ben, içimdeki senle baş edemez oldum. gülüyorum, dans ediyorum, fotoğraf çekiniyorum, yürüyorum... hep bi sen hayali beliriveriyor yanıbaşımda. bir cesaret sana "nasılsın?" deme cürretini kendimde buldum ve yazdım. ne diyeceksin merak ediyorum. soğuk bir "iyiyim." iyi olmadığını bilerek ya da beni gülümseten emoji, video vs atarak mı ya da hiç cevap vermeyerek mi? ben böyleyim, sen de öylesin. biz neden ellerimizi kenetleyip sorunları aşmak yerine o elleri bırakıp uzaklaştık birbirimizden? ben senden başkasıyla hayal kuramaz olmuşum. ben, senin ne olursa olsun her şeye rağmen gülüşünü unutamadım. beni çok kırdın ben de seni kırmışım öyle diyorsun ama sen bunun için hiçbir şey yapmıyorsun, niçin? ben, eskisi gibi üzüleceksek bazı şeyleri sana diyemem. yeniden bir olalım, gülüşümüz, hayallerimiz demek istiyorum, hiçbir şey eskisi gibi olmaz demiştim, olmasın zaten, öyle olmasını isteyen kim? bilmiyorum, kim bilir ne anladın mesajımdan, istediğini anla ama benim içimdekileri bilmiyorsun. senin içindekiler yüzünden mi bu benimkiler yoksa? ben zamanı bekliyorum, şu an bir şey yapmamalıyım belki de hiçbir şey yapmamalıyım, sen de öyle düşünüyorsan ne olacak halimiz? ben en iyisi bazı şeyleri düşünüp bazı çılgınlıklara imza atmam gerekiyor öyle hissediyorum.
kendine dikkat et, yüzünden gülüşünü alanları hayatına alma lütfen. unutmadım sesini, gülüşünü ama özledim seni. bazı şeyler olursa olur. umarım bizim için iyisi olur.
devamını gör...

zirvelerde kartallar da bulunur yılanlar da. birisi oraya süzülerek diğeri sürünerek gelmiştir. sözünün sahibidir.
devamını gör...

hayır efendim skandal filan değildir. mağduriyet yaratılarak yapay bir gündem oluşturma çabasıdır. normalde ödül alınıp ondan sonra teşekkür konuşması yapılmaktadır. bu oscar'da da böyledir venedik film festivalinde de. inanmayan açıp bakabilir. yani tamer karadağlı geç bile kalmıştır ödülü vermekte.
nihal yalçın'a gelecek olursak, kendisini hiç tanımam etmem. şimdi bir film festivalinde ne demeye işi istanbul sözleşmesi'ne bağlarsın? tamam, bu sözleşmeyi desteklersin haklı olarak. ancak bunun yeri film festivali değildir. yok rakiplerim kötüydü filan... gören de spor müsabakasına katıldı sanacak. ha ayrıca bir teşekkür konuşmasında belediye başkanına da ne demeye teşekkür edilir ben anlamıyorum.
yani konuşması tam bir vakit kaybı iken tamer karadağlı'nın yaptığı gayet yerindedir.
devamını gör...

freudcudur. sanat psikolojisinden öğrendiğim tek şey freud nörologdan çok daha fazlası.
devamını gör...

izmir'de simite gevrek, çekirdeğe çiğdem, domatese domat, aralık'a ekim denildiğini bilmeyen cahil yazar. #1565304 *
devamını gör...

keyifle okuduğum entyler giren samimi yazar arkadaşımız.ömrü uzun,paylaşımları bol olsun.
devamını gör...

efendim sosyal bir devlette olması gereken zaten halkının eşitliğini gözetmektir. bunu bir başkan yaparsa mutlu oluruz ama bütün başkanlar birlik içinde el atarsa eşit oluruz. yine de yüreğimize çiçekler açtıran bir harekettir.
devamını gör...

blog, web-login kelimelerinden türemiştir ve insanlara fikirlerini, isteklerini, ilgilerini paylaşmanın en kolay yolunu sunar. günümüzde blogger ve wordpress gibi birçok ücretsiz blog yazma mecrası bulunmaktadır.

blog yazarlığı ise yapması şu anda oldukça zor olan, kimilerinin yazmak için, kimilerinin ise para kazanmak için yaptığı bir eylemdir. şahsım türkiye'deki blog yazarlığı yapan binlerce kişiden biridir. bu işte yeniyim ancak oldukça güzel olduğunu söyleyebilirim. gündeme, siyasete, edebiyata vs. dair her türden fikriniz özgürce yazabiliyorsunuz. yazılarınız arasına resimler ekleyip kendi dijital defterinizi oluşturuyorsunuz bir nevi.

adsense ile reklam alabilir, aylık bir kazanç sağlayabiliriz. blogunuz büyüdükçe kazancınız da büyür. tabii, bunca artının yanında zorluğu da vardır. okunmak için ciddi reklama veyahut sabra ihtiyacınız var. aklınızda soru işaretleri varsa benimle veya işin uzmanlarıyla görüşebilirsiniz ancak şunu söyleyebilirim ki; denemekten ne zarar gelir? *
devamını gör...

gerekli bütün ekipmanlar ile beraber gidilirse eğer evden bile rahat hissettiren aktivite. soğuğa daha dayanıklı çadırlar seçmek akıllıca olacaktır, fazla büyük olması gerekmez orta büyüklükte bir çadır yeterli hatta daha iyi bir tercihtir. sadece uyku tulumu rahat hissettirmez, sabah deli gibi bir sırt ağrısı ile uyanmak istemiyorsanız mat almayı unutmayın. kamp için özel olarak satılan matlardan tercih edin mümkünse çünkü pilates veya yoga matları ile aynı kalınlıkta değildir. ne olur ne olmaz konserve götürmek akıllıca olacaktır, şartlara güvenmeyin. merkeze çok uzak bir mesafede kamp yapacaksanız, gitmeden arabanızı kontrol ettirin orada sıkışıp kalmak hoş hissettirmiyor. mümkünse çakı hatta çok yönlü el baltaları almayı unutmayın. ip ne alaka demeyin ihtiyacınız olacak. mevsim farketmez, kalın kıyafetler götürün ve sinekleri kovmak için ilaç almayı unutmayın. kolay ateş yakabileceğiniz ama birden tutuşup yayılmayacak bir kaç madde götürmek makul olacaktır. arabayı kamp çadırınızdan biraz uzağa bırakın ve yiyeceklerinizi mümkünse arabada muhafaza edin. kamp yakınlarında yiyecek bulundurmak vahşi hayvanları oraya çekebilir. kamp için üretilen çantalardan kullanın çok daha fazla eşya alma kapasitesi vardır, birden fazla çanta götürmek yerine daha az çanta götürmek iyi bir tercih.
devamını gör...

oluyor duyduğum. bir ortama girdiğim zaman ve uzun süre o insanlarla çalışacaksam kendimi parlatmak yerine en zorlandığım şeyleri anlatıyorum. böylece eleme yapmam daha kolay oluyor. içlerinden hangilerine daha çok saygı duymam gerektiğini anlıyorum.

mesela oturuyoruz 12 kişi, ben çarpım tablosu ezberleyemedim diyorum yeri geldiği zaman. en az bir kişi ahahahah diye gülüyor. hiki kere hiki diye soruyor. bi 4 dakika falan gülüyor, sakince izliyorum. alay ediyor, vay salak dercesine davranıyor. hiç gurur yapmadan hatta diyorum analog saat bilmem. sağ sol bilmem. ooo ama sen bildigin malsın dercesine o beyinsize katılan oluyor. sonucunda bir süre bu insanlar için beceriksiz oluyorum. biz neler neler yaparız ama civciv anlamaz muamelesi yapıyorlar. tam boklular ya.

gülmeyen, alay etmek yerine sebebini merak eden, kendi yapamadığı şeyleri çekinmeden söyleyen arkadaşları benimsiyorum. o noktadan sonra elimden gelen yardımı yapıyorum onlar için. diğerleri ile selamlaşmak için bile zaman harcamıyorum.

haliyle olumlu tarafından bakmak lazım. bir şeyleri anlamamak bazen çok şeyi anlamaya yol açar. iyidir.
devamını gör...

2010 yılı ve sonrasında doğanların mensubu olduğu kuşak. dijital çağın çocukları.
muhtemelen z kuşağının yoğun eleştirilerine maruz kalacak olan nesil.
devamını gör...

sayın yazarlar,
küfür etmek isteyenin gidebileceği başka sözlükler varken bu çaba niye? ekmek değil su değil küfür. kafa sözlüğe kendinizi küfürsüz ifade etmek için bir fırsat gözüyle bakın. yook olmuyor, ben küfretmeden duramıyorum, elim ayağım titriyor diyorsanız da kimse sizi zorla tutmuyor. burda kalın diye de yalvarmıyor, bilin istedim.
devamını gör...

hakkında genel bilgiler aşağıdaki gibi olan davul zopaları.

genellikle baget yapımında 3 ağaç kullanılır,

(bkz: akça ağaç)*
görece hafiftir, oldukça esnektir, enerjiyi güzel emer. vuruşların kuvvetini bilek ve ellerinizde daha az hissedersiniz.

(bkz: ceviz)**
maple ile benzer özellikleri taşır, biraz daha yumuşaktır.

(bkz: meşe)*
daha sert bagetlerdir, tuşeleriniz daha net duyulur, ancak enerji emilimi zayıftır. bu nedenle bilek yorabilir. kondisyonunuza bağlı.

en çok kullanılan bagetlerin uçları genel olarak iki tiptir. (caz fırçalarını filan saymıyorum)

(bkz: plastik)
(bkz: tahta)

tahta uçlu bagetler dünyada en sık kullanılan bagetlerdir. çoğu müzik türüne giderler. kötü yanları ise zamanla (özellikle stick controlünüz iyi değilse ya da çok sert müzikler yapıyorsanız) uçlarının yıpranması, çentiklenmesidir.

sert müzik yapıyorsanız yine de tahta uçlu baget seçmenizde farda vardır, tuşeleriniz daha güzel duyulur.

ayrıca elektro davul çalıyorsanız tahta uçlu bagetler pedlerinize zarar verebilir, ağlarsınız sonra.

plastik uçlu bagetler ise daha iyi ribaunda sahiplerdir. zillerinizin sesini öce çıkarırlar, en büyük problemleri zamanla bu uçların düşme ihtimali olmasıdır.

bir konser ortasında bu pek hoş olmaz.

boyut & ağırlık
..

*7a
hafiftir, incedir, bu nedenle tuşeleriniz zayıf duyulur. jazz gibi tarzlarda tercih edilesidir. kişisel olarak 7a bagetleri sevmemekteyim, aşırı hafifler.

*5a
en çok kullanılan baget ağırlığı. orta inceliktedir, dolayısıyla orta ağırlıktadır. rock-grunge-alternatif gibi tarzlara pek güzel uyar.

*2b/5b
ağırlık-kalınlık olarak en büyük değere sahip bagetler. tuşeleriniz oldukça yüksek duyulur.

her türlü metal-rock tarzına iyi gider.

(bkz: ahead)
(bkz: vic firth)
(bkz: zildjian)
devamını gör...

anı yaşamak.
devamını gör...

uzun zaman oldu gözlükleri çıkaralı. ve o zamandan beri at olarak bakıyorum hayata
devamını gör...

2009 yapımı hint filmi. karakter itibariyle bollywood filmlerine her zaman mesafeli yaklaşmışımdır, bana her zaman oldukça gülünç gelir, özenli bulmam bu yapımları. zaten sene de 10.000 civarında filmin çekildiği bir sektörde özen aramak da çok mantıklı olmaz.

ama bu yapım farklı, bu yapım çok farklı.. öyle inanılmaz bir kurgu, çarpıcı bir senaryo, şok edici bir final falan beklemeyin. bazı filmler sadece eğlenmek içindir, gülmek içindir, hoş vakit geçirmek içindir. eğer bunları istiyorsanız, kesinlikle kaçırılmaması gereken bir filmdir, filmimiz. arka planda, eğitim sistemine sert bir eleştiri, kapitalizme karşı sağlam bir duruş falan sergilese de asıl amacı bu değil, asıl amacı, dedim ya, eğlendirmek. yalnız en eğlenceli sahnelerden hemen sonra gösterdiği trajik sahnelerle, bir anda, gerekirse ağlatırım da demektedir.

aamir khan 'ın 60 'li yaşlarına merdiven dayadığına inanmak mümkün değil, filmde maksimum 30 gösteriyor zira. onun dışında, kötü karakterin olmadığı, sadece en uç olarak karaktersiz karakterlerin olduğu, müziklerinin enfes olduğu, uzunca bir film 3 idiots. yalnız filmin adının filmle çok uyumlu olmadığını, özellikle aamir khan 'ın oynadığı karakterin hiç de öyle aptal olmadığını söylemeden geçemeyeceğim..

filme damga vuran all izz well ise güzel bir hayat felsefesi olabilir bence..
devamını gör...

bunu yaparken çok dikkatli olmak gerekir.

buradakilerin %73'ü evli, %94'ü harun abi, %52'si sabık.

görüyorsunuz, matematiğim yetmedi. ama durum böyle.

ben kimi kimle yakıştırdığımı söylemek istemiyorum. asla hadi siz bir çay içsenize, hadi çaylar benden, hadi çay için kaynaşın bi.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

demeyeceğim.

çünkü sonra kötü olan siz oluyorsunuz. yuva yapmak isterken, küfür yiyoruz...
devamını gör...

ılk işim büyük bir kitaplık yaptırmak olurdu. kendi kutuphanemi yapardım. balkonumu da çeşit çeşit kaktuslerle donatırdım. az ve öz eşyalarla döşerdim. evin her bir duvarını farklı renklerde boyardim.

t: var bir hayalimiz diyeceğimiz başlık.
devamını gör...

neymiş efendim, tuvalette konuşulmazmış.
gece geç saatte duşa girilmezmiş.
akşam olunca mutlaka perde kapatılmalıymış.

t: aile evinde kalmanın zulüm niteliği taşıdığını gösteren kurallar bütünü.
devamını gör...

umrunda olmadığını hissettirmesi
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim