miyamoto musashi
tarihte gelmiş geçmiş en yetenekli üç samuray'dan biri olarak gösterilen kılıç üstadıdır. hayatı boyunca 60'dan fazla savaşa girmiş ve hepsinde hayatta kalmıştır. nito riyu olarak adlandırılan, çift kılıçla dövüş tekniğinin mucididir. bu kılıçlardan birisi samurayların kullandığı geleneksel geniş kılıç iken, diğeri ise biraz daha küçük, kamayı andıran, ani saldırılarda kullanılmak için tasarlanmış bir kılıçtı.
efsaneler onun bu tekniği ile birlikte adete dans eder gibi savaştığından bahsederler. dev kertenkeleleri yok edişi, bu şekilde betimlenmektedir. tabi zaman içerisinde bununla ilgili pek çok illüstrasyonda yapılmıştır. o kadar büyük bir kılıç üstadıdır ki, namı yayıldıkça hakkındaki efsaneler de, almış başını yürümüştür. insanlar onun suyun üzerinde yürüyebildiğinden, havada süzülebildiğinden bahseder olmuşlardır. bu sebeple de kendisine ''kenseyi'' yani ''kılıç azizi'' lakabı takılmıştır.
hakkındaki tüm bu mistik söylentileri, aslında kendisi şu sözleri ile yerle yeksan eder; - ki bence asıl efsane hareketi budur-
''baştan kaybedeceğimi anladığım hiçbir düelloya girmedim.''
buradan da anlıyoruz ki, kendisi, buşido'nun en önemli ilkesi olan ''dürüstlük'' ilkesine sonuna kadar bağlı bir üstattır.
musashi kılıç üstatlığının yanı sıra, yetenekli bir yazar ve ressamdır. iki kitabı bulunmaktadır;
''kenjutsu'' bu kitabında geleneksel japon savaş sanatını anlatmaktadır.
diğer kitabı go rin no şo yani ''beş çember kitabı'' ise strateji ve felsefe üzerinedir.
kendisinden hayat dersi niteliğinde bir söz aktarmakta fayda var;
''bedenin ruhunu etkilemesin, ruhun da bedenini. ne cansız ol, ne de aşırı canlı. coşkulara kapılmış bir ruh da güçsüzdür, bitkin bir ruh da. düşmanın senin ruhunu okumasına asla fırsat verme.''
ayrıca miyatomo musashi ile ilgili mhiroshi inogaki tarafından aynı isimle çekilmiş, 1954 yapımı bir sinema filmi de mevcuttur. üçleme olarak çekilmiştir. fazla ipucu vermeden söylenebilecek tek şey ise; üçüncü filmi muhakkak izleyiniz olacaktır. ben işin gerisine karışmıyorum.
efsaneler onun bu tekniği ile birlikte adete dans eder gibi savaştığından bahsederler. dev kertenkeleleri yok edişi, bu şekilde betimlenmektedir. tabi zaman içerisinde bununla ilgili pek çok illüstrasyonda yapılmıştır. o kadar büyük bir kılıç üstadıdır ki, namı yayıldıkça hakkındaki efsaneler de, almış başını yürümüştür. insanlar onun suyun üzerinde yürüyebildiğinden, havada süzülebildiğinden bahseder olmuşlardır. bu sebeple de kendisine ''kenseyi'' yani ''kılıç azizi'' lakabı takılmıştır.
hakkındaki tüm bu mistik söylentileri, aslında kendisi şu sözleri ile yerle yeksan eder; - ki bence asıl efsane hareketi budur-
''baştan kaybedeceğimi anladığım hiçbir düelloya girmedim.''
buradan da anlıyoruz ki, kendisi, buşido'nun en önemli ilkesi olan ''dürüstlük'' ilkesine sonuna kadar bağlı bir üstattır.
musashi kılıç üstatlığının yanı sıra, yetenekli bir yazar ve ressamdır. iki kitabı bulunmaktadır;
''kenjutsu'' bu kitabında geleneksel japon savaş sanatını anlatmaktadır.
diğer kitabı go rin no şo yani ''beş çember kitabı'' ise strateji ve felsefe üzerinedir.
kendisinden hayat dersi niteliğinde bir söz aktarmakta fayda var;
''bedenin ruhunu etkilemesin, ruhun da bedenini. ne cansız ol, ne de aşırı canlı. coşkulara kapılmış bir ruh da güçsüzdür, bitkin bir ruh da. düşmanın senin ruhunu okumasına asla fırsat verme.''
ayrıca miyatomo musashi ile ilgili mhiroshi inogaki tarafından aynı isimle çekilmiş, 1954 yapımı bir sinema filmi de mevcuttur. üçleme olarak çekilmiştir. fazla ipucu vermeden söylenebilecek tek şey ise; üçüncü filmi muhakkak izleyiniz olacaktır. ben işin gerisine karışmıyorum.
devamını gör...
şahsiyet
haluk bilginer’in emmy ödülünü sonuna kadar hakketiğinin kanıtı olan dizidir.
“ sen zannediyor musun ki bir tek alzheimer olan sensin? herkes hasta. hepsi hasta. yarın bugün bir milli maç olur, herkes her şeyi unutur. bu millet neleri unuttu, seni mi unutmayacak? sen kimsin ki lan? alt tarafı bir katil. alt tarafı bir cinayet haberi.”
hikaye mardin’de devletin üst düzey yöneticileri tarafından tacize uğranmış bir kızın hayat hikayesinden uyarlanmış yani gerçek bi hikaye .keşke gerçek yaşamda da nç. ( tacize uğrayan kız) için bu şekilde intikam alınsaydı.
“ sen zannediyor musun ki bir tek alzheimer olan sensin? herkes hasta. hepsi hasta. yarın bugün bir milli maç olur, herkes her şeyi unutur. bu millet neleri unuttu, seni mi unutmayacak? sen kimsin ki lan? alt tarafı bir katil. alt tarafı bir cinayet haberi.”
hikaye mardin’de devletin üst düzey yöneticileri tarafından tacize uğranmış bir kızın hayat hikayesinden uyarlanmış yani gerçek bi hikaye .keşke gerçek yaşamda da nç. ( tacize uğrayan kız) için bu şekilde intikam alınsaydı.
devamını gör...
dinsiz ahlak
yani diyorsun ki yalan söylememek, benim olmayanı çalmamak, taciz ya da tecavüz girişimlerinde bulunmamak, hakkım olmayanı başkasının elinden alıp gasbetmemek ve daha niceleri için dine ihtiyacım var, caydırıcı kurallara ihtiyacım var, bu caydırıcı kuralları bildiren bir elçiye ve anlattığı dine göre her şeyin üstünde olan bir varlığa ihtiyacım var. e bu durumda sen zaten ahlaksızsın arkadaşım.
devamını gör...
başımıza icat çıkarma denilen çocuk (yazar)
doğum günün kutlu olsun çocuk. sevdiklerinle nice mutlu seneler dilerim.*
devamını gör...
anathema
hayranlıktan öte duygular besliyorum bu grup için. beni öyle zamanlarımda yakaladılar, yaralarımı sardılar ki bırakamıyorum. bir de konserlerinde stüdyo kaydından daha güzel söylüyorlar. (bkz: flying)
devamını gör...
lucifer (yazar)
dün sahurdan önce konuştuk, ramazan'da yazmıyormuş.*
müthiş bir iman gücü patlaması oluyor, karşı koyamıyorum hocam. her acıkan bir kere küfür ediyor, alınıyorum dedi.
müthiş bir iman gücü patlaması oluyor, karşı koyamıyorum hocam. her acıkan bir kere küfür ediyor, alınıyorum dedi.
devamını gör...
oralet
dershaneye giderken çay ocağında arkadaşlarla içtiğim kutsal içecektir.
devamını gör...
doktor moreau'nun adası
insanlarla hayvanların genlerini birleştirip, üstün ırkı yaratmaya çalışan ve ardından yarattığı hilkat garibesi, ucube türlerin gözünde tanrı rolüne bürünen manyak bir biyoloğun anlatıldığı kitaptır.
herbert george wells'in mükemmel bir hayalperest olduğunu söyleyebilirim. dr. moreau'nun adası kitabı mustafa kemal atatürk'ün şahsi kitaplığında da mevcuttur. paşam da severek okumuştur, eminim. kitaplık, anıtkabir içinde duruyor, inanmayanlar gitsin baksın.
edit: imla
herbert george wells'in mükemmel bir hayalperest olduğunu söyleyebilirim. dr. moreau'nun adası kitabı mustafa kemal atatürk'ün şahsi kitaplığında da mevcuttur. paşam da severek okumuştur, eminim. kitaplık, anıtkabir içinde duruyor, inanmayanlar gitsin baksın.
edit: imla
devamını gör...
agora meyhanesi radyo yayını
sevgili yazarlar, değerli dinleyiciler;
süresi pek belli olmamakla beraber, yayınlarımıza ara vereceğimizi bildirmek istedik sizlere.
hepinizin bildiği gibi, gündelik hayatta karşımıza çıkan birtakım yoğun dönemler olabiliyor. ekip arkadaşlarımızdan bazıları böyle bir dönemden geçtiği için, işler toparlanana kadar ara verme kararı aldık. şimdiye kadar yaptığımız programlara katıldığınız için teşekkür ediyoruz. daha ileri bir dönemde tekrar aranıza dönmek umuduyla... seviliyorsunuz.
sevgili coldboy, sevgili piyanist ve canımın içi tutankamonun laneti... sizlere de ayrıca teşekkür ediyorum bu güzel deneyim için. inşallah, tekrar buluşmak üzere...
süresi pek belli olmamakla beraber, yayınlarımıza ara vereceğimizi bildirmek istedik sizlere.
hepinizin bildiği gibi, gündelik hayatta karşımıza çıkan birtakım yoğun dönemler olabiliyor. ekip arkadaşlarımızdan bazıları böyle bir dönemden geçtiği için, işler toparlanana kadar ara verme kararı aldık. şimdiye kadar yaptığımız programlara katıldığınız için teşekkür ediyoruz. daha ileri bir dönemde tekrar aranıza dönmek umuduyla... seviliyorsunuz.
sevgili coldboy, sevgili piyanist ve canımın içi tutankamonun laneti... sizlere de ayrıca teşekkür ediyorum bu güzel deneyim için. inşallah, tekrar buluşmak üzere...
devamını gör...
yapılmış en aptalca dalgınlık
otobüste ineceğim durağa yaklaşınca "inecek var!" demek yerine o sırada birini aramayı düşündüğüm için "aloo!!" diye bağırmam.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının bir şeylere kırılıp sözlüğü terk ettiğini açıklaması
etkileşime tapılan günümüzde, biraz daha ilgi görmek için yapılmış olandır. kimsenin umrunda değil canım benim. ister kal, ister git...
ha, sana bir adaletsizlik yapıldıysa bunu anlat bize. güçlerimizi birleştirir, duruş gösteririz belki. hepimiz öğrenelim, çözüm arayalım.
ama sırf canın sıkıldı diye sözlükten ayrılıyor ve bunu duyurma ihtiyacı duyuyorsan bir problem var demektir.
ister git, ister kal, kimsenin umrunda değil.
ha, sana bir adaletsizlik yapıldıysa bunu anlat bize. güçlerimizi birleştirir, duruş gösteririz belki. hepimiz öğrenelim, çözüm arayalım.
ama sırf canın sıkıldı diye sözlükten ayrılıyor ve bunu duyurma ihtiyacı duyuyorsan bir problem var demektir.
ister git, ister kal, kimsenin umrunda değil.
devamını gör...
hırt
argoda kaba, haldır huldur, bilgisiz, boş kimse. cümle içinde kullanalım:
+ sen çok hırt bir adamsın
- ahah teveccühünüz, boydan foto var mı?
+ sen çok hırt bir adamsın
- ahah teveccühünüz, boydan foto var mı?
devamını gör...
gece buzdolabını açıp hiçbir şey almadan kapatmak
canın bir şey çekmiştir, ne çektiğini bilmiyosundur ama sanki görsen tanıyacakmışsın gibi bir umutla buzdolabını açıp aradığın şeyi bulamayınca biraz buruk geri kapatmaktır.
devamını gör...
2000'lere damga vurmuş dillerden düşmeyen şarkılar
devamını gör...
erdoğan'ın dünyada ekonomisi en hızlı büyüyen ülke olduk demesi
bir düş yakamızdan artık anladık be anladık, halkımız siyah havyar sürüyor ekmeğe sabahları zeytin ezmesi yerine biz de biliyoruz dediğim açıklama.
devamını gör...
ankara grisi
şehirden tamamen ayrıldığında anlarsın artık en sevdiğin renktir.
devamını gör...
yeni nesil kızların çoğunda meme olmaması
yeni nesil erkeklerde beyin olmaması daha büyük problemdir ve başlık açmayı daha çok hak etmektedir.
devamını gör...