dünya üzerinde ki en kötü sözleri yazmak için çaba saf eden türk rapçi.
devamını gör...

edward scissorhands.
devamını gör...

mani dönemi.. kafa kelebek oluyor.. girdiğin de ne çıkacağı belirsiz..
devamını gör...

tam benim müzik listelerim gibi ilerliyor. aşure tadında, harika.
devamını gör...

yazdığı tanımlarla aşağıdaki gibi bir simaya sahip olduğunu düşündüğüm trolldür. hoş geldiniz, bir siz eksiktiniz.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

#192970 kur'an için bol aksiyonlu, kovalamacalı kitap demiş.
#207998 bir evi yaşanılabilir kılan detaylar için köle örneği vermiş.
#211378 türk ateistlerinin cahil olduğu iddiasında bulunmuş.
#211290 ateistlere, aleni olarak vatan haini demiş.
#199663 bir de yetmezmiş gibi sözlükte çok ergen var demiş.

evet yazar arkadaş, sen sözlüğe katıldığın için ergenler çoğaldı. tenezzül edip tanımlarını okumasaydım keşke.

edit: uç uç böceğim. annen sana insaniyet alacak.
devamını gör...

çevreye duyarlı insanları pasifleştiren, yaptıkları pasif eylemlerle kapitalistlerin yaptıklarından vazgeçeceğini sananların grubu.
devamını gör...

hollanda'lı ressam'dır. resimlerinin tümünde bir iç dramın ipuçları sezilmektedir. en ünlü tablosu gece devriyesi'dir.buradan
devamını gör...

türk mitolojisi ile yakından ilgilenen, yazılarını okuması büyük haz veren yazarlar köşemizde bugün. engin bilgilerini bizimle paylaştığı için kendisine teşekkür ediyorum. uzun yıllar boyu yazdıklarını okumak dileği ile.
devamını gör...

yorumsuz dediğim olay.
konuşursam beni ateşe atmaya hazır bir ton insan var çünkü.
ama konuşacağım ulan.
öncelikle kadın seçen konumundadır.
edebi eserler olsun bilim olsun bunlar temelde kadını etkilemek için bulunmuştur.
kadının etkilenip o kişinin genlerini almak istemesi.
çünkü verimli döl iyi ve uzun yaşar soy yürür.
kısaca kadının insanları etkilemesine gerek yoktur.
ama son zamanlarda bu olay değişiyor gibi gözükmekte.
zeki kadına ilgi artmakta.
devamını gör...

“artık” tepkisiz kalmak.

öyle bir bezmişlik var. “hmm, tamam.”

kolay olmadı ama bu, kolay gelinmedi bu noktaya. durduk yere hissizleşmedi bu bünyeler.

neyse konu da bu değildi zaten. ayrıca üşenirim, anlatamam.
devamını gör...

bir arkadaşım var. 5 gün önce kanser teşhisi konuldu. dün de karaciğerine de metastaz yaptığını öğrendik ve bu kısımdan henüz haberi yok. tedavi için hastaneye gitmeden onu görmek, moral vermek için gittik dün. gözüm yaşlı çıktım evimden, onun kapısından girmeden hemen önce yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirdim. eski günleri yad edip bol bol kahkaha attık. ve ona "iyi olacaksın" dedim. inanarak bir yalanı söyledim. hem ona hem de kendime.
evet yalan söyledim ama birazcık umuda tutunmak için. şu an yalan olan gerçek olsun diye...
devamını gör...

(bkz: lazer epilasyon)
devamını gör...

keşke sözlerden kınamalardan ötesine geçebilsek zira bunlar hiçbir işe yaramıyor
devamını gör...

şu an minika go'da yayında olandır.
devamını gör...

sevgili olay yöneticimiz ve yayıncımız bengaripsengüzeldünyaumutlu mahlaslı yazarımız için ufacık bi sürpriz yapmak istedik ben ve saz ekibim. kendisinden habersiz şekilde kayıtları direkt kaptanımıza attık.
yardım ve yataklığından dolayı en başta gomercan'a,
hani senden de bi şeyler duysak negzel olur dediğimde hiç kırmayıp direkt tamam deyip seçtiği şarkının nakaratını bize söyleyen herhangi biri mahlaslı dostuma,
merdumlar baskında radyo yayını'nın 2. bölümünde bizimle aşk hikayelerini paylaşan ve şimdi de birbirlerine minnoş şarkılar gönderen eylül ve civcik'e,
kanka sen yine bi şeyler yapıyon da hayırlısı, diye serzenişte bulunsa da bengarip için seve seve kayıt alan, canım tarikatdaşım* merdümgirizbirdeli'ye çok çok çoook teşekkürler.

bitti mi? bitmedi, bitmez. gelecek hafta neler olacak bakalım*.
güzel ve keyifli nice yayınlarda görüşmek dileğiyleee. herkeslere iyi geceler.
devamını gör...

serenade

elinde bir meşale ile viyana sokaklarında, bir maestro’nun cenaze töreninde görürüz onu. klasik müziğin devrimcisi, büyük saygı ve sevgi duyduğu ludwig van beethoven hayata veda etmiştir. schubert 30 yaşındadır ve çok hasta olmasına rağmen bu törene katılır. törenden sonra arkadaşlarıyla bir araya gelir ve şu sözü söyler; “bu kadeh maestro ve ondan sonra ölecek ilk bestekar içindir.” schubert 1 yıl sonra 31 yaşında ölür. onun için kendi ölümüne kadeh kaldıran müzisyen denir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

yaptığı her çalışmayı önce beethoven’a dinletir. beethoven ile artık klasik müziğin, romantik dönemi başlamıştır. bu nedenle kendisine klasik müziğin devrimcisi denir. kesin bilgi olmamakla beraber beethoven’nin schubert’e “melodi avcısı, mozart’ın veliahtı.” dediği söylenir. bu bir söylence dahi olsa, ben doğru kabul ederim. o bir melodi avcısıdır ve romantik dönemin en iyi bestekarlarından biridir.

31 yıllık yaşamına 600 den fazla eser sığdırmıştır. bitiremedeği 8. senfonisi o kadar beğenilir ki, 1928 yılında bir yarışma düzenlenir. schubert’in ilk iki bölümünü yazdığı senfoniyi tamamlama yarışmasına çok sayıda başvuru olur. bir ingiliz bestakar yarışmayı kazanır ancak jüri tarafından senfoninin devamı niteliğinde görülmez. 2019 yılında eseri tamamlamak için bir teknoloji şirketi olan huawei, yapay zekaya 90 schubert eseri yükleyerek, 8. senfoninin nasıl devam edeceğini sorgulatır. schubert’in bestelediği süre 27 dakikadır ve gerçek bir müzik şölenidir. yapay zeka senfoniyi bitirdiğinde ise süre 47 dakika olur. ancak eleştirmenler tarafından o kadar eleştirilir ki, huawei firması özür dilemek zorunda kalır. anlamadığım nokta şudur. neden bitirilmek istenir ki? bırakın yarım kalsın. bazen yarım kalan duygular daha güzel değil midir?

bestekar uzun yaşamaz ama onun hakkında yazılacaklar da bitmez. sözlerimizi en sevdiğim eseri olan serenade ile bitirelim. 6 dakikalık bir dinleti, sizlere terapi gibi gelecektir.

buyrunuz.


kaynak: beynimin çırpınan son nöronları. k1tr k2alm

işbu tanım, schubert dinlerken yazılmıştır.
devamını gör...

kimin neye inanmak istediği kimseyi ırgalamaz. türkiye'nin ahlaki, adli ve ailevi bozulmalarını konuşalım; dinini değil (laik bir ülke olduğumuz gerçeğini kabullensek mi artık). niyeyse cinayetler ve tacizler gırlayken kimsenin aklına adaletmiş, ahlakmış gelmiyor da konu "farklı" bireylere (din, dil, ırk, cinsel yönelim açısından) gelince "ah ailemiz, dinimiz, imanımız" diye başlıyorlar. gerçekten iticiliğin zirvesiler. öte yandan dinsizleşenler çıkıp sokaklara "zaten dinim yok" diyerek suç vesaire işlemiyor. dinsizleşen kendine dinsiz oluyor, bu niye halkın bu kadar umrunda? din gidince toplumumuz sapıtacak falan değil, gerçi halihazırda sapıtmış durumda. ancak din olmadan zaten ahlak, adalet vesaire kavramları sürdürüldüğünde düzgün bir yaşayış olabilecektir. sürdürülse...
devamını gör...

bir doktor adayı olarak keyifle okuduğum bir kitaptı. kitap dokuz farklı hikayeden oluşuyor. bu hikayeler birbirinden ayrı olsalar da birbirinden bağımsız değiller, belli bir kronolojik sırayı takip ediyorlar ve üniversiteden yeni mezun olmuş genç bir doktorun edindiği tecrübeleri anlatıyorlar. bu tecrübeler sonucunda doktorumuzun mesleki ve karakter olarak adım adım nasıl geliştiğine şahit oluyoruz ve rusyanın ücra bir köyüne atanan bu doktorumuzun atandığı yerde zorlu yaşam koşulları ve köylülerin batıl inançlarıyla nasıl mücadele ettiğini okuyoruz. tabi bu doktor vasıtasıyla iki doktorun daha başından geçen bazı olayları da okuyoruz, fakat hikayenin esas noktasını köye atanan bu genç doktorumuz oluşturuyor.

dönem olarak 1. dünya savaşında geçiyor hikaye. fakat savaşın etkisini çok fazla hissetmiyorsunuz, yazar daha çok karakterin başından geçenlere ağırlık veriyor. (son hikaye hariç.)

yazarın kiev üniversitesi tıp fakültesi mezunu olduğunu öğrendim. kitabı okuduğunuzda bunu net bir şekilde anlayabiliyorsunuz, yazarın hikayelerini oldukça sağlam bir temele kurmasını da sağlıyor bu durum.

benim en sevdiğim hikaye morfin adlı hikaye oldu. hikayeler arasında en uzun hikaye oydu, en vurucu olanın da o olduğunu düşünüyorum. olaylar en ince ayrıntılarına kadar verilmese de karakterin yaşadığı duygusal iniş çıkışlar net bir şekilde aktarılmıştı okura. şahsen ben çok beğendim.

kitabın en sevdiğim yönü ise doktorları kahramanlaştırmadan objektif bir tavırla ele alması oldu. kitapta anlatılan doktor hepimiz gibi insan, hepimiz gibi korkuları, zayıflıkları ve eksiklikleri var.

özetle benim sevdiğim bir kitap oldu genç bir doktorun anıları. herkes okuyabilir tabi fakat doktor olacak ya da doktor olmak isteyen herkesin ileride bu mesleğin getireceği zorlukları anlayabilmeleri adına bu kitabı mutlaka okumaları gerektiğini düşünüyorum
devamını gör...

ilkokulda silgi, dediğim başlık. bi kere kaybedince bir döngü başlıyo, okul bitene kadar çıkamıyosun. boynuna assan yine kayboluyo canına yanıyım.
devamını gör...

fight club.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim