norveç doğumlu ünlü doğa fotoğrafçısı kjell sandved'in, uzun yıllar süren çalışmaları sonucu kelebeklerin kanatlarında keşfettiği harikulade alfabe.

zihninizde canlanan her şeyi bir kenara bırakın çünkü fotoğrafını göreceğiniz şey kesinlikle zihninizdekinden çok fazla! doğanın bünyesinde gizlediği güzelliklerin yalnızca bir tanesi olan bu alfabe, latin harflerinin neredeyse tamamını ve 1'den 9'a kadar olan sayıları içeriyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

gördüğünüz gibi. kelebek kanadı pulları yan yana gelerek harfleri oluşturmuşlar. sandved, bunu ilk kez 1960 yılında, çalıştığı müzede fark ediyor. elindeki kelebep purosu kutusundan çıkardığı kelebeğin kanadında "f" harfini görüyor, kamerasıyla yakın çekimle görüntülüyor ve heyecanla yanlış görmediğini kanadın üzerinde f harfi olduğunu keşfediyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ardından çalışmalara başlayan sandved, yaklaşık 24 yıl boyunca 20.000 kelebeğin kanadını inceliyor. papua yeni gine, kongo gibi ülkelere gidip fotoğraflar çekiyor. en sonunda dediklerinde haklı çıkıyor; birçok kelebek türünün kanadında bir harf bulunuyor. özellikle bazı harfler (a ve z gibi) yalnızca tek türe özel olarak gözlemleniyor.

her gün karşımıza çıkan birkaç doğa mucizesinden biri ve biz bu mucizelerin farkında bile değiliz.

edit: imla.
edit2: fotoğraf düzenleme.
devamını gör...

ne ölüye,ne diri'ye,ne özürlüye saygımız,sevgimiz,acıma'miz var.
vicdansız nesiller yetişmiş artık, allah korkusu kalmadı.
devamını gör...

pavlov'u seksi bir yönetici kadın sanıyordum. affet hocam.

nickaltına yazmayacağım bir daha. yada yazarım alırım bi gıdık, belki son defa... bazı şeyleri bilemezsin hocam, ben de bilemedim. ama kırıldım. insan sadece kendi yaşanmışlıklarını, kırgınlıklarını hatırlıyor anımsayınca. eylulıngın kahkahaları üstüne tuz biber oldu. zaten hiç tatlı gelmez burukluklar.

kadın olmalıydın sen. çok yakıştırmıştım sana bu kimliği. çok yakındın kafamdaki sitenin en seksi hanımı idealime.. sürekli sitenin istatistliklerine göz attığından dolayı, inişli çıkışlı performans grafiğinin yansıtıldığı bir projeksiyon kutusunun mavi ışığı altında elinde sunum çubuğu tuttuğunu, 'lucifer dikkatimizi verelim lütfen' dediğini hayal ediyordum. evet dedim evet.. bu kadın çekip alır beni koparırım kafayı. meğerse sen de sitedeki her erkek gibiymişsin, gözümden bir damla istatistlik düştü zemine. kayboldu. güneşin yakıcılığında uçtu. günün anlamsızlığına karıştı. 3 kat aşağıda anlamsızca koşturan çocuklar vardı. defolun dedim gözümün önünden defolunn...

gerçeklik uyuşturuyormuş hocam. sabah kahve içerken farkettim. uyanmıştım artık radyo gecesinin ertesinde. hiçbir şey bir daha eskisi gibi olmayacak der gibiydi o sabah. tül perdenin genişleyip şişerek dolduğu salonda, ürpertiyle bir şeylere hazırlıksız yakalanmıştım, ilk sigaram da tatsız geldi. ben yoldaş gibi sarmam hocam üşengeç adamım paketten çıkarır yakarım. bir çırpıda çıkarıp yaktım. o havayı yakaladım anında. bozulan gizemin buruk soluğuydu alıp verdiğim karışan tütün dumanına. bir insan ancak bu kadar hiçbir şey yapmadan bir yazarı yok edebilirdi. belki de yok olmaya hazırdım. sen sennnn istatistlik kurabiyesi.. bunu sen yaptın.

anca istatistlikmiş, anca veriymiş. aşk böyle rakamsal databaselerden mi oluşuyor sanıyorsun bayım? en çok tanım girilen başlık mıydı? kim çok yazmıştı? ben söyleyeyim hiçbirisi..

hayalleriyle oynanan bir lucifer bıraktın bu sitede. en baştan dm'yi çakıp 'abisi erkeğim ben' deme nezaketini gösterebilirdin. yapmadın bunu.

boşluk oluştu içimde. bana bir yönetici kadın borçlusun, bunu unutma... unutmaaağğ oh noo.
devamını gör...

kızlık zarı dikimi insanın kendisine yaptığı bir saygısızlık. evlenmeden önce ilişki yaşamayı normal gören kızların evlenirken neden kızlık zarını önemseyen birisini seçtiklerini anlamıyorum. mesele sırf kızlık zarı değil, o kişiyle birçok konuda uyuşamayacaksın. onun hayata bakışı farklı seninki farklı.
kendimi zorlayıp düşününce bazı uç örnekler geliyor aklıma. tutucu bir çevrede yaşayıp, tecavüze uğramış ve duyulması halinde yuva kuramayacak bir kız mesela. ama bu bile ona haksızlık. sanki tecavüz kendi suçuymuş gibi. psikolojik olarak zor bir durum, gizleyip örtmesi. kendim yazarken utandım.
devamını gör...

var mı ki!?!?
devamını gör...

uzun süredir abra v13 serisini kullandığım bilgisayar markasının laptop'larıdır. çevremde de birçok kullanan kişi var bu yazıda kendi tecrübelerim ve duyumlarıma göre monster notebook'ların iyi ve kötü yönlerinden bahsedeceğim. iç malzemenin tamamı işlemci, ram, gpu vb. -doğal olarak- ithal olan, kasası ve ic malzeme haric kalan kısmı yerli olan notebooktur. bu kalan kısım yerli olduğundan aynı özelliklere sahip -işlemci hızı, ekran kartı vb- olan markalara göre fiyatı daha uygundur. genelde çoğu kişi monster notebook'ların çok ısınmasından şikayetçi. oyun bilgisayarlarında hayvan gibi çok çekirdekli işlemci ve saglam ekran kartları olduğundan ısınması normaldir ancak monster'da ısınma diger markalara göre biraz daha fazladır. ısınma sorununu alacağınız soğutucuyla nispeten halledebilirsiniz. bir diğer problemi dış materyel hassastır. yani yaldır yaldır tuşlara abanmamalı kapağını sertçe kapatmamalısınız. ekran ve kasa arasındaki menteşe kırılması sebebiyle servise gönderdim mesela düzelttiler. bir de ara ara kendiliğinden mavi ekran verme sorunu vardır. oyun sırasında değil de dümdüz google'da takılırken bir anda mavi ekran alabilirsiniz. bir arkadasımın monster tulpar'ı var neredeyse 3 ayda bir servise gönderiyor bu sorun sebebiyle. ben de bu sorunu bir dönem abra bilgisayarımda yaşadım ancak soğutucu taktıktan sonra bu sorun ortadan kalktı. notebook'una göre de bu durum değişiklik gösterebiliyor. bu olumsuzluklara rağmen soğutucuyu fullerseniz oyun modunda birçok oyunu ortalama üstü grafik ayarlarında iyi bir fps ile oynayabilirsiniz. bu notebookların genel olarak açamayacağı bir oyun/program yoktur. yazılım geliştirmekle ilgileniyorsanız visual studio, android studio, emulator, oyun motorlarını kasmadan rahatça kullanabilirsiniz. aynı anda birkacını bile acabilirsiniz. bir taraftan oyun motoruyla ilgilenirken diğer taraftan mobil uygulama geliştirebilirsiniz*. monster'ın 2 yıl ücretsiz servisi var karşı ödemeli gönderirseniz 1 hafta gibi bir sürede düzeltip geri gönderiyorlar. 2 yıldan sonra servis ücretli fiyatları hakkında bilgim yok. bir de ömür boyu ücretsiz bakım hizmeti var. fanını temizlettirebilirsiniz genel bakım yaptırabilirsiniz. 2.5 yıldır abra kullanıyorum genel olarak performansından memnunum. bütçeniz iyiyse oyun bilgisayarı olarak msi markasını tavsiye ederim değilse yukarıdakilere dikkat ederseniz monster da iyi bir seçenektir.
devamını gör...

hastalıktır. homofobik bireylerin psikolojik destek alması gerekir.
devamını gör...

tanımlarına rastladığımda çoğunlukla beğendiğim ve tarzını sevdiğim yazar. aynı zamanda mahlası hoşuma gidiyor çünkü beni düşündürüyor.

karanlıktaki mum. ışık kaynağı olduğu halde karanlığın bir parçası. henüz yanmamış, aydınlatmamış. çözümü çok uzakta ararken aslında yanıbaşımızda oluşu ve karanlıkta olduğumuz için onu göremeyişimiz gibi.

iyi sözlükler dilerim.
devamını gör...

yeni yıkanmış mis gibi kokan kıyafetin üzerine yemek kokusu sinmesi.
devamını gör...

"herkes ölür ama herkes gerçekten yaşamaz"
ingiliz tarihçiler benim yalancı olduğumu söyleyecekler ama tarih, kahramanları asanlar tarafından yazılıyor.

cesur yürek-1995
devamını gör...

black sabbath'dan ilham alarak başlamış, pek çok alt akımı bulunan müzik türü. grind-core ve türevleri ile her daim kavgalılardır.

ana teması melankolidir. düşük ritimler ve şarkı sözleri ile insanı mutsuzluğa sürüklemesiyle ünlüdür. aşağıya bir kaç örnek bırakmak isterim.

empyrium, my dying bride, katatonia , anathema, ataraxie,doom:vs, mourning beloveth, draconian, sun o))), saturnus, shape of despair , novembre, lacrimas profundere, kimaera, eria d'or, end of green, daylight dies, swallow the sun, antimatter, ophis,forest of shadows, remembrance, agalloch,estatic fear,uaral, tears of mankind, rapture, hanging garden, novembers doom.

başlık açıldıkça güncellenecektir. in doom we trust!
devamını gör...

okumuş olduğum kitapları okunmaları için başkalarına vermeyi severim. biriktirip biriktirip evde yer kaplatmaya ne lüzum var? fiyatlar uçmuş zaten. verin ki okunsun, fark edilsin, gelişisilsin..
devamını gör...

üniversitenin ilk yılı kullandığım bir not defterim vardı, öylesine atmışım bir yerlere. onu buldum, şöyle içine bir bakayım dedim eski sevgilim gizlice not yazmış meğer, fark etmemişim.

çok garip bir hissi var.
küçük bir notun size ulaşması -üstelik yanıbaşınızda dururken- yıllar sürüyor. zaman içinde anlamını kaybediyor, belki yazan kişi bile yazdığını unutuyor. ama o orada okunmayı bekliyor.
devamını gör...

üstü açık arabaya kapıyı açmadan atlayarak binmek.
ayrıca binen kişinin 'hey dostum ne duruyorsun hadi bas gaza' şeklinde bir replik sarfetmesi durumu tamamlayıcı yegane klişedir...
devamını gör...

sanki sadece benim başıma mı geliyor diye düşündüğüm,artık başlık açarken 100 kere düşündüğüm daha sonra ise "amann boşver iyi şeylerin kıymeti bilinmiyor" zaten deyip kendimi böyle teselli ediyorum. (bkz: üzdünüz yazarınızı)
devamını gör...

biiiir... çok sıkıldım.*
devamını gör...

(bkz: kıyafetleri hep aynı sırada giyen insan)lardan biriyimdir.
devamını gör...

bana bak varoş gülü. oğluma büyü yaptırdığınızı biliyorum. benim memur oğlum senin gibi bir varoşun yüzüne bakmazdı normalde. artık nasıl bir büyü yaptırdıysanız oğlumu bir şekilde kendine bağladın ama o büyüleri tek tek bozduracağımdan emin olabilirsin. yeğenim avukat, ona söyledim, sana dava açıcam. büyü yaptırdıysa alırlar içeri dedi. cumhurbaşkanına bile yazacağım. cimer'e de yazacağım. senin oğlumu kendine aşık ederek öldürme çaban var. ama şunu o mercimek beynine sok bizim ailemize yakışmıyorsun. benim kocam 40 yıl boyunca hamallık yaparak bu aileyi ayakta tuttu, senin gibi birinin ailemizin içinde yeri yok. seni eve düşen yıldırım. sidikli. eğer oğlumun peşini bırakmazsan kapınızın önüne gelip yarın avazım çıktığı kadar bağırır, sizi rezil ederim. bu da son uyarım. anladım mı salak şey. aptal seni.
devamını gör...

genellikle devlet okullarında kullanılan bir belgedir.

öğrencinin velisi ile okuldan ayrılması ve kapıda zorluk yaşanmaması için müdür yardımcıları tarafından verilir.
devamını gör...

adama "sende hiç mi utanma yok be kardeşim" dedirten manzaradır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim