teoman şarkılarından bir kuple
vura vura dip oldum
ona buna dert oldum
yana yana söndüm
çelindi gönlüm
yaşamadan öldüm.
ona buna dert oldum
yana yana söndüm
çelindi gönlüm
yaşamadan öldüm.
devamını gör...
sevilen yazarın sevilmeyen yazarı oylaması
(bkz: derdini seveyim)
devamını gör...
türkçede çoğu fiilin argoda seks anlamına gelmesi
aslında bence bu sadece bizim biraz fesat olmamızdan kaynaklanıyor.
devamını gör...
suyu seyretmek
mutluluk ve huzur verir.
ayrıca eskiler suyun yanında konuşurdu, çünkü su; sesin yayılmasını bozar ve dedikodunun önüne geçerdi. sarayın orta yerindeki fıskiyenin sebebi de budur.
ayrıca eskiler suyun yanında konuşurdu, çünkü su; sesin yayılmasını bozar ve dedikodunun önüne geçerdi. sarayın orta yerindeki fıskiyenin sebebi de budur.
devamını gör...
yeni bir insanla tanışmaya üşenmek
üşenmek demeyelim de korona sağ olsun sosyal hayatımız bitti. eski insanlarla bile görüşemiyoruz ki yenisiyle tanışalım.
devamını gör...
içinde hukuk sistemini barındıran en iyi filmler
türk yapımı olarak pardon olabilir.
devamını gör...
humanzee
insan ve şempanze melezi.
tabi ki böyle bir canlı hiç olmadı. ancak bir çok deney yapıldı. en ünlüsü kuşkusuz 1920'li yıllarda sscb'de yapılandır.
dönemin sscb lideri josef stalin'e yarı insan yarı maymun askerlerden oluşan yenilmez bir ordu yaratarak dünyaya egemen olabileceği fikri çok cazip gelmişti. maymun kadar güçlü, dayanıklı ama insan kadar da akıllı ve itaatkar bir türün hayalini kurmak bile heyecan vericiydi. ünlü sovyet bilim adamı ilya ivanov bu hayalin gerçeğe dönüşebileceğini söyleyerek kremlin sarayı'ndan onay aldı. ortaya çıkarılacak melez ırk sadece asker olmayacak, sanayi ve tarımın ihtiyacını da karşılayabilecek grev yapmayan, şikayet etmeyen süper güçlü işçi sınıfını da oluşturacaktı.

200 bin dolar ödenek alan ivanov ilk olarak maymun spermi ile insanları hamile bırakmayı hedeflemişti. o dönemde insan ve maymunların kromozom yapılarının farklılığı bilinmediğinden başaracağına büyük inanç duyuyordu. afrika kıtasına giderek yerli kadınları bilgilendirme yapmadan şempanze spermleri ile hamile bırakmaya çalışarak projeye başladı. bir çok denemeye rağmen başarısız oldu. farklı yollar da deneyen ivanov bir sefer de orangutan spermi ile rus bir kadını hamile bırakmaya çalıştı. başarılı olamayacağını anlayıp projeden çekilmek istediğinde ise stalin tarafından hayatını da kaybedeceği sibiryaya sürüldü.
kaynak
tabi ki böyle bir canlı hiç olmadı. ancak bir çok deney yapıldı. en ünlüsü kuşkusuz 1920'li yıllarda sscb'de yapılandır.
dönemin sscb lideri josef stalin'e yarı insan yarı maymun askerlerden oluşan yenilmez bir ordu yaratarak dünyaya egemen olabileceği fikri çok cazip gelmişti. maymun kadar güçlü, dayanıklı ama insan kadar da akıllı ve itaatkar bir türün hayalini kurmak bile heyecan vericiydi. ünlü sovyet bilim adamı ilya ivanov bu hayalin gerçeğe dönüşebileceğini söyleyerek kremlin sarayı'ndan onay aldı. ortaya çıkarılacak melez ırk sadece asker olmayacak, sanayi ve tarımın ihtiyacını da karşılayabilecek grev yapmayan, şikayet etmeyen süper güçlü işçi sınıfını da oluşturacaktı.
200 bin dolar ödenek alan ivanov ilk olarak maymun spermi ile insanları hamile bırakmayı hedeflemişti. o dönemde insan ve maymunların kromozom yapılarının farklılığı bilinmediğinden başaracağına büyük inanç duyuyordu. afrika kıtasına giderek yerli kadınları bilgilendirme yapmadan şempanze spermleri ile hamile bırakmaya çalışarak projeye başladı. bir çok denemeye rağmen başarısız oldu. farklı yollar da deneyen ivanov bir sefer de orangutan spermi ile rus bir kadını hamile bırakmaya çalıştı. başarılı olamayacağını anlayıp projeden çekilmek istediğinde ise stalin tarafından hayatını da kaybedeceği sibiryaya sürüldü.
kaynak
devamını gör...
hayvan çiftliği
çocuklarda okuyabilir ama kesinlikle çocuk kitabı değildir.
"hayvanlar eşittir diğerleri daha eşittir. herkesin özgürlüğü bidir" bunlar (bkz: instagram) sözleri ve (bkz: youtube) populer video yorumlarıdır. bu kısmı geçelim.
kitap, dönemin toplumsal yapısını, insan ilişkilerini vs... anlatmamaktadır. doğru anlamak, doğru bakmak lazım. bu kitap (bkz: janjan) lı kapağı yüzünden değil yazarın hayal kırıklığına uğradığı ve tabiri caizse kırıldığı sosyalizme kızgınlığını anlattığı için baş yapıttır. büyük ses getirme sebebi aslen budur. (hele hayvanlarla faşizmi anlatmış diyenler var ki kafa sözlükten önce mutlaka türkçe sözlük okumalıdırlar.)
hayvan çiftliği (bkz: sosyalizm) ve dolayısıyla (bkz: komünizm)e yapılmış çok ağır bir eleştiridir. (bkz: sscb) (bkz: george orwell) ezilen hayvanların devrimle başa geçmesinin ardından gücü eline alan devrimcilerin nasılda kapitaliste evrildiğini gözler önüne sermektedir. birileri eşek gibi çalışmakta, birileri köpekleri eline alıp kapitalistleri mumla aratmaktadır. kitabın final sahnesinde yoldaş domuz, çizmelerini çekip insanlarla pişpirik oynamaya karar götürmektedir işi. halbuki yoldaş at dışarıda eşek gibi çalışıyor. ne ala memleket. "hani sosyalisttik. kardeş... hani eşittik. hani bizim devrimimiz eşitlik üzerineydi" diye sormadan okunan bir hayvan çiftliği okunmuş sayılmaz. hayvan çiftliği kitabına başyapıt deyipte ben sosyalistim diyenleride şaşkınlık içinde izlemekteyim.
bu tavır, "ankara havaları leş gibi, dinleyen maldır." deyip (bkz: oğuz yılmaz) -allah rahmet eylesin.- müptelası olmaktan farksızdır.
not: ankara havası candır. dinledim, dinliyorum, dinleyeceğim. teşbihte hata olmaz.
"hayvanlar eşittir diğerleri daha eşittir. herkesin özgürlüğü bidir" bunlar (bkz: instagram) sözleri ve (bkz: youtube) populer video yorumlarıdır. bu kısmı geçelim.
kitap, dönemin toplumsal yapısını, insan ilişkilerini vs... anlatmamaktadır. doğru anlamak, doğru bakmak lazım. bu kitap (bkz: janjan) lı kapağı yüzünden değil yazarın hayal kırıklığına uğradığı ve tabiri caizse kırıldığı sosyalizme kızgınlığını anlattığı için baş yapıttır. büyük ses getirme sebebi aslen budur. (hele hayvanlarla faşizmi anlatmış diyenler var ki kafa sözlükten önce mutlaka türkçe sözlük okumalıdırlar.)
hayvan çiftliği (bkz: sosyalizm) ve dolayısıyla (bkz: komünizm)e yapılmış çok ağır bir eleştiridir. (bkz: sscb) (bkz: george orwell) ezilen hayvanların devrimle başa geçmesinin ardından gücü eline alan devrimcilerin nasılda kapitaliste evrildiğini gözler önüne sermektedir. birileri eşek gibi çalışmakta, birileri köpekleri eline alıp kapitalistleri mumla aratmaktadır. kitabın final sahnesinde yoldaş domuz, çizmelerini çekip insanlarla pişpirik oynamaya karar götürmektedir işi. halbuki yoldaş at dışarıda eşek gibi çalışıyor. ne ala memleket. "hani sosyalisttik. kardeş... hani eşittik. hani bizim devrimimiz eşitlik üzerineydi" diye sormadan okunan bir hayvan çiftliği okunmuş sayılmaz. hayvan çiftliği kitabına başyapıt deyipte ben sosyalistim diyenleride şaşkınlık içinde izlemekteyim.
bu tavır, "ankara havaları leş gibi, dinleyen maldır." deyip (bkz: oğuz yılmaz) -allah rahmet eylesin.- müptelası olmaktan farksızdır.
not: ankara havası candır. dinledim, dinliyorum, dinleyeceğim. teşbihte hata olmaz.
devamını gör...
