ankara'nın en güzel yanı
          atatürk'ü sonsuzluğa hapsetmiş olması.
      
  devamını gör...
medine müdafaası
          medine müdafaa cephesi. 
1. dünya savaşı'nın kapanan son cephesi'dir.
haziran 1916'da şerif hüseyin'in önderliğinde isyan eden bedevi araplar önce cidde, mekke, taif gibi yerleri alarak, medine'nin osmanlı'yla bağlantısı kesti. daha sonra kuşatma altıma aldıkları şehre topluca saldırı düzenlediler. fakat şehirdeki 11.000 osmanlı askeri ve fahrettin paşa 50.000 kişilik bedevi ordusunu püskürttü.
ancak kuşatma devam ediyordu ve türk ordusu'nun yiyecek, giyecek gibi konularda büyük sıkıntıları vardı. şehrin osmanlı'yla kara bağlantısı kesildiğinden ve osmanlı'nın hava kuvvetleri olmadığından dolayı ikmal bir türlü sağlanamadı ve fahrettin paşa'nın komutasındaki türk askerleri aç, susuz bir şekilde kendilerinden 5 kat daha güçlü bir orduya karşı, medine'yi 2 yıl 7 ay boyunca tutmayı başardı.
 
ömer fahrettin türkkan (fahrettin paşa) buradaki üst düzey başarısından ötürü, türk kaplanı, çöl kaplanı, medine kahramanı gibi lakaplar kazanmıştır.
 
medine savunması sürerken suriye-filistin cephesi'nin düşmesi, dolayısı ile olası bir yardımın gelmesinin imkansızlaşması, çok sayıda türk askeri'nin esir alınması, türk askerlerinin halk nezdinde hoş karşılanmaması gibi nedenler ile buradaki askerlerin morali iyice düşmüştü. fakat dini nedenler sayesinde fahrettin paşa onları hala diri tutabiliyordu.
üstelik bir süre sonra ordunun yiyecek tek lokma yemeği kalmamış ve artık çekirge yemeye başlamışlardı. bunun yanında mühimmatları da oldukça kısıtlıdır.
 
osmanlı'nın mondros'u imzalaması ve orduların terhisini kabul etmesi üzerine fahrettin paşa'dan medine'deki birliklerinin terhisi ve teslim olması istendi. fakat kendisi tüm bunları gerçekleştirmedi ve savunmaya devam etti.
 
aradan 3 ay geçtikten sonra ingiltere, osmanlı'ya nota vererek, eğer medine boşaltılmazsa osmanlı'ya tekrar savaş ilan edileceğini söyledi. bu sırada ingiliz generallerden de fahrettin paşa'ya teslim olması için mektuplar geliyordu.
tüm bunların üzerine vahdettin, fahrettin paşa'yla konuşarak onu ikna etti ve fahrettin paşa çaresizce birliklerini dağıtarak teslim oldu.
 
daha sonra fahrettin paşa 5 ağustos'ta ingilizler tarafından malta'ya sürüldü, idamına karar verildi. fakat tbmm'nin çabaları ile malta'dan kaçtı ve kurtuluş savaşı'nda güney cephesi'nde fransızlara karşı görev aldı.
 
soyadı kanunu ile birlikte "türkkan" soyadını ald
  1. dünya savaşı'nın kapanan son cephesi'dir.
haziran 1916'da şerif hüseyin'in önderliğinde isyan eden bedevi araplar önce cidde, mekke, taif gibi yerleri alarak, medine'nin osmanlı'yla bağlantısı kesti. daha sonra kuşatma altıma aldıkları şehre topluca saldırı düzenlediler. fakat şehirdeki 11.000 osmanlı askeri ve fahrettin paşa 50.000 kişilik bedevi ordusunu püskürttü.
ancak kuşatma devam ediyordu ve türk ordusu'nun yiyecek, giyecek gibi konularda büyük sıkıntıları vardı. şehrin osmanlı'yla kara bağlantısı kesildiğinden ve osmanlı'nın hava kuvvetleri olmadığından dolayı ikmal bir türlü sağlanamadı ve fahrettin paşa'nın komutasındaki türk askerleri aç, susuz bir şekilde kendilerinden 5 kat daha güçlü bir orduya karşı, medine'yi 2 yıl 7 ay boyunca tutmayı başardı.
ömer fahrettin türkkan (fahrettin paşa) buradaki üst düzey başarısından ötürü, türk kaplanı, çöl kaplanı, medine kahramanı gibi lakaplar kazanmıştır.
medine savunması sürerken suriye-filistin cephesi'nin düşmesi, dolayısı ile olası bir yardımın gelmesinin imkansızlaşması, çok sayıda türk askeri'nin esir alınması, türk askerlerinin halk nezdinde hoş karşılanmaması gibi nedenler ile buradaki askerlerin morali iyice düşmüştü. fakat dini nedenler sayesinde fahrettin paşa onları hala diri tutabiliyordu.
üstelik bir süre sonra ordunun yiyecek tek lokma yemeği kalmamış ve artık çekirge yemeye başlamışlardı. bunun yanında mühimmatları da oldukça kısıtlıdır.
osmanlı'nın mondros'u imzalaması ve orduların terhisini kabul etmesi üzerine fahrettin paşa'dan medine'deki birliklerinin terhisi ve teslim olması istendi. fakat kendisi tüm bunları gerçekleştirmedi ve savunmaya devam etti.
aradan 3 ay geçtikten sonra ingiltere, osmanlı'ya nota vererek, eğer medine boşaltılmazsa osmanlı'ya tekrar savaş ilan edileceğini söyledi. bu sırada ingiliz generallerden de fahrettin paşa'ya teslim olması için mektuplar geliyordu.
tüm bunların üzerine vahdettin, fahrettin paşa'yla konuşarak onu ikna etti ve fahrettin paşa çaresizce birliklerini dağıtarak teslim oldu.
daha sonra fahrettin paşa 5 ağustos'ta ingilizler tarafından malta'ya sürüldü, idamına karar verildi. fakat tbmm'nin çabaları ile malta'dan kaçtı ve kurtuluş savaşı'nda güney cephesi'nde fransızlara karşı görev aldı.
soyadı kanunu ile birlikte "türkkan" soyadını ald
devamını gör...
diğer kasadan yardımcı olacağım
          genel de akşam üzeri kasayı erken kapatıp, sayım işlemine geçtiklerinde kasiyerlerin kullandıkları kelime.
      
  devamını gör...
ben şarkımı söylerken
          ateş kadın şebnem ferah’ın kendisini ebru gündeş ile aldatan eski sevgilisine laf soktuğu mükemmel gaz şarkısı.
içine girdiğin küçük kaygan deliği, yeni ve büyük bir dünya mı sandın?*
hadi ritim tutalım dıptıs:
      
  içine girdiğin küçük kaygan deliği, yeni ve büyük bir dünya mı sandın?*
hadi ritim tutalım dıptıs:
devamını gör...
ot gibi yaşadığı halde günlük tutan birey
          nilgün marmara’nın ölümünden sonra eşi 
“şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenara pıtır pıtır bir şeyler yazardı.” demiş. işte bu kadar basit her şey. anlaşılmamak.
  “şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenara pıtır pıtır bir şeyler yazardı.” demiş. işte bu kadar basit her şey. anlaşılmamak.
devamını gör...
sözlüğün en iyi yazarı
          tanım yazmaya üşendiğim başlık. zira çok var. ama onlar kendilerini biliyor zaten.
      
  devamını gör...
saniyelik salaklıklar
          ''napıyorsun?'' sorusuna muhatap olmak. sana ne?
      
  devamını gör...
bi kere de istemeden ver be kadın
          (bkz: tek elle açılan başlıklar)
      
  devamını gör...
her kızın 25 tane flörtü olduğu gerçeği
          kadın olmadığımı öğrendiğim başlık. 
her gün sözlükte bir başka şey olduğumu/olmadığımı öğreniyorum. her neyse, istatistiklerin içinden geçmişsiniz, helal olsun. *
  her gün sözlükte bir başka şey olduğumu/olmadığımı öğreniyorum. her neyse, istatistiklerin içinden geçmişsiniz, helal olsun. *
devamını gör...
regl kanına hükmetmek
bir yolunun olması gereken hede. isteyen rahatlamak için 1 litreye kadar kan akıtabilsin, istemeyen hiç akıtamasın. düşünün. süper güç gibi bişi. milyarder olabiliriz. sözlük mafyasını diriltecek fonu da elde etmiş oluruz böylelikle. efsane raconlar var bizde.
devamını gör...
favori atmayı bilmeyen yazarlar sürüsü
          sorunsal mıdır değil midir dediğim tartışma konusudur. 
böyle bir güruh var evet maalesef. ve galiba ben, devamlı favorileyerek sözlüğü çıldırtan bi meteor yağmuru olma yolunda ilerliyorum. bakalım kısmet.
  böyle bir güruh var evet maalesef. ve galiba ben, devamlı favorileyerek sözlüğü çıldırtan bi meteor yağmuru olma yolunda ilerliyorum. bakalım kısmet.
devamını gör...
orijinalinden daha iyi olan coverlar
          barış akarsu - ıslak ıslak
      
  devamını gör...
sovyetler birliği marşı
          başlığının açılmadığına şaşırdığım, efsanevi, havaya sokan ulusal marş. ara sıra evde son ses açarım bu bana ayrı bir haz verir. otobüste de dinlediğim oluyor ama çok tercih etmiyorum, çünkü o zamanlar ayrı bir havaya giriyorum, toplum içerisinde garip duruyor olabilir.
после гроз восходит солнце свободы.
      
  после гроз восходит солнце свободы.
devamını gör...
moderatör olunca yapılacak ufak şımarıklıklar
          sürekli şikayet eden yazarların başlıklarını ordan oraya taşicam bildirimi açınca duvarları yumruklasın köftehorlar..
      
  devamını gör...
mahlasını t-shirt'üne baskı yaptırıp gezmek
          yapılabilir. fazla da tutmaz.
      
  devamını gör...
kızıl saç pişmanlığı
          öyle illet bir renktir ki, ne zaman duş alsanız banyonuz savaş alanına döner. havlularınızın rengi artık kırmızıdır. saçınızı başka bir renge boyatsanız bile o kızıl yansımalar uzunca bir süre yakanızı bırakmayacaktır.
tek artısı ise bazı kadınlara enfes yakışmasıdır.
  tek artısı ise bazı kadınlara enfes yakışmasıdır.
devamını gör...



