müsilaj sorununun hepimizin suçu olması
          ''aynı gemideyiz'' edebiyatına dahil değilim, üzgünüm. beni deniz tutuyor. ben, o gemiye hiç bir zaman binmedim. 
yol yaparlar,
köprü yaparlar,
hastane yaparlar,
havalimanı yaparlar ve bunların hizmet olduğundan habersiz, başarı hikayesi olarak pazarlanır.
bu projelerin doğayı nasıl katlettiğini sadece bir kaç meslek odası dile getirir, cılız bir ses çıkar.
projelerin bedelini vergi olarak biz öderiz fakat bunlar ,yapanların başarısıdır.*
nerede bir başarısızlık hikayesi, nerede bir batış biz aynı gemideyiz, hepimiz suçluyuz!!!
yok canımıniçi, o iş öyle değil.
      
  yol yaparlar,
köprü yaparlar,
hastane yaparlar,
havalimanı yaparlar ve bunların hizmet olduğundan habersiz, başarı hikayesi olarak pazarlanır.
bu projelerin doğayı nasıl katlettiğini sadece bir kaç meslek odası dile getirir, cılız bir ses çıkar.
projelerin bedelini vergi olarak biz öderiz fakat bunlar ,yapanların başarısıdır.*
nerede bir başarısızlık hikayesi, nerede bir batış biz aynı gemideyiz, hepimiz suçluyuz!!!
yok canımıniçi, o iş öyle değil.
devamını gör...
yazarları korkutan unsurlar
          imansız ölmekten.
aksini ispat edemeyeceğim iftiradan.
kırdığım birini kaybetmekten.
yapayalnızlıktan.
ve daha bir sürü şey...
  aksini ispat edemeyeceğim iftiradan.
kırdığım birini kaybetmekten.
yapayalnızlıktan.
ve daha bir sürü şey...
devamını gör...
çocukluğu hatırlatan yiyecekler
          cino.
      
  devamını gör...
ümit özdağ
          bir insan gittiği hiçbir yerde sevilmiyorsa işte o ümit özdağ'dır.
      
  devamını gör...
albert camus

albert camus, sık sık intiharı düşündüğünü söylemesine rağmen, hayatın yaşanılmaya değer olduğunu savunmuştur. felsefe bölümünü bitirmiş ama kendisini hiçbir zaman filozof olarak görmemiştir. önce bir komünist, sonra da koyu bir milliyetçi olmuştur.
yoksul bir baba ile okuma yazma bilmeyen bir annenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş albert camus. babasını daha 2 yaşına bile basmadan savaşta kaybetmiş, sonrasında temizlikçilik yapan annesinin çabalarıyla büyümüş. kısacası; zor bir hayat yaşamış cezayir asıllı ünlü fransız. kendini bu dünyaya hep biraz yabancı hissetmiş ama yine de yaşamak ve mutluluk için çabalamak gerektiğini öne sürmüş.
varoluşçu olarak tanımlanmış ama bunu hiçbir zaman kabul etmemiş. absürdizmin öncülerinden biri olarak gösterilmesine rağmen, aynı şekilde bu düşünceyi de reddetmiş çünkü belirli terimlerle anılmak ona göre değilmiş. 46 yaşına geldiğinde ise bir trafik kazasında hayatını kaybetmiş. ve ironik olan şu ki albert camus; daha önce araba kazasında ölmeyi, en absürt ölüm olarak ifade etmiştir.
albert camus taş olmak istemiştir. çünkü ne kadar basit ve küçük bir yaşamı olursa o kadar mutlu olacağına inanmıştır. 1957’de nobel edebiyat ödülü’nü kazanan ikinci en genç ve ilk afrika doğumlu yazar olmuştur. 1960’da ise kendisinin deyimiyle “en absürt ölüm şekli” ile hayata veda etmiştir.
devamını gör...
normal sözlük’te pozitif yazar azlığı
          güne püre gibi başlatırlar adamı, bu kadar depresif bünyeyi bir arada bulmak imkansız. tek tek engelliyorum artık, yetherr.  
nasıl bünyeler lan bunlar?
-varoluşun anlamsızlığı
-aşk mazide kalan..
-pandemi yalnızlığı..
-annem kahvaltı hazırlamamış
ne biçim insanlarsınız siz hocut? anlatın çılgın sedatlarım, anlatın ruhsal kabuslarım, sevimsizlerim.
  nasıl bünyeler lan bunlar?
-varoluşun anlamsızlığı
-aşk mazide kalan..
-pandemi yalnızlığı..
-annem kahvaltı hazırlamamış
ne biçim insanlarsınız siz hocut? anlatın çılgın sedatlarım, anlatın ruhsal kabuslarım, sevimsizlerim.
devamını gör...
the wolf of wall street
          bir martin scorsese filmi.
film hakkındaki görüşüm ise şu şekilde:
kendisine "çok güzel bir film" demenin biraz hadsizlik olduğunu düşünüyorum.
daha çok bir manifestoyu andırıyordu. bir şeyi kendi açısından yorumlayıp, sistemdeki hataları ve çarpıklıkları anlatmaya çalışırken sıçtığı noktalar olmuş.
--- spoiler ---
içimiz dışımız g.t, meme ve kokain oldu yemin ediyorum. hani öyle ki; 23 yıllık hayatımda toplasan bu filmde gördüğüm kadar çıplak kadın, g.t ve meme görmemişimdir herhalde.
fakat iki sahnesi (hatta üç) için çok sevebileceğim bir film olabilirdi. birincisi: tabii ki fbi ajanının metroda eve dönerkenki halini gösteren yerdi. adam son derece sıradan bir hayat sürüyor evet, ama onur vb şeylere önem veriyorsanız, bence bir şeyler ifade ediyordu. "iyi" olmak için insanın paraya ihtiyacı yok.
baktığınız zaman jordan için de kötü diyemezsiniz zira şu an adını unuttuğum (mercedes olabilir) çocuklu kadın çalışanın hikayesini anlattığı yer çok dramatik bir başarı ve yeniden doğma hikayesini anlatıyordu. jordan'ın ona nasıl 'yardım elini' uzattığını ve sıfır noktasından armani cekete gelişinin öyküsü normalde, okumaya bayıldığımız başarı öyküleridir. o öyküler ki; insana 'hırs' verir ve kalbindeki ince ve naif duygulara temas eder. bu sahne ile ilgili güzel şey de, bu başarı öyküsünün hiç de öyle içimize işlememesiydi. yönetmen ve oyuncular öyle bir havada sunmuşlar ki "bu ne yeaa" diyorsunuz (filmin başlarında saçının kazıtıldığına ve kadının anlamsız sırıtışına şahit olmuştuk). bu açıdan, oradaki kadını ve fbi ajanını aslında karşılaştırabiliriz. yükselme hırsıyla, insanın kendinden uzaklaşması. elbet, günümüzde bunlar çoğumuz için bir şey ifade etmiyor. fakat olsun, ben sevdim bu iki hikayeyi.
bunun haricinde: matthew mcconaughey'in yarattığı karakter çok az süre almasına rağmen harika olmuş, adama bayıldım.
bir de tabii leo'nun inanılmaz derecede geliştirdiği oyunculuğuna laf atmadan geçemeyeceğim. merdiven ve araba sahnesi fevkalade eğlenceliydi.
--- spoiler ---
  film hakkındaki görüşüm ise şu şekilde:
kendisine "çok güzel bir film" demenin biraz hadsizlik olduğunu düşünüyorum.
daha çok bir manifestoyu andırıyordu. bir şeyi kendi açısından yorumlayıp, sistemdeki hataları ve çarpıklıkları anlatmaya çalışırken sıçtığı noktalar olmuş.
--- spoiler ---
içimiz dışımız g.t, meme ve kokain oldu yemin ediyorum. hani öyle ki; 23 yıllık hayatımda toplasan bu filmde gördüğüm kadar çıplak kadın, g.t ve meme görmemişimdir herhalde.
fakat iki sahnesi (hatta üç) için çok sevebileceğim bir film olabilirdi. birincisi: tabii ki fbi ajanının metroda eve dönerkenki halini gösteren yerdi. adam son derece sıradan bir hayat sürüyor evet, ama onur vb şeylere önem veriyorsanız, bence bir şeyler ifade ediyordu. "iyi" olmak için insanın paraya ihtiyacı yok.
baktığınız zaman jordan için de kötü diyemezsiniz zira şu an adını unuttuğum (mercedes olabilir) çocuklu kadın çalışanın hikayesini anlattığı yer çok dramatik bir başarı ve yeniden doğma hikayesini anlatıyordu. jordan'ın ona nasıl 'yardım elini' uzattığını ve sıfır noktasından armani cekete gelişinin öyküsü normalde, okumaya bayıldığımız başarı öyküleridir. o öyküler ki; insana 'hırs' verir ve kalbindeki ince ve naif duygulara temas eder. bu sahne ile ilgili güzel şey de, bu başarı öyküsünün hiç de öyle içimize işlememesiydi. yönetmen ve oyuncular öyle bir havada sunmuşlar ki "bu ne yeaa" diyorsunuz (filmin başlarında saçının kazıtıldığına ve kadının anlamsız sırıtışına şahit olmuştuk). bu açıdan, oradaki kadını ve fbi ajanını aslında karşılaştırabiliriz. yükselme hırsıyla, insanın kendinden uzaklaşması. elbet, günümüzde bunlar çoğumuz için bir şey ifade etmiyor. fakat olsun, ben sevdim bu iki hikayeyi.
bunun haricinde: matthew mcconaughey'in yarattığı karakter çok az süre almasına rağmen harika olmuş, adama bayıldım.
bir de tabii leo'nun inanılmaz derecede geliştirdiği oyunculuğuna laf atmadan geçemeyeceğim. merdiven ve araba sahnesi fevkalade eğlenceliydi.
--- spoiler ---
devamını gör...
misc radyo yayını
          o halde,
t: emeklemeye başlayan merice barkın denir.
  t: emeklemeye başlayan merice barkın denir.
devamını gör...
sözlük yazarlarının yedikleri en garip şey
          laf.. öyle laflar yedim ki hassas olan bünyem, daha fazla dayanamayarak hastalıklar üreterek o ağır laflara isyan etti.
      
  devamını gör...
4 mart 2021 bitlis'te askeri helikopter kazası
          mekanları cennet olsun, allah ailelerine ve milletimize sabır versin. bir daha yaşamamak dileğiyle.
      
  devamını gör...
meryem'e müjde
          hıristiyan inancına göre, bakire meryem'in melek cebrail tarafından tanrı'nın oğlu isa'ya hamile olduğunun müjdelendiği hadise.**
sanat tarihinde önemli bir yeri olan bu sahne bir çok sanatçı tarafından resmedilmiş. eserlerin bir kaçını inceleyelim.
 leonardo da vinci - annunciation (c. 1472)
 leonardo da vinci - annunciation (c. 1472)
da vinci'nin verrocchio yanında çırak olduğu dönemden bir eseri. tabloda ustasının da fırça darbeleri olduğu düşünülüyor. meryem tevrat'ı okumaktayken melek cebrail çıkagelir, cinsiyetsiz ve genç görünümlü bir melek olarak resmedilir. karşısında diz çökerek peygamber isa'yı doğuracağını müjdeler. meryem şaşkın bir halde elini kaldırır.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
  melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
bu sahneyi resmeden sanatçılar genelde meryem'in saflığı ve temizliğini simgeleyen çeşitli semboller kullanmıştır. burada da cebrail'in elinde beyaz bir zambak görüyoruz. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 sandro botticelli - the cestello annunciation (1489)
 sandro botticelli - the cestello annunciation (1489)
tablonun adı tabloyu sipariş eden floransa'daki cestello manastırından geliyor. meryem'in melek cebrail'i gördüğü an resmedilmiş, korkuyla geri çekildiğini ve cebrail'in söz almak için elini kaldırdığını görüyoruz.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
  melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
cebrail'in elinde tuttuğu beyaz zambağa dikkat edelim. ayrıca eserlerin genelinde meryem tevrat'ı okurken, üzerinde kırmızı bir elbise ve lacivert pelerini ile resmedilir. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 lorenzo lotto - recanati annunciation (c. 1534)
 lorenzo lotto - recanati annunciation (c. 1534)
burada diğer iki tablodan daha farklı bir hava görüyoruz. tabloda bir hareketlilik var, meryem'in birden ortaya çıkan melek cebrail'den iyiden iyiye korktuğu açık, cebrail ise elindeki görmeye alışkın olduğumuz beyaz zambak ile ona yaklaşıyor. ayrıca diğer iki tabloda görmediğimiz tanrı figürünü sağ üstte gökyüzünde görüyoruz. en sevdiğim detay ise tabi ki kedi. o bile korkmuş, hızla kaçıyor.
 meryem ve bulutlar arasındaki tanrı figürü, tablodan detay. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 meryem ve bulutlar arasındaki tanrı figürü, tablodan detay. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
bu konuyla ilgili yapılmış en sevdiğim tabloyu en sona sakladım.
 fra angelico - the annunciation (c. 1440)
 fra angelico - the annunciation (c. 1440)
bu tablo floransa'daki san marco manastırı'nda resmedilmiş, bu sebeple arkaplanın çok sade olduğunu görüyoruz. böylece melek cebrail'in kanatları ön plana çıkıyor, hem renkleri çok hoş hem de çok detaylı resmedilmiş. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
bu konu üzerine yapılmış daha fazla eser incelemek için buradan
bir de kaynak
  sanat tarihinde önemli bir yeri olan bu sahne bir çok sanatçı tarafından resmedilmiş. eserlerin bir kaçını inceleyelim.
 leonardo da vinci - annunciation (c. 1472)
 leonardo da vinci - annunciation (c. 1472)da vinci'nin verrocchio yanında çırak olduğu dönemden bir eseri. tabloda ustasının da fırça darbeleri olduğu düşünülüyor. meryem tevrat'ı okumaktayken melek cebrail çıkagelir, cinsiyetsiz ve genç görünümlü bir melek olarak resmedilir. karşısında diz çökerek peygamber isa'yı doğuracağını müjdeler. meryem şaşkın bir halde elini kaldırır.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
  melek cebrail ve meryem, tablodan detay.bu sahneyi resmeden sanatçılar genelde meryem'in saflığı ve temizliğini simgeleyen çeşitli semboller kullanmıştır. burada da cebrail'in elinde beyaz bir zambak görüyoruz. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 sandro botticelli - the cestello annunciation (1489)
 sandro botticelli - the cestello annunciation (1489)tablonun adı tabloyu sipariş eden floransa'daki cestello manastırından geliyor. meryem'in melek cebrail'i gördüğü an resmedilmiş, korkuyla geri çekildiğini ve cebrail'in söz almak için elini kaldırdığını görüyoruz.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
  melek cebrail ve meryem, tablodan detay.cebrail'in elinde tuttuğu beyaz zambağa dikkat edelim. ayrıca eserlerin genelinde meryem tevrat'ı okurken, üzerinde kırmızı bir elbise ve lacivert pelerini ile resmedilir. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 lorenzo lotto - recanati annunciation (c. 1534)
 lorenzo lotto - recanati annunciation (c. 1534)burada diğer iki tablodan daha farklı bir hava görüyoruz. tabloda bir hareketlilik var, meryem'in birden ortaya çıkan melek cebrail'den iyiden iyiye korktuğu açık, cebrail ise elindeki görmeye alışkın olduğumuz beyaz zambak ile ona yaklaşıyor. ayrıca diğer iki tabloda görmediğimiz tanrı figürünü sağ üstte gökyüzünde görüyoruz. en sevdiğim detay ise tabi ki kedi. o bile korkmuş, hızla kaçıyor.
 meryem ve bulutlar arasındaki tanrı figürü, tablodan detay. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 meryem ve bulutlar arasındaki tanrı figürü, tablodan detay. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynakbu konuyla ilgili yapılmış en sevdiğim tabloyu en sona sakladım.
 fra angelico - the annunciation (c. 1440)
 fra angelico - the annunciation (c. 1440)bu tablo floransa'daki san marco manastırı'nda resmedilmiş, bu sebeple arkaplanın çok sade olduğunu görüyoruz. böylece melek cebrail'in kanatları ön plana çıkıyor, hem renkleri çok hoş hem de çok detaylı resmedilmiş. tabloyla ilgili daha ayrıntılı bilgi için kaynak
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.
 melek cebrail ve meryem, tablodan detay.bu konu üzerine yapılmış daha fazla eser incelemek için buradan
bir de kaynak
devamını gör...
spontane radyo yayını
          sırf mayın tarlası seçimiyle mest oldum diye her hafta dinleyeceğim. ama kim bu erol egemen ulan diye bağırmazsanız hatrım kalır.
      
  devamını gör...
oliver lodge
          1894 yılında bir cihazı kablo olmadan uzaktan çalıştırmanın ilk örneğini gerçekleştiren, elektromanyetik dalgalar kullanarak elektrik akımı ölçen galvanometreyi çalıştırıp bugünkü uzaktan kumanda teknolojisinin ilk temelini atan ingiliz fizikçi.
      
  devamını gör...
normal sözlük yazarlarını ağlatan filmler
devamını gör...
yazarların çektiği çiçek fotoğrafları
 
  
 benim bu çiçeklerle başım dertte. hepsi beni çek beni çek diye bağırıyor.ben hepinize yetişemem ki sevdiceklerim.
bahar neşeleri bunlar...
 
      devamını gör...
dişçiye gitmeden önce diş fırçalamak
          ‘ dişçiye gitmeden diş fırçalayan kişi, eve gündelikçi abla çağırdığında o gelmeden bir tur evi temizleyen kişidir. ayıp olmaması taraftadır.’ şu ikisi arasındaki mantığı anlamadım ama diş fırçalamak için illa dişçiye gitmeye gerek yok. bu olması gereken zaten, ağzın kötü kokar, dişlerin sarıdır, yani ağzım zaten kötü kokuyor sarımsak yiyeyim gideyim mi diyorsun anlamadım. diş fırçalamak olağan bir durum değil yani, sürekli olması gereken zaten. gözlerin bozuk,doktora gidiyorsun ama görüyor taklidi mi yapıyorsun ? ne kadar saçma bir önerme.  böyle insanlar genelde nasıl olsa biri topluyor diyip yere çöp atıyor.
      
  devamını gör...
grup vitamin
          eskilerin komedi dans üçlüsünün şarkı söyleyen ama dans etmeyen parodi müzik yapan versiyonudur. her şarkıları komik ve bir olay örgüsü barındırır. rockçı abilerimizdir. barış manço, pentagram gibi idollerle çalışmışlardır. izel ve ercan saatçi de ilk kadrolarındadır. hatta ata demirer ile de bir çalışma dönemleri olmuştur.  herkesin bildigi turkish kovboylar ve ismail şarkısının mimarlarıdırlar. üzücüdür ki grubun kurucularından gökhan semiz abimiz trafik kazası gecirerek 98'de vefat etmiştir.
(link: )
  (link: )
devamını gör...


