türkçenin yoksul bir dil gibi görülmesi
"arapça ve farsça olmasa türkçe diye bir dil olmazdı", "bazı ingilizce sözcüklerin türkçe karşılığı yoktur" diyenlerin kendi kültürünü, dilini ve tarihini gömmek gibi bir alışkanlığı olduğunu sanıyorum zira türkçe yapısal olarak sonsuz sayıda sözcük oluşturabilecek (eğer varsıllık sözcük sayısıyla ölçülüyorsa) bir dil olmasının yanı sıra antik bir dildir (yunanca, latince, arapça ve farsçayı antik diller arasında pek tabii sayarız da türkçe yeni ortaya çıkmış bir dilmiş gibi onu bilmeyiz gerçi eski türkçe deyince de osmanlıda konuşulan bol arapçalı farsçalı melez dili düşündüğümüzden bu çok normal). ayrıca koskocaman bir coğrafyaya yayıldığından, çokça dile türkçe kökenli olsun olmasın sözcük verdiğinden de varsıl (zengin) olduğunu söyleyebiliriz. öte yandan türkçedeki yaklaşık 500 binlik sözcükten (bu 500 binin içerisinde sözlüğe dahil olmayan ancak günlük hayatta kullandığımız sözcükler de vardır) yüzde 10 kadarlık yabancı kökenli sözcükleri çıkartsak dahi yerlerine yenilerini ya da eskiden var olanlarını koyabiliriz (örneğin computer için bilgisayar denmiş ve dile yerleşmiştir, bunu kimse garipsemez çünkü benimsenmiştir) ve pekâlâ arı bir türkçe elde edebiliriz ancak böyle bir şey olduğu takdirde çok büyük sorunlar yaşanacaktır. nitekim dildeki sözcükleri atmak doğru olmaz oysa türkçe kökenlilerini diriltmek ve daha çok kullanmak bize bağlıdır. yani türkçe yoksul bir dildir, anlatımı zayıftır vb. şeyler söyleyerek dili yermenin hiçbir anlamı yok (şikayet etmektense çözüm üretmeliyiz, cringe yerine utanç verici ya da utandırıcı diyebilmeliyiz). türkçeyi yoksul yapan onu konuşmayı beceremeyen kişilerdir. türkçedeki matematiksel yapıyı ve anlatımsal zenginliği fark edenler zaten türkçenin yeterince zengin olduğunu bilecektirler.
devamını gör...
sevgiliyi ayrılmakla tehdit etmek
kollamı açaydım, gitme diyeydim, ahhh keşke......*
ayrılmayı kafasına koymuş insana engel olamazsınız...
ayrıca;
(bkz: sözlükten ayrılmakla tehdit etmek)
ayrılmayı kafasına koymuş insana engel olamazsınız...
ayrıca;
(bkz: sözlükten ayrılmakla tehdit etmek)
devamını gör...
fakirleri avutmak için uydurulmuş şeyler
zenginler aslında çok mutsuz o kadar mutsuzlar ki mutsuzluktan ölüyorlar. siz fakirlere bakın mutlusunuz vallaha.
bir gün zaten sizde zengin olacaksınız.
ey fakirler dünya 5ten büyüktür.
göklerden gelen bir karar vardır.
bir gün zaten sizde zengin olacaksınız.
ey fakirler dünya 5ten büyüktür.
göklerden gelen bir karar vardır.
devamını gör...
volkan demirel
kadıköydeki derbiler bizim bayramımız, 11 adam toplasak yine biz kazanırız. vik vik vik tarzı açıklamaları ile maç öncesi ortamı germeye çalışan eski futbolcu.
bugün maçta tribüne aldıkları göya sağlıkçı holiganlar ile de yine ortamı germeye çalıştılar. bu arada o ettiğiniz küfür size girsin operasyon çocukları.
ne oldu lan ayı? yazını kışa çevirir böyle galatasaray işte. öyle kıçınla başınla top stop ettiğiniz zamanlar geride kaldı.
alın bi hesap makinası hesaplayın kaç yıldır yenemiyorsunuz galatasarayı?
bugün maçta tribüne aldıkları göya sağlıkçı holiganlar ile de yine ortamı germeye çalıştılar. bu arada o ettiğiniz küfür size girsin operasyon çocukları.
ne oldu lan ayı? yazını kışa çevirir böyle galatasaray işte. öyle kıçınla başınla top stop ettiğiniz zamanlar geride kaldı.
alın bi hesap makinası hesaplayın kaç yıldır yenemiyorsunuz galatasarayı?
devamını gör...
insanları itici yapan detaylar
efendim bazı başlıkların gördüğü katılım çokluğundan ve buralarda hep aynı duyarı kasan şahısların gördüğü ilgiden anlıyoruz ki, insanları itici yapan detaylardan birisi de sığır olmalarıdır.
devamını gör...
aktroll
halkımızın çoğunun muzdarip olduğu hastalık.
devamını gör...
kendini sevmeyen insan
benimdir. bundan dolayı kimseden sevgi beklemiyorum. ben bile kendime tahammül edemiyorken niye bekleyeyim başkasından bunu?
devamını gör...
seni sen yapan özelliklerin
bitmek bilmeyen inadım ve hırsım.
devamını gör...
ayraç olarak kullanılan nesneler
genelde ayraç kullanırım, olması gerekende budur zaten. ama ayracımı bulamıyorsam, müsvedde kağıt ya da cetvel kullanırım.
devamını gör...
ilk kez deniz görüldüğünde hissedilenler
yıllarca denizi kuzeyine almış bir karadenizli olarak ankara'da yaşadığım süre boyunca her istanbul ya da trabzon yaptığımda aynı hüznü yaşarım.
sanki bana beni niye ihmal ediyorsun der gibi bakar bana.
canım ya, derim ona bende.
ardından da eklerim;
bende özledim bende
resmin var şu an elimde
sana koşmak isterim
derman yok dizlerimde.
sanki bana beni niye ihmal ediyorsun der gibi bakar bana.
canım ya, derim ona bende.
ardından da eklerim;
bende özledim bende
resmin var şu an elimde
sana koşmak isterim
derman yok dizlerimde.
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
sen olmasan,
seni bulmak hayali tamamıyla yok olsa,
yaşar mıyım dersin?
t. fikret
seni bulmak hayali tamamıyla yok olsa,
yaşar mıyım dersin?
t. fikret
devamını gör...
mesaj alımını kapatan yazar
mesaj alımı açık olan yazarları bi geriyor niyeyse. kapattık olm işte ne ergenliğimiz kaldı ne dikkat çekiciliğimiz. iki seçenekte geçersiz, sıradaki gelsin.
devamını gör...
normal sözlük 1. istanbul zirvesi
vay be millet zirve yapıyor, toplanıyor. bizse çok uzaklarda yalnızlığımızı zirveye taşıyoruz.
devamını gör...
fatih sultan mehmet
venedikli elçi giacomo de languschi ayrıntılı bir şekilde fatih sultan mehmed tasviri;
hükümdar, büyük türk mehmed, sürekli tetikte olan bir adamdır. yorgunluğa, sıcağa ve soğuğa, açlığa ve susuzluğa dayanabilir, hiç kimseden korkmaz.
artık zamanın değiştiğini ve bir zamanlar batı'nın doğu'ya karşı yürüdüğü gibi, şimdi de kendisinin doğu'dan batı'ya yürüyeceğini söylüyor. şehvete düşkün bir adam değildir. sürekli ayıktır, hiç bir hazzın ya da zevkin esiri olmaz. dünya çoğrafyası ve savaş sanatı kadar şevkle ve zevkle incelediği bir konu yoktur. üstlendiği işi araştırırken basiretlidir. ülkedeki insanları rahatlatmak için çalışır, adalet aşkıyla yanıp tutuşur...
kararlarında olgun ve hoşgörülüdür. sadaka verirken cömerttir ve her işinde hayırseverdir...
mühlenbach'lı birader george'un gözlemi;
hükümdarı gördüm; peşinde yalnız iki kişiyle camiye gidiyordu. camiden saraya giderken kimse peşine takılmaya, yanına yaklaşmaya ya da bizde olduğu gibi "yaşasın kral" tezahüratı yapmaya cesaret edemezdi.
sultanı camide namaz kılarken gördüm. ne bir koltukta ne bir tahtta oturdu, diğer insanlar gibi yere serili halının üzerinde yerini aldı. sultanın kıyafetinde ya da altında onun diğer insanlardan farklı olduğunu belli eden bir işaret yoktu.
onu annesinin cenaze töreninde izledim; bana patişah olduğu söylenmeseydi onu tanımazdım. izin almadan yanına yaklaşmak ya da ona eşlik etmek kesinlikle yasaktır...
hükümdar, büyük türk mehmed, sürekli tetikte olan bir adamdır. yorgunluğa, sıcağa ve soğuğa, açlığa ve susuzluğa dayanabilir, hiç kimseden korkmaz.
artık zamanın değiştiğini ve bir zamanlar batı'nın doğu'ya karşı yürüdüğü gibi, şimdi de kendisinin doğu'dan batı'ya yürüyeceğini söylüyor. şehvete düşkün bir adam değildir. sürekli ayıktır, hiç bir hazzın ya da zevkin esiri olmaz. dünya çoğrafyası ve savaş sanatı kadar şevkle ve zevkle incelediği bir konu yoktur. üstlendiği işi araştırırken basiretlidir. ülkedeki insanları rahatlatmak için çalışır, adalet aşkıyla yanıp tutuşur...
kararlarında olgun ve hoşgörülüdür. sadaka verirken cömerttir ve her işinde hayırseverdir...
mühlenbach'lı birader george'un gözlemi;
hükümdarı gördüm; peşinde yalnız iki kişiyle camiye gidiyordu. camiden saraya giderken kimse peşine takılmaya, yanına yaklaşmaya ya da bizde olduğu gibi "yaşasın kral" tezahüratı yapmaya cesaret edemezdi.
sultanı camide namaz kılarken gördüm. ne bir koltukta ne bir tahtta oturdu, diğer insanlar gibi yere serili halının üzerinde yerini aldı. sultanın kıyafetinde ya da altında onun diğer insanlardan farklı olduğunu belli eden bir işaret yoktu.
onu annesinin cenaze töreninde izledim; bana patişah olduğu söylenmeseydi onu tanımazdım. izin almadan yanına yaklaşmak ya da ona eşlik etmek kesinlikle yasaktır...
devamını gör...
aziz nesin
arkadaşım badem ağacı
sen ağaçların aptalı
ben insanların
seni kandırır havalar
beni sevdalar
bir ılıman hava esmeye görsün
düşünmeden gelecek karakış..
açarsın çiçeklerini ..
bense hayra yorarım gördüğüm düşü...
bir güler yüz bir tatlı söz..
açarım yüreğimi hemen
yemişe durmadan çarpar seni karayel
beni karasevda
hemde bilerek kandırıldığımızı
kaçıncı kez bağlanmışız bir olmaza
koo desinler bize şaşkın
sonu gelmesede hiç bir aşkın
açalım yinede çiçeklerimizi
senden yanayım arkadaşım
havanı bulunca aç çiçeklerini
nasıl açıyorsam yüreğimi
belki bu kez kış olmaz
bakarsın sevdan düş olmaz
nasıl vermişsem kendimi son sevdama
vur kendini sen de bu güzel havaya
muhteşem dizelerin yazarıdır.
devamını gör...
kilisede ankara’nın bağları'nı çalan türk
dünyanın neresine giderlerse gitsinler bizim türkler kendilerini çok güzel şekilde rezil ederler. hem de saygısızlık yaparak.
devamını gör...
fotoğraf çektirirken poz verememek
bizler bozkırın dalları birbirine bulaşmış ağaçlarıyız. bizim şeklimiz belli. bir makine bizi şekilden şekile sokamaz.
devamını gör...
rte’nin en kötü ihtimalle türkiye'deyim beyanı
akp’li cumhurbaşkanı erdoğan, istanbul’da cuma namazının ardından açıklamalarda bulundu. aşı tedarik sürecine ilişkin konuşan erdoğan, "herhangi bir sorun yaşanacağını kabul etmiyorum" dedi. bir gazetecinin "tam kapanma döneminde istanbul'da mısınız?" sorusuna da yanıt veren erdoğan, "buralardayım, en kötü ihtimalle türkiye'deyim" dedi.
“en kötü ihtimalle türkiye “ dedi ya la.
promter sen nelere kadirsin , varlığın bir dert yokluğun yara...
ihtimaller
devamını gör...
william shakespeare
hamlet'te türlü göndermelerle kadınlara giydirmeyi de ihmal etmemiş büyük şair, yazar.
devamını gör...
kendi saçını kesmek
domates keserken bıçağı atom çekirdeğine denk getirip, yanlışlıkla nükleer reaksiyon tetiklemekten daha zor bir eylem.
öyle bir yazılmış ki, nefes almak kadar kolay zannediyorsun. yanları kesemiyorum, önleri kesemiyorum, arkaları kesemiyorum. ekseriyetle beceremiyorum bu naneyi ben.
taci kalkavan’a dönüşcem, az kaldı. 80’lerin kaleci ensesi trendini yeniden yakalıyorum gibi, bakıcez.
öyle bir yazılmış ki, nefes almak kadar kolay zannediyorsun. yanları kesemiyorum, önleri kesemiyorum, arkaları kesemiyorum. ekseriyetle beceremiyorum bu naneyi ben.
taci kalkavan’a dönüşcem, az kaldı. 80’lerin kaleci ensesi trendini yeniden yakalıyorum gibi, bakıcez.
devamını gör...