aristoteles
milattan önce 4'üncü yüzyılda yaşamış olan yunan filozofu. tanınmış ilk zooloji bilginidir. kendisine zoolojinin babası da denmiştir. hayvanları ilmi bir sınıflandırmaya tabi tutan ilk bilim adamıdır.
devamını gör...
göster oğlum amcana pipini
işte bu edepsiz erkeklerin sebebi..
artık göster demeye bile gerek kalmadan..
daha uzatmayayım.. siz anladiniz onu..
artık göster demeye bile gerek kalmadan..
daha uzatmayayım.. siz anladiniz onu..
devamını gör...
dekalog
dün itibariyle izlemeye başladığım sanatsal yapımlardan hoşlananlar için tavsiye edeceğim 10 bölümlük dizidir.
on emir üzerine kurulu olan dizide her bölümde bir emir işleniyor.
on emir üzerine kurulu olan dizide her bölümde bir emir işleniyor.
devamını gör...
beyaz ve renkli çamaşırları bir arada yıkayan erkek
tam anlamiyla ici gecmis hatta hayattan bikmis bir erkektir. yalniz farkinda degildir, yikama sonrasinda bir daha hicbir sey eskisi gibi olmayacaktir. atilan o beyaz camasirlar artik beyazliktan cikmis, geri donusumu mumkun olmayan bir evrimlesmeye gecmistir...
devamını gör...
ve insan cehennemi yaratır
(cehennem için olmazsa olmaz şart günahtır.
sonra insan günahı icat eder. böylelikle cehennem işlerlik kazanır.
sonrası ise şöyle gelişir.)
insan çok zaman önce bazı şeylere günah dedi. söylediği şeylerin günah olduğuna inandı.
günahları insan çok önemsedi. onları beyninin en karanlık odalarına soktu. kapıları üzerlerine kilitledi.
önceleri kendini güvende hissetti insan. günahlardan uzak durunca cennete gideceğini umdu. mutlu ve huzurluydu insan.
sonraları kapalı kapılar ardındaki günahlar tıkılı kalmaktan çok sıkıldı. odalarında rahat durmadılar. hoplayıp zıplamaya başladılar. onlar hareketlendikçe insan da kendi deyimiyle rahat durmamaya başladı. kendi inandığı günahları işlemeye başladılar.
günah işledikçe cehennemde yanacağını düşündüler. düşündükçe yandı insanlar.
kendi cehennemine odun kömür attı insan.
attığı odunlar ateşi kızdırdı iyice. en karanlık odalarda tutulan günahlar bu ateş sayesinde kapılardan sızmayı başardı.
(o günahlar karanlık odaları boşaltıp yavaş yavaş insanın tüm ruhunu elegeçirir.)
insan artık günahtan kaçamaz oldu. günah işledi sürekli insan. cehennem korkusundan dolayı işlediği günahlar için azap çekti. bir taraftan da acı çekmek tarifi mümkün olmayan bir zevk vermeye başladı insana. korktukça günah işledi insan, günaha battıkça acı çekti. en kısırından bir döngüye girdi insan.
sonra insan günahı icat eder. böylelikle cehennem işlerlik kazanır.
sonrası ise şöyle gelişir.)
insan çok zaman önce bazı şeylere günah dedi. söylediği şeylerin günah olduğuna inandı.
günahları insan çok önemsedi. onları beyninin en karanlık odalarına soktu. kapıları üzerlerine kilitledi.
önceleri kendini güvende hissetti insan. günahlardan uzak durunca cennete gideceğini umdu. mutlu ve huzurluydu insan.
sonraları kapalı kapılar ardındaki günahlar tıkılı kalmaktan çok sıkıldı. odalarında rahat durmadılar. hoplayıp zıplamaya başladılar. onlar hareketlendikçe insan da kendi deyimiyle rahat durmamaya başladı. kendi inandığı günahları işlemeye başladılar.
günah işledikçe cehennemde yanacağını düşündüler. düşündükçe yandı insanlar.
kendi cehennemine odun kömür attı insan.
attığı odunlar ateşi kızdırdı iyice. en karanlık odalarda tutulan günahlar bu ateş sayesinde kapılardan sızmayı başardı.
(o günahlar karanlık odaları boşaltıp yavaş yavaş insanın tüm ruhunu elegeçirir.)
insan artık günahtan kaçamaz oldu. günah işledi sürekli insan. cehennem korkusundan dolayı işlediği günahlar için azap çekti. bir taraftan da acı çekmek tarifi mümkün olmayan bir zevk vermeye başladı insana. korktukça günah işledi insan, günaha battıkça acı çekti. en kısırından bir döngüye girdi insan.
devamını gör...
mülteci sorunu
gerekli önlemler alınırsa sorun olmaktan çıkabilecek olan durumdur.
kanada da abd de almanya da mülteci alıyor ama ne hikmetse onlarda böyle bir sorun yok. çünkü kalifiye, yetenekli, becerikli insanları mülteci olarak kabul ediyorlar da ondan.
bir de bizim ülkemize bak. sapığı, tacizcisi, tecavüzcüsü, hırsızı nerede işe yaramayan elaman varsa hepsini toplamışız. tabii bu lafım tüm mülteliler için değil. içlerinde kaliteli olanları da var eyvallah ama çok az.
kanada da abd de almanya da mülteci alıyor ama ne hikmetse onlarda böyle bir sorun yok. çünkü kalifiye, yetenekli, becerikli insanları mülteci olarak kabul ediyorlar da ondan.
bir de bizim ülkemize bak. sapığı, tacizcisi, tecavüzcüsü, hırsızı nerede işe yaramayan elaman varsa hepsini toplamışız. tabii bu lafım tüm mülteliler için değil. içlerinde kaliteli olanları da var eyvallah ama çok az.
devamını gör...
çok özlemek
devamını gör...
elin sıkça gittiği yer
gözlük. sürekli bir düzeltme dürtüsü var. hatta dışarı çıkarken lens kullanırım, yine de elim sürekli olmayan gözlüğümü düzeltir.
devamını gör...
6 aralık 2020 istanbul'daki halk ekmek kuyruğu
kuyruk zaten yıllardır var da şimdi neden uzadı diye düşünmek lazım. ayrıca konunun imamoğlu ile zerre alakası da yoktur. insanlar işsiz, alım gücü yok, bir kuruşun hesabını yapar haldeler. bizi bu duruma sokanlara, iki kuruşa muhtaç edenlere çemkirin.
devamını gör...
sigara ve alkolün dünya çapında tamamen yasaklanması gerekliliği
iç diye zorlamıyorlar sonuçta. ayrıca bu yasaklama olayı 20.yüzyılın ilk çeyreğinden sonra abd'de hayata geçirildi, alkol yasağı olarak. fakat kime yaradı? al capone gibi mafya liderlerine. yasaklarla bir yere varılmaz.
devamını gör...
killa hakan
ben bu adamdan korkuyorum, görsem yolumu değiştiririm. niye baktın kardeş ümüğünü sıkarım diyebilir çeteyi toplayıp dövebilir. dövdükten sonra bayıltana kadar konuşabilir. ayıltıktan sonra pardon çok sinirliydim yanlışlıkla oldu babacan deyip tokalaşabilir her halükarda oturup çay içerseniz ama bu adamla.
devamını gör...
cemil meriç
"yaşamaktan korkuyorsun sevgilim. ve saadetten korkuyorsun. halbuki hayatın ve saadetin ta kendisisin."
cemil meriç.
cemil meriç.
devamını gör...
dedikodu
levent yüksel'in 1993 yılında çıkan albümü medcezir'de yer alan hareketli şarkısı...
espirili sözleri ve levent yüksel' in harika yorumuyla eskimez şarkılardan.
sözleri orhan veli kanık ve özkan samioğlu imzasını taşıyan şarkının bestesi sezen aksu'ya, düzenlemesi uzay heparı'ya aittir.
güftesi:
kim söylemiş beni?
süheyla'ya vurulmuşum diye
kim görmüş ama kim?
elene'yi öptüğümü
yüksek kaldırımda güpegündüz
melahat'i almışım da sonra
alemdar'a gitmişim öyle mi?
onu sonra anlatırım fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya galata'ya dadanmışız
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu
onu da sonra anlatırım
ya o mualla'yı sandala atıp
ruhumda hicranın'ı
söyletme hikâyesi*
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde*
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
kim söylemiş beni?
süheyla'ya vurulmuşum diye
kim görmüş ama kim?
elene'yi öptüğümü
yüksek kaldırımda güpegündüz
melahat'i almışım da sonra
alemdar'a gitmişim öyle mi?
onu sonra anlatırım fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya galata'ya dadanmışız
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu
onu da sonra anlatırım
ya o mualla'yı sandala atıp
ruhumda hicranın'ı
söyletme hikâyesi
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim...
buradan dinleyebilirsiniz
espirili sözleri ve levent yüksel' in harika yorumuyla eskimez şarkılardan.
sözleri orhan veli kanık ve özkan samioğlu imzasını taşıyan şarkının bestesi sezen aksu'ya, düzenlemesi uzay heparı'ya aittir.
güftesi:
kim söylemiş beni?
süheyla'ya vurulmuşum diye
kim görmüş ama kim?
elene'yi öptüğümü
yüksek kaldırımda güpegündüz
melahat'i almışım da sonra
alemdar'a gitmişim öyle mi?
onu sonra anlatırım fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya galata'ya dadanmışız
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu
onu da sonra anlatırım
ya o mualla'yı sandala atıp
ruhumda hicranın'ı
söyletme hikâyesi*
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde*
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
kim söylemiş beni?
süheyla'ya vurulmuşum diye
kim görmüş ama kim?
elene'yi öptüğümü
yüksek kaldırımda güpegündüz
melahat'i almışım da sonra
alemdar'a gitmişim öyle mi?
onu sonra anlatırım fakat
kimin bacağını sıkmışım tramvayda?
güya galata'ya dadanmışız
kafaları çekip çekip
orada alıyormuşuz soluğu
onu da sonra anlatırım
ya o mualla'yı sandala atıp
ruhumda hicranın'ı
söyletme hikâyesi
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim ben yaptığımı
geç bunları
anam babam geç bunları
bir kalemde
bilirim...
buradan dinleyebilirsiniz
devamını gör...
küçükken en sevdiğin oyuncak
oyuncak evim ve o evde yaşamaları için her markete gittiğimizde annemlere 'alabilir miyim' bile demeden anında kaptığım küçük oyuncak bebeklerim.
devamını gör...
krem altınbaş
1964 senesinde halka sunulmuş bir reklamdır. evde kalmış bir kadının bu krem ile kendisine eş bulduğunu ve dünyanın en iyi kremi olduğunu vurgulamışlardır. beni biraz güldürmekle beraber, eskiden reklamların daha görsel güzellikte olduğunu düşündürmüştür.

-evde kalmış bir kızdım diye belirtilen yerin altı çizili olması ise aslında satış stratejisini ortaya koymuştur.

-evde kalmış bir kızdım diye belirtilen yerin altı çizili olması ise aslında satış stratejisini ortaya koymuştur.
devamını gör...
üçüncü hare deneyi

deney, amerika'nın kaliforniya eyaletinde bulunan cubberley lisesi'nde geçiyor.tarih öğretmeni ron jones, 1967 yılında, öğrencileri üzerinde psikolojik bir deney uygulamaya karar veriyor. jones, demokratik ve eğitimli toplumlarda bile her insanın faşizme eğilimi olduğunu ve bu faşizmin uygun koşullar sağlandığı zaman ortaya çıkabileceğini savunuyor.
1.gün
bundan sonra kimse söz almadan konuşmayacak, konuşsa bile çok uzatmayacak ve bana daima bay jones diye hitap edeceksiniz!'
2.gün
onlara bu sınıfın çok özel olduğunu ve okuldaki disiplini onların sağlaması gerektiğini anlatıyor.(öğrencilere sürekli olarak 'siz bambaşkasınız, üstünsünüz' mesajı vermiştir). grup oluştururlar.üçüncü dalga ismi verilir.gruplarına slogan bulurlar.
öğrenciler, gücün, disiplin ve birlikte hareket etmekle kazanıldığına inandırılıyor.
3.gün
bu olay büyük bir kitleye yayılıyor ve sınıftaki öğrencilerin sayısı da artıyor.
öğrenciler, kendi gruplarına dahil olmayan öğrencilere zorbalık yapmaya, okulda bir terör ortamı oluşturmaya başlıyor. kendilerini herkesten üstün görüp, kendinden olmayana karşı büyük bir eziyete başlıyorlar.
grup içinde de kurallara uymayanlara karşı sert davranışlar sergileyip, herkesin tek tip olmasını istiyorlar.
üçüncü hare(dalga) deneyi çocuklardan faşizan yaratmayı amaçladı. en son öğrencilere nazi videoları izletildi.
sonuç: deney belki amacına ulaşıyor fakat öğrenci velileri olayı öğrendikten sonra, ron jones okuldan uzaklaştırılıyor ve üçüncü dalga da yok olup gidiyor.
elindeki gücü iyi amaçlar için kullan.
devamını gör...
şişeyi kafaya dikmek
içi cos eden bünyelere özgü durum. aman tikkat!
devamını gör...
osman hamdi bey
ressam olmasının yanı sıra türkiye'nin ilk arkeologudur.
devamını gör...