731. birim
insanlar üzerinde acımasız deneyler ve işkenceler yaptıkları bilinen 731. birim, çin-japon ve ıı. dünya savaşları sırasında mançurya bölgesinde kurulan biyolojik ve kimyasal savaş birimidir.deneyde kullanılan insanlar bir ay geçmeden ölür ya da öldürülürmüş.
bombaya dayanıklılık testleri, vücuttan canlı bir şekilde koparılan parçaların başka yerlere dikilmesi, açlık ve susuzluğa olan direncin ölçülmesi için aç ve susuz bırakma gibi birçok insan dışı deneyler yapmışlardır.
bombaya dayanıklılık testleri, vücuttan canlı bir şekilde koparılan parçaların başka yerlere dikilmesi, açlık ve susuzluğa olan direncin ölçülmesi için aç ve susuz bırakma gibi birçok insan dışı deneyler yapmışlardır.
devamını gör...
banucabirhayat
bir tanımını görüp likelediğim ve sonra kimmiş bu ya diyip okuyunca o nasıl içten yazmaktır ya diyip keşke hep yazsa çok yazsa dediğim yazardır. sözcüklerle samimiyeti hissettirebilenleri ayrı bir seviyorum.
devamını gör...
geceye bir şiir bırak
biliyorum sana giden yollar kapalı
üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni
ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
uyandım uyandım, hep seni düşündüm
yalnız seni, yalnız senin gözlerini
sen bayan nihayet, sen ölümüm kalımım
ben artık adam olmam bu derde düşeli
şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
bu böyle pek de kolay değil gerçi…
alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
bunun verdiği mutluluk da az değil ki
çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.
- cemal süreya
üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni
ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
uyandım uyandım, hep seni düşündüm
yalnız seni, yalnız senin gözlerini
sen bayan nihayet, sen ölümüm kalımım
ben artık adam olmam bu derde düşeli
şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
bu böyle pek de kolay değil gerçi…
alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
bunun verdiği mutluluk da az değil ki
çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.
- cemal süreya
devamını gör...
ülkücü bıyığı
uzak doğu türkmenlerinin çin'de yaşadıkları zulümlere göz yuman sözde milliyetçilerin, bıyık şekliyle adam yerine koyulma düşüncesi.
devamını gör...
falım sakızlarındaki falları kim yazıyor sorunsalı
evet arkadaşlar yine harikulade bir soruyla karşınızdayım. mesele şu ki beş dakika öncesine kadar gayet normal bir hayatım vardı. bir yandan karbonatlı falım sakızlardan birini ağzıma atarken bir yandan da falı okuyordum ki aklıma o soru geldi tabi durur muyum, hemen koştum google amcama ama tatmin edici bir cevap bulamadım. bu daha da körükledi merakımı.
kim bu maniciler? neden açığa çıkmıyorlar? para alıyorlar mı? alıyorlarsa ne kadar alıyorlar?
kafamada deli sorular
kim bu maniciler? neden açığa çıkmıyorlar? para alıyorlar mı? alıyorlarsa ne kadar alıyorlar?
kafamada deli sorular
devamını gör...
yks
yeni nesil soruları ile insanın kafasını allak bullak ediyor.
devamını gör...
armysuzy
hiç beklemediğim bir anda nickaltımı onurlandıran, farkettiğimde tatlı bir tebessümle beni baş başa bırakan, dolu dolu entrylerini okumaktan haz aldığım, okurken düşündüğüm, okumak ve anlamak için zaman ayırdığım özel bir yazar.
devamını gör...
kadınlardan kadınlara tavsiyeler
bir kadının başarısı, bir başka kadının gururudur.
kız kardeşlik, kazanacak
kız kardeşlik, kazanacak
devamını gör...



