
kişilerin karakter yapılarının şekillenmesinde en önemli faktörlerden birisi, yetiştiği bölgenin iklimi olarak değerlendirilir.
tabii tabiat ana dışında, aile çevre okul ve benzeri faktörler de etkilidir.
devamını gör...

sığınaklara koşun dübe diye bir şey ekledi iko hepimizi öldürebilir kaçınnn.

şaka bir yana güzel bir şey zaten gelmesini istiyordum kısaca anlatayım :

dünün en beğenilenlerini görmenizi sağlayan bölüm yani dün girmediyseniz ne olmuş diye gidip oradan öğrenebilirsiniz.
devamını gör...

cem yılmaz / ezgi mola
devamını gör...

@lucifer ----> @gerceklucifer

öz hakiki tosunpaşa benim.

ekleme: bu iki mahlası karıştıracak kadar mal değiliz. başlık birleştirilmeden önce benzer nickler gibi bir şeydi.
devamını gör...

osmanlı ve selçuklu döneminde ticarete yön veren ahilik anlayışı kapsamında bazı kurallar belirlenmiş ve bu ticaretin halka ve devlete fayda sağlayacak şekilde yürümesi amaçlanmıştır. esnafın titiz çalışarak, doğru ve dürüst bir ticaret ile devlete katkı sağlamaları hedeflenmiştir. neden söz konusu bir pabuc diye sorarsanız; o dönemde en çok tartışması yapılan mallar pabuclardır. üretiminde türlü hileler ile mallarını satmaya çalışan esnafı kınama ve vatandaşı bir nevi uyarma görevi üstlenmiştir dama atılan pabuçlar.

ürünü piyasa fiyatından yüksek bir ücrette satan, malın üretiminde hile yapan / ihmalde bulunan ve kendi çapında dolandırıcılık ile zenginleşme çabasında olan esnafın dükkanının çatısına bir pabuç atılırmış ki vatandaş anlasın, "bu esnaf mimli, alışverişte dikkatli olmak lazım gelir". bu durum müşterilerin azalmasına sebep olur, çünkü insanların tercih edeceği bir dükkan değildir artık orası. keşke bugün hala devam etse dedirten bir gelenektir.

bugün ise kullandığımız anlam yine benzerdir aslında. gözden düşen, tercih edilmeyen, geri plana itilmiş insanların değer kaybetme durumunu temsilen dile getirilir.
-- kardeşin yeni mi doğdu? hoooop pabuc dama.
-- ortama ilgi çeken yeni bir arkadaş mı dahil oldu? hoooop pabuc dama.
-- yanında yeni biri işe başladı ve senden daha mı yetenekli? hoooop pabuc dama.

diyeceğim o ki, pabucunuza sahip çıkın*.
devamını gör...

artı oy kullanan elleri dert görmesin diyeceğim yazarımız.*

arada bir kaybolup geliyor, geldiğini de seri oylarlarıyla hissettiriyor. kaybolduğu aralarda saç uzatma kürleri yapıyorsa ses etmeyeceğim ama başka sebepler varsa seri oylara rağmen küseceğim. *
devamını gör...

montmartre paris

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir küçük bir zebellah ukdesidir.

dünyanın gelmiş geçmiş en büyük boksörü olan muhammed ali’ye ait olan sözdür ve orijinali “float like a butterfly, sting like a bee.”dir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
muhammed ali sadece boksör olarak olağan dışı yeteceğiz ile değil karakterli ve omurgalı duruşu ve söz söyleme yeteneği ile de birçok sporcudan çok farklı bir yerdeydi.

konuşmalarındaki kibir gibi görünen şey aslında bir özgüven ifadesi ve bir meydan okumaydı. belki bunun nedeni sürekli olarak azınlıkta kalması idi ve belki de bu iddialı ifadelerinin nedeni de bu sürekli azınlıkta kalma duygusu idi.

muhammed ali, amerika’da müslümanlığı seçerek kendini bir azınlığa dahil ettiğinde zaten afro-amerikalı olarak başka bir azınlığın içindeydi. boks gibi büyük bir çoğunluğun spor olarak kabul etmediği bir dal ile haşır neşir olması da onu başka bir azınlığa dahil ediyordu. savaş karşıtı olarak belki azınlıkta değildi ama ününün zirvesinde savaş karşıtı olduğunu açık açık söyleyerek başka bir cesur azınlığa daha girmiş oldu gönüllü olarak.

muhammed ali’nin maçlarını izlediyseniz eğer o ringde bokstan fazlası olduğunu görürdünüz. o ringde bir dans gösterisi sunardı adeta, evet tam da söylediği gibi zarif bir kelebek havasında süzülürdü. ancak yumruklarını sertliği ve zamanlaması zaman ayarlı balyoz acımasızlığında idi, evet arı gibi de sokardı.

muhammed ali’nin son olarak dahil olduğu azınlık ise dünyanın yüzde birlik bir diliminde görülen parkinson hastalığına yakalanmış olmasıydı.

o zaman soralım bir de what’s my name?
devamını gör...

bu listede olduğumuza bile şaşırılması gereken durum.
olaya bir de şu taraftan bakalım, dünyanın en üzgün ülkeleri listesi'nde ilerlemiş olduk.*
devamını gör...

geceye bir nazan öncel şarkısı bırakalım. ara ara dinlediğim. hep dinlediğim. bıktırmaz. bağımlılık yapar.

"hatırına sustum"

devamını gör...

bu ağaçtan yapılan ürünler hafif olduğu için tercih edilir fiyat olarak uygun ama malzeme olarak dayanıksız olur kavak ağacı. eskiden, yaşadığım şehirde her yer kavaktı. 4. katta olan evimin balkonuna gelirdi ağacın yarısı. bakar bakar evde yangın çıksa acaba burdan ağaca atlayabilir miyim diye sürekli kafamda aksiyon senaryoları yazardim.
baharda milletin alerjisi var diye kese kese bitirdiler dün farkettim, lan bu kavaklar nereye gitti diye. 15 yıl sonra bunu yeni farketmek de..
devamını gör...

sezai karakoç ve cemal süreya sınıf arkadaşıyken aynı kıza ( muazzez akkaya) aşık olmuş ve bu kız üzerinden bir iddiaya (iddia, ömür boyu iz bırakacak bir şey olmalıymış) girmeye karar vermişler. sonunda ceza olarak iddiayı kaybeden soyadından bir harf eksiltir kararına varmışlar. eğer cemal süreyya kaybederse süreya, sezai karakoç kaybederse karkoç şeklinde değiştireceğini kabul etmişler.
iddianın sonucunda cemal süreyya kaybetmiş olacak ve soyadı artık süreya kalacaktır
devamını gör...

tarihin babası herodot, engelin babası zeki demirkubuz.
devamını gör...

haklı gerekçeleri olabilir. eğer siz, örneğin, çocukluk arkadaşlarınızdan daha iyi şartlarda yaşıyorsanız, o insanlar, hayata aynı yerden başlamış insanların neden onlardan daha şanslı olduğunu sorgulayabilir. hatta bu kişiler en yakınınızdaki kişiler bile olabilir. ben bu tür bir kıskançlığı kadere lanet okuma olarak görüyorum ve o kişilere hem hak veriyorum hem de onlar için üzülüyorum.
zeka seviyeleri ve başlangıç şartları aynı olsa bile bazı insanlar diğerlerinden daha şanslıdır, bunu kabul edelim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim