ben kendimi aşık zannediyorum ay pardon hissediyorum.

güneş enerjisiyle çalışınca bünye, fazla dolumdan salakça şeyler hissediyor işte.

karar aldım, bundan sonra güneşli günlerde kimseyi arayıp sormak yok. arayan soran olursa da cevap yok.
devamını gör...

hepsine.
evlât ayırılır mı?
devamını gör...

oysa tam da şahlanma yılı ilan edecektik. payına düşen patates soğan da yoldaydı.

allah rahmet eylesin. umarım intihar yazılmaz hanesine; katilini içinde yaşadığı toplum sayarlar.

alttaki yazara ithafen: siyaset toplum bilimidir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kyiv/kaharlyk
devamını gör...

çok düşüktür, ne yazık ki. çevremde metal dinleyen bir tane yaşıtım yok. bir gün rap dinemekten bıkarlar umarım.
devamını gör...

peki öneriniz nedir sayın yazar?
keşke bahsettiğiniz konu bireylerinin cinsiyet ve düşünce tespiti, bireylerin sayı çoğunluğunun tespitini yapacak kadar duyarlı ve zeki olmanız kadar ile,birazda açtığınız başlığın. hiç bir sözlük formatına uymayan tamamen forumsal soru başlıklı konu olduğu, bilgiyi ve bilgilendirmeyi barındırmayan tamamen soru ve tahammülsüzlükten açıldığı çöpten ibaret bir konu olduğunu da farkına varabilseydiniz.
devamını gör...

pame'de bu hafta sihir var.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

sonbahar kışa kavuşmak üzereyken cadılar bayramı, büyü, sihir muhabbeti gırla giderken, yunanca şarkıların konu aldığı sihirli, büyülü, büyücülü hallere bakacağız. bir buçuk saatlik muhteşem şarkılardan oluşan pame radyo yayını saat 22:30'da sözlük radyosunda.

blog.normalsozluk.com
devamını gör...

biraz geçmişe yolculuk edelim!
elvis’in en sevdiğim şarkısı

“ı can’t help falling in love”

kralagider
devamını gör...

burak'tı adı. (hala burak ismini duyduğumda içim cız eder.)

4 sene boyunca aşıktım, of ama ne aşk. ne popülerdi ne çalışkan ne de yakışıklı.
ben güzel ama sempatik olandım ; diğer kız güzel ama seksi olandı...tabiki onu seçti.
anlaşamıyorlardı evet. kız aptaldı. ama seksiydi ya işte o yetiyordu.

yıllar sonra 25 yaşlarımızda görüştük. hala kalbim o 17-18 yaşlarında gibiydi; inanılmaz mutluyduk ikimiz de.
saçları kırlaşmıştı, şimdi de o inanılmaz seksi olmuştu.
ama başka insanları seviyorduk; o heyecanı ben liseye gömmüştüm. o ise lise arkadaşlığımızın özlemindeydi.

benim ona aşık olduğumu bilmediğini, hatta ona bakmayacağımı düşündüğünü söyledi.
inandım mı sanırım hayır.
inanmak istedim mi ? deli gibi hem de

tekrar görüşelim mutlaka diye kalktık masadan.
bir kaç kere telefonla görüştük.
kesildi sonra.

büyümüştük artık bir kere; bıcır bıcır bizin yerini hayat koşuşturması almıştı.
eski masumiyetimizden eser kalmamıştı.

görüşmedik bir daha!
yabancılara karıştık....

selam olsun en güzel yıllarıma, o'na.
devamını gör...

03.59 , bu saatte sarımsaklı yoğurtlu makarna yapmaya gidiyorum şimdi..
devamını gör...

arabaya büyüklük taslamayan kibar yayadır. ha olması gereken midir, tartışılır ama ortalama ülkelerde görülen davranışlardandır.
devamını gör...

nilay örnek tarafından storytell için hazırlayıp sunduğu, su sıralar spotfy da yayımlanan podcast serisi.
100 den fazla bölümü bulunan bu seri her biri ortalama bir saati bulan karşılıklı sohbet havasında geçiyor.
konukların hayat ve meslekleri ile ilgili sorular soruluyor ve en sonunda konuklar meslek hayatlarında geldikleri noktaya nasıl ulaştıklarının cevabı veriyorlar.
bildiğimiz ve pek çok yerde rastladığımız “başarı hikayeleri” nden ziyade hayat ve meslek algılarından, başarı ve başarısızlık tecrübelerinden bahsediliyor.
hazal kaya’dan bülent eczacıbaşı’na, farklı kategorilerden ve bazılarını çok sık gördüğümüz bazılarını hiç tanımadığımız farklı bir konuk yelpazesine sahip.
videoları ilerleterek izleyenlere, kısa ve net sonuçlar isteyip aforizmalar ile yaşayanlara önermiyorum. zaten katılımcıların da genel olarak ifade ettiği şey, sabır, emek ve adanmışlık kavramları.
yayın hakkında genel bir kanıya ulaşmak için birinci ve yüzüncü programı dinleyerek başlamanızı öneririm. m.serdar kuzuloğlu ile yaptıkları bu iki yayın podcast mantığı, pandemi sürecinde değişen yayın ve bilgiye ulaşma kültürünün değişimi hakkında da epey bilgilendirici.
devamını gör...

bir öğrenci olarak ayda ailem 300 tl verirler. o parayı bile bana çok bulurlar..
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ev, araba, arsa, dükkan. hepsi ziyadesiyle var.
ama yanımda kimse yoksa neye yarar ki?
keşke sokakta yatan biri olsaydım da yanımda birisi olsaydı.
devamını gör...

bireyin kendini, insanların kalanından farklı bir noktada görmesi durumudur.
bütün insanlarda olan bir durumdur.
bu aslında kişinin kendini dünyanın merkezine koyması ile aynı şey değildir.
herkes özel olmak, özel olduğunu, farklı olduğunu düşünmek ister.
belki onlar da benzer düşünüyordur ama siz biraz daha farklı düşünüyorsunuzdur.
belki onlarda beceriklidir ama sizin becerileriniz biraz farklıdır.
böyle düşünmek ister insan.

aynı zamanda benlik, düşünen kişi kendisi olduğundan, kendi varlığını kabullenebilir fakat başkalarının aklından veya gönlünden ne geçer bilemeyiz.
acaba onlarda düşünüyorlar mı. yoksa sizin sahneniz de birer figüranlar mı?

vanilla sky, thruman show, güzel filim örnekleridir bu düşünce tarzına.

halbuki bir gram farkımız yoktur birbirimizden. hepimiz vurulunca kanarız, aldanınca üzülür, kaybedince özleriz.

ama özel hissetmek, hissettirmek güzeldir.

fırsatınız olursa birilerini özel hissettirmeye çalışın.

belki birisi de gelir size yapar aynısını.
devamını gör...

göçük altında kalarak hayatını kaybeden madencilere "güzel öldüler" demek.
devamını gör...

özü, topla ve kaç tane toplamışsan, ona böldür.
parametresiz edemeyen, dört yılımı verdiğim ilimdir.
deprem sözkonusu olunca biraz safsata gibi gelsede üretim alanında çok işe yarayan bir bilimdir.
medyanı, standart sapması, latince karakterleri bir başka güzel olan bilim. *
devamını gör...

desteklediğim gelişmedir. "duvarımı fulle duvarını fulleyeyim" dönemi 2012 yılında facebookta bitti zaten, kafa sözlükte dirilmesi hoş olmazdı.
devamını gör...

picasso tarafından haziran 1937'de tamamlanan sanat tarihinin en önemli ve aynı zamanda çarpıcı çalışmalarından birisidir. şu an madrid'deki museo reina sofia'da sergilenmektedir.

tablo siyah, beyaz ve gri renklere sahip adeta şiddet ve kaos nedeniyle yamulmuş insan ve hayvan figürleri içermektedir. çığlık atan kadin, kopan organlar, alevler, yaralı bir at ve boğa gibi öğeler barındırır. 3.39×7.76 metre ebatlarında oldukça büyük bir resimdir.

guernica zaman içinde savaş karşıtlığının öncüsü haline gelmiştir. öyle ki ilk olarak 1937'de paris'te sergilendikten sonra pek çok şehir gezmiş ve tüm gelirler ispanya'daki savaşın yaralarını sarmak için harcanmıştır.

peki bu önemli tabloya ilham olan olay neydi? olay ispanya iç savaşı sırasında bask bölgesine bağlı bir kasaba olan guernica'da yaşandı. guernica cumhuriyetçilerin yoğunlukta olduğu bir bölgeydi. cumhuriyetçilere o dönem sosyalist, komünist, anarşist gözüyle bakılıyordu ve francisco franco önderliğindeki miliyetçilerin açık hedefi konumundaydı.

26 nisan 1937 günü öğle 4 sularında alman savaş uçakları guernica’yı tam 2 saat bombardımana tuttu. o gün bir pazar günüydü ve kasaba halkı çoğunlukla dışardaydı. o günlerde erkek nüfus cumhuriyetçi kanat adına savaşta olduğu için o gün dışarda olanlar çoğunlukla kadın ve çocuklardı.

rudolf arnheim da bu konuyu şu sözlerle aktarıyor: “guernica resmindeki kadınlar ve çocuklar masum, savunmasız insanlığın bombalandığını temsil ediyor. kadın ve çocuk figürleri picasso resimlerinde insanlığın kusursuzlukları olarak yer alır. bu açıdan guernica resmini insanlığın merkezine yapılmış bir saldırının temsili olarak okumak mümkün.”

alman işgali esnasında paris’te yaşayan picasso’nun evine gelen bir alman yetkilinin picasso’ya “bunu siz mi yaptınız?” demesi üzerine “hayır, siz yaptınız.” demesi ise guernica tablosunun arkasındaki düşünceyi en iyi açıklayan anektodlardan biri olarak görülmektedir.

ocak 1937’de ispanyol cumhuriyetçi hükümet, picasso’ya paris sanat fuarı’nda ispanya’yı temsil etmesi için büyük bir mural sipariş etti.

1934’te ispanya’yı terk eden ve bir daha ülkesine geri dönmeyen picasso o dönem paris’te yaşıyordu.

ocak ve nisan arası dönemde bir miktar isteksiz bir şekilde bu resme çalışan picasso, 26 nisan 1937’de guernica kasabasının bombalandığını öğrendikten sonra arkadaşı şair juan larrea tarafından savaşla alakalı bir resim yapması için teşvik edildi.

1 mayıs günü george steer’in guernica kasabasının bombardıman sonrası durumunu anlattığı yazıyı okuduktan sonra aklındaki mural fikrini terk etti ve guernica’da yaşanan dehşet ve vahşeti temsil etmesi amacıyla guernica resmi üzerinde çalışmaya başladı.

genel olarak çalışma alanına ziyaretçilerin gelmesini pek istemeyen picasso, guernica’yı yaparken insanların gelip üretim sürecini izlemesine izin verdi. zira insanların faşizm karşıtlığı konusunda bilgi ve duyarlılık sahibi olmasını istiyordu. guernica üzerindeki çalışmaları devam ederken picasso şöyle bir ifadede bulundu.

“hayatım boyunca sanatın ölümüne karşı mücadele verdim. ispanya’da olaylar ise insanlara ve özgürlüğe karşı gelişiyor. ölüm ve teslim olmakla bir anlığına dahi mutabık olduğumu kim iddia edebilir?”

picasso, guernica tablosunu 35 günlük bir çalışmanın ardından 4 haziran 1937’de tamamladı.

tabloda resmedilen öğelerin anlattıkları da bir o kadar ilginç ve ilgi çekicidir.

boğa figürü
tablonun solunda yer alan kızgın boğa figürü, en dikkat çeken ögelerinden birisidir. bu kızgın boğa figürü, o dönemlerde dünyada gelişen milliyetçilik akımının sembollerinden biri olarak gösterilir. aynı zamanda ispanya kültüründe tarihi bir yeri olan figür, kuyruğundaki alevler ve tüten meşale şeklinde olması savaşın iç yüzünü gösterir.

ölü bebeği tutan kadın figürü
guernıca tablosunda, kızgın boğa figürünün altında yer alan ölü bebeği tutan kadın ögesi, acılar içinde çığlık çığlığa haykırarak resmedilmiştir. bebeğin cansız bedeni, kadının kollarının arasından sarkık olarak resmedilmektedir.

at figürü
tablonun tam ortasında baktığımızda, atın karnını delerek diğer bir yanından çıkan mızrağın, atı acılar içinde bıraktığı çizilmiştir. at figürünün ispanya’nın acı çeken insanlarını temsil ettiği düşünülmektedir

ölü adam figürü
guernica tablosunda acılar içinde olan atın hemen altında bulunan ölü adam figürü, kopuk kolu ile bir kılıç tutmakta, tuttuğu kılıcın ucundan ise bir çiçek filizlenmektedir. diğer kolunda ise avuç içindeki kesikler dikkat çekmektedir. kılıcın ucunda filizlenen çiçek geleceğe dair umutları temsil ederken, avuç içindeki kesikler ise proleter sınıfını temsil etmektedir.

ampul figürü
tablonun ortasında atın başının hemen üstünde göz şeklinin içinde bir ampül figürü yansımaktadır. ispanyolca ampül anlamına gelen ‘bombilla’ya gönderme yaptığı gibi aynı zamanda da tanrı’yı temsil etmektedir. insanlığın savaş ve şiddet karşısında savunmasızlığını ve tanrı’ya sığınmaktan başka bir çare olmadığını ifade etmektedir.

gaz lambalı kadın figürü
atın sağ tarafında endişeli ve korku dolu ifadeye bürünen, içeri süzülen bir kadın figürü görülmektedir. elinde gaz lambası tutan kadın figürü, guernıca tablosundaki ışıklar arasındaki çatışmayı resmetmektedir.

diğer kadın figürü
gaz lambalı kadın ögesinin altında soldan sağa doğru hareket eden ve ampulün ışığına boş bakışlarla kilitlenen bir kadın figürü bulunmaktadır. geriden gelen bacağından yaralı olduğu ve eliyle bacağını destekleyerek ilerleyebildiği anlaşılmaktadır. picasso, bu kadın figürü ile savaşta yaralanan çaresiz sivil insanları simgelemektedir.

beyaz güvercin figürü
boğanın sağında duvara kazınmış bir güvercin figürü dikkat çekmektedir. güvercin, bir kanadı ile zeytin dalı tutarken, gövdesini üzerinden beyaz renkli bir ışık hüznesi yayıldığı görülmektedir. tıpkı gaz lambasında olduğu gibi beyaz güvercin figürü de umudu işaret etmektedir.

açık kapı figürü
guernıca tablosunun belki de en dikkat çekici öğesidir bu. tablonun sağ görselinde, koyu zemin üzerinde açık bir kapı resmedilmektedir. kapı figürü, bombardıman esnasında yaşananlara karşı bir kaçış yolu veya geleceğe dair umutlara ışık tutmakla birlikte; yaşananlara karşı suskunluk sarmalı içinde kalındığını da resmetmektedir

emoji.com.tr/guernica-tablosu/
tr.m.wikipedia.org/wiki/Gue...
sanatkaravani.com/guernica-...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim