"...büyük engellerde bulur büyük hazzı insan..."
-shakespeare (romeo ve juliet)
devamını gör...

tanrı ve din umursamazlık. tanrı var veya yok onun için bir sorun yok. dinlerde var yada yok onun için bir sorun yok.

hiçbir şekilde var yok tartışmasına girmez.
devamını gör...

arkadaşlar gercekten anlamıyorum bari birkaç kelime degiştirinde emek hırsızlığınızı görmeyelim. bire bir aynısı yazılmış. oysaki büyük yoldaş düşünmüş ve alıntı seçeneğini koymuş. eğer biri bir şeyler bulmak istiyorsa wikipedia da bakabilir burda amac farklı bakış acısı, derinlemesine bilgi, cok uc bilgileri,kör noktaları, ince detayları gibi ruhsuz tanımlardan uzak sevgili sözlükte ortamında ögrenmek. bazen başlıkta peşisıra noktasına kadar aynı tanımları görünce mod ister istemez düşüyor.


not :bu tanım kimseye sataşma amacı gütmemekte sözlükte coğalan bu durumu gündeme taşıma cözüm arayışı veya kendi görüşümü dillendirme istegimden dogan tanımdır
edit:çeviri kaynaklı imla hataları uyarmalar üzerine değiştirilmiştir. parayı bulunca ilk iş dil kursuna gitmektir. uyaran yazarlara teşekkürler.
devamını gör...

fuat ergine boys anılar grubunun canlı yayında saldırması
devamını gör...

şu şemsiye ile dürtülen zavallı canlı.

tüm ülke olarak fiziksel ve ruhen onunla aynı durumdayız senelerdir, hayvanların arasında en çok o bilir bizim çilemizi, o olsun..

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

özlediğin gidip göremediğindir - oruç aruoba

özlediğin, gidip göremediğindir; ama, gidip görmek istediğin
özlem, gidip görememendir; ama gidip görmek istemen
özlediğin, gidip görmek istediğin- ama gidip göremediğin
özlem, gidip görmek istemen- ama, gidememen, görememen; gene de, istemen
.
devamını gör...

şu varoş ağzınızı bi düzeltin önce. sonra belki sizi muhatap alırız.
devamını gör...

daha iyi temizliyor diye toz deterjan olan tursil ile yıkanmak.
devamını gör...

hınzır paşa iti, pir sultan abdal'ı toprak kaleye hapsetmişti. ve mutlak son darağacı olacaktı. ancak padişah iti hınzır, sadece darağacıyla yetinmek istemez. pir sultan abdal'ı halkın içinden geçirerek ve halkın pîr'i taşlamasını emrederek daha da acı çekmesini sağlamak ister. tabi halk can* korkusuyla taşlar ha taşlar. fakat atılan taşların hiçbiri pîr'e değmez. ancak rivayete göre pir'in musahibi* ali baba da oradadır. hınzır itinin korkusundan dolayı taş atmak maksadıyla eli gider fakat aklı almaz bu işi. o da taş yerine gül atar musahibi pir sultan abdal'a. evet bu pîri çok derinden yareler.. ve pîr'in dilinden şu satırlar dökülür.. "şu illerin* taşı hiç bana değmez, ille dostun bir tek gülü yareler beni.. "
bugün ve yarın bu türkü ve daha niceleri yankılansın.. gün matemdir. temmuz sıcağında, ateşe semah duranların günüdür.. ruhları şad olsun. aziz hatıralarına saygıyla..
devamını gör...

benimdir. sosyal medya hesabım yok, yeni jargondan çok uzağım hiç anlamıyorum.
internet üzerinden görüşmeye karşıyım.
arkadaş dediğim, karşımda oturacak, çay içecek.
televizyon izlemeyi seviyorum. hiç bir platforma üye değilim.
çay içmeyi çok seviyorum.
büyüklerime misafirliğe gitmeye özen gösteriyorum.

eğer bu eski kafalı olmaksa eyvallah gençler.
devamını gör...

yalnızlığın iki büyük ressamı var sanat tarihinde benim için. birincisi edward hopper'dır ki her fırsatta sözlüğe görsel yüklemeye çalışırım işlerinden. bir diğeri danimarka'lı 19. yy. ressamı vilhelm hammershøi'dir.

kelime kullanılmaksızın bir resim ya da görsel sanat eseri yalnızlığı imleyebilir mi? evet.
sadece nesne kullanarak, herhangi bir figür olmaksızın bu mümkün mü? evet.

işte bunun en şahane örneklerinden biridir "sunshine in the drawingroom ııı". eşyaya, duvara, duvardaki resme sinmiştir yalnızlık duygusu. gri armoni, az nesne kullanarak elde edilen abartısızlık; yalınlık, negatif alanların tuval yüzeyinde kapladığı oran ve müthiş bir üç boyutluluk etkisi yani espas, bize derin bir yalnızlık duygusunu en derinden hissettiriyor.

vilhelm hammershøi: "sunshine in the drawing room ııı", 54 cm x 66 cm, tuval üzerine yağlıboya, 1903.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

benzer bir örneği, aynı firmanın otobüsleri yan yanaysa, yanlış otobüse bindim fobisidir. gözler muavini arar. muavin aynı kişiyse insanın içine inanılmaz bir huzur gelir.
devamını gör...

dört gözle beklenir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

o komşu benim. komşularımla aramızdaki tanınmamışlığı seviyorum. bir kere her şeyden önce "insan kapı komşusunu bile tanımıyor şu devirde!" deme hakkımı saklıyorum. ayrıca gecenin bir yarısı son ses müzik dinleyen hangisi emin olamıyorum. gece küfrettiğim adama sabah selam vermiş olma ihtimalini kaldıramam.
devamını gör...

bu moderatörlerin ağzıyla kuş tutsa yine yaranamayacağı insanlar var. insanlar işlerini kendi usulleriyle yapıyor işte, ille senin isteklerini karşılamak zorunda değiller. insanları memnun etmek çok zor....
devamını gör...

sihirli annemdeki taciye konuşuyor gibi görünmesi için krem peynir yediriyorlarmış. alın bu bilgiyle ne yaparsanız yapın.
devamını gör...

ilk bahar bitti arkadaşlar. haziranı da atlatırsak geçecek olan istektir. hadi bakayım, göreyim sizi aslanlar.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

dilbilgisinde tabiat taklidi seslerdir. "çıtırtı, küt, pat, şırıltı, cız" gibi sözcükler, anlamsız gözükse de zihinde oluşan bazı çağrışımlar ve duygularla bir anlama kavuşur.
devamını gör...

sadece savcılar değil toplumun çoğunluğunda görülen durum bu. güç sahibi oldukları zaman bunlar oluyor maalesef. her zaman kendime derim 'bir insanın nasıl birisi olduğu güç eline geçtiği zaman anlarsın asıl' diye.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim