herkesin yeri bende,benim onlarda olduğum kadar.fazla yer verdiğinde yadırgamaya başlıyorlar.denge iyidir...
devamını gör...

bu gece yaptıkları röportaj ile daha fazla heyecan ile beklediğim program. her çarşamba dinliyor olacağız efenim.
devamını gör...

benim izlediğim haber kanallarında sürekli yer alan bir haber bu.

sma hastası çocukların durumu.

tedavi masraflarının fazla oluşundan ötürü ailelerin çaresiz kaldığı, toplamı yaklaşık 3 bini bulan çocuğun dramatik öyküsü.

aylardır gündemdeler, aileler çaresiz, defalarca bakanlık önü de olmak üzere seslerini duyurmak adına açıklamalar yaptılar, ama yok, kimse duymuyor seslerini, kimse görmüyor onları nedense.

herkes seyrediyor,
halk seyrediyor, işadamı seyrediyor, vergi rekortmenleri seyrediyor, hepsi bir yana, sosyal devlet ergini elinde tutanlar, hükümet yetkilileri seyrediyor.

epi topu 3 bin küçük can,
83 milyonluk kocaman bir halk, 3 bin minik canın yok olup gitmesini sadece seyrediyor,
bu ayıp da, en başta 83 milyona,
sonra da, hükümete yetip de artıyor bile, dediğim anlaşılması güç durum.
buradan
devamını gör...

kimseye hatta kendinize karşı bile yetersiz hissetmemek gerekir. kimin ne kadar yettiğini ölçen bir sistem olsaydı dünyada bu kadar kaos olmazdı.
devamını gör...

anlamak için öncelikle neden gülüyoruz? neye güleriz? mizah neden var, nasıl oldu gibi sorulara cevap vermemiz gereken mefhum.

şöyle ki evrimbilimciler gülmemizi korkmamıza bağlıyorlar. peki neden korkuyoruz?

şöyle ki bir şeyi anlamlandıramayınca veya deneyimlediğimizde kötü olacağını bildiğimiz şeyin empatisini veya hâyâlini kurunca korkarız ve bu korkuyla hormonlar salgılayıp hayatta kalma olasılığımızı artıracak adaptasyonlarımızı hayata geçiririz.

şu veya bu nedenle korktuğumuz bir şey bize zarar vermeyecekse de güleriz.

şöyle düşünün, mesela bir yerimize iğne batınca elimizi hemen çekeriz. bu bir reflekstir fakat aşı olurken bunu yapmayız. refleksler beyinde de omurilikte de kodlanmış olabilir fakat beyin her zaman işin içine girip müdahil olabilir. korku refleksini de baskılar beyin ve bunun sonucu olarak da güleriz, dişlerimizi gösteririz.

bu açılardan bakınca da kara mizaha "sadece mizahın vurgulanmış hâli" diyebiliriz çünkü kara mizahta doğrudan korkutucu şeyler üzerinden güldürmek esas sayılabilir. bu anlamda "her şeyin mizahı olmaz"cı tayfa hiçbir şeye gülmediği sürece tutarsızlıktan öteye gidemez çünkü zaten korkunç şeylere gülüyoruz.
devamını gör...

friendship'in sahibesi, discordun kraliçesi, 7 krallığın hükümdarı, büyük çim denizinin khaleesi'si, zincirkıran, kaymakbüken, yanmaz yapışmaz teflon, paczkilerin annesi, sözlüğün ve diyarın koruyucusu, isminin birincisi.

bu çocuk gülünce mutlu oluyorum. o yüzden çok maymunluk yapıyorum onunla konuşurken. öyle. şımarmasın hemen, daha fazla övmeyeyim. *
devamını gör...

sen bilirsin.ne denizler dağlardan bu kadar yüksek,ne sevinçler acılardan bu kadar ayrı.daha önce dökülmesi yaprakların;doğrudur.yoksa neye benzer gül dönemi kiraz zamanı... umutsuzluk bile ne güzel bilir misin,ikide bir umudu getirir karşımıza.ölüm büyük bir saçmalık olurdu;ışık yüzlü bebekler doğmasa... sen bilirsin.ne denizler dağlardan bu kadar yüksek,ne sevinçler acılardan bu kadar ayrı... sen bilirsin.ne ben senden iyice başka biriyim,ne bu kuşlar göklerden başka bir şey.
afşar timuçin
devamını gör...

içsesimin tweeti resmen.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çok vakit alan, bunaltan ama terk edilmemesi gereken şey. spor bir, bu iki...

birçok ilişkinin eski canlılığını yitirmesinin nedenlerinden biridir kişisel bakımdan vazgeçilmesi. insanlar ilişkilere av/avcı kafasıyla yaklaşır. birini "avladıkları" zaman bir başkasına çevirirler gözü hemen. * "tamamdır. bu kişiyi elde ettim. artık benimdir, bir yere gitmez bırakıp." diye düşünen birtakım zevat kendini salar hemen. eskiden yaptığı avlanma ritüellerini, yani temizliğini, makyajını, parfümünü, sporunu bırakır. totoydu göbekti alır başını gider. evde sevdiceğinin karşısına sürekli pasaklı çıkmaktı falan derken bir bakmış "av"ı başka avların peşine düşmüş.

gönül ister ki şu av - avcı mantığından herkes sıyrılsın da doğru dürüst ilişkiler yaşansın ama maalesef insan böyle bir yaratık. o nedenle efendim, bakımınızı ihmal etmeyin.

bu işleri karşı cins için değil tamamen kendisi için yapanlar akıllı kişilerdir ve zaten şartlar ne olursa olsun kendileriyle ilgilenmekten vazgeçmezler. *
devamını gör...

mağara adamının duvara resim yapması. dillerin gelişimini inceliyoruz. orada doğayı veya hayvanları taklit gibi tezler var.

insan boğa çizerek ne yapmak nereye varmak istemektedir.
devamını gör...

avengers binası gibi bir şey. yoldaş'a devlet bilgilerini satmak için gitmiştim oradan biliyorum.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

akdeniz incisi adana yigidi oldugunu dusundugum; hiddet iceren nickini her gordugumde gulmeme neden olan yazar tanesi.

havuc var yer misin, kortkortkort?*
devamını gör...

zengin depresyondayken atlar ferrarisine deniz kenarı bir yerde durur, denizi izler.
fakir depresyondaysa, ağzında tütün sigarayla çıkar iki dolanır eve gelir.
devamını gör...

hafta içinin hafta sonu derler çarşamba'ya. bir de bu çarşamba 19 mayıs gibi özel bir güne denk geldi. değmeyin keyfimize arkadaşlar.**
biz yine dışınızdaki irlandalı ile bu akşam saat 21:00'de radyoda olacağız.
konumuz duygusal ilişkiler bağlamında ilgilendiğimiz cinse önerilerimiz olacak.

"yahu onu öyle yapmasaydın keşke" diye kafanızdan geçirdiklerinizi toplayın gelin. biz de bu başlık altındaki öneriler ve naçizane kendi deneyimlerimizi paylaşarak güzel bir playlist eşliğinde sizlere sunalım. ne dersiniz?
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
çok severek bu haftaki konseptimiz için kullandığımız afiş çalışması için sevgili radyo yöneticimiz gomercan'a teşekkür ediyoruz.
devamını gör...

sultan 2. selim hanın oğlu sultan 3. murad'dır. bilinen 8 kız 22 erkek çocuğu olmuştur. en büyük oğlu şehzade mehmed tahta geçtiğinde hayatta olan 19 erkek kardeşini nizam-ı alem için boğdurmuştur. hatta rivayet odur ki haremde hamile olan babasından kalan cariyelerin de doğularak öldürüldüğü yönündedir. ama bu bilgiyi kesin reddeden tarihçilerde vardır.
devamını gör...

"paris'e gittiğimde paris evde yoktu." hayatı boyunca görmeyi hayal ettiği şehre, kör olan gözlerinin tedavisi için gittiğinde bu cümleyi zikreden, hatırıma geldikçe de üzüldüğüm yazar, araştırmacı, eğitimci. *

tam olarak bu cümleyi, bu adamı düşündükten biraz sonra, başlık karşıma çıktığından ben de böyle anmak istedim.
*
devamını gör...

narkotik şubenin düzenlediği kitap çekilişini kazanmıştım ve kargocu beni sivil polis sanıp kargoyu verirken "buyrun amirim" dedi.
devamını gör...

florence nightingale (1820-1910), ingiliz sosyal reformcu, istatistikçi ve hemşiredir. hemşireliğe son derece olumlu bir itibar kazandırmış ve viktorya kültüründe bir ikon olmuştur. kırım savaşı'nda yaralanan askerlerle ilgilenmek için 1854'te istanbul'a, üsküdar'daki selimiye kışlası'na gelmiştir. gece gündüz demeden elinde lamba ile yaralı askerlere baktığı için kendisine "lambalı kadın" denmiştir.
döneminde hastaneler hijyenik olmadığından ailesi bir hastanede çalışma isteğine karşı çıktı ama o pes etmedi. hastaneleri dolaşıp hastaları gözlemleyerek şartların iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar yaptı. mesleğine duyduğu aşk öyle büyüktü ki zerafeti ve güzelliğine karşı koyamayan pek çok erkeğin evlilik teklifini reddetti ve mesleğine idealist biri olarak devam etti.
1860 yılında nightingale, londra'da st thomas' hospital'da kendi hemşirelik okulunun kurulmasıyla profesyonel hemşireliğin temellerini atmıştır. 1907 yılında ingiliz liyakat nişanı alan ilk kadındır.
britanya halkı, askerlere gönderilmek üzere, gemiler dolusu çarşaf, bandaj ve yiyecek bağışladı. ne var ki beceriksiz sağlık memurları bunların dağıtılmasını engelliyorlardı. florence nightingale malzeme depolarının kapaklarını çekiçle kırarak açmış ve gelen malzemeyi hastalara dağıtarak çekiçli kadın ünvanını da almıştır.
yeni hemşireler nightingale andı ile onurlandırılmaktadır. doğum günü olan 12 mayıs tüm dünyada hemşireler günü olarak kabul edilir. florence nightingale madalyası 1912'de uluslararası kızılhaç komitesi tarafından kuruldu. hemşirelere verilen en yüksek uluslararası ödüldür.
"bırakın her bir kişi kendi deneyimlediğinden çıkardığı gerçekliği açıklasın."
tanrının en değerli armağanı olan hayat, çok defa hemşirenin ellerine terk edilmiştir.
"ben hastabakıcı olmak istiyorum, kimsesi olmayan insanların kimsesi olmak istiyorum."
devamını gör...

22 ekim’de çıkacak filmi için yeni karakter posterleri yayınlanmış ve hepsi birbirinden güzel!
şahsen en beğendiğim posterler, barın harkonnen ve piter de vries oldu. bu filmle ilgili her detaya bayıldım şu ana kadar.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim